Netanyahu, Hamas ile ‘mahkum takası’ yapılmasına engellemiş

Eski İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AA)
Eski İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AA)
TT

Netanyahu, Hamas ile ‘mahkum takası’ yapılmasına engellemiş

Eski İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AA)
Eski İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AA)

İsrail güvenlik birimleri ve Hamas arasında 2018’de ‘kapsamlı bir mahkum takası’ üzerinde uzlaşıldığı ancak dönemin Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun anlaşmayı son anda iptal ettiği öğrenildi.  
İsrail Kamu Yayın Kuruluşuna bağlı KAN 11  kanalında, İsrail ile Hamas arasında 2018 Ağustos ayında ‘mahkum takasıyla’ ilgili bir anlaşmayı göz önüne seren ‘son derece gizli’ bir belge yayınlandı. Bu belgeye göre İsrail’deki güvenlik güçleri, Gazze Şeridi'ndeki direniş gruplarıyla daha geniş bir anlaşmanın parçası olarak, Hamas ile ‘esir takası’ yapılmasını tavsiye etmiş ancak dönemin Başbakanı Binyamin Netanyahu anlaşmanın sonuçlanmasını onaylamamış.
Belgede, dönemin Genelkurmay Başkanı Gadi Eisenkot, İç İstihbarat Servisi Şin-Bet (Şabak) Başkanı Nadav Argaman, İsrail Askeri İstihbaratı'nın Şefi Tamir Hayman ve Mossad'ın eski Başkanı Yossi Cohen'in imzası bulunuyor. 
KAN 11’in haberinde, İsrail’in en önemli güvenlik servislerinin, kapsamlı bir mahkum takasın planına tam destek verdiği ve bunu, 2014’deki Gazze ‘operasyonundan’ bu yana, bu hususta önemli bir şans olarak değerlendirdikleri ifade edildi. İsrail'in Gazze Şeridi’ne yönelik 2014'te Koruyucu Hat Operasyonu adı altındaki saldırılarında yüzlerce kişi hayatını kaybetmişti. KAN 11’in haberinde, 2018’de bir araya gelen bahsi geçen güvenlik şeflerinin, ‘esir takası için şartların elverişli’ olduğunda hemfikir olduğu belirtildi. İsrail’in, ölmüş olabileceği değerlendirilen Oron Şaul ve Hadar Goldin adlı askerler ile, Avera Mengistu ve Hişam es-Seyyid adlı vatandaşların ‘makul bir bedel karşılığında’ serbest bırakılmasını planladığı kaydedildi. Söz konusu ‘bedelin’ ne olduğu belirtilmeyen haberde, güvenlik şeflerinin dönemin Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya ‘anlaşmayı kabul etmesi’ yönünde tavsiyede bulunduğu ifade edildi.
Söz konusu belgeye göre, Hamas ve Gazze’deki direniş gruplarıyla karşılıklı ateşkes yapılması şartıyla, Gazze’ye uygulanan ‘ablukanın’ gevşetilmesi, Kerem Ebu Salim ve Beyt Hanun sınır kapılarının açılması ve deniz avlanma alanının genişletilmesi ile Katar’ın Gazze’deki ‘memur maaş ödenekleri’ ve elektrik kesintileri sorununu çözmesine izin verilmesinin planlandığı belirtildi. Belgede takasla ilgili hususta ise, 2014’teki savaşta tutuklananlar dahil çok sayıda Hamas üyesinin serbest bırakılması öngörülmekteydi. Haberde herhangi bir sayı verilmedi, ancak belgeye göre, ‘elleri terör kanına bulaşmış kişilerin’ serbest bırakılmayacağının vurgulandığı ifade edildi.
Güvenlik güçleri yetkilileri, Netanyahu’nun katılımıyla da bir toplantı gerçekleştirdi ve başbakana planın ayrıntılarıyla ilgili bir sunum yaparak, söz konusu anlaşmayı ertelememesi yönünde tavsiyede bulundu. Netanyahu konuyla ilgili kısa bir süre içinde karar vereceğine dair söz verdi. Ancak daha sonra bu konuda herhangi bir adım atmayıp, daha fazla toplantı düzenlenmesini teşvik etmeyerek, planının sonuçsuz kalmasına sebebiyet verdi.



İdris: Sudan hükümetinin öncelikleri barış ve temel hizmetlerin sağlanmasıdır

Sudan Başbakanı Kamil İdriss (Reuters)
Sudan Başbakanı Kamil İdriss (Reuters)
TT

İdris: Sudan hükümetinin öncelikleri barış ve temel hizmetlerin sağlanmasıdır

Sudan Başbakanı Kamil İdriss (Reuters)
Sudan Başbakanı Kamil İdriss (Reuters)

Sudan Başbakanı Kamil İdris, dün yaptığı açıklamada, ordunun "bize dayatılan varoluşsal bir savaş" yürüttüğünü belirterek, hükümetin barışı memnuniyetle karşıladığını ve "tüm kapıların açık" olduğunu vurguladı.

İdriss, devlet televizyonuna verdiği röportajda, "Hükümetin öncelikleri, halkın kabul edebileceği düzenlemelere uygun olarak barış ve güvenlikle temel hizmetlerin sağlanmasıdır," diyerek, "Kalıcı çıkarlarımıza odaklanıyoruz. Kalıcı dost veya kalıcı düşman yoktur" ifadelerini kullandı.

Sudan Başbakanı, "altının depolanması ve yasal olarak elden çıkarılması için birleşik bir portföy oluşturulacağını" belirtti.

Kaçakçılıkla mücadelenin "en önemli önceliklerden biri olduğunu ve yaklaşan ekonomik denetimlerin ülke ekonomisini canlandıracağını" vurguladı.

İdris, "Ekonomik kararlar ve kontrolleri yakında çıkaracağız ve bunları kararlılıkla uygulayacağız" dedi.


Axios: Amerika, hükümetin, Hizbullah’ın silahsızlandırılması kararının ardından İsrail'den Lübnan'a yönelik saldırılarını azaltmasını istedi

Washington, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ı silahsızlandırma kararının ardından İsrail'e Lübnan'a yönelik saldırılarını azaltma çağrısında bulundu (AP)
Washington, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ı silahsızlandırma kararının ardından İsrail'e Lübnan'a yönelik saldırılarını azaltma çağrısında bulundu (AP)
TT

Axios: Amerika, hükümetin, Hizbullah’ın silahsızlandırılması kararının ardından İsrail'den Lübnan'a yönelik saldırılarını azaltmasını istedi

Washington, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ı silahsızlandırma kararının ardından İsrail'e Lübnan'a yönelik saldırılarını azaltma çağrısında bulundu (AP)
Washington, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ı silahsızlandırma kararının ardından İsrail'e Lübnan'a yönelik saldırılarını azaltma çağrısında bulundu (AP)

Axios haber sitesi dün, kaynaklara dayandırdığı haberinde, ABD'nin, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ı silahsızlandırma kararının ardından İsrail'den Lübnan'a yönelik hava saldırılarını azaltmasını istediğini bildirdi.

İnternet sitesinde, ABD'nin özel temsilcisi Thomas Barrac'in İsrail hükümetiyle “Hizbullah'ın silahsızlandırılmasıyla paralel adımlar atılması” konusunu görüştüğü belirtildi.

Şarku’l Avsat’ın Axios’tan aktardığına göre ABD'nin planı, ordunun Hizbullah'ın güneyde yeniden konuşlanmasını önlemek için önlemler alması halinde, İsrail'in Lübnan'a yönelik “gereksiz” saldırılarını geçici olarak durdurmasını öngörüyor.

Barrack, hükümetin Hizbullah'ı silahsızlandırma adımlarına yanıt olarak Güney Lübnan'daki İsrail işgali altında bulunan beş mevziden kademeli olarak çekilmeyi önerdi. Axios'a göre ABD planı ayrıca Güney Lübnan'ın İsrail sınırına bitişik bölgelerinde bir "ekonomik bölge" kurulmasını da içeriyor.

Web sitesinde, "Körfez ülkeleri, İsrail'in çekilmesi tamamlandıktan sonra Güney Lübnan'daki ekonomik bölgelerin yeniden inşasına yatırım yapmayı kabul etti" ifadesi yer aldı.

Site, İsrail'in "Amerikan teklifini reddetmediğini ve İsrail tarafının Lübnan hükümetinin yaptıklarının tarihi bir gelişme olduğunu, karşılığında bir şeyler sunması gerektiğini kabul etmesi nedeniyle bir şans vermeye hazır olduğunu" ifade etti.

Lübnan Cumhurbaşkanlığı dün yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Hüsam Zeki ile yaptığı görüşmede, ülkesinin, silah bulundurma hakkının devletle sınırlandırılmasına ilişkin kararı "tüm Lübnanlıların çıkarlarını koruyacak şekilde" uygulama taahhüdünü teyit ettiğini belirtti. Avn, İsrail'in, "Lübnan'ın egemenliğinin tüm sınırları boyunca tam olarak genişletilmesi için gerekli koşulları sağlama" yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini vurguladı.


Zelenskiy, Moskova'yı Putin'in de katılacağı bir toplantıdan kaçmaya çalışmakla suçladı

TT

Zelenskiy, Moskova'yı Putin'in de katılacağı bir toplantıdan kaçmaya çalışmakla suçladı

Zelenskiy, Moskova'yı Putin'in de katılacağı bir toplantıdan kaçmaya çalışmakla suçladı

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya'yı, Rus işgalinin yol açtığı savaşı sona erdirmek için Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşme gereğinden "kaçmaya çalışmakla" suçladı.

Zelenskiy, günlük sosyal medya paylaşımında, "Rusya'nın şu anda gönderdiği sinyaller uygunsuz. Bir toplantıya duyulan ihtiyacı savuşturmaya çalışıyorlar" dedi.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığı habere göre Zelenskiy, ülkesinin çeşitli bölgelerindeki hedeflere gece boyunca düzenlenen büyük çaplı Rus saldırısının, Moskova'nın savaşı sona erdirmeyi amaçlayan toplantılara duyulan ihtiyacı savuşturmaya çalıştığını gösterdiğini ifade etti.

Zelenskiy, "Açıkçası, Rusya'nın şu anda gönderdiği sinyaller utanç verici" ifadesini kullandı.

Rusya, çarşamba gecesi ve dün sabah Ukrayna'ya yüzlerce insansız hava aracı ve füze fırlatarak Moskova'nın haftalardır düzenlediği en büyük saldırıyı gerçekleştirdi. Yerel yetkililere göre saldırıda ölü ve yaralılar var.

Putin ve ABD Başkanı Donald Trump, geçen cuma günü Alaska'da dört yıldan fazla süredir ilk kez bir araya geldi ve İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'nın en şiddetli savaşını sona erdirmenin yollarını görüştü. Trump, pazartesi günü Alaska'daki zirve görüşmelerinin ardından, Rusya ve Ukrayna liderleri arasında bir görüşme ayarlamaya çalıştığını, ardından kendisinin de katılacağı üçlü bir zirve yapılacağını söyledi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov perşembe günü yaptığı açıklamada, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukraynalı mevkidaşı Volodimir Zelenskiy ile görüşmeye hazır olduğunu defalarca teyit ettiğini, ancak böyle bir görüşmenin gerçekleşmesi için çözülmesi gereken bazı konular olduğunu belirtti.

Lavrov gazetecilere yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanımız, Sayın Zelenskiy de dahil olmak üzere görüşmeye hazır olduğunu defalarca teyit etti." dedi. "En üst düzeyde ele alınması gereken temel konuların öncelikle çözülmesi gerektiği ve uzmanlar ile bakanların uygun tavsiyeler hazırlayacağı konusunda hemfikir olmalıyız." Ancak, "Elbette, gelecekte anlaşmalar imzalanırsa, bunları imzalayan Ukrayna tarafının meşruiyetinin de çözüleceğinin bilincinde olmalıyız" ifadesini kullandı.

Ukrayna Cumhurbaşkanı perşembe günü yaptığı açıklamada, Rus mevkidaşıyla ancak ülkesine güvenlik garantileri verildikten sonra görüşebileceğini söyledi. Cumhurbaşkanı, basın toplantısında şunları söyledi: “7 ila 10 gün içinde güvenlik garantilerinin yapısı konusunda bir mutabakata varmak istiyoruz. Bu mutabakat temelinde, ABD Başkanı Donald Trump ile üçlü bir toplantı yapmayı hedefliyoruz.” Mutabakatın İsviçre, Avusturya ve Türkiye'de yapılabileceğini de ifade etti.