Husiler kadınlara propaganda için Zeynebiyyat’ı kullanıyor

Husiler Sana'da kadınların namaz kıldıkları yerleri hedef almada ‘Zeynebiyyat’ı kullanıyor

Sana'da Husi sloganları atan silahlı Zeynebiyyat üyeleri (Getty)
Sana'da Husi sloganları atan silahlı Zeynebiyyat üyeleri (Getty)
TT

Husiler kadınlara propaganda için Zeynebiyyat’ı kullanıyor

Sana'da Husi sloganları atan silahlı Zeynebiyyat üyeleri (Getty)
Sana'da Husi sloganları atan silahlı Zeynebiyyat üyeleri (Getty)

Kendi kontrolleri altındaki şehirlerde sistematik bir şekilde ibadethaneleri ve cemaatlerini hedef almakla, bu insanları Ramazan ayının başından bu yana ibadetlerini yapmaktan mahrum bırakmakla yetinmeyen Husi milisler, aynı zamanda başkent Sana’nın çeşitli mahallelerinde kadınların namaz kıldıkları mescitleri de hedef almaya başladı.
Sana’dan Şarku’l Avsat’a konuşan yerel kaynaklar, Husilere bağlı olduğu bilinen Zeynebiyyat adlı kadın milisleri kadınların namaz kıldıkları yerlere yönelik baskınlarını yoğunlaştırdıklarını, zirâ buraları kadınları kendi saflarına çekmek, İran’dan ithal edilen ideolojilerini buralardaki kadınlara aşılamak için kullandıklarını bildirdi. 
Kaynakların ifade ettiğine göre Zeynebiyyat, grubun fikirlerini kendi kontrolü altındaki bölgelerde yaşayan kadınlara aşılamak için es-Suneyne mahallesindeki el-Fetih, el-Hasbe mahallesindeki el-İman, es-Safiye mahallesindeki er-Rahme ve Asr mahallesindeki el-Ansi mescitlerine baskın düzenledi. Husi milis lideri Abdulmelik el-Husi’nin, mensubu olduğu ailenin kutsallığı ve iktidar hakkına sahip olduğuna dair ideolojilerinin bu kadınlara dayatılmaya çalışıldığı kaydedildi.
Şarku’l Avsat’a konuşan görgü tanıkları, bu mahallelerdeki kadınların namazların ardından oturup Husilerin verdiği dersleri dinlemekten Ramazan ayı başladığından beri kaçınmaları dolayısıyla milisler bu konuda harekete geçme gereği duydu. Nitekim mescit ehli bu kadınların teravih namazlarının ardından Humeyni ideolojisinin propagandasını dinlemek istemediği anlaşılıyor.
Sana’daki es-Sevra, el-Muin, el-Vahde, es-Sebın ve Beni el-Haris semtlerindeki mescitler, ibadet edenlerin Zeynebiyyat’ın desteklediği gözetmenler tarafından rahatsız edilmesi dolayısıyla kapalı durumda.
Her yıl olduğu gibi milisler bu yıl da Ramazan ayı başladığından bu yana Sana'daki birçok mescitte silahlı kadınlar eşliğinde Husi liderlerin görüşlerini dayatmaya çalışıyor.
Kaynakların bildirdiğine göre Zeynebiyyat üyeleri, Sana’daki Daris, Suvan, Beyt Bus, Şuub, Haziz, Kadim Sana, Asr es-Selefi, el-Ulya mahallelerinde yer alan mescitlere gelen kadınları milis liderlerinin verdiği dersleri dinlemeye zorluyor.
Sana’nın bazı mahallelerinden Yemenli kadınlar, Husilerin verdiği dersleri dinlemek için mecburen mescitlerde oturduklarını, zirâ teravih namazının bitimi ardından bu dersleri dinlemedikleri taktirde mescitlerin kapatılacağı yönünde Zeynebiyyat üyelerinden tehditler aldıklarını bildirdi.
Adlarını vermek istemeyen kadınlar, grubun bu ibadethanelere yönelik ihlallerine dikkat çekerek Yemenli kadınlar aleyhinde suçlamaların, mezhepçi ve ırkçı ifadelerin kaydedildiğini aktardı. Buralara ibadet etmeye gelen kadınlardan çoğunun grubun zorla dayatmaya çalıştığı bu konuşmaları dinlemek istemediğinden, ancak Zeynebiyyat gözetmenlerinin bu konuda baskı yaptıklarından da bahsetti.
Ramazan'ın ikinci gününde silahlı Husiler, Sana'daki es-Safi mahallesinde yer alan er-Rahme mescidinde kadınların bulunduğu kısma baskın düzenleyerek teravih namazı kılmak için gelen kadın kitleleri dışarı çıkarmıştı.
Şarku’l Avsat’a konuşan görgü tanıkları, Husilerin kapattıkları bu mescitte toplanıp oturmalar düzenleyerek uyuşturucu nitelikli gat otu kullandıklarını, aynı zamanda ez-Zavamil (savaş şarkıları) parçaları çalarak dans ettiklerini bildirdi.
Nitekim Husi grubunun yürüttüğü darbeyi takip eden son yıllarda milislerin Yemenli kadınlar aleyhinde çeşitli ihlaller ve suçlar işlediği kaydedildi. Bu konudaki haberlere göre zorla silahlandırılan, hakları ellerinden alınan Yemenli kadınlar aynı zamanda mezhepçi kurslara, kaçırılmalara, işkencelere ve cinsel tacizlere maruz kaldı.



Lübnan: İsrail’e roketli saldırı düzenleyen 'ana grup’ tutuklandı

Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
TT

Lübnan: İsrail’e roketli saldırı düzenleyen 'ana grup’ tutuklandı

Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)
Lübnanlı askerler kontrol noktasında bir aracı ararken (Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü)

Şarku’l Avsat’a konuşan Lübnanlı güvenlik kaynakları, Lübnan Ordusu Rehberlik Müdürlüğü tarafından pazar günü tutuklanan silahlı grubun, daha önce tutuklanan ve (Filistin ve Lübnan uyruklu oldukları bilinen) üyeleri geçtiğimiz mart ayında biri Nebatiye bölgesindeki Kefer Tabnit ve Arnoun beldeleri arasındaki bölgeden, diğeri de aynı bölgedeki Kakaiyat el-Cisr’den olmak üzere İsrail'e yönelik iki roketli saldırı gerçekleştirdiklerini itiraf eden grubun ‘ana unsuru’ olabilir. Lübnan topraklarından fırlatılan roketler, Yukarı Celile'deki Metulla ve Kiryat Shmona yerleşim birimlerine düşmeden önce İsrail hava savunma sistemleri tarafından etkisiz hale getirilmişti.

Lübnan ordusu pazar günü yaptığı açıklamada, Lübnan'ın güneyinde çok sayıda roket ve bunların fırlatma rampalarının ele geçirildiğini ve ‘birkaç kişinin tutuklandığını’ duyurdu. Güvenlik kaynakları, soruşturmaların yetkili yargının gözetimi altında müdürlüğün soruşturma ekibi tarafından sürdürüldüğünü belirtti. Kaynaklar, özellikle de ele geçirilen roketlerin miktarı ve bunları fırlatmak için kullanılan rampalar, roketleri İsrail'e yöneltmeye hazırlanan grupların ihtiyaçlarını karşılamak için hazırlanmış bir tankı andırdığından tutuklanan grubun ‘ana grup’ olduğu ihtimalini de göz ardı etmediler.

Öte yandan Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri İsrail'in Lübnan topraklarına yönelik saldırılarını, ‘İsrail Lübnan'ın ve Lübnan halkının egemenliğini ve uluslararası meşruiyet kararlarını ihlal etmeye devam ederken, ateşkes şartlarını uygulama konusunda kendisinden isteneni yerine getiren Lübnan'ın büyük kararlılığını sabote etmeye yönelik açık bir girişim’ olarak nitelendirdi.