Almanya’daki bir hapishanede mahkumlar özgür yaşama hazırlanıyor

Almanya’daki bir hapishanenin önünde bulunan dikenli teller (Reuters-Arşiv)
Almanya’daki bir hapishanenin önünde bulunan dikenli teller (Reuters-Arşiv)
TT

Almanya’daki bir hapishanede mahkumlar özgür yaşama hazırlanıyor

Almanya’daki bir hapishanenin önünde bulunan dikenli teller (Reuters-Arşiv)
Almanya’daki bir hapishanenin önünde bulunan dikenli teller (Reuters-Arşiv)

Almanya’nın Saksonya eyaletinde bulunan küçük hapishaneyi ziyaret eden herkes, Dresden’deki sıradan bir ev gibi zili çalarak içeri girebilir.
Hapishanelerde kilitler, pencerelerde parmaklıklar ve sıkı güvenlik prosedürleri bulunur. Ancak bu hapishanede bunun yerine mahkumların kendilerini bekleyen özgür hayatla başa çıkmalarına yardım etmeye odaklanıyor.
DPA’nın haberine göre, söz konusu hapishaneyi yöneten Anke Soldner, tıpkı diğer hapishanelerin kapı ve pencerelerindeki parmaklıkların yaptığı gibi buradaki sosyal dokunun insanları içeride tuttuğunu söyledi.
Soldner, “İnsanlar burada kendilerini iyi hissediyorlar ve bu yüzden kaçmıyorlar” dedi.
Eyalet Adalet Bakanlığı’na göre, hapishane Almanya’da türünün ilk örneği.
Federal suçlulara yardım derneğine başkanlık eden sosyolog Klaus Roggenthin, yeni bir proje olan hapishaneyi küçük ama yine de atılmış bir adım olarak nitelendirdi.
Soldner, “Bazı mahkumlar, uzun bir tutukluluk döneminden sonra özgür bir yaşama geçişin zor olduğunu ve bu nedenle yardıma ihtiyaç duyduklarını düşünüyor. Örneğin, çamaşır makinesinin nasıl çalıştığını açıklayarak başlıyoruz ve günlük soruları yanıtlıyoruz” dedi.
Bu projede mahkumların hala hapisteyken dış dünyayla istikrarlı ilişkiler kurmalarına yardımcı olmanın amaçlandığını söyleyen Soldner, böylece eski kalıplara geri dönmemeleri ve serbest bırakıldıktan sonra eski suçlu tanıdıklarıyla temasa geçmemelerinin hedeflendiğini belirtti.
Roggenthin ise, “Hapishane, insanların hayatlarını cezadan uzak ve başarılı bir şekilde düzenlemelerini sağlamaya yönelik olmalıdır. Ancak, hapishane sistemleri yalnızca cezalandırmaya yönelik” şeklinde konuştu.



Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
TT

Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)

İsrail'de 7 Ekim 2023'te Hamas'ın düzenlediği saldırıya ilişkin komplo teorileri tehlikeli bir boyuta ulaştı. İktidardaki Likud partisinden Knesset üyesi Tali Gottlieb, saldırı sırasında güvenlik güçlerinin (ordu, istihbarat ve polis) başındaki kişileri, Başbakan Binyamin Netanyahu'yu devirmek için komplo kurmakla suçladı ve tutuklanıp idam edilmelerini istedi.

Netanyahu'nun yakın çevresinden biri olarak bilinen Gottlieb, güvenlik teşkilatlarının başkanlarının Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e saldırı planından haberdar olduğunu ve bu saldırıyı önleyebilecekleri halde önlemediklerini belirtti.

Güvenlik şeflerinin bunu "ülkeyi Netanyahu'ya karşı öfkeyle doldurmak ve bunun sonucunda halkın sokaklara çıkıp onu devirene kadar yürümesini sağlamak" için yaptıkları suçlamasını sürdürdü. Bu nedenle, "vatana ihanet" suçlamasıyla tutuklanmalarını ve idam edilmelerini talep etti.

Şarku’l Avsat’ın Maariv gazetesinden aktardığına göre Gottlieb, Genel İstihbarat Servisi (Şin Bet) başkanı Ronen Bar'ın "kronik ve son derece tehlikeli bir komplocu" ve "Korkutucu yalanlar yaymada usta" olduğunu söyledi.

Savaşın ikinci günü, yukarıda bahsi geçen 8 Ekim'de Netanyahu'ya "bu kurumların tüm liderlerini görevden alması gerektiğini" söylediğini açıkladı; "Herhangi bir başkan: Genelkurmay, Mossad, Şin Bet ve Ulusal Güvenlik. İhanet ettiler” ifadelerini kullandı.

Gazetecinin “Sence hainlerin cezası nedir?” sorusuna, “ölüm cezası” diye cevap verdi.

Milletvekili, suçlamalarıyla ilgili bir soruşturma komisyonu kurulmasını reddetti, çünkü “bu askeri liderler yargıçlar üzerinde çok büyük bir nüfuza sahip ve kimse onlara suçlama yöneltmeye cesaret edemez” iddiasında bulundu.

Ona göre “tek çözüm”, “hükümet kararıyla onları görevlerinden uzaklaştırmak. Hükümet herkesten üstündür.”

Komplo teorileri İsrail'de, özellikle de iktidardaki sağ kesim arasında yaygın.

Bazı sağcı destekçiler, “İsrail istihbarat ve ordu mensupları Gazze'de karıncaların bile hareketini biliyorlar, (Hamas'ın) neredeyse alenen planladığı saldırıdan haberi olmamaları mantıklı değil” diyorlar.

Bu kişiler, “gözetleme görevlileri uyarıda bulunmuş ve tatbikatlarla ilgili fotoğraf ve bilgiler sunmuş” olduğunu iddia ediyorlar. Bu nedenle, “7 Ekim'deki saldırıya şaşırmış olmaları mantıklı değil. Ancak haberleri gizlediler ve (Hamas'ı) serbest bıraktılar” iddiasını dile getiriyorlar.

Bu teoriyi savunanlar arasında Netanyahu'nun en büyük oğlu Yair ve Netanyahu'nun hizmetinde çalışan internet ordusu da bulunuyor.