Husiler Taiz'e füzeler ve insansız hava araçlarıyla saldırdı

Hükümet ateşkesin baltalanmasına karşı uyarıda bulunurken Bin Mübarek, bombardımanı ‘uluslararası ve insancıl hukukun ve Birleşmiş Milletler ateşkesinin net bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Reuters
Reuters
TT

Husiler Taiz'e füzeler ve insansız hava araçlarıyla saldırdı

Reuters
Reuters

Yemen’de 2 Nisan’dan bu yana yürürlükte olan Birleşmiş Milletler’in ateşkesinin ihlaline yönelik gerilim sürüyor. Husi milisleri dün Taiz şehrinin mahallelerine füzeler ve silahlı insansız hava araçlarıyla saldırdı. Hükümet, milislerin Birleşmiş Milletler’in düşmanlıkların kalıcı olarak durdurulması için sağlamaya çalıştığı barış fırsatının baltalanmasına yönelik uyarıda bulundu.
Görgü tanıklarına göre Husi milisler Taiz şehrinin doğusunda sivil bölgelere SİHA’larla saldırı düzenledi. Bombardıman en az 10 kişinin yaralanmasına neden olurken bir parkta Ramazan Bayramı’nı kutlayan insanlar arasında da paniğe yol açtı.
Bombardımanda şehirdeki polis binası hedef alınırken hükümet ve insan hakları aktivistleri saldırıyı kınadı. Yemen Dışişleri Bakanı Ahmed Avad bin Mübarek olayı ‘uluslararası insan hakları hukukunun ve Birleşmiş Milletler’İn  ateşkesinin net bir ihlali’ olarak nitelendirdi.
Bin Mübarek, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda milislerin Taiz güvenlik idaresini insansız hava araçlarıyla hedef aldığını, yakındaki bir parkta Ramazan Bayramı’nı kutlayan çocuklar ve aileler arasında 10 kişinin yaralanmasına ayrıca maddi hasara ve paniğe yol açtığını belirtti.
Yemenli Bakan, milislerin mevcut ateşkes ile sağlanan barış fırsatını kaçırma tehlikesi konusunda uyararak “Ateşkes bir barış kapısıydı. Ancak bu fırsatı baltalamaktan milisler sorumlu olacak” dedi.
Husi saldırısı, Garden City Park, El-Emel Kanser Hastanesi, el-Ehli Spor Kulübü ve Taiz Üniversitesi Sanat Fakültesi yakınlarındaki sivil alanları hedef almış olması sebebiyle halk arasında geniş çaplı bir öfkeye yol açtı. İnsan hakları örgütü Mayyun, saldırıyı ‘ölümcül’ olarak nitelendirdi. Husi milislerinin, SİHA’larla çocuklar ve kadınlarla dolu bir parkın yanındaki halka açık bir caddeyi hedef aldığı kaydedildi.
‘Net bir ihlal’ olarak nitelendirdiği saldırı sebebiyle BM ateşkesinin çökeceğine karşı uyarıda bulunan Mayyun sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu, Taiz şehrinde yaşanan ilk olay değil. Zira sivil kayıplara yol açan, havan mermileriyle yerleşim bölgelerini hedef alan benzer saldırılar daha önce de gerçekleşmişti.”
Açıklamada ateşkese uyma konusundaki ciddiyet sorgulayan Mayyun  ateşkesin, askeri ve sivil noktaların hedef alınmasına yönelik saldırıların ardından tehlikede olduğunu vurguladı. Aynı zamanda Birleşmiş Milletler’in Husi milislerine yönelik çabalarına sıkı sıkıya bağlı kalmaya devam etmesi ve liderliğini Yemen’deki insani durumun yakın zamanda çökmesine karşı uyarması gerektiğini kaydetti.  
Yemen’deki İnsan Hakları Bilgi ve Rehabilitasyon Merkezi, Taiz’in merkezindeki çocuk parkına yakın bir noktada gerçekleştirilen Husi bombardımanını kınadı. Merkez yaptığı açıklamada, milislerin SİHA’larla Garden City Park, El-Emel Kanser Hastanesi, bir polis binası ve el-Ehli Spor Kulübü yakınlarını hedef aldığını belirtti.
İnsan Hakları Bilgi ve Rehabilitasyon Merkezi gözlem ekibi, Husilere ait SİHA’ların Ramazan Bayramı’nın ilk gününün sabah saatlerinden itibaren uçuş gerçekleştirdiğini kaydetti. SİHA’lar sabah saatlerinde de uçuşlarına devam etti. 8 yıldır kuşatma altında olan Taiz kentin ilk çatışma noktası olan blgeye  sabah saat 09.30’da dört top mermisi atıldı.
Açıklamada “Bombardıman savunmasız nüfusa en büyük zararı vermeyi amaçlıyordu” ifadelerine yer verilirken Birleşmiş Milletler’e insani ateşkesi kurtarma, kuşatma altındaki Taiz kentindeki geçişleri açma ve sivilleri korumak için ciddi adımlar atma çağrısında bulunuldu.
Husi ihlalleri ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yanaciddi oranda arttı.  Başkanlık Konseyi Başkan Yardımcısı Farac el-Bahsani, Konsey’in uluslararası ateşkese olan bağlılık ile barışın kurulması ve savaşın sona ermesi gerektiğini vurguladı.
Bahsani dün (yaptığı resmi açıklamalarda şunları söyledi:
“Konsey’in çabalarına rağmen Husi milislerinin ateşkesi ihlal etmeye devam ettiğine dair ortaya çıkan göstergeler, uzlaşmazlığın boyutunu ve tüm barış girişimlerinin reddedildiğini doğrular nitelikte.”
Aynı bağlamda, Ortak Kuvvetler Komutanı ve Genelkurmay Başkanı Korgeneral Sağir bin Aziz de 7’inci Askeri Bölge liderliğinde, tugayların ve askeri birliklerin liderleri ile cephelerin liderlerini, saha koşullarını ve bölge unsurlarının savaşa hazırlık durumunu görüştü.
Resmi kaynaklar, Bin Aziz’in ordu mensuplarının savaşa hazır olmalarına, morallerini yüksek tutmasına ve İran destekli Husi milislerinin işlediği ihlallere rağmen ateşkes konusundaki sabır ve bağlılık göstermelerine övgüde bulundu.
Yemen resmi haber ajansı SABA’ya göre, Yemen Genelkurmay Başkanı, Husi milislerin ateşkes kurallarını ihlal etmeleri nedeniyle, güçleri arasında her gün ölümler ve yaralanmalar meydana geldiğini, ve maddi kayıplar da yaşandığını kaydetti. “Buna rağmen, güçlerimiz halen ateşkese bağlı kalıyor. Siyasi ve askeri liderliğin direktiflerini uyguluyor ve Yemen'deki meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu ve Birleşmiş Milletler'deki kardeşlerin arzularını gözetiyor” ifadelerini kullandı.
Bin Aziz açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Husi milisler halka zarar vermeye, harap etmeye, öldürmeye, insanları yerinden etmeye ve hayat nefret dolu bir Yemen nesli inşa etmeye çalışırken biz tüm Yemenliler için geniş kapsamlı ve adil bir barışın sağlanması için mücadele ediyor ve fedakarlıklar sergiliyoruz.”
Resmi kaynaklara göre Yemen Genelkurmay Başkanı, güçlerine yaklaşmakta olan savaş için tam olarak hazırlanma talimatı verdi. Ayrıca Husi milislerinin geçmiş yıllarda olduğu gibi ateşkese uymayacağını ve  ateşkesi savaşa hazırlanmak için bir dinlenme dönemi olarak gördüklerini vurguladı.  



İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
TT

İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)

İsrail yetkilileri bugün, kuzey İsrail'de bir Filistinli tarafından gerçekleştirilen bıçaklı ve araçla saldırıda iki kişinin öldüğünü açıkladı.

 İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)

İsrail acil servisleri, yaklaşık 68 yaşında bir adamın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail kamu yayın kuruluşu Kan ise yaklaşık 20 yaşında bir kadının bıçaklanarak öldürüldüğünü duyurdu.

 Ayrıca, iki kişinin de hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail polisi, şüpheli saldırganın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan bir Filistinli olduğunu açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya saldırganın memleketi olan Batı Şeria'daki Kabatiye kasabasında operasyon başlatma emri verdi.

Ofisinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Savunma Bakanı Yisrael Katz, cani teröristin geldiği Kabatiye’ye karşı İsrail ordusuna güçlü ve derhal harekete geçme talimatı verdi. Amaç, tüm teröristleri tespit edip etkisiz hale getirmek ve kasabadaki terörist altyapıyı çökertmektir."


Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan görüşmelerin henüz somut sonuç vermediğini belirterek, ülkenin kuzeydoğusundaki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesi konusundaki söylemlerin, icraat adımları atılmadan teorik ifadelerden ibaret kaldığını kaydetti.

Suriye Haber Ajansı'na (SANA) konuşan kaynak, Suriye'nin birliğine yapılan tekrarlanan vurgunun, ülkenin kuzeydoğusundaki gerçeklikle çeliştiğini, burada devlet çerçevesinin dışında ayrı ayrı yönetilen idari, güvenlik ve askeri kurumların bulunduğunu ve bunun da sorunu çözmek yerine "bölünmeyi sürdürdüğünü" söyledi.

 SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)

Sözlerine şöyle devam etti: "SDG liderliğinin Suriye devletiyle diyaloğun devam edeceğine dair sürekli işaretlerine rağmen, bu görüşmeler somut sonuçlar vermedi. Bu söylemin, gerçek bir durgunluk ve uygulamaya geçme konusunda gerçek bir irade eksikliği ışığında, medya amaçlı ve siyasi baskıları absorbe etmek için kullanıldığı görülüyor."

Sözlerine şöyle sürdürdü: “Kuzeydoğu Suriye'deki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesiyle ilgili konuşmalar, somut adımlar veya net zaman çizelgelerinden yoksun, teorik ifadeler alanında kalmıştır. Bu durum, SDG ile imzalanan 10 Mart anlaşmasına olan bağlılığın ciddiyeti konusunda şüpheler uyandırıyor.”

Petrol dosyasına gelince, Dışişleri Bakanlığı'ndaki resmi kaynak, SDG liderliğinin petrolün tüm Suriyelilere ait olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarının, “devlet kurumları içinde yönetilmediği ve gelirleri genel bütçeye dahil edilmediği sürece” güvenilirliğini kaybettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre kaynak, görüşlerin yakınlaşmasından bahsetmenin, “zaman sınırlı uygulama mekanizmalarına sahip net, resmi anlaşmalara dönüştürülmedikçe anlamsız kaldığını” vurguladı.

Ayrıca, askeri dosyadaki anlaşmalardan bahsetmenin, "Suriye ordusu çerçevesinin dışında, bağımsız liderliğe ve yabancı bağlara sahip silahlı grupların varlığının devam etmesiyle bağdaşmadığını, bunun egemenliği zayıflattığını ve istikrarı engellediğini" ifade etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı kaynağı, aynı durumun "sınır geçişlerinin tek taraflı kontrolü ve bunların pazarlık kozu olarak kullanılması için de geçerli olduğunu, bunun da ulusal egemenlik ilkelerine aykırı olduğunu" belirtti.


Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)
TT

Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)

Reuters'ın haberine göre, yerel bir yetkili, Suriye'nin Humus vilayetindeki Alevi mahallesinde bulunan bir camide bugün meydana gelen patlamada altı kişinin öldüğünü ve 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

Devlet medyası, güvenlik güçlerinin bölgeyi kordon altına aldığını ve soruşturma başlattığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre yerel yetkililer, patlamanın intihar saldırısı veya bölgeye yerleştirilen patlayıcılar nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini söyledi.