Hamas'tan fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya olası baskınının sonuçları konusunda uyarı

Fotoğraf: Reuters Arşiv
Fotoğraf: Reuters Arşiv
TT

Hamas'tan fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya olası baskınının sonuçları konusunda uyarı

Fotoğraf: Reuters Arşiv
Fotoğraf: Reuters Arşiv

Hamas, İsrail'in fanatik Yahudilere Mescid-i Aksa'ya baskın yapmasına izin vermesinin getireceği sonuçlar konusunda uyarıda bulundu.
Hamas, yazılı açıklamasında, Filistinlilere Kudüs'ü, dinlerini, kimliklerini ve Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'yı savunmak için teyakkuza geçme çağrısı yaptı.
Fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemesine izin verilmesinin "ateşle oynamak" olarak nitelendiği açıklamada, olası gerginliğin tırmanmasından tamamen İsrail'in sorumlu olduğu belirtildi.
Açıklamada, "Mescid-i Aksa'yı zamansal ve mekansal olarak bölme girişimleri ile kutsal mekanlarımızı Yahudileştirme projeleri asla tutmayacak" ifadeleri kullanıldı.

İsrail'in Mescid-i Aksa'nın hoparlör kablolarını kesmesine tepki
Hamas ayrıca başka bir yazılı açıklamayla İsrail'in dün akşam Mescid'i Aksa'nın dış hoparlör kablolarını keserek ezan okunmasına engel olmasına tepki gösterdi.
İsrail'in Aksa'da ezan okunmasını engellemesinin Yahudileştirme politikasının devamı ve bir suç olduğu kaydedilen açıklamada, "Siyonist işgal yetkililerinin Mescid-i Aksa'da akşam ezanını engellemesi, ciddi bir ihlal ve Aksa'nın kutsallığının ihlalidir. Filistin halkının ve tüm Müslümanların duygularını daha da tahrik etmektedir" ifadeleri kullanıldı.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, İsrail yönetiminin dün akşam ezanından önce Mescid-i Aksa'nın dış hoparlörlerinin kablolarını kestiğini, ezanın yalnız içerideki hoparlörlerden okunduğunu duyurmuştu.
İsrail'de "Tapınak Örgütleri" adıyla bilinen fanatik Yahudi grup, "İsrail Bağımsızlık Günü" dolayısıyla 5 Mayıs'ta Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlenmesi çağrısında bulunmuştu.

Mescid-i Aksa'ya ramazan boyunca yapılan baskınlar
Ramazanın 15-22 Nisan'a denk gelen haftası Hamursuz Bayramı süresince, fanatik Yahudiler İsrail polisi eşliğinde Mescid-i Aksa'ya baskınlar düzenlemişti.
İsrail polisinin 15 Nisan'da Mescid-i Aksa'daki Müslümanlara güç kullandığı görüntüler, Filistinlilerin uluslararası toplumun tepkisine yol açmıştı. İşgal altındaki Doğu Kudüs'teki Mescid-i Aksa'da, ramazan boyunca yaşanan olaylarda 200 kadar Filistinli yaralanmış, yaklaşık 500 kişi gözaltına alınmıştı.
İsrail yönetimi, gelen dış baskılar sonucunda Mescid-i Aksa'da sadece Müslümanların ibadet edebildiği diğer dinlerinse ziyaret edebildiği statükonun "değişmediğini" üst düzey isimlerden gelen açıklamalarla savunmuştu.
Filistin-İsrail sorununda İsrail'in Aksa'ya müdahaleleri tarih boyunca Filistinlilerin büyük tepkisini toplamış, dönemin muhalefet lideri Ariel Sharon'un Aksa'ya baskın düzenlemesi toplumsal tepki ve şiddetin tırmandığı 2000'lerdeki İkinci İntifada'nın fitilini ateşlemişti.



Filistin Dışişleri Bakanlığı: Yerleşimcilerin idari gözetimine son verme kararı onları suç işlemeye teşvik ediyor

El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
TT

Filistin Dışişleri Bakanlığı: Yerleşimcilerin idari gözetimine son verme kararı onları suç işlemeye teşvik ediyor

El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)
El Halil kentindeki Eski Şehir'de yerleşimcilerin yürüyüşü esnasında güvenlik önlemleri alan İsrail askerleri (WAFA)

Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail'in yerleşimcilerin idari gözetimini iptal etme kararının onları daha fazla suç işlemeye teşvik ettiği ifade edildi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı, İsrail Savunma Bakanı'nın ‘Filistinli vatandaşlara karşı suç ve ihlal işleyen yerleşimcilerin idari tutukluluk hallerinin kaldırılmasına yönelik kararını, tutuklananların sayısı çok az olmasına rağmen, ciddi bir endişeyle karşıladıklarını’ bildirdi.

Bakanlık, bu kararın aşırılık yanlısı yerleşimcileri ‘Filistinlilere, topraklarına ve mülklerine karşı terör uygulamaya teşvik ettiğini ve onlara ek bir dokunulmazlık ve koruma hissi verdiğini’ belirtti.

Filistin Dışişleri Bakanlığı, ‘yerleşimci milislerin terörizmini engellemek, devam eden cezasızlıklarına son vermek ve Filistin halkını işgalcilerin tecavüzünden korumak için etkili uluslararası eylem’ çağrısında bulundu.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz dün yaptığı açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria'da Yahudi yerleşimcilere karşı idari gözaltı uygulamasına son verme kararı aldığını duyurdu.

Katz yaptığı açıklamada, ‘Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerin ciddi Filistinli terör tehditlerine maruz kaldığı ve yerleşimcilere karşı haksız uluslararası yaptırımların uygulandığı bir gerçeklikte, Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilere karşı idari gözaltı kararlarının kullanımını durdurmaya karar verdiğini’ belirtti.

AFP'nin aktardığına göre Katz, “İsrail devletinin yerleşim sakinlerine karşı bu tür tehlikeli bir adım atması uygun değildir” dedi.