İsrail’in ‘Bağımsızlık Bayramı’ Filistinlilerin ‘Büyük Felaketi’

Filistinliler, “Sizin Bağımsızlık Gününüz Bizim Nekbemiz” sloganıyla yerinden edilmiş kasabaları ziyaret ediyor

Miar köyünde Filistin Nekbe Gününü anmak için yürüdü (Sosyal ağlar)
Miar köyünde Filistin Nekbe Gününü anmak için yürüdü (Sosyal ağlar)
TT

İsrail’in ‘Bağımsızlık Bayramı’ Filistinlilerin ‘Büyük Felaketi’

Miar köyünde Filistin Nekbe Gününü anmak için yürüdü (Sosyal ağlar)
Miar köyünde Filistin Nekbe Gününü anmak için yürüdü (Sosyal ağlar)

İsrail, kuruluşunun 74. Yılını “Yom Ha’atzmaut” (Bağımsızlık Günü), genelde festivaller, partiler ve hava askeri geçit töreniyle kutlarken, İsrail vatandaşı Filistinliler (1948 Arapları) dün Celile ve sahildeki yüzlerce yerlerinden edilmiş bölgelere giderek yürüyüş düzenledi. Filistinliler ayrıca Nekbe (Büyük Felaket) gününden kalma ev, cami ve kilise kalıntılarını temizlerken, yeni nesillere Filistin Nekbesi ile ilgili hikayeleri anlattı.
Binlerce kişinin katılım sağladığı yürüyüş, dün İsrail tarafından yerinden edilen Celile'deki eş-Şab köyünden başladı. Kalabalık terk edilmiş Miar köyüne doğru yürürken, yürüyüşe katılanlar, “Bir gün ülkemize geri döneceğiz” şeklinde sloganlar attı. Katılımcılar ayrıca evleri yıkılan 480’den fazla köy adının yazılı olduğu pankartlar açtı. Filistin bayrakları sallayan ve kefiye giyen Filistinliler, 1948’de yerlerinden edildikleri köylerine dönüş hakkı talep etti.
Siyasi hareketler ve partilerinden liderleri tarafında yapılan yürüyüşe Ortak Arap Listesi Bloğu’ndan milletvekillerinin yanı sıra Arap Yerel Yönetimler Başkanları, Ulusal İzleme Komitesi ve yerlerinden edilen aileler geniş katılım sağladı. Bu yıl, Yerinden Edilenlerin Haklarını Savunma Komitesi, birçok Filistin sembolü taşıdığı için merkezi faaliyete tanıklık adına özellikle Miar köyünü seçti. Yazar Muhammed Ali Taha, bahsi geçen köyü komşu Kabil köyünde mülteci olarak yaşayan köyün oğlu olarak tanımlıyor.
Miar köyü, Akka’nın 17 km güneydoğusunda ve Filistin’in kuzeyindeki Celile bölgesinde yer alıyor. Bölünme kararına göre Filistin Devleti’nin bir parçası olan bölge, İsrail tarafından 15- 18 Mayıs 1948 tarihinde üç gün boyunca topçu ateşine tutularak işgal edildi. O dönem 850 kişiyi aşan Filistinli köy sakinleri yerlerinden edildi. İsrail makamları, köydeki tüm evlerini yıktı, bölgede sadece iki mezarlık ve bazı kalıntılar bıraktı. Daha sonra bu bölgeye dört Yahudi yerleşim yeri inşa edildi. Sol görüşlü İsrailli Zochrot Derneği verilerine göre, Miar köyü mülteci sayısının 8 bin 600 olduğu düşünülüyor. Bunların bin 400 özellikle Lübnan, Ürdün ve Suriye’de yaşarken, 7 bin 200’ü ise ülke içerisinde Kabil, Sakhnin, Shaab, Arraba, Tamra, el-Makr, Shefa Amr, Hayfa ve Nasıra gibi köy ve şehirlerde yaşıyorlar.
Filistinlilerin yılda iki kez Nekbe’yi andıkları biliniyor. İlki, “Sizin Bağımsızlık Gününüz Bizim Nekbemizdir” başlığı altında. Bu, İsrail’in kuruluşunu kutladığı ve tarihin İbrani takvimine göre belirlendiği zaman olan dün gerçekleşti. İkincisi ise Gregoryen takvimine göre olup 15 Mayıs’ta.
Yerinden Edilenler Komitesi, dönüş hakkından başka bir alternatif, taviz, geri çekilme olmadığını teyit etmek için” her yıl bu yıldönümünü andıklarını açıkladı. Açıklamada, “Bugün bağımsızlık gününü kutlayan İsrail, topraklarımızı elimizden aldı. Bağımsızlıklarının günü, bizim felaketimizin günü” ifadelerini kullanıldı.  Açıklamada, yürüyüşün bu yıl, özellikle Mescid-i Aksa'ya yapılan saldırı, fiziki saldırılar, idari tutuklamalar saldırısı ve gençlerimizin fiilen tutuklanmasının yanı sıra Filistin halkının Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde İslami ve Hristiyan kutsallara yönelik ırkçı saldırıdan dolayı içinden geçmekte olduğu zorlu koşulların ışığında geldiği bildirildi.
Nekbe (Nakba) günü, 1948 yılından itibaren ölen ya da öldürülen Filistinlileri anmak, yaşanan sürgünün ya da göçlerin sonucunda kaybedilen toprakların, malların, mülklerin ve hakların yasını tutmak için her yıl 15 Mayıs tarihinde Filistinliler tarafından anma günü olarak geçiriliyor. Filistin devletinin de resmi tatil günlerinden biri olan  Nekbe İsrail'in bağımsızlık kutlamalarının paralelinde Filistinliler ve Araplar tarafından felaket günü anmaları, protestolar ve gösteriler düzenleniyor.
İsrail Devleti ise aynı tarihi kuruluş yıldönümü için kutlanan bir bayram olarak ilan etti. İbrani takvimine göre 5 İyar tarihinde kutlanan “Yom Ha’atzmaut” (Bağımsızlık Günü), genelde Nisan ayının son haftasına veya mayıs ayının ilk haftasına (bu yıl 4 Mayıs) denk geliyor.



Gazze: Yardım tırının devrilmesi sonucu 20 Filistinli hayatını kaybetti

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat üzerinde bir askeri uçaktan paraşütle bırakılan insani yardımları almaya gidiyor (AFP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat üzerinde bir askeri uçaktan paraşütle bırakılan insani yardımları almaya gidiyor (AFP)
TT

Gazze: Yardım tırının devrilmesi sonucu 20 Filistinli hayatını kaybetti

Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat üzerinde bir askeri uçaktan paraşütle bırakılan insani yardımları almaya gidiyor (AFP)
Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat üzerinde bir askeri uçaktan paraşütle bırakılan insani yardımları almaya gidiyor (AFP)

Filistinli sağlık kaynakları ve bölgedeki hükümet medya ofisinin verdiği bilgiye göre dün gece geç saatlerde Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentinde gıda yardımı taşıyan bir kamyonun devrilmesi sonucu en az 20 Filistinli hayatını kaybetti, onlarca kişi de yaralandı.

Kaynaklar, kazanın, kalabalık bir topluluğun, asfalt olmayan bir yolda ilerleyen yardım kamyonuna ulaşmaya çalışırken, kamyonun sivillerin arasında devrilmesiyle meydana geldiğini bildirdi.

Görsel kaldırıldı.İsrail ateşinde yaralanan Filistinliler, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde tıbbi yardım alıyor (Reuters)

Kaynaklar, kurbanların çoğunun gıda güvenliğinden yoksun, afet bölgelerinde yaşayan insanlar olduğunu ve yardım kamyonlarını beklerken öldürüldüklerini söyledi.

Hükümet Medya Ofisi yaptığı açıklamada, kazaya İsrail ordusunun sebep olduğunu ileri sürerek, kamyonun daha önce bombalanmış ve trafiğe uygun olmayan güvenli olmayan yollardan şehre girmeye zorlandığını belirtti.

Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığına göre açıklamada, İsrail ordusunun "yardım dağıtımının organize edilmesini engelleyerek ve gelişigüzel ve tehlikeli koşullarda geçmesine izin vererek kaos ve açlık yarattığı" ifade edildi.

Görsel kaldırıldı.Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nde yaralılara yardım etmeye çalışan bir doktor (Reuters)

Açıklamaya göre olay, İsrail yetkililerinin yardımların girişini sistematik olarak engellediği ve gıda taşıyan kamyonlara tehlikeli güzergâhlar verdiği için suçlandığı “toplu açlık politikasının doğrudan bir sonucu”. Bu durum, kuşatma altındaki sivillerin kamyonların etrafında izdiham yaratmasına neden olmaktadır.

Gazze bölgesi son aylarda benzer durumların yaşandığı bir dizi olaylara sahne oldu. İnsani yardım kuruluşlarının “felaket ve benzeri görülmemiş” olarak nitelendirdiği koşullarda, yüzlerce kişi yiyecek bulmaya çalışırken hayatını kaybetti veya yaralandı.

Görsel kaldırıldı.Gazze Şehri'ndeki eş-Şifa Hastanesi'nde düzenlenen cenaze töreni öncesinde Zikim sınır kapısında yardım çağrısı yaparken öldürülen yakınının elini tutan bir Filistinli (AFP)

Birleşmiş Milletler tahminlerine göre Ekim 2023'te başlayan savaşın ardından devam eden İsrail ablukası ve insani ihtiyaçları karşılamaya yetmeyen sınırlı ve geçici geçişler dışında, çoğu sınır kapısının aylardır kapalı olması nedeniyle, Gazze'de 2 milyondan fazla insan açlık tehlikesiyle karşı karşıya.

Hükümetin basın bürosu, uluslararası topluma, yardımların güvenli ve sürdürülebilir bir şekilde ulaştırılması ve sınır kapılarının tamamen açılması için acil müdahale çağrısında bulunarak, Gazze'deki insani krizin derinleşmesinden İsrail ve ABD'yi sorumlu tuttu.

Birleşmiş Milletler Filistin Mültecilerine Yardım ve Çalışma Örgütü (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini dün yaptığı açıklamada, açlığın Gazze Şeridi'nde yeni bir ölüm nedeni haline geldiğini belirterek, yardımların güvenli ve engelsiz bir şekilde ulaştırılması için zamanın geldiğini vurguladı.

Lazzarini, “X” platformunda yaptığı paylaşımda şunları söyledi: “Yardımların güvenli, engelsiz ve insan onuruna yakışır bir şekilde ulaştırılmasının zamanı geldi.” Lazzarini, Birleşmiş Milletler ve ortaklarının çalışmalarını yapmalarına izin verilmesi gerektiğini vurguladı.