Panama’da gizemli hepatit vakası görüldü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Panama’da gizemli hepatit vakası görüldü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Orta Amerika ülkesi Panama’da sağlık otoriteleri, ülkede bir çocukta gizemli hepatit (karaciğer iltihabı) vakası görüldüğünü bildirdi.
Xinhua’nın haberine göre, Panama Sağlık Bakanlığı Epidemiyoloji Birimi Ulusal Başkanı Lourdes Moreno, nisanda Dünya Sağlık Örgütünce (DSÖ) dünyada yayıldığı yönünde uyarısı yapılan gizemli hepatitin 2 yaşında bir erkek çocuğunda tespit edildiğini doğruladı.
Ülkede, ilk gizemli hepatit vakası kayıtlara geçti.

ABD’de hepatit vakaları artıyor
Ulusal basındaki haberlere göre, ABD’nin Ohio eyaletinde 8 çocuk daha gizemli hepatit virüsüne yakalandı. En büyüğü 10 yaşında 8 çocuktan 1’i hastalık nedeniyle karaciğer nakli oldu.
Böylece ABD genelinde virüse yakalanan çocukların sayısı 40’a yükseldi. Ülkenin Kuzey Dakota eyaletinde de ilk gizemli hepatit vakası bildirildi.
ABD’de Alabama eyaleti 9, California ise 7 vaka ile hastalığın en çok görüldüğü yerler arasında yer alıyor.
DSÖ’den 4 Mayıs’ta yapılan açıklamada, 20 ülkeden en az 228 hepatit vakasının bildirildiği ve virüsün görüldüğü 18 çocuğun karaciğer iflasına uğradığı ve karaciğer nakli yaptırdığı bilgisi paylaşılmıştı.

Gizemli hepatit vakaları
DSÖ, 16 Nisan'da yaptığı yazılı açıklamada, İngiltere'de 74 çocukta sebebi belirsiz hepatit virüsü tespit edildiğini duyurmuştu.
Hepatit virüsü nisanın sonlarına doğru İspanya, Almanya, Polonya, Danimarka, Japonya, ABD, Kanada ve İsrail'de de görülmüştü.
Virüsün tespit edildiği çocuklarda son bir aydır sarılık, ishal, kusma ve karın ağrısı gibi belirtilerin yaşandığı, bazı vakaların ağır karaciğer iltihabı geçirmeleri nedeniyle karaciğer nakli yapılarak tedavi edildiği bildirilmişti.
Hastalığın "gizemli" veya "nedeni belirsiz" olarak tanımlanması, akıllara Kovid-19 virüsünü getirirken, yeni bir "küresel salgın" ihtimalini de gündeme taşıdı.
Kovid-19, henüz adı konulmadan önce "gizemli bir akciğer rahatsızlığı" olarak tanımlanıyordu.



Trump: Şi, başkanlığım sırasında Çin'in Tayvan'ı işgal etmeyeceğini söyledi

ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping (AFP)
TT

Trump: Şi, başkanlığım sırasında Çin'in Tayvan'ı işgal etmeyeceğini söyledi

ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump dün (cuma) Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in, Trump'ın görevde olduğu sürece Pekin'in Tayvan'ı işgal etmeyeceğini söylediğini açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Trump, Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile Rusya'nın Ukrayna'yı işgali konusunda görüşmeler yapmadan önce Fox News’e verdiği röportajda bu açıklamayı yaptı.

Trump, Fox News’in ‘Special Report’ (Özel Haber) programına verdiği röportajda şunları söyledi: “Size şunu söyleyeyim, bildiğiniz gibi, Çin Devlet Başkanı Şi ve Tayvan arasında çok benzer bir durum var. Ancak ben buradayken bunun kesinlikle olmayacağını düşünüyorum. Göreceğiz.”

Trump, “Başkan Şi bana ‘Sen başkan olduğun sürece bunu asla yapmayacağım’ dedi. Ben de ona ‘Tamam, bunu takdir ediyorum’ dedim. O da ‘Ben çok sabırlıyım ve Çin de çok sabırlı’ dedi” ifadelerini kullandı.

Trump ve Şi, Trump'ın ikinci başkanlık döneminde haziran ayında ilk kez telefon görüşmesi yaptılar. Trump ayrıca, nisan ayında Şi'nin kendisini aradığını söyledi, ancak bu görüşmenin ne zaman gerçekleştiğini belirtmedi.

Çin, Tayvan'ı kendi topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak görüyor ve gerekirse güç kullanarak özerk demokratik ada ile yeniden birleşmeyi taahhüt ediyor. Tayvan, Çin'in egemenlik iddialarına şiddetle karşı çıkıyor.

Çin'in Washington Büyükelçiliği dün Tayvan konusunu Çin-ABD ilişkilerinde ‘en önemli ve hassas konu’ olarak nitelendirdi. Büyükelçilik Sözcüsü Liu Pengyu yaptığı açıklamada şunları söyledi: “ABD hükümeti, tek Çin ilkesi ve ABD ile Çin arasındaki üç ortak bildirgeye bağlı kalmalı, Tayvan ile ilgili konuları akıllıca ele almalı, Çin-ABD ilişkilerini ve Tayvan Boğazı'ndaki barış ve istikrarı ciddiyetle korumalıdır.”

Washington, Tayvan'ın ana silah tedarikçisi ve uluslararası destekçisi olmasına rağmen, çoğu ülke gibi ABD’nin de ada ile resmi diplomatik ilişkisi bulunmuyor.