Washington, Moskova’nın başarısız olduğu görüşünde

Blinken ve Austin, Kiev’de Zelenskiy ile görüştü.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD Dışişleri Bakanı Blinken ve Savunma Bakanı Austin ile Kiev’de bir araya geldi. (EPA) 
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD Dışişleri Bakanı Blinken ve Savunma Bakanı Austin ile Kiev’de bir araya geldi. (EPA) 
TT

Washington, Moskova’nın başarısız olduğu görüşünde

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD Dışişleri Bakanı Blinken ve Savunma Bakanı Austin ile Kiev’de bir araya geldi. (EPA) 
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD Dışişleri Bakanı Blinken ve Savunma Bakanı Austin ile Kiev’de bir araya geldi. (EPA) 

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin, Kiev'de Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile görüştü. Bu, Rusya’nın saldırılarının başlamasının ardından Ukrayna’yı ziyaret eden en üst düzey ABD heyeti oldu. Blinken, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada "Rusya askeri hedeflerine ulaşmakta başarısız oldu, Ukrayna başarılı oluyor" dedi. Savunma Bakanı Austin de  ABD’nin Rusya’yı ‘Ukrayna’ya yaptığını tekrarlayamayacak kadar zayıf düştüğünü görmek istediğini’ söyledi.  
 Blinken ve Austin, ciddi güvenlik sorunlarını aşarak pazar günü Ukrayna’nın başkenti Kiev’e gittiler. Kiev’e nasıl ulaştıkları sorulan Blinken, güneybatı Polonya'dan Kiev'e giden bir trene bindiklerini ve Zelenskiy ve diğer üst düzey Ukraynalı yetkililerle cumhurbaşkanlığı sarayında üç saat görüştüklerini söyledi. Blinken, ziyaret esnasında vatandaşlarla temasta bulunmadıklarını ve ülkenin savaştan zarar görmüş bölgelerini gezmediklerini kaydetti. Blinken ve Austin’in, iki ayrı uçakla Polonya’ya geldikleri ve ziyaretin gizli tutulmasına özen gösterildiği öğrenildi. Joe Biden yönetimi, ziyaret sona erene ve iki bakan güvenli bir şekilde Ukrayna’yı terk edene kadar söz konusu görüşmeyi doğrulamadı.  
Zelenskiy, Blinken ve Auistin’den ‘elleri boş’ gelmemelerini istemiş, ülkenin doğusunda ve güneyinde oluşan yeni cephe hatlarında kullanmak üzere daha ağır, daha gelişmiş ve daha modern silahlara ihtiyaç duyduklarını bildirmişti. Blinken’e Zelenskiy’nin söz konusu talebi sorulduğunda,  “Elbette elimiz boş gelmedik” cevabını verdi. Ukrayna’ya 700 milyon dolardan fazla ek doğrudan ve dolaylı askeri yardım sözü verdiklerini belirtti. ABD’li diplomatların gelecek haftadan itibaren Ukrayna’ya döneceğini ifade eden Blinken şu açıklamada blundu:
“Diplomatlar, Kiev'deki büyükelçiliğin yeniden açılma sürecine başlayacaklar. Sanırım bu birkaç hafta içinde gerçekleşecek. Bunu en başta personelimizin güvenliğini göz önünde bulundurarak dikkatli bir şekilde yapıyoruz.” 
ABD ile Batılı müttefiklerinin, Ukrayna'yı desteklemek ve Rusya'ya baskı yapmak için koordineli çabalarının ‘somut sonuçlar doğurduğunu’ vurgulayan Blinken sözlerini şöyle sürdürdü:
‘'Savaş hedefleri söz konusu olduğunda Rusya'nın başarısız olduğunu görüyoruz. Ukrayna ise başarılı. Rusya, Ukrayna'yı tamamen boyun eğdirmek, egemenliğini ve bağımsızlığını elinden almak için çalıştı ama başarısız oldu. Savaşın seyri nasıl olur bilemiyoruz ancak egemen ve bağımsız Ukrayna’nın, Vladimir Putin’in görev süresinden çok daha uzun süre ayakta kalacağını biliyoruz.” 
Nihai başarı sağlanana kadar Ukrayna’ya yapılan desteklerin sürdürüleceğinin altını çizen Blinken açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Zelenskiy ve danışmanlarına yapacağımız ek askeri destekleri ilettik. Bu görüşmeyle Ukrayna hükümetine ve halkına devam eden güçlü desteğimizi doğrudan gösterme fırsatı bulduk. Bu desteği yüz yüze görüşmede ifade etmek önemliydi. Ukrayna’yı destekleme ve Rusya’ya baskı kurma noktasında uyguladığımız strateji gerçek sonuçlar doğurdu.”  
Üst düzey bir ABD’li yetkili şu an Polonya’da olan ABD’li diplomatların, ilk etapta Ukrayna’ya günübirlik ziyaretler gerçekleştireceklerini, sonraki aşamada Kiev’deki büyükelçiliğin açılmasının ardından, bazı diplomatların kalıcı olarak Ukrayna’nın başkentinde faaliyetlerine başlayacağını kaydetti.  

Ukrayna'nın kazanması mümkün 
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Polonya'da basına yaptığı açıklamada, Zelenskiy ile gerçekleştirilen görüşmenin 'son derece verimli' olduğunu belirttiği açıklamasında şunları söyledi:
“Zelenskiy kazanmak istediklerini gösterdi. Biz de kazanmalarına yardımcı olmak istiyoruz. Rusya’nın odak noktası kısmen ülkenin doğusuna kaydığı için gelişen şartlarda Ukrayna’nın ihtiyaçları değişti. Ukraynalılar uzun menzilli silahlara tanklara ihtiyaç duyuyor. Onlara ihtiyaçları doğrultusunda destek olacak mühimmatları sağlamak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Zaferin ilk adımı zafer kazanacağınıza inanmanızdır. Doğru ekipman ve uygun destek olursa kazanabilirler. Bunun sağlanması için elimizden geleni yapacağız.”
Austin, ABD için ‘zaferin’ ne anlama geldiği sorusuna şu cevabı verdi:
“Ukrayna’nın bağımsız egemen bir devlet olarak, demokratik bir devlet olarak topraklarını koruyabildiğini görmek istiyoruz. Rusya'nın ise Ukrayna işgal girişimi gibi şeyler yapamayacak kadar zayıfladığını görmeyi hedefliyoruz.” 

Daha fazla yardım 
Blinken ve Austin, Ukrayna ve 15 müttefik ve ortak ülke için toplamda 713 milyon dolar ek askeri yardım yapacaklarını açıkladı. Bu meblağın 322 milyonu Kiev'e, kalan kısmı ise NATO ülkeleri ile savaşın başlamasından bu yana Ukrayna’ya teçhizat ve mühimmat tedariki sağlayan ülkelere yapılacağı kaydedildi. Ayrıca ABD’de üretilmeyen ve Sovyetler Birliği döneminden kalma silahlarla uyumlu mühimmat alımı için de 165 milyon dolarlık bir fon tahsis edildiği belirtildi. Rusya’nın işgal girişiminden bu yana ABD’nin Ukrayna’ya sağladığı askeri destekler 3,7 milyar dolara ulaştı.
ABD Başkanı Joe Biden perşembe günü yaptığı açıklamada, Ukrayna‘ya 800 milyon dolar savunma yardımı yapacaklarını duyurmuştu. Bu paketin, SİHA, obüs top sistemi, tanksavar ve mermileri içerdiğini belirtmişti. ABD Kongresi daha önce, Ukrayna'ya 13,6 milyar dolarlık acil yardım paketi sağlanması için anlaşmaya varmıştı. Kongre geçen ay 6,5 milyar dolarlık askeri desteğin aşamalı olarak yapılmasını onayladı.  
 
Hiçbir şey yeterli değildir 
Bu arada Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin'in kritik dönemde gerçekleştirdiği Ukrayna ziyaretine vgüde bulunarak onları, Ukrayna için ‘dünyadaki herhangi bir ülkeden daha fazlasını yapan ülkenin’ temsilcileri olarak nitelendirdi. Askeri yardımların yeterli olup olmadığı sorulan Kuleba şu cevabı verdi:
"Rus askerleri Ukrayna topraklarında olduğu sürece hiçbir şey yeterli değildir. Biz yapılanları elbette takdir ediyoruz, bazıları için bu yardımlar devrim niteliğindedir. Bunu anlıyoruz ancak savaş devam ettiği sürece bu yeterli olmayacaktır.”  
Kuleba, Batılı güçler, Ukrayna'nın savaşı kazanmasını ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ‘Avrupa'nın derinliklerine’ girmesini engellemek istiyorlarsa, Ukrayna’nın talep ettiği silahların teslimatını bir an önce yapmaları gerektiğini söyledi. ABD’nin Ukrayna’ya modern silahların sağlanması çabalarına öncülük ettiğini belirten Kuleba, bu silahların kullanımının öğrenilmesi için de bir ya da iki ay gibi ciddi bir zamana ihtiyaç duyulacağını hatırlattı.  
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, NATO savunma bakanlarının ve ABD müttefiklerinin bugün gerçekleştireceği toplantıya katılmak üzere Polonya’dan Almanya’ya hareket etti. Yirmiden fazla ülkenin temsilcilerinin katılacağı toplantıda, Ukrayna’daki savaşın son durumunun ele alınması bekleniyor.



Riyal'in değer kaybı Tahran çarşısında protestolara yol açtı

Tahran'da ekonomik koşulları protesto ederek sokaklara çıkan göstericileri dağıtmak için çevik kuvvet polisi göz yaşartıcı gaz kullandı (EPA)
Tahran'da ekonomik koşulları protesto ederek sokaklara çıkan göstericileri dağıtmak için çevik kuvvet polisi göz yaşartıcı gaz kullandı (EPA)
TT

Riyal'in değer kaybı Tahran çarşısında protestolara yol açtı

Tahran'da ekonomik koşulları protesto ederek sokaklara çıkan göstericileri dağıtmak için çevik kuvvet polisi göz yaşartıcı gaz kullandı (EPA)
Tahran'da ekonomik koşulları protesto ederek sokaklara çıkan göstericileri dağıtmak için çevik kuvvet polisi göz yaşartıcı gaz kullandı (EPA)

İran'ın başkenti Tahran'da, İran riyali'nin dolara karşı tarihi değer kaybını protesto eden tüccarlar ve dükkan sahipleri önderliğinde dün ikinci gün üst üste gösteriler düzenlendi.

Sosyal medyada dolaşan videolarda, Tahran çarşısının çeşitli yerlerinde toplanan kalabalıklar görülüyor. Polis, rejim karşıtı sloganlar atan protestocuları dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullandı.

Protestolar, riyal'in serbest piyasada dolar karşısında yaklaşık 1,39 milyon riyal seviyesine gerilemesinin ardından geldi; riyal bir önceki gün yaklaşık 1,42 milyon riyal seviyesine düşmüş, ardından hafif bir toparlanma göstermişti.

Yargı başkanı Gulam Hüseyin Muhsini Ejei, "döviz piyasası tekelcilerini" uyararak, onlarla "kararlı ve yasal bir şekilde" mücadele edileceğini vurguladı.

Resmi raporlarda, Merkez Bankası Başkanı Muhammed Rıza Farzin'in istifa ettiği ve eski Ekonomi Bakanı Abdulnasır Hemmati'nin yeni Merkez Bankası Başkanı olarak atandığı belirtildi.


Trump: Batı Şeria konusunda Netanyahu ile tamamen aynı fikirde değilim

Trump'ın Florida'daki Mar-a-Lago tatil köyünde Netanyahu ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısından bir kare (AFP)
Trump'ın Florida'daki Mar-a-Lago tatil köyünde Netanyahu ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısından bir kare (AFP)
TT

Trump: Batı Şeria konusunda Netanyahu ile tamamen aynı fikirde değilim

Trump'ın Florida'daki Mar-a-Lago tatil köyünde Netanyahu ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısından bir kare (AFP)
Trump'ın Florida'daki Mar-a-Lago tatil köyünde Netanyahu ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısından bir kare (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump pazartesi günü yaptığı açıklamada, kendisi ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun İsrail’in işgali altındaki Batı Şeria konusunda tamamen aynı fikirde olmadıklarını söyledi, ancak anlaşmazlığın niteliği hakkında ayrıntılı bilgi vermedi.

Trump'ın Florida'daki Mar-a-Lago tatil köyünde Netanyahu ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında, ABD Başkanı’na Batı Şeria konusunda Netanyahu'ya bir mesajı olup olmadığı ve buradaki yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen şiddet eylemlerinin barışı tehlikeye atabileceğinden endişe duyup duymadığı soruldu. Trump gazetecilere verdiği yanıtta “Batı Şeria konusunda uzun ve yoğun bir tartışma yaptık. Bu konuda yüzde 100 aynı fikirde olduğumuzu söyleyemem, ancak bir anlaşmaya varacağız” dedi.

Trump, Netanyahu ile olan anlaşmazlıklarının niteliği hakkındaki bir soruya ise “Bu konuya girmek istemiyorum. Uygun zamanda açıklanacak” yanıtı verdi. Trump, Netanyahu'nun ‘doğru olanı yapacağını’ da sözlerine ekledi.

ABD merkezli haber sitesi Axios, Trump ve üst düzey danışmanlarının, İsrail Başbakanı Netanyahu ile yaptıkları görüşmede, İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria'da uyguladığı politikaları değiştirmesini istediklerini bildirdi. Reuters bu haberi henüz doğrulayamadı.

İsrail, uluslararası tarafların 2,7 milyon Filistinlinin yaşadığı ve gelecekte kurulması beklenen Filistin devleti planlarının önemli bir parçası olan Batı Şeria’da yerleşimcilerin Filistinlilere yönelik saldırılarını durdurması için artan baskısıyla karşı karşıya. Birleşmiş Milletler (BM), Filistinliler ve çoğu ülke, yerleşimlerin uluslararası hukuka göre yasadışı olduğunu düşünüyor. İsrail ise bu görüşe, bu topraklara olan İncil'deki bağları ve güvenlik endişelerini gerekçe göstererek itiraz ediyor. Batı Şeria'da yaklaşık yarım milyon İsrailli yerleşimci yaşıyor.

Geçen yıl, Birleşmiş Milletler'in en yüksek mahkemesi, İsrail'in Filistin topraklarını işgalinin ve bu topraklardaki yerleşimlerinin yasadışı olduğuna ve mümkün olan en kısa sürede sona erdirilmesi gerektiğine hükmetti. BM, Ekim 2023 ile Ekim 2025 tarihleri arasında Batı Şeria'da binden fazla Filistinlinin öldürüldüğünü, bunların çoğunun güvenlik güçleri tarafından yürütülen operasyonlarda, bazılarının ise yerleşimcilerin şiddet eylemleri sonucunda öldüğünü açıkladı. Aynı dönemde, Filistinlilerin saldırılarında 57 İsrailli öldürüldü.


Lavrov: Rusya-ABD ilişkileri Ukrayna meselesine indirgenmemeli

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (DPA)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (DPA)
TT

Lavrov: Rusya-ABD ilişkileri Ukrayna meselesine indirgenmemeli

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (DPA)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (DPA)

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov dün yaptığı açıklamada, Rusya-ABD ilişkilerinin Ukrayna meselesine indirgenmemesi gerektiğini söyledi. Lavrov, ilişkilerin normalleşmesi konusunda Washington ile şubat ayından bu yana temasların sürdüğünü belirtti.

Rusya merkezli haber sitesi Novosti'nin aktardığı açıklamalarda, Rusya ve ABD dışişleri bakanlıklarının müzakere ekiplerinin diplomatik misyonların çalışmalarını yeniden başlatmayı hedeflediğini belirten Lavrov, ABD ile diyaloğun hava trafiğinin yeniden başlatılması ve diplomatik mülklerin iadesi konularına kaydırılması gerektiğini vurguladı.

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Batı'nın Ukrayna'daki stratejik inisiyatifin tamamen Rusya ordusunun elinde olduğunu fark ettiğini ve ABD Başkanı Donald Trump'ın her gün Ukrayna'daki çatışmayı çözmeye ve Kiev ve Avrupa'nın baskısına direnmeye çalıştığını söyledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin görev süresinin sona ermesi nedeniyle Ukrayna'da seçimlerin yapılması gerektiğini vurgulayan Lavrov, Moskova'nın bu konuda Trump yönetiminin de aynı görüşte olduğunu düşündüğünü belirtti.

Ukrayna'daki savaşın temel nedenlerini ortadan kaldırmak için yasal olarak bağlayıcı garantiler oluşturulması gerektiğinin altını çizen Lavrov, “Ukrayna'daki seçimler, ateşkes ve Ukrayna ordusunun yeniden silahlandırılması için bir bahane olamaz. Ukrayna ve Batı, 2014 ve 2022'den sonra yeni bölgesel gerçekliği kabul etmeli.”

ABD ile ilişkiler konusunda, Rusya'nın stratejik istikrar alanında ABD'nin hamlelerini yakından izlediğini söyleyen Rus yetkili, Moskova'nın ABD'nin Başkan Vladimir Putin'in stratejik saldırı silahlarının sınırlandırılmasına ilişkin girişimini incelemesini tamamlamasını beklediğini kaydetti.

Lavrov, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birçok ülke, Rusya'nın yeni START anlaşması önerisine ABD'nin net bir yanıt vermesini bekliyor.”

Avrupa Birliği (AB) ile ilişkiler hakkındaki bir soruya yanıt veren Lavrov, Moskova'nın Ruslara Schengen vizesi vermeyi yasaklayan AB kararına karşılık vermek için hazırlık yaptığını söyledi.