Şam’dan petrol tedarikine ilişkin açıklama

Şam rejimi, dost ülkelerin tedarik ettiği petrolün yakın zamanda ulaşmaya başlayacağını duyurdu.

Reuters
Reuters
TT

Şam’dan petrol tedarikine ilişkin açıklama

Reuters
Reuters

Suriye Petrol Bakanı Bessam Tama, yeni ham petrol tedariklerinin yakında ülkeye ulaşacağını açıkladı. Bakan, yerel basına yaptığı açıklamalarda, benzin krizinin yakında hafifleyeceği sözünü verirken ‘krizin tamamen sona ermesinin, petrol sevkiyatlarının Suriye’ye ulaşmasının sıklığına bağlı olduğunu’ vurguladı. Bakan, Suriye hükümetinin dost ülkelerle iş birliği içerisinde bu yolda çalıştığını belirtti.
Suriye’ye petrol ithal edecek dost ülkelerin isimlerini paylaşmayan Tama, 95 oktanlı benzin dağıtımının yeniden başlandığını söyledi. Mevcut dağıtım şartlarına göre 620 bin litre artışla tüm valiliklere pazar gününden itibaren normal 90 oktanlı benzinin dağıtılmaya başladığı biilgisini paylaştı. Bakan bu miktarların akaryakıt istasyonlarındaki krizin şiddetini kademeli olarak azaltacağını, Baniyas ve Humus rafinerilerine yeni ham petrol tedariklerinin gelmesiyle krizin birkaç hafta içinde tamamen sona ermesini ve durumun eskisi gibi olmasını umduğunu vurguladı.
Benzin krizi mart ayının sonundan bu yana, Şam’daki 95 oktan istasyonunun benzin tedariğinin olmaması nedeniyle kapatılmasının ardından yeniden yükseldi.
Mart ayının ortalarından bu yana İran’dan yapılan petrol tedarikleri, arz fiyatını nakit ödeme ile sınırlamaya yönelik yeni şartların getirilmesinin ardından durdu. Suriye Başbakanı Hüseyin Arnus geçen hafta Şam’daki İşçi Sendikası ile yaptığı toplantıda, “Yaptırımlar yalan. Gerçek şu ki petrol ithal edecek para yok. İranlılar da dahil olmak üzere herkes nakit para istiyor” ifadelerini kullandı.
Uzmanlar, Suriye’de petrol stoklarının tükenmek üzere olduğunu belirtirken Arnus da daha önce 50 milyon litre benzin ve 33 milyon litre mazot bulunduğunu açıklamıştı.
Rusya ve İran’ın Suriye’ye petrol tedariki, halihazırda Batı ve ABD yaptırımlarından etkilendiği için Ukrayna’daki savaş Suriye’deki ekonomik durumu da vurdu. Arap basınında yer alan haberlere göre Şam hükümeti, Arap ülkelerinden Suriye’deki özel sektörün petrol ve buğday ithal etmesine izin vermelerini ve böylece tedarik yapan ülkelerin yaptırımları atlatabilmesini talep etti.
Benzin ve enerji malzemelerinin krizinin yenilenmesi Ramazan Ayı’na denk geldi.  Söz konusu kriz, fiyatlarda önemli bir artışa ve boğucu bir ulaşım sorununa yol açarak bir litre bedava benzinin fiyatının iki katına, yani yaklaşık 7 bin sterline çıkardı. Toplu taşıma ücretleri çok büyük oranda yükseldi. Başkentin merkezinde ortalama taksi ücreti 10 bin lira oldu. Özel sektördeki onlarca toplu taşıma otobüsü ise yakıt sıkıntısı nedeniyle çalışmayı durdurdu.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24