Stratejik Dinyeper Nehri, Ukrayna ve Rus güçleri arasında ‘doğal sınıra’ dönüşüyor

Uydu görüntüleri sağlayan Maxar şirketinin yayınladığı Dinyeper Nehri fotoğrafı (DPA)
Uydu görüntüleri sağlayan Maxar şirketinin yayınladığı Dinyeper Nehri fotoğrafı (DPA)
TT

Stratejik Dinyeper Nehri, Ukrayna ve Rus güçleri arasında ‘doğal sınıra’ dönüşüyor

Uydu görüntüleri sağlayan Maxar şirketinin yayınladığı Dinyeper Nehri fotoğrafı (DPA)
Uydu görüntüleri sağlayan Maxar şirketinin yayınladığı Dinyeper Nehri fotoğrafı (DPA)

Rus güçlerinin Ukrayna'yı doğu ve batı istikametinde ikiye ayıran Dinyeper Nehri’nin karşı kıyısını kontrol altına almasının ardından Ukrayna'nın güneyindeki Nikopol'deki belediye plajında, kumda oynayan çocukların yerini dikenli tel ve kum torbaları aldı.
AFP’nin haberine göre, kuma dikilmiş ve yakın geçmişe tanıklık eden bir tabelanın üzerinde ‘Dikkatli Ol!’ uyarısı yer alıyor. Bu uyarı, sahilin bir dinlenme yeri olduğunu ve başkalarını rahatsız etmemeye özen gösterilmesini kibar bir şekilde ifade ediyor.
Bu, Rusya’nın Ukrayna’da savaşı başlatmasından önceydi. Savaşın patlak verdiği 24 Şubat’tan kısa bir süre sonra Rus askerleri, Nikopol’ün karşısında yer alan ve Avrupa’nın en büyük nükleer santralinin yer aldığı Energodar şehrinde kontrolü ele geçirdi. O dönem Energodar’da çıkan çatışmalar, uluslararası toplumu 1986’da Çernobil’dekine benzer bir facianın yaşanması konusunda endişelendirmişti. Ancak yanmış bir idari bina dışında altı reaktör sağlam görünüyordu.
Dinyeper Nehri, Nikopol sakinleri ile Rus güçlerini birbirinden ayıran doğal bir sınır haline geldi.
AFP'ye konuşan bir asker, “Suya girmek yasak. Bu çok tehlikeli” dedi. Nehri geçmeleri halinde Rus güçleriyle mücadele etmek için sahilde tüm hazırlıklar yapılmış.
Nehrin yakındaki bir spor kulübünün sahibi Alexander Zagrydny, karşı yakayı net bir şekilde görmeye imkan tanıyan bir teleskop kurdu. Zagrydny, “Artık Rus zırhlı araçlarını görmüyoruz. Biraz rahatladık” dedi. Ancak Zagrydny artık nehirde yelken açamadığı için üzgün olduğunu ifade etti. Nikopol’ün diğer sakinlerinde olduğu gibi eşiyle birlikte kenti terk eden 50'li yaşlardaki Zagrydny "Dinyeper’siz bir hayat hayal edemiyorum. Çocukluğumdan beri burada dolaşırım" diyerek iç çekti.
Dinyeper’i kontrol altına almak, savaşın ilk günlerinde Kremlin'in başlıca hedefi olarak görülüyordu.
Rusya'dan doğan ve yaklaşık 2 bin 300 kilometre uzunluğundaki nehir, Belarus’tan geçtikten sonra Ukrayna’nın içinden Karadeniz'e doğru bin kilometreden (600 mil) fazla yol kat ediyor.
Batılı bir askeri uzman, Rus ordusunun başkent Kiev'i işgal etme gücü olduğu yönündeki görüşün baskın olduğu Şubat ayının sonunda yaptığı açıklamada, "Dinyeper boyunca geçiş noktalarını kontrol ettiğinizde, bu size Ukrayna'nın doğusu ve batısı arasında gerçek bir hareket özgürlüğü verir" ifadesini kullanmıştı.
Ancak Rus birlikleri, kuzey cephesinde tekrarlanan aksiliklerle karşılaştı ve ardından tüm dikkatini Rus destekli ayrılıkçıların 2014'ten beri Kiev ile savaş halinde olduğu doğu bölgesi Donbass’a ve güneye yoğunlaştırmak amacıyla kuzey cephesinden çekildi.
Washington'daki Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nden analist Andrew Lohsen, "Daha önce Rusya'nın Dinyeper’e nasıl ilerleyeceği ve onu nasıl kontrol altına alıp batıya doğru ilerleyeceği hakkında konuşuluyordu. Şimdi daha çok Rusya’nın kazanımlarını korumasına yardımcı olabilecek bir savunma sınırı gibi görünüyor.
Lohsen, “Rus güçlerin Ukrayna’nın diğer şehirlerini ele geçirme konusunda başarısız olması göz önüne alındığında, Rus güçleri Mariopul’de yaptığı gibi imha etme yoluna başvurmadığı sürece Zaporijya ve Dinyeper şehirlerini ele geçirmesi oldukça zor” dedi. Dinyeper Nehri’ne kıyısı bulunan Zaporijya ve Dinyeper şehirlerinin savaş öncesi nüfuslarının sırasıyla 800 bin ve 1 milyon olduğu biliniyor.
Nehir üzerine inşa edilen 6 hidroelektrik barajından birinin Zaporijya’da bulunduğuna işaret eden Lohsen, Energodar nükleer santralinin nehre çok fazla uzak olmaması nedeniyle Zaporijya’da olası bir yıkımın felaket sonuçlara yol açacağına işaret etti.
Odessa Ulusal Ekonomi Üniversitesi Rektörü Anatoliy Kovalyov, Dinyeper’in Ukrayna için bir can simidi olduğunu ve toplam elektrik üretiminin yüzde 10'unu karşıladığını ve savaşın bitmesinin ardından Ukrayna’nın yeniden imarına imkan sağlayacağını kaydetti.
Kovalyov’a göre nehrin önemi, ülkenin maden kaynaklarının bulunduğu Doğu ile bu kaynakların işlendiği Batı’yı birleştiren otuz köprüde yatmakta. Kovalyov, "Ukrayna'nın tüm ekonomisi (Dinyeper’in iki yakası arasındaki) ulaşıma bağlı" ifadesini kullandı.
Kovalyov ayrıca Ukrayna güçlerinin en önemli görevinin “sağlam ve birleşik bir devletin garantisi olan bu köprüleri korumak” olduğunu vurguladı.



BRICS zirvesi Gazze'de koşulsuz ateşkes çağrısı yaptı

Rio de Janeiro'da düzenlenen BRICS zirvesinden (AP)
Rio de Janeiro'da düzenlenen BRICS zirvesinden (AP)
TT

BRICS zirvesi Gazze'de koşulsuz ateşkes çağrısı yaptı

Rio de Janeiro'da düzenlenen BRICS zirvesinden (AP)
Rio de Janeiro'da düzenlenen BRICS zirvesinden (AP)

BRICS liderleri, Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde dün düzenlenen zirvede, müzakerecilere, Gazze Şeridi'nde 22 aydır devam eden savaşı sona erdirmek için koşulsuz ateşkes çağrısında bulundu.

Grup ortak açıklamada, “Tüm tarafları, ateşkesin derhal, kalıcı ve koşulsuz olarak sağlanması ve İsrail güçlerinin Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi için iyi niyetle ek müzakerelere katılmaya çağırıyoruz” dedi.

Grup ülkeleri, İran'a yönelik “askeri saldırıları” kınayarak, bunların “uluslararası hukuku ihlal ettiğini” ifade etti. Ancak açıklamada, İran'ın askeri ve nükleer tesisleri ile diğer tesislerine saldırı düzenleyen İsrail ve ABD'nin adı açıkça geçmedi.

Brezilya Cumhurbaşkanı Luiz Inácio Lula da Silva, dün zirve sırasında, “İsrail'in Gazze'de işlediği soykırımı görmezden gelmeye devam etmememiz” çağrısında bulundu.

Lula açılış konuşmasında şunları söyledi: “Hamas'ın işlediği terör eylemlerini hiçbir şey haklı çıkaramaz. Ancak İsrail'in Gazze'de işlediği katliamları, masum sivillere yönelik katliamları ve açlığı bir savaş silahı olarak kullanmasını görmezden gelmeye devam edemeyiz.”

Savaş, 7 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail'e düzenlediği benzeri görülmemiş saldırının ardından patlak verdi. Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre saldırıda çoğu sivil olmak üzere bin 219 kişi hayatını kaybetti. Hamas'ın yönettiği ve Birleşmiş Milletler tarafından güvenilir kabul edilen Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, İsrail'in saldırıya yanıtında Gazze'de çoğu sivil olmak üzere en az 57 bin 418 Filistinli hayatını kaybetti.