Mısır'da dansözle video çeken iki şarkıcıya hapis cezası verilmesi tepki çekti

Aktivistler kararın Mısır'daki "mahragan" şarkıcılarını hedef alan daha büyük bir kısıtlamanın parçası olduğunu söylüyor

Hamo Bika ve Ömer Kamal, Brezilyalı bir dansözle çektikleri viral olan klip yüzünden aile değerlerini çiğnemekten hapis cezasına çarptırıldı (ArpuPlus/Twitter)
Hamo Bika ve Ömer Kamal, Brezilyalı bir dansözle çektikleri viral olan klip yüzünden aile değerlerini çiğnemekten hapis cezasına çarptırıldı (ArpuPlus/Twitter)
TT

Mısır'da dansözle video çeken iki şarkıcıya hapis cezası verilmesi tepki çekti

Hamo Bika ve Ömer Kamal, Brezilyalı bir dansözle çektikleri viral olan klip yüzünden aile değerlerini çiğnemekten hapis cezasına çarptırıldı (ArpuPlus/Twitter)
Hamo Bika ve Ömer Kamal, Brezilyalı bir dansözle çektikleri viral olan klip yüzünden aile değerlerini çiğnemekten hapis cezasına çarptırıldı (ArpuPlus/Twitter)

Mısır'daki insan hakları aktivistleri hükümetin "aile değerlerini çiğneyen" viral bir videoda dans ettikleri için iki pop şarkıcısına hapis cezası verme kararını eleştirdi.
The Independent'ın haberine göre, pop şarkıcıları Hamo Bika ve Ömer Kamal, söz konusu videoda Lurdiana adlı Brezilyalı dansözle dans etti. Birer yıl hapis ve 10'ar bin Mısır lirası (yaklaşık 8 bin TL) para cezasına çarptırıldılar.
YouTube'da paylaşılan video Ekim 2021'de büyük ses getirmiş ve milyonlarca kez izlenmişti. İki Mısırlı şarkıcı, geleneksel bir kostüm yerine kırmızı bir elbise ve deri bir ceket giydiği görülen Brezilyalı dansçı Lurdiana'yla oryantal dansı yaparken görülüyor. Üçlü, viral videoda "Enti Ma'lema" şarkısı eşliğinde dans ediyor.
Her iki şarkıcı da Mısır'da şarkı söylemekten men edildi. Bu, ikilinin herhangi bir etkinlikte şarkı söyleyemeyeceği anlamına gelse de yerel basın kuruluşları yine de kayıt alıp bu kayıtları herhangi bir mecrada paylaşabileceklerini bildiriyor.
Mısır'daki BolNews gazetesi ikilinin söz, müzik ve performansları nedeniyle sık sık eleştirildiğini ve genellikle "zevksiz olmakla" ve "terbiyesizliği yaymakla" suçlandığını bildirdi. Ne var ki popüler olmaya devam ediyorlar.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Ortadoğu ve Kuzey Afrika direktör yardımcısı Joe Stork, "Mısırlı yetkililer müzisyenleri yalnızca sanatsal ifadeleri için kovuşturmamalı" dedi.

"Bu adamları mahkum etmek için kullanılan kötü tanımlanmış kısıtlamalar kaldırılmalıdır."
HRW'nin raporunda, şarkıcılar aleyhindeki kararın, "mahragan" şarkıcılarını ve Mısır değerlerine aykırı sayılan sanatsal çalışmalarını hedef alan daha büyük bir baskının bir parçası olduğu belirtildi. Bunlara belirli türlerin halka açık yerlerde icra edilmesinin yasaklanması ve sanatçıların Müzisyenler Sendikası'ndan kovulması da dahil.
Açıklamada, "Mahragan, Mısır'da 2007'den bu yana geliştirilen ve genellikle düşük gelirli Mısırlıların hayatlarından ve mücadelelerinden hikayeler anlatan, nispeten yeni ve son derece popüler bir düşük bütçeli elektronik müzik türüdür" ifadelerine yer verildi.
Medyada ayrıca Mısır'daki müzisyenlerin çalışmalarını düzenleyen yerel yönetim organı Müzisyenler Sendikası'nın Kamal'ın "alkol" ve "haşhaş" gibi kelimeleri içeren sözleri nedeniyle 2020 ile 2022 arasında profesyonel müzisyen olarak çalışmasını 4 defa yasakladığı bildirildi.
Haberlerde yasakların çoğu zaman bir zaman dilimiyle sınırlı olmadığı belirtiliyor.
Stork "Müzisyenler Sendikası, sanat eserlerine yönelik belirsiz ahlak suçlamalarına dayanan temelsiz sansürünü sona erdirmeli" dedi.



Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
TT

Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)

Yeni araştırmaya göre, haftada iki tavuk göğsü filetosundan daha azına denk gelen et tüketimi gezegen için sürdürülebilir kabul edilebiliyor.

Hayvancılığın küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 15'inden sorumlu olduğu tahmin edildiğinden, araştırmacılar yıllardır protein ihtiyacını karşılamak için et tüketiminin azaltılıp baklagil alımının artırılması çağrısında bulunuyor.

İnsanları, etin haftada bir kereden daha az yendiği bitki temelli "fleksitaryen" bir diyet benimsemeye çağırıyorlar.

Ancak haftada tam olarak ne kadar et tüketilmesinin tavsiye edildiği belirsizliğini koruyor. Danimarka Teknik Üniversitesi'nden sürdürülebilir kalkınma uzmanı Caroline Gebara, "Artık çoğu kişi hem çevrenin korunması hem de sağlıkla ilgili nedenlerle daha az et yememiz gerektiğinin farkında. Ancak 'daha az'ın ne kadar olduğunu ve büyük resimde gerçekten fark yaratıp yaratmadığını anlamak zor" diyor

Nature Food adlı akademik dergide yayımlanan bu son çalışma, bu miktarı haftada yaklaşık 255 gram olarak belirledi.

Dr. Gebara, "Süpermarketteyken gözünüzde canlandırabileceğiniz ve düşünebileceğiniz somut bir rakam hesapladık, haftada 255 gram kümes hayvanı veya domuz eti" dedi.

Bu, yaklaşık iki tavuk göğsü filetosuna eşdeğer ve bir kişinin gezegene zarar vermeden haftada tüketebileceği et sınırı.

Bu rakam sadece kümes hayvanları ve domuz eti için geçerli. Çalışma, "mütevazı bir sığır eti tüketiminin" bile gezegenin kaldırabileceği sınırı aştığı uyarısını yapıyor.

Dr. Gebara, "Hesaplamalarımız, bir kişinin diyetindeki mütevazı miktarda kırmızı etin bile, çalışmada incelediğimiz çevresel faktörlere dayanarak gezegenin kaynakları yeniden üretebileceği miktarla uyumsuz olduğunu gösteriyor" dedi.

Ancak et içeren diyetler de dahil hem sağlıklı hem de sürdürülebilir olan pek çok başka beslenme şekli var.

Çalışma, sürdürülebilir gıda tercihlerini desteklemek için daha iyi siyasi rehberlik ve kamusal çerçeveler oluşturulması çağrısında bulunuyor.

Araştırma, karbondioksit emisyonları, su ve arazi kullanımı gibi çevresel faktörlerin yanı sıra farklı diyetlerin sağlık üzerindeki etkilerini de göz önünde bulunduruyor.

11 çeşit diyetin 100 binden fazla varyasyonunun incelendiği çalışmada, bunların çevre ve sağlık üzerindeki etkileri hesaplandı. Orta düzeyde kırmızı et tüketiminin bile gezegenin sürdürülebilirlik sınırlarını aştığı sonucuna varıldı.

Öte yandan, pesketaryen, vejetaryen ya da vegan bir diyetin, gezegenin destekleyebileceği sınırlar içinde olma ihtimalinin çok daha yüksek olduğu belirtiliyor.

Süt ürünleri veya yumurta ilaveli vejetaryenlik gibi karışık diyetler de sürdürülebilir olabilir. Dr. Gebara, "Örneğin hesaplamalarımız, sizin için önemliyse, peynir yemenin ve aynı zamanda sağlıklı ve iklim dostu bir diyet benimsemenin mümkün olduğunu gösteriyor" dedi.

Aynı durum yumurta, balık ve beyaz et için de geçerli ancak tabii ki diyetinizin geri kalanının nispeten sağlıklı ve sürdürülebilir olması gerek. Fakat ya hep ya hiç olmak zorunda değil.

Independent Türkçe