"Açlığı başına vuran" solucanlar yemek yemeleri gerektiğinde riskli seçimler yapıyor

Araştırmaya göre "açlığı başına vuran" solucanlar yemek yemeleri gerektiğinde "riskli seçimler yapıyor" (Salk Enstitüsü)
Araştırmaya göre "açlığı başına vuran" solucanlar yemek yemeleri gerektiğinde "riskli seçimler yapıyor" (Salk Enstitüsü)
TT

"Açlığı başına vuran" solucanlar yemek yemeleri gerektiğinde riskli seçimler yapıyor

Araştırmaya göre "açlığı başına vuran" solucanlar yemek yemeleri gerektiğinde "riskli seçimler yapıyor" (Salk Enstitüsü)
Araştırmaya göre "açlığı başına vuran" solucanlar yemek yemeleri gerektiğinde "riskli seçimler yapıyor" (Salk Enstitüsü)

Bilim insanları "aç ve öfkeli" olduğumuzda niçin mantıksız davranışlar sergilediğimizin nedenini bulmak için etraflıca bir araştırma yaptı.
Salk Enstitüsü'nden araştırmacılar, solucanları inceleyerek bağırsak hücrelerindeki proteinlerin dinamik hareketlerle açlık sinyallerini ilettiğini, bunun da solucanı gıda için zehirli engelleri aşmaya ittiğini keşfetti.
Bilim insanları bu bulgunun insanlar için de geçerli olabileceğine, böylece de yemek bulabilmek için neden zorlayıcı şeyler yapabileceğimizi açıklayacağına inanıyor.
Çalışmanın kıdemli yazarı Sreekanth Chalasani şunları söyledi:
"İster mütevazı bir solucan ister karmaşık bir insan olsun, tüm hayvanlar hayatta kalmak için kendilerini beslemekle ilgili seçimler yapar. Moleküllerin hücre altı hareketi bu seçimleri yönlendiriyor olabilir ve belki de bu tüm hayvan türleri için temeldir."
Ekip, açlığın nasıl davranış değişikliklerine yol açtığını anlamak için caenorhabditis elegans denen küçük solucanı model olarak kullandı.
PLOS Genetics akademik dergisinde yayımlanan çalışmada araştırmacılar, iyi bilinen bir solucan kovucu olan bakır sülfatı kullanarak aç solucanlarla yiyecekleri arasında engel oluşturdu.
İyi beslenenlere kıyasla iki ila üç saat boyunca yiyecekten mahrum bırakılan solucanlar, yiyeceğe ulaşmak için zehirli bariyeri geçmeye daha istekliydi.
Genetik araçlardan ve görüntüleme tekniklerden faydalanan araştırmacılar bu davranışın ardındaki moleküler mekanizmayı inceledi.
İyi beslenen solucanlarda transkripsiyon faktörleri (genleri "aktif" ve "pasif" hale getiren proteinler) bağırsak hücrelerinin sitoplazmasında yer alıyor.
Fakat aktifleşen transkripsiyon faktörleri çekirdeğe gidiyor.
Ancak MML-1 ve HLH-30 denen bu transkripsiyon faktörleri, aç solucanlarda yeniden sitoplazmaya geliyor.
Bilim insanları bu transkripsiyon faktörlerini yok ettiğinde aç solucanlar zehirli bariyeri geçmeye çalışmayı bıraktı. Bu da MML-1 ve HLH-30'un, açlığın hayvan davranışını değiştirmesini kontrol etmede kilit rol oynadığını gösteriyor.
Araştırmacılar, MML-1 ve HLH-30 hareket halindeyken bağırsaklarda insülin benzeri bir peptit olan ve INS-31 denen proteinin salgılandığını da ortaya çıkardı.
INS-31 peptitleri daha sonra nöronlar üzerindeki reseptörlere bağlanarak açlıkla ilgili bilgileri iletiyor ve riskli gıda arama davranışlarına neden oluyor.
Chalasani'nin laboratuvarında doktora sonrası araştırmacısı ve çalışmanın ortak baş yazarı Molly Matty, "C. elegans solucanları, düşündüğümüzden daha sofistike" dedi. Bağırsakları yiyecek eksikliğini sezip bunu beyne bildiriyor. Transkripsiyon faktörlerinin bu hareketlerinin, hayvanı yemeğe ulaşmak için nahoş bir engelden geçmek gibi risk-ödül kararları vermeye yönlendiren şey olduğunu düşünüyoruz.
Ekip, bu bulguların gelecekte insanlar gibi diğer hayvanların konfor yerine temel ihtiyaçlara nasıl öncelik verdiğiyle ilgili fikir sağlayabileceğine inanıyor.

 



Küçük bir balıkta, sadece insanlarda görülen bir öz farkındalık saptandı

En fazla 14 santimetreye ulaşabilen Labroides dimidiatus türündeki balıklar, kavgaya girmeden önce aynada kendilerini kontrol ediyor (Osaka Metropolitan Üniversitesi)
En fazla 14 santimetreye ulaşabilen Labroides dimidiatus türündeki balıklar, kavgaya girmeden önce aynada kendilerini kontrol ediyor (Osaka Metropolitan Üniversitesi)
TT

Küçük bir balıkta, sadece insanlarda görülen bir öz farkındalık saptandı

En fazla 14 santimetreye ulaşabilen Labroides dimidiatus türündeki balıklar, kavgaya girmeden önce aynada kendilerini kontrol ediyor (Osaka Metropolitan Üniversitesi)
En fazla 14 santimetreye ulaşabilen Labroides dimidiatus türündeki balıklar, kavgaya girmeden önce aynada kendilerini kontrol ediyor (Osaka Metropolitan Üniversitesi)

Bir balık türünün sadece insanlarda görülen bir öz farkındalığa sahip olduğu ortaya çıktı. 

Kişinin, kendisinin ayrı bir birey olduğunu anlama becerisini ifade eden öz farkındalık daha önce çeşitli türde hayvanlarda saptanmıştı. 

Bunun yanı sıra kişinin sadece kendisinin farkında olabileceği, iç dünyasıyla ilgili bir öz farkındalık biçimi de var. Örneğin amaçlar, istekler, zihindeki beden imgesi veya birine karşı hissedilen duygular bu sınıfta yer alıyor.

Bugüne kadar insan dışında hiçbir canlıda bu öz farkındalık biçimi görülmemişti. 

Scientific Reports adlı hakemli dergide bugün (11 Eylül) yayımlanan makalede, Labroides dimidiatus adlı bir çöpçü balık türünün bu beceriye sahip olduğu kaydedildi.

Daha önce çöpçü balıkların fotoğrafta kendini tanıyabildiği bulunurken, bu tür ayna testini de geçmişti.

Yeni araştırmayı yürüten ekip, akvaryumdaki balıklara başka çöpçü balıkların fotoğraflarını gösterdi. Görüntülerdeki hayvanların boyutu, akvaryumdakilerden yüzde 10 büyük veya küçüktü.

Bu deneyde balıklar fotoğrafını gördükleri rakiplerinin boyutuna bakmadan saldırıya geçti. 

Araştırmacılar daha sonra aynı testi ayna ekleyerek yürüttü. Önce aynada kendisini süzen balıklar bu sefer fotoğrafta kendilerinden büyük balıklara saldırmamayı tercih etti. 

Japonya'daki Osaka Metropolitan Üniversitesi'nden Taiga Kobayashi, yazarları arasında yer aldığı çalışma hakkında şöyle diyor:

Bu beklenmedik bir durumdu çünkü balık, boyutu ne olursa olsun rakiplerine karşı her zaman saldırganlık gösteriyordu.

Araştırmacılar akvaryumu, balığın ayna ve diğer balıkların fotoğrafını aynı anda göremeyeceği şekilde bölmüştü. 

Bu nedende saldırıya geçip geçmeyeceğini hesaplayan hayvan, muhtemelen aynada kendisini tarttıktan sonra zihninde vücut büyüklüğüne dair imgeye göre karar veriyor. 

Kobayashi, balıkların aynayı karar verme aracı olarak kullanacak zekaya sahip olduğunu düşünüyor. 

Doktora öğrencisi Kobayashi, "Balıkların aynayı bir araç olarak kullanabildiğine dair sonuçlar, insan ve insan dışı hayvanların öz farkındalığı arasındaki benzerlikleri açığa çıkararak bu özelliğin nasıl evrimleştiğine ışık tutacak önemli ipuçları sağlayabilir" diyor.

Independent Türkçe, SciTechDaily, New Scientist, Scientific Reports