BM Suriye Araştırma Komisyonu: Suriye'de tutuklu olmak kayıplara karışmakla eşdeğer

Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonu Başkanı Paulo Pinheiro, "Suriye'de tutuklu olmak kayıplara karışmakla eşdeğer." dedi.

AA
AA
TT

BM Suriye Araştırma Komisyonu: Suriye'de tutuklu olmak kayıplara karışmakla eşdeğer

AA
AA

Brüksel'de düzenlenen "Gerçekler ve adalete doğru: Suriye'de kayıplara karışan tutuklular krizi" konulu konferansta konuşan Pinheiro, Suriye'de Beşşar Esed rejiminin tutukladığı ve yaklaşık 10 yıldır cezaevinde bulunan çok sayıda kişin akıbetini değerlendirdi.
Pinheiro, birçoğu 10 yıldır Esed rejimine ait merkezlerde tutuklu bulunan on binlerce sivilin akıbetinin bilinmediğini kaydederek, "Tutukluların bir çoğunun infaz edilerek toplu mezarlara gömüldüğü tahmin ediliyor. Diğer tutuklular da gayriinsani koşullarda işkence görerek kötü muameleye maruz kaldı." dedi.
"Bugün Suriye'de tutuklu olmak, kayıplara karışmakla eşdeğer." değerlendirmesinde bulunan Pinheiro, kayıplara karışan sivillerin durumunun araştırılması için uluslararası yetkiye sahip bağımsız mekanizmanın kurulması gerektiğini vurguladı.
Pinheiro, "Bu mekanizmanın kuruluşu ne kadar beklerse kayıplara karışanların akıbetinin netleştirilmesi o kadar zorlaşır." uyarısında bulundu.
Esed rejiminin, tutuklu sivillerin güncel durumu hakkında ailelerine bilgi vermeyerek yüz binlerce kişiyi kasten mağdur etmeyi sürdürdüğünü belirten Pinheiro, "Bağımsız insan hakları kuruluşlarının, tutukluların bulunduğu merkezlerin hepsine serbest erişimi sağlanmalıdır." çağrısı yaptı.

En az 132 bin sivil zindanlarda tutuluyor
Suriye'de sivillere yönelik hak ihlallerini belgeleyen Suriye İnsan Hakları Ağının (SNHR) verilerine göre, en az 132 bin sivil halen rejim zindanlarında tutulurken, muhalifler ise söz konusu rakamın yüz binler olduğunu savunuyor.
Rejimin 30 Nisan'da açıkladığı af kararının yürürlüğe girmesinin ardından ne kadar sivilin salıverileceği merak konusu olurken, SNHR verilerine göre şu ana kadar sadece 193 kişi serbest kaldı.



Dibeybe’den Trablus'taki milislere ‘savaş’ tehdidi

Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe (UBH)
Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe (UBH)
TT

Dibeybe’den Trablus'taki milislere ‘savaş’ tehdidi

Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe (UBH)
Libya'nın geçici Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe (UBH)

Libya'nın başkenti Trablus'ta güvenlik krizinin tırmanmasıyla birlikte, geçici Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe, ‘devletin otoritesini tesis etme’ ve silahlı milisleri dağıtma planına bağlı kalacağını açıkladı.

Silahlı gruplara karşı savaşı önlemek için aranan kişilerin başsavcıya teslim edilmesi, havaalanları, limanlar ve hapishanelerin devletin yetkisine tabi tutulması gibi bazı şartlar öne süren Dibeybe, yasadışı silahlı gruplara seslenerek, “Sabrımız tükendi, devletin yetkisini yayma zamanı geldi” dedi.

Öte yandan Libya'nın doğusunda, Bingazi'deki Usame Hammad’ın başbakanı olduğu İstikrar Hükümeti diplomatik misyonlar ve uluslararası kuruluşların hareketlerine kısıtlamalar getirdi. İstikrar Hükümeti tarafından yapılan açıklamada bunun ‘uluslararası taahhütler ile güvenlik ve ulusal egemenliğin sağlanması gerekliliği arasında dengeyi sağlayan düzenlemeler’ olduğu belirtildi.

Uluslararası resmi ve sivil toplum kuruluşlarını ‘diplomatik amaçlara tam olarak bağlı kalmaya’ çağıran İstikrar Hükümeti, Libya içinde önceden haber vermeden resmi ziyaretler veya toplantılar yapılmaması gerektiğini vurguladı.