İsrail, Mescid-i Aksa'da ibadet edenlerin kimliklerine el koydu

Söz konusu adım Fiistinlileri polis soruşturmalarına katılmaya zorlamak amacıyla atıldı.

İsrail, Mescid-i Aksa'da ibadet edenlerin kimliklerine el koydu
TT

İsrail, Mescid-i Aksa'da ibadet edenlerin kimliklerine el koydu

İsrail, Mescid-i Aksa'da ibadet edenlerin kimliklerine el koydu

Mescid-i Aksa'da ibadet edenler namaz kılmak için ibadethaneye gelen Filistinlilere toplu ceza verilmesinden şikayetçi. İsrail işgal polisi, namazdan önce Filistinlilerin kimlik kartlarına el koyarak ı teslim almak için karakola gelmeye zorladı.
İbadet etmeye gelenlerin bir kısmı her zamanki gibi namazlarını da etmek için işgal bariyerlerini geçtiklerini ancak Mescid-i Aksa'nın girişlerinde kimliklerini teslim etmelerinin istendiğini ve kendilerine namaz bittikten sonra geri alacaklarının söylendiğini aktardı. Ancak aralarından bazılarından, namazdan döndükten sonra kimliklerini almak için el-Meskubiye'deki polis merkezine gitmelerinin istendiği bildirildi. Söz konusu merkezde birçoğu sorgu odalarına götürülürken, bazılarının tutuklandığı ifade edildi. Filistin hükümetinde Dışişleri ve Göçmenler Bakanlığı bu eylemi kınadı. Bakanlığın açıklamasında, başta Kadir Gecesi’nde olmak üzere, işgal altındaki Kudüs'e giderek Mescid-i Aksa'da namaz kılmak isteyen Filistinlilere işgal makamlarının uyguladığı prosedür ve tedbirlerin çok tehlikeli olduğu ifade edildi. Ayrıca kolaylaştırma gibi görünen bu tedbirlerin, vatandaşların hareketlerine daha fazla kısıtlama getirilmesi anlamına geldiğine dikkat çekildi.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bu prosedürler ve kısıtlamalar, Filistinlilerin sürgünde ve anavatanındaki yaşamının her alanında yaşam sahnesi üzerinde kontrol haline geldi. Sömürgeciliğin, ayrımcılığın, zulmün ve ırkçılığın en kötü biçimiyle, Kudüs'te ne zaman namaz kılınıp kılınmayacağına da onlar karar vermeye başladı.”
Açıklamada ayrıca uluslararası alandaki çifte standartların, işgalci gücün Filistinlilerin başta hareket özgürlüğü ile oradaki namaz ve ibadet yerlerine erişim hakkı olmak üzere insan hakları ilkelerini ciddi ihlallerinde ısrar etmesi için bir örtü sağladığına dikkat çekildi. Bakanlık, uluslararası toplumu cesur ve korkusuz olma, İsrail hükümetini Filistinlilere yönelik saldırganlığının artmasından tam ve doğrudan sorumlu tutma ve uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler Sözleşmesi tarafından empoze edilen gerekli önlemleri alma ve Filistin meselesiyle ilgili uluslararası meşruiyet kararlarını derhal uygulama çağrısında bulundu. Bunun Filistin Devleti topraklarının işgaline, yerleşimine son verilmesine ve Filistin halkının diğer tüm dünya halkları gibi kendi kaderini tayin hakkını kullanmasına yol açacağına işaret edildi.
 Diğer yandan, Kudüs Üniversitesi Toplumsal Eylem Merkezi dün, ‘Mübarek Ramazan Ayı boyunca Eski Şehir ve Mescid-i Aksa'da vatandaşlara yönelik aşırı güç kullanımına’ dair bir rapor yayınladı. Merkezin, işgal altındaki Kudüs şehrinin Eski Şehir bölgesindeki ‘Ukbetu’l Risas’ mahallesinde bulunan Kudüs Üniversitesi Halk Kütüphanesi'nde düzenlediği basın toplantısında, İsrail işgali ve güçlerinin Ramazan Ayı’nda Kudüs'te yaşayanlar ile Mescid-i Aksa'ya gelenlere yönelik ihlallerinin, işgalin yaklaşımının ayrılmaz bir parçası haline geldiği ifade edildi. İbadet için gelenlere sabah namazında saldırmak, plastik mermi, ses bombası ve göz yaşartıcı gaz kullanarak zorla tahliye etmek, ibadet yerlerini hedef almak, ibadet edenleri; kadın, çocuk ve yaşlılar da dahil olmak üzere darp ederek kovalamak ve şiddet uygulamak gibi birçok saldırı gerçekleştirildiğine dikkat çekildi.
Toplumsal Eylem Merkezi'ndeki Uluslararası Savunuculuk Birimi Koordinatörü Munir Merciye açıklamasında şunları söyledi:
“Raporda, işgal güçlerinin Filistinlilere karşı kasıtlı olarak aşırı ve ayrım gözetmeyen güç kullanılması ve Mescid-i Aksa'da ibadet özgürlüklerinden yoksun bırakılmaları nedeniyle şiddete başvurmaya gerek olmadığı sonucuna varıldı.”
Söz konusu olaylarda 500’ü hastanede tedavi görmesi gereken bin 200 kişi yaralanmıştı. Yaralama vakaları içinde bir her iki  gözde, bir de tek gözde yüzde yedi görme kaybı ile sonuçlanan 17 göz yaralanmasının bulunduğu bildirildi.



Lübnan'da tüm silahların devlet kontrolüne alınması için siyasi ve saha seferberliği sürüyor

Dün Lübnan'ın güneyindeki Tire bölgesinde yıkılmış bir kilisenin kalıntıları arasında Paskalya Ayini (DPA)
Dün Lübnan'ın güneyindeki Tire bölgesinde yıkılmış bir kilisenin kalıntıları arasında Paskalya Ayini (DPA)
TT

Lübnan'da tüm silahların devlet kontrolüne alınması için siyasi ve saha seferberliği sürüyor

Dün Lübnan'ın güneyindeki Tire bölgesinde yıkılmış bir kilisenin kalıntıları arasında Paskalya Ayini (DPA)
Dün Lübnan'ın güneyindeki Tire bölgesinde yıkılmış bir kilisenin kalıntıları arasında Paskalya Ayini (DPA)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın Hizbullah'ın silahları konusundaki tartışmalarla ilgili k silahların devlet tarafından kontrol edilmesine karar verildiğini, ancak bunu uygulamak için uygun koşulları beklemeleri gerektiğini ve koşulların bunun nasıl uygulanacağını belirleyeceğini ifade ederek Lübnanlı yetkililerin silah kontrolünü uygulamak için siyasi ve sahada gerekli çalışmaları yapıyor.

Öte yandan Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, bakanlar bildirisinde belirtilenleri kendi güçleriyle toprakları üzerindeki tam egemenliğini genişletme anlamında uygulama sözü vererek sadece Lübnan devletinin savaş ve barışa karar verme hakkına ve silah bulundurma yetkisine sahip olduğunu belirtti.

Lübnan ordusu sahada İsrail'e roket fırlatmaya yönelik yeni bir operasyonu engelledi. Ordudan yapılan açıklamada, “Takip, izleme ve devam eden soruşturmalar sonucunda İstihbarat Müdürlüğü, işgal altındaki Filistin topraklarına roket fırlatmaya yönelik yeni bir operasyon hazırlığı hakkında bilgi aldı. Sonuç olarak, Müdürlükten bir devriye, ordu birimi tarafından desteklenerek Sidon-Zahrani bölgesindeki bir daireye baskın düzenledi ve roket fırlatıcıları ve mühhimatı ele geçirdi. Operasyona birkaç kişiyi gözaltına aldı” denildi.

Bu arada İsrail güneydeki Hizbullah liderlerini takip etmeye devm ederek dün (Pazar) “Hizbullah'ın askeri yeteneklerini yeniden inşa etmek için Lübnan'a savaş araçları ve para kaçıran bir üst düzey yetkilinin öldürüldüğünü duyurdu.