Irak’ta nüfus patlaması, iklim değişikliği ve kuraklık uyarısı

Irak Cumhurbaşkanı Salih ‘nüfus patlaması, iklim değişikliği ve kuraklık konusunda uyardı

Kerbela’da kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olan ve Razzaza Gölü olarak da bilinen Milh Gölü, ölü balıklarla kaplandı (AFP)
Kerbela’da kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olan ve Razzaza Gölü olarak da bilinen Milh Gölü, ölü balıklarla kaplandı (AFP)
TT

Irak’ta nüfus patlaması, iklim değişikliği ve kuraklık uyarısı

Kerbela’da kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olan ve Razzaza Gölü olarak da bilinen Milh Gölü, ölü balıklarla kaplandı (AFP)
Kerbela’da kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olan ve Razzaza Gölü olarak da bilinen Milh Gölü, ölü balıklarla kaplandı (AFP)

Irak, geçen yıl yapılan genel seçimlerin ardından hükümetin kurulamaması nedeniyle 6 aydır devam eden ciddi bir siyasi krize tanık oluyor. Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih, Irak’taki insanların ve çevrenin nasıl kurtarılabileceğine dair bir çağrı başlatmak üzere bu kriz ortamının dışına çıktı.
Geçen hafta Irak’ın güneyinde (Bağdat’ın 270 km güneyindeki el-Musenna vilayeti) ender bulunan bir su kütlesi olan Sava Gölü’nün tüm yeraltı sularının tüketilmesi nedeniyle kuruduğu açıklandı. Yine geçen hafta Irak, son on yılda ülkeyi vuran kuraklık nedeniyle çok az yağmur yağdığı için en büyük toz fırtınası dalgasına maruz kaldı.
Bu çerçevede Birleşmiş Milletler (BM), Irak’ı tehdit eden kuraklık krizi hattına girdi. BM Irak Özel Temsilcisi Jeanine Hennis Plasschaert, Iraklı politikacılara gönderdiği mektupta, ‘su kıtlığının ciddi sonuçları’ konusunda uyarı yaptı.
Şiddetli kuraklık, Irak’taki Tarım ve Su Kaynakları Bakanlıklarını son yıllarda ekili arazi alanını yaklaşık yüzde 50’ye azaltmaya zorladı. Plasschaert, Iraklı politikacıları ‘siyasi bölünme atmosferini aşmaya ve Irak’ın hem iklimsel hem de su hususunda karşı karşıya olduğu büyük risklere dikkat etmeye’ çağırdı. Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih de bu atmosfere dahil olmaktan ve suçlamalardan kaçınarak, herkese bu türden çok önemli bir konuda ulusal sorumluluk düzeyine çıkma çağrısı yaptı.
Irak Cumhurbaşkanı, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada “Samava’daki güneyin incisi Sava Gölü’nü, gençliğimde babamla ziyaretlerim, güzelliğinden ve parlaklığından büyülenmemle hatırlıyorum. Kuraklığı Irak, bölge ve dünyadaki geleceğimiz için varoluşsal bir tehdit oluşturan iklim değişikliği tehlikesinin üzücü ve sert bir hatırlatıcısıdır. Bu nedenle iklim değişikliğini ele almak Irak için ulusal bir öncelik haline gelmelidir” ifadelerine yer verdi. Cumhurbaşkanı, “Bugün Irak’ın nüfusu 41 milyondan fazla. On yıl sonra 52 milyon olacak ve buna su talebinde bir artış eşlik edecek. Çölleşme, topraklarımızın yüzde 39’unu etkiliyor ve su kıtlığı artık ülkemizin tüm bölgelerini olumsuz etkiliyor. Tuzlanma nedeniyle durum, tarım arazilerinin verimliliğinin azalmasına yol açacaktır” dedi.
“Irak, su ve gıda kıtlığı ve aşırı sıcaklıklar açısından dünyanın en kırılgan ülkeleri arasında beşinci sırada yer alıyor” diyen Cumhurbaşkanı Salih, “Dicle ve Fırat nehirlerinin su seviyelerinin düşmesi, baraj sularındaki buharlaşma ve sulama yöntemlerinin modernize edilememesi nedeniyle, Su Kaynakları Bakanlığı’nın yaptığı çalışmalara göre 2035 yılına kadar su açığımızın 10,8 milyar metreküpe ulaşması bekleniyor” ifadelerini kullandı. Berhem Salih, Bakanlar Kurulu tarafından onaylanan Mezopotamya’yı canlandırma girişimiyle ilgili olarak geçen yıl Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan öneriye dikkati çekerek, ‘petrol kaynaklarını destekleyen yeşil bir ekonomi inşa etmek, su kaynaklarında iflasın, kuraklığın ve bunun köy, kırsal alan ve tarım arazilerinden göçe yansımalarının önüne geçmek için’ önerinin stratejik bir çerçeve olarak etkinleştirilmesi ve geliştirilmesi çağrısı yaptı.
Salih, bu projenin Irak ve iklim değişikli tehdidini paylaşan tüm bölge için bir proje olduğunu söylerken, “Ağaçlandırma, Dicle ve Fırat sularının yönetiminin modernizasyonu, temiz enerji üretimi ve bölge ülkelerinin çevre planlarının ortak dayanışma yoluyla birbirleriyle entegrasyonunu içeren stratejik programlara dayanmaktadır” dedi.
Irak’ın güneyindeki devasa su kütleleri olan bataklıkların 2016 Dünya Mirası Listesi’ne alındığını hatırlatan Berhem Salih, ancak şu an Irak resmi kaynaklarına göre yağış eksikliğinden kaynaklanan su kıtlığı ve Türkiye ve İran’ın su konusunu kontrol düzeyi sonucunda bu listeden çıkarılmakla tehdit edildiklerini vurguladı.
Türkiye, yıllık yaklaşık 12 milyar dolarlık bir ticaret dengesi çerçevesinde mallarının en büyük ithalatçılarından biri olarak Irak’a ihtiyaç duymasına rağmen, Dicle ve Fırat nehirleri üzerine birçok baraj inşa ederek Irak’ta ciddi su hasarına neden oldu.
İran ise her yıl sıcak yaz aylarında Irak’la paylaştığı nehirleri kapatıyor. Bu durum ise Irak topraklarının geniş alanlarını kuraklık riskine maruz bırakıyor. Durum, bu bölgelerdeki köy halklarının göç etmesine ve bölgedeki kuşlar ve hayvanlar da dahil olmak üzere çiftlik hayvanlarının ölümüne yol açıyor.



Lübnan, İran ile ilişkilerinin sınırlarını çizdi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani’yi kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani’yi kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan, İran ile ilişkilerinin sınırlarını çizdi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani’yi kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani’yi kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam'ın Beyrut'ta İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani ile yaptıkları görüşmede verdikleri kesin açıklamalarla İran ile ilişkilerinin sınırlarını çizdi.

Cumhurbaşkanı Avn, İranlı yetkiliye hitaben, “İran da dahil olmak üzere başka ülkelerin iç işlerine karışmayan Lübnan, kendi iç işlerine kimsenin karışmasını kabul etmez” ifadelerini kullandı.

Avn, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Lübnan halkını temsil edenler, halkın ve devletin yüksek çıkarlarını gözeten anayasal kurumlardır. Devletin silahlı kuvvetleri, istisnasız tüm Lübnanlıların güvenliğinden sorumludur.”

Lübnan Cumhurbaşkanı taraflardan hiçbirinin istisnasız olarak, silah taşıyarak dışarıdan diğer Lübnanlılara karşı güç kullanmasının kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurguladı.

Başbakan Nevvaf Selam ise Laricani ile yaptığı görüşmede, Lübnan ile olan ilişkilerin yalnızca anayasal kurumlar aracılığıyla yürütüleceğini, hiçbir siyasi grup veya paralel kanal aracılığıyla yürütülemeyeceğini vurguladı. Hükümetin kararlarının başka hiçbir ülkede tartışmaya açık olamayacağının altını çizen Başbakan Selam, “Lübnan'da karar alma merkezi Bakanlar Kurulu'dur. Lübnan'ın kararlarını, kimsenin vesayeti veya emirlerini kabul etmeyen Lübnanlılar tek başına alır” şeklinde konuştu.