Bloomberg: Biden yönetimi, yetenekli Rusları ABD'ye çekmeyi planlıyor

Moskova'da bir genç kız, Moskova Nehri üzerindeki köprüden geçiyor (AFP)
Moskova'da bir genç kız, Moskova Nehri üzerindeki köprüden geçiyor (AFP)
TT

Bloomberg: Biden yönetimi, yetenekli Rusları ABD'ye çekmeyi planlıyor

Moskova'da bir genç kız, Moskova Nehri üzerindeki köprüden geçiyor (AFP)
Moskova'da bir genç kız, Moskova Nehri üzerindeki köprüden geçiyor (AFP)

Bloomberg haber ajansı, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin en başarılı Rus mucitlerden bazılarını Amerikan topraklarına çekmek için bir planı olduğunu bildirdi.
Söz konusu plan hakkında bilgi sahibi kişilere göre, Biden yönetimi ABD'ye gelmek isteyen yüksek eğitimli Ruslar için bazı vize gerekliliklerinden ve kısıtlamalardan feragat etmeyi düşünüyor.
Ajansa göre, Beyaz Saray'ın Kongre'ye sunduğu son tekliflerden biri, çalışma vizesi için başvuran Rus profesyonellerin mevcut bir iş sözleşmesine sahip olmaları kuralının kaldırılmasını öngörüyor. Teklif, ABD’de veya yurtdışında bilim, teknoloji, mühendislik veya matematik alanlarında yüksek lisans veya doktora dereceleri olan Rus vatandaşları için geçerli.
ABD Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü, bu çabanın kısa vadede Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yüksek teknoloji kaynaklarını bozmayı, uzun vadede Rusya'nın inovasyon tabanını baltalamayı ve ayrıca ABD ekonomisine ve ulusal güvenliğe fayda sağlamayı amaçladığını vurguladı.
Biden yönetimi özellikle yarı iletkenler, uzay teknolojisi, siber güvenlik, ileri üretim, ileri bilgi işlem, nükleer mühendislik, yapay zeka, füze tahrik teknolojileri ve diğer özel bilimsel alanlarda uzmanlığa sahip kıdemli Rusların ABD'ye yerleşmeleri için vizeleri kolaylaştırmak istiyor.
Biden yönetimi yetkilileri, Putin'in Ukrayna'yı işgalinden sonra ABD ve müttefikleri tarafından uygulanan yaptırımlardan kaynaklanan sınırlı finansal fırsatlar nedeniyle çok sayıda yüksek vasıflı teknoloji çalışanının Rusya'dan kaçtığını ileri sürdüler.
Chicago Üniversitesi ekonomisti Konstantin Sonin, 7 Mart'ta Twitter'dan yaptığı açıklamada "Son 10 günde 200 binden fazla insan Rusya'dan kaçtı" ifadelerini kullandı.
Interfax’ta yer alan habere göre, Rusya Elektronik Haberleşme Derneği, 70 ila 100 bin Rus BT uzmanının Nisan ayında Rusya’dan ayrılmaya çalışabileceğini aktardı.



Rusya, Ortadoğu'daki müttefiklerinden İran'ı da mı kaybediyor?

İsrail, düzenlediği saldırılarda İran'daki Şaran petrol deposunu hedef almıştı (Reuters)
İsrail, düzenlediği saldırılarda İran'daki Şaran petrol deposunu hedef almıştı (Reuters)
TT

Rusya, Ortadoğu'daki müttefiklerinden İran'ı da mı kaybediyor?

İsrail, düzenlediği saldırılarda İran'daki Şaran petrol deposunu hedef almıştı (Reuters)
İsrail, düzenlediği saldırılarda İran'daki Şaran petrol deposunu hedef almıştı (Reuters)

İsrail-İran çatışmaları sürerken, Rusya’nın Ortadoğu politikasının nasıl şekilleneceği merak ediliyor. 

Washington Post’un analizinde, Kremlin’deki bazı kesimlerin çatışmaları stratejik bir fırsat olarak gördüğü belirtiliyor. 

Çatışmaların dünyanın dikkatini Ukrayna işgalinden uzaklaştırabileceği ve yükselen petrol fiyatlarının Rusya’ya ekonomik açıdan fayda sağlayabileceği ifade ediliyor. 

Ayrıca Moskova’nın İran'la bağlarını çatışmaların sonlandırılması için arabuluculuk yapmak amacıyla kullanabileceği belirtiliyor. Bunun karşılığında ABD’nin Ukrayna’ya desteğini azaltması gibi tavizler koparabileceği değerlendirmesi yapılıyor. 

Karşılıklı misillemelerin başlamasından kısa süre sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, savaşın sonlandırılması için arabuluculuk yapmaya hazır olduklarını söylemişti. 

Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov da bugünkü açıklamasında, İsrail'in barışçıl çözüme yanaşmadığını belirterek “Gerginlik hızla artıyor. Öngörülemezlik seviyesi zirvede" dedi.

Putin’in mesajını yineleyerek arabuluculuk yapmaya hazır olduklarını dile getiren Peskov, İran'daki Rus vatandaşlarının Azerbaycan’la sınır kapısından tahliyesine dair çalışmaların sürdüğünü de belirtti. 

WP’nin analizinde, Moskova’nın İran-İsrail çatışmaları nedeniyle endişe yaşadığına da dikkat çekiliyor. Savaşın Tahran’da rejim değişikliğine yol açması halinde, Rusya’nın Batı karşıtı koalisyondaki önemli bir müttefikini kaybedebileceği yazılıyor. Böyle bir durumda Putin yönetiminin Ortadoğu’daki stratejik varlığı da iyice zayıflayabilir. 

Suriye’de Beşar Esad’ın devrilmesiyle halihazırda Rusya’nın bölgedeki nüfuzu güç kaybetmişti. Esad, ülkeden kaçıp Rusya’ya sığınmıştı.

Bunlara ek olarak uzayan bir savaşın Ortadoğu’da nükleer silahlanma yarışı başlatabileceği, bunun da Moskova’nın politikalarına ters düşeceği yorumu yapılıyor. 

Üst düzey Rus diplomatlara yakın olan ve adının açıklanmaması şartıyla gazeteye konuşan bir akademisyen, şu değerlendirmeleri paylaşıyor: 

Kriz nasıl çözülürse çözülsün Rusya'nın bölgedeki konumunun riske girecek olması, en büyük tehdidi yaratıyor. Eğer Netanyahu İran’a baskı yapıp rejim değişikliğine yol açarsa, yeni yönetim nasıl olursa olsun, ister laik ister dini, ister askeri ister liberal ya da muhafazakar, Moskova'ya mevcut rejim kadar olumlu yaklaşmayacaktır.

Independent Türkçe, Washington Post, Moscow Times