Rusya'nın Mariupol'daki ilerleyişine idari icraatlar eşlik ediyor

Yeni idari yönetimler Ukrayna bayrağını kaldırıyor, para birimi olarak rubleyi benimsiyor. Bir halk referandumundan bahsediliyor ve Moskova Belarus'un da uzlaşı müzakerelerine katılmasını istiyor

Rus kuvvetleri stratejik kıyı kentini ele geçirmek için harekâtlarını yoğunlaştırırken, Rus askerleri Mariupol'da bir caddede yürüyor (AFP)
Rus kuvvetleri stratejik kıyı kentini ele geçirmek için harekâtlarını yoğunlaştırırken, Rus askerleri Mariupol'da bir caddede yürüyor (AFP)
TT

Rusya'nın Mariupol'daki ilerleyişine idari icraatlar eşlik ediyor

Rus kuvvetleri stratejik kıyı kentini ele geçirmek için harekâtlarını yoğunlaştırırken, Rus askerleri Mariupol'da bir caddede yürüyor (AFP)
Rus kuvvetleri stratejik kıyı kentini ele geçirmek için harekâtlarını yoğunlaştırırken, Rus askerleri Mariupol'da bir caddede yürüyor (AFP)

Sami Amara
Siyasi, askeri ve sosyal çevreler, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Mariupol'daki "Azovstal Sanayi Bölgesi"ne yönelik saldırının iptal edilmesi için verdiği emir ve talimatları bir umut ve memnuniyet içinde karşıladı.
Mariupol şehrinin son birkaç gün içinde düşmesinin ardından, “Donetsk" ve "Luhansk" cumhuriyetlerinden gruplar tarafından desteklenen Rus kuvvetleri bu bölgenin etrafını kuşattı. Ancak, binalarının içinde çok sayıda sivilin bulunması, bu bölgenin eski Sovyetler Birliği yıllarından beri sahip olduğu, bazıları İkinci Dünya Savaşı yıllarına kadar uzanan devasa savunma tahkimatları gibi nedenlerle bölgeye saldıramadı.
Devlet Başkanı Putin, Savunma Bakanı Sergey Şoygu'nun o bölgedeki savaş ve operasyonlarının seyrine ilişkin raporu hakkında “saldırı gereksiz” yorumunda bulundu. Bölgenin kendi ifadesiyle “tek bir sinek bile geçemeyecek” kadar sıkı bir şekilde bloke edilmesi gerektiğine işaret etti. Rusya Cumhurbaşkanı bu adımı Rus kuvvetlerinin hayatlarını ve sağlıklarını koruma ihtiyacına bağladı. Rus askeri liderliğinden madalya ve nişan almaya hak kazananların listesini sunmasını istedi ama aynı zamanda “Rusya'nın gözünde kahraman oldukları için herkes bunu hak ediyor " dedi.
Rus kaynakları, Rus liderliğinin daha önce "Azovstal" kalesinde bulunanlara güvenli bir şekilde çıkış fırsatı sağladığını, ancak bu birliklerin liderlerinin teklifi reddettiğini açıkladı. Liderler, aralarındaki yaralılar, ölenlerin cesetleri ve silahlarıyla birlikte ayrılmalarına izin verilmesini, Rus askeri liderliğinin kabul etmediği üçüncü bir ülkeye nakledilmeleri için gerekli ulaşım araçlarının sağlanmasını şart koştular.
Rusya Savunma Bakanı'nın, "Nazi" olarak nitelendirdiği "Azov" ve "Sağcı" güçler ile birlikte çeşitli güçlerden yaklaşık 2 bin kişiye liderlerinin çıkıp teslim olma izni vermediğine dair raporuna Putin’in yorumu, can güvenliği garantisi altında bu bölgeden çıkmaları için gerekli sürenin tanınması çağrısı yapmak oldu. Putin, bu kişilerin daha sonra Rus yasaları ve uluslararası sözleşmelere göre yargılanmaları ve kuşatmanın devam etmesi gerektiğini de ekledi.
Batılı kaynaklar Mariupol'un düşüşünü, 24 Şubat’ta askerî harekâtın başlamasından bu yana Rus kuvvetlerinin elde ettiği ilk büyük askeri zafer olarak nitelediler. Buna karşılık Rus kaynakları, elde edilen zaferleri açıklayarak, bugün Rus kuvvetlerinin kontrol ve gözetimi altındaki tüm bölgeleri gösteren bir harita yayınladı. Bu bölgeler, Azak Denizi'nin tüm kıyıları ile Kırım'a komşu karasal bölgelerden, aynı adı taşıyan başkenti dahil olmak üzere Herson eyaletine kadar uzanıyor. Haritaya göre Rus kuvvetleri Karadeniz kıyısındaki Odessa Limanına çok yakın.
Rus kaynakları, bu bölge ve eyaletlerin toplam yüzölçümünün Fransa'nın yüzölçümüne yakın olduğunu belirtti. Öte yandan Moskova, Mart 2014'te Ukrayna'dan tek taraflı olarak ayrıldıklarını deklare eden ve 23 Şubat'ta Moskova tarafından tanınan “Luhansk” ve “Donetsk” bölgelerinin tüm tarihi topraklarını geri alma yolunda olduğunu da duyurdu.
Resmi Rus kaynakları, "Rus özel askeri operasyonunun" tamamlanacağı olası tarih hakkındaki yorumlarında, bu tarihin, Devlet Başkanı Putin'in bu süreci başlatan açıklamasında belirttiği belirli misyonların tamamlanmasına bağlı olduğunu vurguladılar. Misyonların başında, Ukrayna güçlerinin silahsızlandırılması, altyapılarının yok edilmesi, Ukrayna'daki Nazi güçlerinin ve aşırı milliyetçi grupların kökünün kazınması geldiğinin altını çizdiler.
Rusya Devlet Başkanı Putin, misyonun, Moskova tarafından tanınan "Luhansk" ve "Donetsk" cumhuriyetlerinin Ukrayna hükümet güçlerine karşı koymalarına ve tarihi idari sınırlarını geri almalarına yardımcı olma taleplerine karşılık vermeyi içerdiğini de belirtmişti. Bu, Rus kuvvetlerinin Ukrayna'nın güneydoğusunda, Kırım ile kara ve deniz sınırı olan tüm topraklarda kontrolü sağladıktan, Kiev'in son 8 yıldır her zaman kontrol ettiği ve Kırımlıları mahrum bıraktığı su kaynaklarını güvence altına aldıktan sonra, bu iki cumhuriyete bağlı kuvvetlerle kuzeye doğru ilerlemeye devam edeceği anlamına geliyor.
Putin söz veriyor, Belarus katılım konusunda ısrar ediyor
Kremlin kaynakları, Moskova ile Kiev arasındaki temaslara ilişkin olarak, Rusya'nın, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski'ye gönderdiği taslak belge çerçevesinde görüşmeleri sürdürmeye hazır olduğunu vurguladı. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Zelenski’nin herhangi bir belge teslim almadığına veya görmediğine dair açıklamasını, "Ukrayna Cumhurbaşkanı'nın açıklaması soru işaretleri yaratıyor" diye yorumladı ve "Neden Zelenski'ye metin ile ilgili Rus tekliflerini bildirmediler?" diye ekledi. "Metnin son versiyonunda önerilen Rusça ifadeler Ukrayna müzakere heyetine teslim edildi. Bir yanıt beklemeye devam edeceğiz" diye vurguladı.
Moskova resmi olarak daha önce Belarus'un, Ukrayna'daki mevcut durumun nihai çözümüne ilişkin tüm görüşmelere katılması gerektiğini açıklamıştı. Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, bu ayın başlarında füze ve uzay aracı fırlatmak için inşa edilen "Vostochny" (Doğu) uzay üssüne yaptıkları ziyaret sırasında Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede bunu talep etmişti.
Rusya Dışişleri Bakanlığı BDT Ülkeleri İkinci Daire Başkanı Aleksey Polişçhuk TASS haber ajansına verdiği röportajda şunları söyledi; “Moskova, Minsk'in anlaşmaya katılımını kabul etmekle kalmıyor aynı zamanda Belarus'un gelecekteki anlaşmalara katılımı ve garantör ülkelerden biri olması konusunda doğrudan ısrar ediyor. Belarus’un garantör olması, garantör ülkeler kulübünde dengeyi sağlayacak"
Polişçhuk; "Elbette, bu konuyu (Rus-Ukrayna) müzakerelerine yardımcı olan ve onlar için bir platform sağlayan Belarus'tan arkadaşlarımızla görüştük" diye sözlerini sürdürdü. Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Minsk'in katılımı olmadan veya arkasından ayrı anlaşmalar imzalanarak Ukrayna konusunda müzakere yapılamayacağını ve Rusya'nın ülkesinin bu pozisyonunu anlayışla karşıladığını vurgulamıştı.
RIA Novosti ajansı Lukaşenko’nun şu sözlerini nakletti; “Minsk, Belarus'un Rusya ile aynı sepete konmasından yola çıkarak böyle bir talepte bulunmuyor. Hayır, bu savaşın sınırlarımızın ötesinde yaşandığı, ülkemizdeki durumu ciddi anlamda etkilediği gerçeğinden hareket ediyoruz. Dolayısıyla arkamızda ayrı anlaşmalar imzalanamaz. Rusya'nın Belarus’un bu pozisyonunu anlayışla karşıladığını biliyorum ve bundan tamamen eminim. Belarus’un katılımında bir sakınca yok, sadece Batı'nın planı ile çelişecek ki bu, onların istediği gibi hareket etmemiz gerektiği anlamına gelmez".
Avrupa Birliği ülkeleri, Amerika Birleşik Devletleri ve diğer "Batı kampı" ülkeleri tarafından Rusya ve Belarus’a karşı uygulanan baskı ve yaptırımlar hakkında, Rusya Dışişleri Bakanlığı BDT Ülkeleri İkinci Daire Başkanı Aleksey Polişçhuk, TASS haber ajansına verdiği röportajda; “Yaptırım baskısının Birlik Devleti çerçevesinde entegrasyonun gelişmesi yönünde çalışan ters bir etkisi olduğuna” işaret etti. “Rusya ve Belarus üzerindeki benzeri görülmemiş baskının birliğimizi etkilediğini düşünmek yanlış olur. Bu baskı daha çok bizim entegrasyonumuz lehine çalışıyor, bölmüyor, aksine birliği daha da güçlendiriyor" dedi.
Son birkaç gün içinde meydana gelen gelişme ve olayların ardından Devlet Başkanı Putin, Rusya'nın "Donbass bölgesinde barışı ve normal yaşamın yeniden başlamasını" sağlama taahhüdüne ilişkin bağlılığını açıkladı. Kırım sakinlerinin ve Sivastopol şehrinde yaşamın Donbass'takinden tamamen farklı olduğunu kaydetti ama ardından "Donbass ve özellikle de Luhansk Halk Cumhuriyeti’ndeki trajedi, Rusya'yı bu askeri operasyonu başlatmaya zorladı" diye de ekledi. Putin son olarak, ülkesinin "kademeli olarak hareket edeceğini, orada yaşamın normalleşmesini sağlayacağını ve Sivastopol'da olduğu gibi daha iyiye doğru değiştireceğini" söyledi.
Son gelişmeler, Rusya içinde Batı ülkelerinden Ukrayna'ya devam eden silah akışını protesto eden seslerin yükseldiği bir dönemde, pek çok tartışmaya yol açan yeni Rus "Sarmat" füzesinin test edilmesinin ardından geldi. Rusya'nın bu silahları hedef alma ve imha etme ihtimalini ima ettiği bir dönemde, Rus Uzay Ajansı "Roskosmos" Başkanı Dmitry Rogozin, ajansın sonbaharda Rus Stratejik Füze Kuvvetlerine Sarmat füzeleri teslim etmeye başlayacağını söyledi. Rogozin telegram hesabından şu paylaşımda bulundu: “Bu yılın sonbaharında Sarmat füzesinin uçuş testlerinin tamamlanmasının ardından, bu çığır açan kıtalararası ağır balistik füze silahını Stratejik Füze Kuvvetlerine teslim etmeye başlamayı planlıyoruz."
Askeri kaynaklar, kıtalararası ağır bir balistik füze olan "Sarmat"ın sesten daha hızlı olduğunu, dünyada türünün en güçlüsü olarak kabul edilen "Voyevoda" füzesinin yerini alacağını belirtiyor. Rus kaynakları, 13 bin km'ye varan geniş menzili, füze savunma sistemleri tarafından engellenememesi ve nükleer başlık taşıyabilme yeteneği nedeniyle Amerikalıların ona "Şeytan" adını verdiğini söylüyorlar.
Ukrayna bayrağının indirilmesi ve rublenin geri dönüşü
Herson Eyaleti’nin Karadeniz kıyısındaki güney bölgelerinde, koşulların ve hayatın normale döndürülmesi için çalışmalar sürüyor. Ancak resmî kurumlardaki Ukrayna bayrağının kaldırılmasına ve 8 yıldan uzun süredir kullanılmayan kırmızı bayrakla değiştirilmesine izin veren yeni ve farklı bir yönetim altında.
Rus RIA Novosti ajansı, Geçici Sivil Yönetimin Başkanı Vitaliy Gançev'in yeni değişikliklerden sonra bir halk referandumu düzenleme olasığı hakkındaki şu sözlerini aktardı: “Bildiğiniz gibi demokratik bir toplumda karar verme hakkı herkesten önce halka aittir. Bu nedenle tüm bölge özgürleştirildiğinde ve Nazilerin kökü kazındığında, büyük olasılıkla halk arasında bir anket mi yoksa referandum mu yapılacağına karar verileceğine inanıyorum."
Bu konuyla ilgili olarak, Rusya Kırım Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Georgiy Muradov, Ukrayna'nın Kırım’a komşu güney bölgelerinde Rus rublesinin kullanılmaya başlandığını duyurdu.
Herson eyaleti ile Melitopol şehri dahil olmak üzere Azak Denizi kıyısındaki Zaporijya bölgelerini de kapsayan Rus kuvvetlerinin kontrolü altındaki bölgelerde yaşayanların, kademeli olarak ruble kullanımına geçtiklerine ve Ukrayna para birimi grivna ile ödeme yapmayı reddettiklerine dikkat çekti. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre Muradov, “Vatandaşların bunu memnuniyetle karşıladığı ve kendilerini yeniden tarihi anavatanları olan Rusya'da hissettiklerini” belirtti.



İsrail ve İran 11. Günde: Tahran Katar'ın El-Udeyd Üssünü hedef alıyor

İsrail ve İran 11. Günde: Tahran Katar'ın El-Udeyd Üssünü hedef alıyor
TT

İsrail ve İran 11. Günde: Tahran Katar'ın El-Udeyd Üssünü hedef alıyor

İsrail ve İran 11. Günde: Tahran Katar'ın El-Udeyd Üssünü hedef alıyor

İsrail ve İran arasındaki çatışma on birinci gününe girerken Tahran, ABD'nin İran'daki nükleer tesislere yönelik benzeri görülmemiş saldırılarına karşılık olarak Washington'u “korkunç sonuçlarla” tehdit etti.  İran, pazartesi günü Katar’daki ABD ait El-Udeyd askeri üssüne füzelerle vurdu. Saldırı İran’ın ABD’nin nükleer tesislerine yaptığı saldırıya karşılık misilleme tehdidinde bulunmasının ardından Katar’ın hava sahasını kapatmasıyla gerçekleşti. Körfez ülkesinde ABD'ye ait önemli hava üssü bulunuyor.

Saldırının hemen ardından, ABD 5. Filosu’nun karargahının bulunduğu Basra Körfezi ülkesi Bahreyn, Katar’ın saldırıya uğramasından kısa süre önce yaptığı gibi hava sahasını geçici olarak uçuşlara kapattı.

Katar, Al Udeyd Hava Üssü’ne yapılan saldırıyı kınadı ancak füzelerin başarıyla engellendiğini ve can kaybı olmadığını duyurdu. Hava sahalarının güvenli olduğunu açıkladılar.

Dün akşam saatlerinde ABD Başkanı Donald Trump, İran'da rejim değişikliği olasılığını ima etti. TruthSocial'a verdiği demeçte “İran'ı yeniden büyük yapın” diyerek kampanyasının sloganı olan Amerika'yı Yeniden Harika Yapın'ı yineledi.

ABD saldırılarına karşılık verme sözü veren İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi İstanbul'da gazetecilere verdiği demeçte “İran'dan diplomasiye dönmesini istemek faydasız. Şimdi diplomasi zamanı değil” dedi.

İsrail ordusu ülkenin batısında İran'a ait askeri altyapı tesislerine yönelik saldırılarını sürdürerek altı hava alanının vurulduğunu ve 16 savaş uçağı ve helikopterin imha edildiğini duyurdu. Savunma Bakanı Yisrael Katz Tahran'a eşi benzeri görülmemiş saldırılar düzenlendiğini açıkladı.