Rusya destekli 8. Tugay Suriye’nin güneyinde ‘bir Hizbullah casusunu’ tutukladı

8. Tugay ‘Hizbullah casusunu’ Dera’daki suikastlardan bazılarını düzenlemekle suçluyor.

Rus askerleri ve Hmeymim Üssü’nün desteklediği 8. Tugay unsurları (Horan Özgürleri Topluluğu)
Rus askerleri ve Hmeymim Üssü’nün desteklediği 8. Tugay unsurları (Horan Özgürleri Topluluğu)
TT

Rusya destekli 8. Tugay Suriye’nin güneyinde ‘bir Hizbullah casusunu’ tutukladı

Rus askerleri ve Hmeymim Üssü’nün desteklediği 8. Tugay unsurları (Horan Özgürleri Topluluğu)
Rus askerleri ve Hmeymim Üssü’nün desteklediği 8. Tugay unsurları (Horan Özgürleri Topluluğu)

İran, Hizbullah ve Suriye Hava Kuvvetleri İstihbaratı ile işbirliği yapmakla suçlanan suikast timinin üyelerinden birinin, Rus Hmeymim Üssü tarafından desteklenen 8. Tugay’a yönelik suikastlarla ilgili itiraflarının yer aldığı bir video görüntüsü yayınlandı. Görüntü, Dera’da faaliyet gösteren 8. Tugay tarafından servis edildi.
Videoda konuşan kişi isminin Bedr eş-Şaabin olduğunu ve Dera’nın doğusundaki Sayda beldesinde yaşadığını söylüyor. Suriye rejimine bağlı Hava Kuvvetleri İstihbaratı yetkilileriyle işbirliği yaparak 8. Tugay komutanlarını ve unsurlarını hedef alan suikastlar planladıklarını belirten Şaabin, her operasyon başına 3 milyon Suriye lirası aldığını ifade ediyor.
Muhalif Horan Özgürleri Topluluğu Sözcüsü Muhammed el-Horani, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, 8. Tugay’a bağlı yerel bir grubun önceki gün (perşembe) Bedr eş-Şaabin’in evine baskın düzenlediğini ve onu tutukladığını bildirdi.
Horani, 8. Tugay’ın, Şaabin’in yer aldığı suikast timinin faaliyetlerinin niteliğini öğrenmek amacıyla gruba dışardan iki eleman yerleştirdiğini, bu yöntemle Şaabin’in Hava Kuvvetleri İstihbaratı adına suikastlar gerçekleştirdiğini ortaya çıkardığını ve ardından Şaabin’i tutukladığını söyledi.
Horani, konuşmasının devamında şunları kaydetti:
“8. Tugay, Şaabin’in Sayda’daki eviyle ilgili bilgi toplaması için bir güvenlik unsuru görevlendirdi. Bu unsur deşifre olunca yakalandı. 8. Tugay’ın yayınladığı videoda konuşan Bedr’in kardeşi Firas eş-Şaabin’in itirafına göre Hava Kuvvetleri İstihbaratı yakalanan unsur için tasfiye kararı verdi. Bunun üzerine 8. Tugay komutanları, 8. Tugay mensubu genç unsurun serbest bırakılması konusunda arabuluculuk yapması için Şaabin’in babasına gitti. Fakat Bedr eş-Şaabin babasının arabuluculuk teklifini reddetti ve babası ile kardeşine silahla ateş açtı. Bedr’in babası ile kardeşi yaralandı. Çok geçmeden 8. Tugay Bedr’in evine baskın düzenledi. Bedr’in evinin önünde iki saatten fazla süren silahlı çatışmalar yaşandı. Çatışmalarda Nidal eş-Şaabin öldürüldü ve onun kardeşi Bedr 8. Tugay unsurlarına teslim oldu. Suikast timinin yakaladığı genç serbest bırakıldı. Bedr ile Hava Kuvvetleri İstihbaratı’ndan ‘Ebu Vail’ lakaplı kişi arasındaki Whsatsapp yazışmalarının fotoğrafları yayınlandı. Bu yazışmalar Bedr’in para, silah ve mühimmat karşılığında Hava Kuvvetleri İstihbaratı ve İran destekli Lübnan Hizbullahı adına suikastlar gerçekleştirdiğini gösteriyor. Şaabin’in itiraflarında adı geçen Ebu Vail, Dera’nın doğu kırsalındaki suikast dosyalarının en önemli sorumlularından biri. Ebu Vail Dera’nın girişindeki bir kontrol noktasının sorumlusu. Emirleri doğrudan Dera’daki Hava Kuvvetleri İstihbarat Başkanı Tuğgeneral Hardel Deyub’dan alıyor. Ebu Vail’in Dera’daki İranlı milislerle de ilişkisi bulunuyor.”
Şarku’l Avsat’a konuşan Deralı aktivist Muhammed ez-Zabi, 8. Tugay’ın hedef aldığı suikast timinin Hizbullah ile yakın olduğunu ve 2018’deki uzlaşı anlaşmasından sonra bölgede Hizbullah için eleman devşirdiğini söyledi. Zabi söz konusu tim hakkında uyuşturucu ticareti yapmak ve 2021’de 8. Tugay Komutanı Arif el-Cehmani’yi öldürme suçları bulunduğunu kaydetti.

Dera’da suikastlar ve güvenlik zafiyetleri sürüyor
Kentte son iki gün içinde 4 suikast girişimi gerçekleşti. Başkent Şam’ın nüfusuna kayıtlı olan, Suriye ordusu 15. Tümen’de görev yapan ve Dera’nın Nehc beldesinde ikamet eden Muhammed en-Nablusi’nin dün kimliği belirsiz kişilerce öldürüldüğü bildirildi.
Dera’nın batı kırsalındaki Tafas ilçesinde de dün Raid el-Berdan isimli bir genç suikast girişiminden sağ kurtuldu. Berdan, kimliği belirsiz kişilerce düzenlenen silahlı saldırı sonucu ağır yaralandı. Berdan daha önce Ebu Murşid el-Berdan liderliğindeki muhalif bir grubun saflarındaydı. Ebu Murşid 2018’deki uzlaşı anlaşmasından sonra Suriye rejimi ve Rusya tarafının Tafas’taki en önde gelen müzakerecilerinden biri oldu.
Askeri Güvenlik yöneticilerinden Vesim ez-Zerkan çarşamba günü kendisini hedef alan suikast girişiminden sağ kurtuldu. Zerkan’ın otomobiline yerleştirilen el yapımı patlayıcı infilak etti. Dera’nın kuzeyindeki Kefer Şems beldesindeki eski muhalif bir grubun komutanlığını yapan Zerkan daha önce muhalif Güney Cephesi’ne bağlı Ebabil Horan grubunun saflarında görev aldı. Zerkan, Suriye rejiminin 2018’deki uzlaşı anlaşmasıyla bölgede kontrolü ele geçirmesinin ardından rejime bağlı Askeri Güvenlik Servisi’nin Dera’daki yerel güçlerinin komutanlığına getirildi. Bölge halkı, Suriye rejimi yetkilileri ve komutanlarıyla çeşitli toplantılar gerçekleştiren Zerkan’ı 2018’deki uzlaşı anlaşmasının ardından rejime bağlı askeri teşkilatlara katılmayı reddeden muhalifleri tasfiye etmekle suçluyor. Zerkan ayrıca 2019 yılında Şam’daki bir güvenlik toplantısından dönüş sırasında yanında bulunan Özgür Suriye Ordusu’nun eski komutanlarından Edhem el-Kerrad ve diğer 4 kişinin ölümünden sorumlu tutuluyor.
Dera’nın doğu kırsalındaki El-Hirak ilçesi yolu üzerinde kimliği belirsiz kişilerce düzenlenen silahlı saldırı sonucu Kasım ed-Diri isimli sivil bir vatandaş hayatını kaybetti. Süveyda kırsalındaki bedevi aşiretlerden birine mensup olan Diri El-Hirak ilçesinde ikamet ediyordu.
Dera kenti, rejimin güvenlik teşkilatlarına bağlı yerel gruplar ile bölgede faaliyet gösteren eski muhalif grupların komutanlarına ve unsurlarına yönelik suikast eylemlerine tanık oluyor. Adam kaçırma ve silahlı saldırıların en büyük mağdurları ise siviller. Bu eylemlerin çoğu kimliği belirsiz kişilerce gerçekleştiriliyor. Yıllardır devam etmesine rağmen güvenlik sorunlarını çözmeye yönelik herhangi bir çaba gösterilmiyor.



İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 44 kişi hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir çadıra düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden 10 akrabasının yasını tutan Filistinli bir kadın (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir çadıra düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden 10 akrabasının yasını tutan Filistinli bir kadın (AP)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 44 kişi hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir çadıra düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden 10 akrabasının yasını tutan Filistinli bir kadın (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir çadıra düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden 10 akrabasının yasını tutan Filistinli bir kadın (AP)

Filistin medyası bugün, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında hayatını kaybedenlerin sayısının şafak vaktinden bu yana 44'e ulaştığını bildirdi.

El-Aksa TV, Gazze şehrinin kuzeydoğusundaki et-Tuffah mahallesine yönelik İsrail bombardımanında beş kişinin, Gazze şehrinin güneyindeki ez-Zeytun mahallesine yönelik İsrail bombardımanında ise iki kişinin yaşamını yitirdiğini duyurdu.

Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü ekipleri, Han Yunus'taki gümrük ofisi yakınlarında el-Akkad ailesine ait bir evin bombalanması sonucu aralarında durumu ciddi olanların da bulunduğu çok sayıda yaralıya ulaştıklarını açıkladı.

İşgal güçlerinin Han Yunus'a bağlı Mevasi bölgesinde yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir çadırı bombalaması sonucu Sivil Savunma Müdürlüğü ekiplerinin bir cenaze ile dört yaralıya ulaştığı ifade edildi.

dfrgtyu
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik hava ve kara saldırılarının ardından Gazze şehrinde yerinden edilmiş Filistinlilerin barındığı derme çatma bir kamp (AP)

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Gazze Şeridi'nin tamamen işgal edilmesi ve gerekirse askeri olarak İsrail tarafından yönetilmesi çağrısında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Alman haber ajansı DPA’dan aktardığına göre Smotrich dün akşam X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Güvenliğimizi sağlamanın ve esirleri hızla eve getirmenin yolu, Gazze Şeridi'nin tamamen işgal edilmesi ve gerekirse askeri olarak İsrail tarafından yönetilmesi” ifadesini kullandı.

Smotrich ayrıca, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Hamas tamamen yenilgiye uğratılmadan ve Gazze Şeridi'nden çıkarılmadan Gazze savaşının sona ermemesi gerektiği yönündeki açıklamasına katıldığını belirtti.

xzfghy
İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, 5 Eylül 2019 tarihinde Tel Aviv'de düzenlenen bir basın toplantısında konuşuyor. (DPA)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamada, İsrailli esirlerin ‘Hamas'ın taleplerine boyun eğmeden’ iade edebileceğine inandığını belirterek, Hamas’a karşı savaşın ‘belirleyici bir aşamaya’ girdiğini vurguladı.

“Hamas'ın taleplerine boyun eğmeden esirlerimizi eve getirebileceğimize inanıyorum” diyen Netanyahu, Hamas'ın ateşkes anlaşmasının savaşa kalıcı bir son verilmesini içermesi şartını reddetti.

Televizyonda yayınlanan konuşmasında Netanyahu, “Bu kritik aşamada kazanmak için sabır ve kararlılığa ihtiyacımız var” dedi.

İsrail'in verdiği bilgiye göre Gazze Şeridi'nde halen 24 esir ve kaçırılan 35 kişinin cesedi bulunuyor.

Hamas dün, savaşın sona ermesi, İsrail'in Gazze Şeridi'nden çekilmesi ve yeniden inşanın başlaması karşılığında kapsamlı bir esir takası anlaşmasına varmaya hazır olduğunu bir kez daha yineledi.

Hamas yaptığı açıklamada, kapsamlı bir anlaşmaya varılmasının ardından Gazze Şeridi'nin bağımsız bireylerden oluşan özel bir komite tarafından yönetilmesi yönündeki Mısır önerisini derhal uygulamaya hazır olduğunu belirtti.