Tunus’un Safakes şehrinde 24 göçmen cesedi bulundu

Safakes’teki düzensiz göçmenleri kurtarma operasyonundan bir kare (Reuters)
Safakes’teki düzensiz göçmenleri kurtarma operasyonundan bir kare (Reuters)
TT

Tunus’un Safakes şehrinde 24 göçmen cesedi bulundu

Safakes’teki düzensiz göçmenleri kurtarma operasyonundan bir kare (Reuters)
Safakes’teki düzensiz göçmenleri kurtarma operasyonundan bir kare (Reuters)

Tunus’un Safakes şehrinden bir adli yetkili dün, deniz muhafız birimlerinin yaklaşık bir hafta önce batan 4 teknede bulunan 24 göçmenin cesedini bulduğunu söyledi. Yetkili ayrıca bu kişilerin çoğunun Sahra altı Afrika ülkelerinden olduğunu belirtti.
Safakes mahkemeleri sözcüsü Murat el-Turki, Alman haber ajansı DPA’ya, tüm kayıp göçmenlerin İtalya kıyılarına doğru yapılan göç sırasında boğulmuş olma ihtimallerinin yüksek olduğunu ve dalgalar sebebiyle cesetlerinin art arda Safakes valiliği kıyılarına vurduklarını söyledi. Deniz Muhafızlarından edinilen bilgilere göre, kurtarılan cesetlerin yaklaşık bir hafta önce 4 teknenin batmasının ardından bulunan yeni bir dizi ceset olduğu belirtildi.
Yetkililer daha önce yaptıkları bir açıklamada, denizden yaklaşık 23 ceset çıkarıldığını ve düne kadar çıkarılan cesetlerin toplamının 47’ye ulaştığını duyurdu.
El-Turki’nin açıklamasına göre, batan gemide 200 göçmen vardı. Çoğu Sahra altı Afrika’dan gelen 97’si kurtarıldı. Safakes Hastanesi’nde üst üste yığılan çok sayıda ceset, kritik bir sağlık durumuna neden oldu.
Bölgedeki mezarlıklarda yeterli alan olmaması nedeniyle bir defin krizinin ortasında, hastane morglarındaki mevcut ceset sayısının 90’dan fazla olduğu tahmin ediliyor.  Safakes daha önce cesetlerin defnedilmesi için Kızılhaç’tan maddi yardım almıştı.
El-Turki, 40 cesedin hala defnedilmeyi beklediğini ifade etti. Kokular yayılmaya başlarken, sözcü, cenaze törenlerini finanse etmek için gerekli imkanların sağlanması konusunda devletten yardım istedi.
İçişleri Bakanlığı, 2021 yılında deniz sınırlarını ihlal eden 20 bin 616 kişiyi tutukladığını, bu kişilerin çoğunun Sahra altı Afrika’dan olmak üzere 10 bin 371 yabancıyı içerdiğini belirtti.



Sudani: Şara'nın Bağdat zirvesine katılımı herkes için önemli

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
TT

Sudani: Şara'nın Bağdat zirvesine katılımı herkes için önemli

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta

Bağdat'ta yapılacak Arap zirvesi için geri sayım başlarken Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Suriye Devlet Başkanı'nın zirvede bulunmasının Suriye'nin yeni vizyonunu netleştirmek açısından çok önemli olduğunu söyledi.

17 Mayıs 2025'te Bağdat'ın ev sahipliği yapacağı Arap Birliği Konseyi'nin zirve düzeyindeki 34. toplantısına Cumhurbaşkanı Ahmed el- Şara'nın katılımı konusunda görüş ayrılıkları yaşanıyor.

ABD'li gazeteci Tim Constantine verdiği bir röportajda Sudani, Arap zirvesine Bağdat'ta ev sahipliği yapmanın Irak'ın bölgedeki rolünü ve dengeli ilişkilerini vurgulamak açısından önemli olduğunu söyledi. Sudani, “Biz sadece ev sahibi ülke değil, aynı zamanda Ortadoğu'daki çeşitli krizlere yönelik çözümlerin başlatıcısı olacağız” dedi.

Suriye Cumhurbaşkanı'na yaptığı davetin Arap Birliği sisteminin bilinen protokolü çerçevesinde gerçekleştiğini belirten Sudani, “Suriye'deki siyasi süreç ve değişimin niteliği ne olursa olsun Suriye devletini temsil eden kişi Cumhurbaşkanı Şara'dır ve onun varlığı yeni Suriye'nin geleceğine ilişkin vizyonunu herkesin önünde netleştirmek açısından önemlidir. Suriye bizim ve tüm Araplar için güvenlik ve istikrar konusunda çok önemli bir meseleyi temsil ediyor ve biz Suriye'nin istikrarı, geleceği ve yeniden inşası konusunda istekliyiz" dedi.

gthyju
Katar Emiri Temim bin Hamad (sağda), Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara (Wa'i).

Irak Başbakanı ülkesinin Irak'ın ulusal güvenliğinin bir parçası olduğu için Suriye'nin güvenlik ve istikrarına olan bağlılığını yineleyerek tüm vatandaşların haklarının garanti altına alınmasına, insan haklarına saygı gösterilmesine, aşırılık ve terörizmin reddedilmesine ve devlet kurumlarının nasıl inşa edileceğine dair net pozisyonlara sahip olunmasına dayanan kapsamlı bir siyasi süreç olmasını umduğunu ifade etti.

Koordinasyon Çerçevesi koalisyonunun önde gelen güçleri Şara'nın Arap zirvesine davet edilmesine karşı çıkmıştı ve bu tutum Sudani'nin Katar'ın başkenti Doha'ya yaptığı ve Katar Emiri Temim bin Hamad'ın huzurunda Şara ile bir araya geldiği ziyaretin ardından daha da şiddetlendi.

Koordinasyon Çerçevesi, Arap Zirvesi'nin başarısını desteklediğini ve liderlerin zirveye katılımının bir “hükümet meselesi” olduğunu açıkladı.

Irak bir savaş bölgesi değil

Arap zirvesinin başlamasına yaklaşık iki hafta kala ülkesinin algılandığı gibi bir savaş bölgesi olmadığını ifade eden Sudani, “Sahadaki göstergeler farklı, başkent halkı gece geç saatlere kadar dolaşıyor ve ülke, sonuncusu Kerkük petrol sahalarında BP'den alınan sözleşme olmak üzere 88 milyar doları aşan yatırımlara girdi. Dünyanın farklı yerlerinden gelen turistler var ve onları Irak-Suriye sınırı yakınlarındaki Hatra'da ve Hıristiyanların hac ziyareti yaptığı Ur bölgesinde gördüm, yani olumsuz olarak tasvir edilenden farklı bir yaşam var” şeklinde konuştu. Sudani hükümetin önündeki zorluğun, son yirmi yılda yaşanan pek çok engel ve yaygın yolsuzluk nedeniyle vatandaşların devlet kurumlarına olan güvenini yeniden tesis etmek olduğunu belirtti.

ABD ile ilişkiler konusunda ise Sudani, “Irak'ı ABD'ye bağlayan tek şeyin güvenlik dosyası olmadığını” vurgulayarak şunları söyledi: “Önemli ekonomik ilişkilerimiz var ve büyük ABD şirketleriyle çeşitli alanlarda büyük sözleşmelerimiz var ve ABD arabalarından ithal ettiklerimizin değeri 4 milyar dolara ulaşıyor ve Başkan Trump tarafından uygulanan yeni tarifeler bize üçüncü bir ülke üzerinden yansıyor.”