ABD istihbaratı: İran destekli güçler Türkiye'ye karşı PKK'yla iş birliği yapıyor

ABD Savunma İstihbarat Ajansı (DIA), Pentagon Başmüfettişliğine, İran destekli milislerin Irak’ta Türkiye’ye karşı PKK terör örgütü ile iş birliği yaptığını ve zaman zaman Türkiye’nin kuzey Irak’taki üslerine saldırı düzenlediğini bildirdi.

AA
AA
TT

ABD istihbaratı: İran destekli güçler Türkiye'ye karşı PKK'yla iş birliği yapıyor

AA
AA

Pentagon Başmüfettişliği, Irak ve Suriye’deki operasyonlara ilişkin Ocak-Mart dönemi raporunu kongreye sundu.
Raporda, PKK terör örgütü ile ilgili ilginç bir detay yer aldı.
Irak’taki İran destekli milislerin Körfez ülkelerini hedef almak üzere bölgedeki diğer İran müttefiklerine destek verdiği değerlendirilen raporda, şubatta Irak merkezli bir grubun Abu Dabi'yi hedef alan bir saldırının sorumluluğunu üstlendiğine dikkat çekildi.
Raporda, DIA'nın PKK ile ilgili ise şu değerlendirmesine yer verildi:
"Bu arada, İran destekli milisler, Irak ve Suriye'deki Türk güçlerine yönelik saldırılarını artırdı. DIA, milislerin, PKK mevzilerine yönelik Türk hava ve İHA saldırılarına yanıt olarak, ABD tarafından terör örgütü olarak tanınan PKK ile koordineli çalıştıklarını değerlendirdi. Söz konusu milisler, Türk eylemlerine karşı giderek daha çok ses çıkarmaya başladı ve Irak ile Suriye'deki Türk askeri üslerine roket saldırıları başlattı. Şubatta kuzey Irak'ta PKK'yı hedef alan Türk hava saldırılarının ardından, İran ile iş birliği içinde olan yeni bir milis grubu Musul'un kuzeyindeki bir Türk üssüne roket saldırısı düzenledi."
Raporda İran destekli milislerin Türkiye'ye yönelik saldırıları Türk Silahlı Kuvvetlerini (TSK) Irak'ta PKK'ya operasyon düzenlemekten caydırmak için yaptığı kaydedildi.
Irak Kürt Bölgesel Yönetiminde (IKBY) Kürdistan Demokratik Partisine (KDP) rakip olan Kürdistan Yurtseverler Birliğinin (KYB) İran ve PKK ile bağlarına işaret edilen raporda, PKK’nın Haşdi Şabi ile de bağlantısının olduğuna dikkat çekildi.
Türkiye’nin uzun yıllardır Irak’ta PKK’ya karşı hava ve kara saldırıları düzenlediği hatırlatılan raporda, Türk Silahlı Kuvvetlerinin silahlı insansız hava araçları ile Irak ve Suriye’deki üst düzey PKK elebaşlarını hedef aldığı bir strateji izlediğine değinildi.



İran'ın füzeleri yakında tükenecek mi?

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
TT

İran'ın füzeleri yakında tükenecek mi?

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)

İsrail Başbakanlık Ofisi'ne göre İran genişlettiği hava saldırılarına karşılık olarak, İsrail'e yüzlerce roket fırlattı. Cuma gününden bu yana devam eden saldırılar sonucu 24 İsrailli öldü.

Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW), İran'ın saldırılarının hızının şimdilik yavaşladığını belirterek, İran'ın yakında füzelerinin tükenebileceğine dair şüpheleri arttırdı.

Şarku’l Avsat’ın Fortune dergisinden aktardığı habere göre ISW dün yayınladığı raporda, İran'ın ‘beklenenden daha az sayıda ve azalan bir oranda füze fırlattığını’ bildirdi. ISW bunu, İsrail'in İran'ın füze stokunu hedef almasına bağladı.

Raporda, “İsrail saldırısının başladığı 12 Haziran'dan bu yana İran'ın İsrail'i hedef alan füze saldırılarının sıklığı azaldı, bu da İsrail saldırılarının İran'ın İsrail'e füze atma hızını etkilediğini gösteriyor” değerlendirmesinde bulunuldu.

ISW'nin tahminlerine göre İran cuma ve cumartesi günleri 100-200 füze kullanarak altı saldırı dalgası başlattı. Ancak cumartesi gününden sonra İran her biri 35-40 füzelik sadece iki saldırı dalgası gerçekleştirdi.

Geçtiğimiz cumartesi günü, Tahran'ın İsrail'e bin balistik füze fırlatmayı planladığına dair çeşitli haberler geldi.

ISW'nin raporunda, “İran, İsrail'e verdiği karşılıkta başlangıçta planladığından çok daha az mühimmat kullandı. Bunun nedeni muhtemelen İsrail ordusunun İran'ın İsrail'e karşılık vermek için kullanmayı planladığı roketatarları ve siloları imha etmesi ve hasar vermesiydi” ifadeleri yer aldı.

Mevcut çatışma başlamadan önce ABD ve İsrail'in tahminlerine göre İran'ın füze stoku 2 bin civarındaydı. Ancak ISW'ye göre bunların hepsi İsrail'e ulaşacak kadar menzile sahip değil.

Fortune dergisine göre şayet ISW'nin verdiği rakamlar doğruysa, İran'ın İsrail'e yönelik mevcut füze atışları uzun sürmeyebilir. Bu da Tahran'ı füze atmadan karşılık vermenin yollarını aramaya zorlayabilir.

İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi İsmail Kosari cumartesi günü yaptığı açıklamada, ülkesinin, küresel petrol tüketiminin yüzde 21'ine eşdeğer bir miktarın, yani günde yaklaşık 21 milyon varilin geçtiği stratejik Hürmüz Boğazı'nı kapatmayı ciddi olarak değerlendirdiğini söyledi.

İran füzeleri bugün şafaktan önce Tel Aviv ve İsrail'in liman kenti Hayfa'yı vurarak en az sekiz kişinin ölümüne ve çok sayıda evin yıkılmasına neden oldu.

İran bombardımanı, Tel Aviv'in yoğun nüfuslu mahallesindeki birkaç apartmanı yerle bir etti ve şehirdeki ABD Büyükelçiliği’ne sadece birkaç yüz metre mesafedeki otel ve evlerin camlarını kırdı. ABD Büyükelçisi binada küçük çaplı hasar meydana geldiğini, ancak personelden yaralanan olmadığını bildirdi.

İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), son saldırıda İsrail'in çok katmanlı savunma sistemlerinin birbirini hedef almasını sağlayan ve İran'ın birçok hedefi başarıyla vurmasına olanak tanıyan yeni bir teknik kullanıldığını söyledi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.

DMO tarafından yapılan açıklamada, “ABD ve Batılı güçlerin kapsamlı desteğine ve İsrail'in en son savunma teknolojilerine sahip olmasına rağmen, bu operasyonda kullanılan girişimler ve yetenekler, füzelerin işgal altında bulunan topraklardaki hedefleri başarıyla vurmasına yol açtı” denildi.

İsrail ordusu saldırılarla ilgili yorum talebine henüz yanıt vermedi. İsrail'den önleyici füzelerin birbirlerini vurduğuna dair herhangi bir haber gelmedi.

İsrailli yetkililer defalarca Demir Kubbe savunma sisteminin yüzde 100 aşılmaz olmadığını söyledi ve önümüzdeki zor günler konusunda uyarıda bulundu.

Diğer yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Tahran'ın kibirli diktatörü, İsrail'in sivil cephesini hedef alan ve İsrail ordusunun, kendi kabiliyetlerini yok eden saldırılarını sürdürmesini engellemek isteyen korkak bir katil haline geldi. Tahran halkı yakında bunun bedelini ödeyecek.”

İran Sağlık Bakanlığı Sözcüsü, İran'daki ölü sayısının en az 224'e ulaştığını ve bunların yüzde 90'ının sivil olduğunu açıkladı.