Mısır COP27’de iklim tartışmalarının koordinasyonunu sağlayacak

Mısır Çevre Bakanı Fuad gelişmekte olan ülkelerin desteğini teyit etti

Kahire’de bir araya gelen Mısır Çevre Bakanı ile Almanya Çevre Müsteşarı (Mısır Hükümeti)
Kahire’de bir araya gelen Mısır Çevre Bakanı ile Almanya Çevre Müsteşarı (Mısır Hükümeti)
TT

Mısır COP27’de iklim tartışmalarının koordinasyonunu sağlayacak

Kahire’de bir araya gelen Mısır Çevre Bakanı ile Almanya Çevre Müsteşarı (Mısır Hükümeti)
Kahire’de bir araya gelen Mısır Çevre Bakanı ile Almanya Çevre Müsteşarı (Mısır Hükümeti)

Mısır Çevre Bakanı Yasmine Fuad, ülkesinin bu yılın sonunda ev sahipliği yapacağı Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Sözleşmesi Taraflar Konferansı’nda (COP27) yürütülecek tartışmaların ve uygulanacak çalışma gündeminin koordinasyonunun sağlanacağı sözü verirken, bu taahhütlerin uygulamaya konulan adımlara dönüşeceğini belirtti.
Mısır Çevre Bakanı dün karbon nötrlüğüne ilişkin 2022 Boao Asya Forumu’na katılımı sırasında COP27 konferansı ile ilgili olarak “Faaliyetleri sırasında insanları ilgi odağı haline getirmenin yanı sıra savunmasız toplulukların, balıkçıların ve ev kadınlarının iklim değişikliğini nasıl etkilediklerini ve bundan nasıl etkilendiklerini öğrenmek başta olmak üzere her alanda hayata geçirilmiş başarı hikayelerini ve küçük ve orta ölçekli projeleri sunmayı amaçlıyor.” ifadelerini kullandı.
Bakan, COP27 çalışmalarının iki önemli unsur üzerinden yürütüleceğini belirterek, “İlki, uluslararası toplum ve gelişmiş ülkelerin sorumluluğu, hedeflerin yükseltilmesi ve karbon nötrlüğüne ulaşılmasını hızlandırmakla ilgilidir. İkinci ise, gelişmekte olan ülkelerin desteklediği finansmanların sağlanması ile ilişkilidir, bu sadece finansman sağlamakla sınırlı kalmaz, gelişmekte olan ülkelerde iyi bir ortam yaratmak, gerekli işleri ve becerileri belirlemek üzere ulusal düzeyde sunabileceğimiz kapasite geliştirme çalışmalarının ve siyasi reformların uygulanmasıyla de ilişkilidir.” diye açıkladı.
Bakan iklim değişikliğinin, ülkelerin koşullara uyum gösterme ve hafifletme çabalarıyla mücadele ettiği, büyük bir küresel zorluk olduğunu ayrıca gelişmekte olan ülkelerin, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine uyum sağlamak için projeler yürütülmesi için gerekli finansmanı sağlamaya çalıştığını vurguladı.
Bakan Fuad, Mısır’ın COP27’ye ev sahipliği yapma hazırlıklarını görüşmek üzere Almanya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı ve Bakanlığın Çevre Politikaları Komiseri Jennifer Morgan ile beraberindeki heyet ile bir araya geldi.
Bakan Fuad, COP27 konferansının Glasgow’da düzenlenen COP26 konferansında verilen taahhütlerin uygulanmasının güvence altına alınması için çalışacağını belirtti. Mısır’dan yapılan bir açıklamaya göre, Alman yetkili, G7 başkanı olarak ülkesinin, iklim değişikliğine karşı eylem gündemini desteklemenin yanı sıra G7 ülkelerinin taahhütleri gölgesinde, iklim değişikliğine uyum hedefleri ve girişimleri, hasar ve kayıplar ve iklim finansmanı konusunda bir diyalog yürütmek için Mısır cumhurbaşkanlığı ile birlikte çalıştığını vurguladı.
Almanya Dışişleri Bakanlığı Çevre Politikaları Komiseri, ülkesinin, sunacakları fikirler, deneyimler ve yenilikler ile konferansın başarısında önemli bir faktör olmaları ve taraf devletlerin iklim eylemini destekleyen kararlar almaları için baskı uygulayacak bir araç olmaları sebebiyle, sivil toplumun iklim konferansına katılımına önem verdiğini söyledi.
Mısırlı Bakan da Kahire’nin Dünya Gençlik Forumu’nun lansmanı ve Glasgow İklim Konferansı sırasında Gençlik için On Yıllık Programın başlatılması ışığında, gençlerin konferansa aktif katılımı, Glasgow’dan Şarm eş-Şeyh’e giden yolda gençlere bir oturum tahsis edilmesi, iklim eylemini desteklemeye yönelik fikir ve önerilerinde bulunmaları konusunda kararlı olduğunu vurguladı.



Sadr, Irak seçimleri öncesinde siyasi meydan okumaları gündeme getirdi

 Mukteda es-Sadr, destekçilerini seçmen kayıtlarını güncellemeye çağırarak siyaset sahnesini karıştırdı. (Reuters)
Mukteda es-Sadr, destekçilerini seçmen kayıtlarını güncellemeye çağırarak siyaset sahnesini karıştırdı. (Reuters)
TT

Sadr, Irak seçimleri öncesinde siyasi meydan okumaları gündeme getirdi

 Mukteda es-Sadr, destekçilerini seçmen kayıtlarını güncellemeye çağırarak siyaset sahnesini karıştırdı. (Reuters)
Mukteda es-Sadr, destekçilerini seçmen kayıtlarını güncellemeye çağırarak siyaset sahnesini karıştırdı. (Reuters)

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr'ın, bu yılın sonunda yapılması planlanan parlamento seçimleri yaklaşırken destekçilerini seçmen kayıtlarını güncellemeye çağırma kararı, bölünmüş Şii evinde depreme neden oldu. Sadr'ın kararı hareketin seçim yarışına katılımını teyit etmese de özellikle Selahaddin ve Ninova gibi karışık bölgelerde diğer blokları hesaplarını gözden geçirmeye sevk etti.

Bir destekçisinin kayıtların güncellenmesinin amacına ilişkin sorusuna cevaben Sadr, nihai katılım kararından bağımsız olarak bu hamlenin ‘demokratik bir gereklilik’ olduğunu söyledi. Ancak kararın ardından yaşanan kitlesel hareketlilik -milyonlarca destekçisinin verilerini güncellemeye gitmesi- Sadr'ın gerçek niyeti hakkında soru işaretleri yarattı. Bu hamle bir yandan tabanının tepkisini ölçerken, diğer yandan da 2022'de siyasi süreçten çekilmesinin ardından parlamentoya olası bir dönüşün göstergesi olabilir.

Şii evi popülerlik sınavıyla karşı karşıya

Sadr'ın destekçilerini harekete geçirmesi, Kanun Devleti Koalisyonu (Nuri el-Maliki), Hikmet Hareketi (Ammar el-Hekim), Asaib Ehli’l Hak (Kays el-Hazali) ve Bedir Örgütü (Hadi el-Amiri) gibi en önemli rakip blokları içeren Şii Koordinasyon Çerçevesi’ne doğrudan bir meydan okuma teşkil ediyor. İronik olan şu ki, görünürdeki ittifaklarına rağmen bu güçler ciddi iç bölünmelerden mustarip ve bu da onları Sadr'ın orta ve güney Irak'taki ve hatta karma bölgelerdeki popülaritesine karşı seçmen kaybetmeye açık hale getiriyor.

Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani ise Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin bir parçası olmasına rağmen, birçok siyasi gözlemcinin gözünde bu güçler tarafından en çok zorlanan siyasi taraf.

Karşılıklı korkular

İsminin açıklanmasını istemeyen Iraklı bir siyasi kaynak Şarku’l Avsat'a Sadr'ın kararının iki açıdan tehlikeli olduğunu söyledi. Birincisi, Sadr Hareketi (geçmişte olduğu gibi) parlamentoda çoğunluğu kazanırsa, Koordinasyon Çerçevesi hükümetinin kuruluşunda yer almamasına rağmen ekonomik kriz, dolar krizi ve maaşlar gibi başarısızlıklarının sorumluluğunu üstlenme baskısıyla karşı karşıya kalacak.

 Mukteda es-Sadr'ın destekçileri geçen yıl nisan ayında Bağdat'ın Sadr Şehri’nde düzenlenen bir protesto sırasında (AP)Mukteda es-Sadr'ın destekçileri geçen yıl nisan ayında Bağdat'ın Sadr Şehri’nde düzenlenen bir protesto sırasında (AP)

Kaynak, “İkinci açı ise hükümetin nasıl kurulacağı; mevcut Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani müttefiklerinin başarısızlıklarından sorumlu tutulmasa bile, Sadr ve Sudani arasında gelecekte kurulacak herhangi bir ittifak, özellikle Sadr'ın karşı çıktığı ABD ile ilişkiler konusundaki vizyon farklılıkları nedeniyle sekteye uğrayabilir” dedi. Bu hamlenin yankıları Şii bileşenle sınırlı kalmayıp Sadr'ın nüfuzunun arttığı karma bölgelerdeki güç dengesinin değişmesinden korkan Sünni arenaya da uzanıyor. Gözlemcilere göre, görünürde Şii Koordinasyon Çerçevesi'ne bağlı olmasına rağmen çatışmalardan ‘en çok etkilenen taraf’ olan Sudani'nin akıbeti de merak konusu.

Kayıtların güncellenmesi Sadr'ın mutlaka seçimlere gireceği anlamına gelmese de bu hamle popüler zemini test etmek ve muhaliflerin kafasını karıştırmak için önleyici bir oyunu ortaya koyuyor. Bazı analizler Sadr'ın parlamentoya dönmesini desteklese de yönetimin sonuçlarına katlanmaya istekli olup olmadığı ve Şii evindeki bölünmelerin üstesinden gelme kabiliyetine ilişkin sorular tüm senaryolara açık olmaya devam ediyor.