Yaptırımlardan etkilenen bir Rus otomobil üreticisi, İran'dan yedek parça istedi

Rusya'nın İjevsk şehrindeki AvtoVAZ firması kapsamındaki Lada otomobil fabrikasının montaj hattındaki çalışanlar (Reuters)
Rusya'nın İjevsk şehrindeki AvtoVAZ firması kapsamındaki Lada otomobil fabrikasının montaj hattındaki çalışanlar (Reuters)
TT

Yaptırımlardan etkilenen bir Rus otomobil üreticisi, İran'dan yedek parça istedi

Rusya'nın İjevsk şehrindeki AvtoVAZ firması kapsamındaki Lada otomobil fabrikasının montaj hattındaki çalışanlar (Reuters)
Rusya'nın İjevsk şehrindeki AvtoVAZ firması kapsamındaki Lada otomobil fabrikasının montaj hattındaki çalışanlar (Reuters)

Bir Rus otomobil üreticisi, Ukrayna işgali sonrası Batı'nın uyguladığı yaptırımlar nedeniyle tedarik edemediği parçaları İran'dan istedi.
Resmi IRNA haber ajansının bildirdiğine göre İran Otomotiv Parça Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Bahreyniyan, bir Rus otomobil üreticisinin yedek parça satın almak için iletişime geçtiğini aktardı. Hangi firma olduğunu ise açıklamadı.
Pazartesi günü geç saatlerde açıklamalarda bulunan Bahreyniyan, söz konusu parçalar arasında fren sistemleri, emniyet kemerleri, hava yastıkları, jenatörler, klimalar, termostatlar ve elektrikli cam sistemleri bulunduğuna değindi.
Bahreyniyan aynı zamanda “Rus otomobil üreticisinin İran merkezli yedek parça üreticileriyle işbirliği talebi göz önüne alındığında, Rusya otomobil pazarına kalite ve üretim miktarı açısından Rusya ile tanışma kabiliyetine sahip şirketler girebilir” dedi.
AFP’nin haberine göre, motor soğutucuları ve denge sistemleri gibi bazı otomobil parçaları geçtiğimiz yıllarda İran’dan Rusya'ya ihraç edilmişti.
İran, nükleer programı üzerine dünya güçleriyle yaptığı anlaşmadan Washington'un tek taraflı olarak çekilmesinin ardından 2018'de ABD’nin uyguladığı sert ekonomik yaptırımların yansımalarına maruz kalmıştı.  
Batılı şirketler, ülke ekonomisinin genişlediği son 20 yılda otomobil üretimi için Rusya pazarına girmişti. Ancak Rusya’nın Şubat ayında Ukrayna’ya yönelik başlattığı harekat sebebiyle Audi, Honda, Jaguar ve Porsche dahil olmak üzere yabancı şirketlerin çoğu Rusya'ya araç veya parça satmayı bırakmıştı.
BMW, Ford, Hyundai, Mercedes, Volkswagen ve Volvo da Rusya'da üretimi askıya alan şirketler arasında yer alıyor.
Büyük bir kısmına Fransız Renault Nissan grubunun sahip olduğu Rusya otomobil üreticisi AvtoVAZ ise ithal parça eksikliği nedeniyle üretimi neredeyse durdurdu.
Rusya'yı boykot etmesi yönünde ciddi bir baskı altındaki Renault grubu, AvtoVAZ'dan çekilme konusunu değerlendiriyor.
Renault AvtoVAZ, devlete ait savunma holdingini Rostec ile ortaklaşa yürütüyor. Rostec’in başında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yakın müttefiki Sergey Chemezov bulunuyor. Chemezov, Batı tarafından yaptırım uygulanan isimler arasında yer alıyor.



Suriye'de çatışmalar büyüyor: Tel Aviv, bölgede "değişim fırsatı" görüyor

Muhaliflerle rejim askerleri arasındaki çatışmalarda, Halep merkezindeki bazı araçlar kundaklandı (AFP)
Muhaliflerle rejim askerleri arasındaki çatışmalarda, Halep merkezindeki bazı araçlar kundaklandı (AFP)
TT

Suriye'de çatışmalar büyüyor: Tel Aviv, bölgede "değişim fırsatı" görüyor

Muhaliflerle rejim askerleri arasındaki çatışmalarda, Halep merkezindeki bazı araçlar kundaklandı (AFP)
Muhaliflerle rejim askerleri arasındaki çatışmalarda, Halep merkezindeki bazı araçlar kundaklandı (AFP)

Suriye'de Beşar Esad'a bağlı güçlerle silahlı örgütler arasında çarşamba sabahı yeniden alevlenen çatışmalar sürüyor. 

Fransız haber ajansı AFP'nin aktardığına göre Heyetu Tahriru'ş Şam (HTŞ) liderliğindeki rejim karşıtları, dün gece Halep merkezine ulaştı. Şam yönetiminin şehirdeki havalimanını ve kritik yolları kapattığı aktarılıyor.

Suriye ordusundan kimliğinin açıklanmasını istemeyen üç yetkili, askerlere "güvenli şekilde geri çekilme" emri verildiğini savunuyor. Ayrıca Rusya'nın, muhaliflerin ilerleyişini durdurmak için Şam yönetimine askeri desteği hızlandıracağı belirtiliyor. 

Diğer yandan Suriye devletine ait haber ajansı SANA'nın, muhaliflerin Halep'e ulaştığına dair haberleri yalanladığı aktarılıyor. 

Birleşik Krallık merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) bölgede ölenlerin sayısının 300'ü geçtiğini duyurdu. HTŞ ve diğer muhalif örgütlerden 183, Esad rejimine bağlı asker ve örgütlerden 100 kişinin öldüğü, 28 sivilin de yaşamını yitirdiği bildirildi. 

Aralarında 4 çocuk ve üç kadının yer aldığı 19 sivilin Rusya'nın perşembe günü Halep kırsalına düzenlediği hava saldırılarında öldürüldüğü de aktarılmıştı. Suriye devlet medyası, HTŞ'nin Halep'teki bir yurdu bombalaması sonucunda 4 üniversite öğrencisinin öldüğünü belirtiyor.  

SOHR, Rus savaş uçaklarının "2016'dan beri ilk kez Halep'in bazı bölgelerini bombaladığını" ifade ediyor.

HTŞ lideri Ebu Muhammed el-Cevlani, cuma günü Halep'te yaptığı açıklamada, militanlardan Şii-Sünni ayrımı yapmadan Halep'teki sivillere karşı "merhametli" davranmasını istedi. HTŞ lideri, rejimden kaçıp silah bırakanların "güvende olacağını" ileri sürdü.

Diğer yandan İran devletine ait Press TV'nin aktardığına göre Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Suriyeli mevkidaşı Bessam Sebbag'la dün yaptığı konuşmada, Esad karşıtı saldırıların ABD ve İsrail tarafından organize edildiği öne sürdü. 

Arakçi, muhaliflerin saldırılarının, Lübnan'da çarşamba sabahı devreye giren ateşkesle başladığına dikkat çekerek, Washington ve Tel Aviv'in HTŞ'yi "Suriye devletini yıkmak için kullandığını" iddia etti. 

İsrailli medya kuruluşu Kanal 12, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Suriye'deki durumu değerlendirmek için güvenlik yetkilileriyle cuma günü toplantı düzenlediğini bildirdi. Yetkililerin, çatışmaların bölgeye yayılmasından endişelendiği aktarıldı. 

İsrailli haber sitesi Ynet'e konuşan ve kimliğinin gizli tutulmasını isteyen İsrailli bir yetkili, durumu yakından takip ettiklerini ve bölgede bir "değişim fırsatı" gördüklerini söylerken başka detay paylaşmadı. 

Milli Savunma Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı, Suriye'deki gelişmelerin yakından takip edildiğini bildirmişti. 

ABD merkezli medya kuruluşu CNN'e konuşan ve kimliğinin gizli tutulmasını isteyen bir Türk yetkiliyse Lübnan ve Gazze'deki çatışmalara dikkat çekerek "İsrail saldırılarıyla bölgede artan gerginliğin daha da tırmanmaması için" Ankara'nın operasyonu durdurmaya çalıştığını söylemişti. CNN'nin haberi dün yayımlanmıştı. 

Ancak Washington merkezli New Lines Strateji ve Politika Enstitüsü'nden Nick Heras, dün AFP'ye açıklamasında, Türkiye'nin desteğini alan örgütlerin de harekata katıldığına dikkat çekerek Ankara'nın Şam ve Moskova'ya "mesaj verdiği" yorumunu yapmıştı.

Independent Türkçe, AFP, Washington Post, Times of Israel, RT