İsrail, El Halil'deki Harem-i İbrahim Camisi'ne İsrail bayrağı dikti

Fotoğraf: AA_Arşiv
Fotoğraf: AA_Arşiv
TT

İsrail, El Halil'deki Harem-i İbrahim Camisi'ne İsrail bayrağı dikti

Fotoğraf: AA_Arşiv
Fotoğraf: AA_Arşiv

İsrail yönetiminin İsrail Bağımsızlık Günü'nü kutlamak bahanesiyle El Halil şehrindeki Harem-i İbrahim Camisi'ne İsrail bayrağı diktiği bildirildi.
El Halil'deki Vakıflar Müdürü Nidal el-Caberi, Harem-i İbrahim Camisi'ne İsrail bayrağı dikilmesine ilişkin Anadolu Ajansı'na (AA) açıklamada bulundu.
Caberi, İsrailli yetkililer ve bir grup Yahudi yerleşimcinin, caminin çatısına ve duvarlarına İsrail bayrakları astığını belirtti.
Vakıflar Müdürü Caberi, "Bu yapılan, kutsal mekanların ve uluslararası sözleşmelerin açıkça ihlal edilmesinin yanı sıra Filistinliler, Araplar ve İslam ümmetinin hassasiyetlerine yönelik bir provokasyondur." dedi.
İsrail'in duvarlar, avlular ve namaz kılınan yerler de dahil olmak üzere özelliklerini değiştirerek caminin tüm kontrolünü ele geçirme yolunda ilerlediğini aktaran Caberi, bu ibadethanede gayrimüslimlerin hiçbir haklarının olmadığını vurguladı.

Filistin'den kınama
Öte yandan, Filistin Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, camiye İsrail bayrağının asılması kınandı.
Açıklamada, "Harem-i İbrahim Camisi'ne İsrail bayrağını dikmek uluslararası hukukun ve Cenevre Sözleşmelerinin açık bir ihlali ve vatandaşların ve Müslümanların duygularına açık bir provokasyondur. Bu olayı kınıyoruz" ifadesine yer verildi.
Bakanlığın açıklamasında, İsrail'in caminin tarihi ve kültürel özellikleriyle kimliğini değiştirme çabalarının "hırsızlık ve Yahudileştirmeyi sürdürme" projelerinin ayrılmaz bir parçası olduğu dile getirildi.
Açıklamada, ilgili Birleşmiş Milletler kuruluşlarına bu uygulamaları kınama, tarihi yerlerin ve ibadethanelerin Yahudileştirilmesi adımlarını incelemesi için gerçekleri araştırma komitelerini etkinleştirme ve bu tutumlarına derhal son vermesi amacıyla İsrail hükûmetine baskı yapacak önlemlerin alınması çağrısında bulunuldu.
İsrail, her yıl "İsrail Bağımsızlık Günü" yıl dönümünün arifesine denk gelen 4 Mayıs'ta, savaşlarda öldürülen askerlerini anıyor.
İsrail'in 1967'den beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'nın El Halil kentinde bulunan cami, 25 Şubat 1994'te sabah namazını kılan Müslümanların üzerine ateş açan Baruch Goldstein adlı Yahudi fanatiğin eyleminden sonra kapatılmış ve yeniden açıldığında ise yarısından fazlası Yahudilere tahsis edilmiş şekilde ikiye bölünmüştü.
Tarihe "El Halil Camii (Harem-i İbrahim) Katliamı" olarak geçen saldırıda 29 Filistinli hayatını kaybetmiş, 150'den fazla kişi yaralanmıştı.
 



Smotrich ve Ben Gvir, Sinvar'ın öldürülmesinin ardından Gazze Şeridi'ne yönelik askeri baskının artırılması çağrısında bulundu

İsrail hükümetinin iki aşırı üyesi, Itamar Ben Gvir (solda) ve Bezalel Smotrich (AFP)
İsrail hükümetinin iki aşırı üyesi, Itamar Ben Gvir (solda) ve Bezalel Smotrich (AFP)
TT

Smotrich ve Ben Gvir, Sinvar'ın öldürülmesinin ardından Gazze Şeridi'ne yönelik askeri baskının artırılması çağrısında bulundu

İsrail hükümetinin iki aşırı üyesi, Itamar Ben Gvir (solda) ve Bezalel Smotrich (AFP)
İsrail hükümetinin iki aşırı üyesi, Itamar Ben Gvir (solda) ve Bezalel Smotrich (AFP)

Şarku'l Avsat'ın Times of Israel gazetesinden aktardığı habere göre, İsrail hükümetinden Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, Hamas lideri Yahya Sinvar'ın öldürülmesinin ardından Gazze Şeridi'ne yönelik askeri baskının artırılması çağrısında bulundu.

Smotrich, "X" platformunda, "Artık İsrail ordusu, Gazze'de Sinvar'ın öldüğünü bilmeyen hiçbir sakinin kalmamasını sağlamalı. Bu, Şerit'teki yoğun askeri baskıyı artırmalı, aynı zamanda rehinelerimizi geri verenlere ve silahlarını bırakıp Şeridi terk etmeyi kabul edenlere güvenli geçiş ve mali ödül sunmalı. On yıllar sonra terörizme askeri bir çözümün olduğunu kanıtladık” ifadelerini kullandı.

Ben Gvir ayrıca İsrail'e "mutlak zafere kadar tüm gücüyle devam etmesi" çağrısında bulundu.

Görsel kaldırıldı.Sinwar, 2021'de hareketinin üyeleri arasında (AP)

Mini Güvenlik kabinesi üyesi olan Yeni Umut Partisi Başkanı Gideon Sa'ar,“Netanyahu liderliğindeki hükümetin ağır siyasi baskıya boyun eğmemesi, tüm TV uzmanlarının tavsiyelerini dinlememesi ve Refah'taki misyonu tamamlamakta ısrar etmesi iyi oldu” dedi.