Yeni Seçim Komisyonu’nun yapısı, Tunus’ta sert eleştirilere yol açtı

Geçen hafta sonu Cumhurbaşkanı Said’in yandaşlarının başkentin merkezinde düzenlediği gösterilerden bir fotoğraf (EPA)
Geçen hafta sonu Cumhurbaşkanı Said’in yandaşlarının başkentin merkezinde düzenlediği gösterilerden bir fotoğraf (EPA)
TT

Yeni Seçim Komisyonu’nun yapısı, Tunus’ta sert eleştirilere yol açtı

Geçen hafta sonu Cumhurbaşkanı Said’in yandaşlarının başkentin merkezinde düzenlediği gösterilerden bir fotoğraf (EPA)
Geçen hafta sonu Cumhurbaşkanı Said’in yandaşlarının başkentin merkezinde düzenlediği gösterilerden bir fotoğraf (EPA)

Tunus’ta yeni Seçim Komisyonu üyelerine dair yeni atamalar, sert bir eleştiri dalgasına ve Tunus sokakları ve politikacıların ‘atamaların, adam kayırmacılıkla yapıldığı’ iddialarına ilişkin birçok soru işaretine yol açtı. Siyasi olaylar hakkında birçok takipçi, Seçim Komisyonu üyelerinin Cumhurbaşkanı Kays Said’i savunanlardan ve muhaliflerine sürekli eleştiri yöneltenlerden seçildiğine dikkati çekti. 
Geçen pazartesi günü Cumhurbaşkanı Said, Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu’nun oluşumunu içeren bir cumhurbaşkanlığı emri yayınlamıştı. Karar, muhaliflerin eleştirilerine neden oldu. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi, 25 Temmuz'da yapılması planlanan siyasi reformlarla ilgili bir referanduma hazırlık amacıyla Resmi Gazete’de yayınlandı. Bu adımla Said, geçen yılın Aralık ayında açıkladığı onarıcı programının önemli bir aşamasını başlatmış ve yeni komisyonun denetiminde halk referandumuna ve ayrıca 17 Aralık’ta yapılması planlanan parlamento seçimlerine zemin hazırlamış oldu.
Feshedilmiş komisyonun yerine geçecek olan yeni komisyon başkanlığı, üç yeni yargıç Habib er-Rubai, Mahir el-Cedidi ve Mahmud el-Vaer’in yanı sıra  komisyonun eski üyelerinden Sami bin Selame ve Muhammed et-Talili Mansuri’nin desteğiyle Seçim Komisyonu Başkanı Nebil Bakun’un eski yardımcısı Faruk Bouasker’a verildi.
Öte yandan bazı kadın dernekleri ve kadınların siyasi çalışmalara katılımlarını talep eden birçok taraf, Seçim Komisyonu’nun yeni yapısında herhangi bir kadının adının geçmesini protesto etti. Ayrıca eski komisyonların, komisyonun eski sözcüsü Hasna bin Süleyman ve Lamia er-Razkuni gibi kadınları içermesi sonrasında bu adımın, kadın ve erkek arasındaki tüm sorumluluklarda eşitlik ilkesinde ısrar eden kadın hakları örgütlerinin sorularını artıracağı vurgulandı.
Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu Yönetim Kurulu’nun yeni üyelerine ilişkin cumhurbaşkanlığı kararnamesi hakkında çeşitli yorumlar yapıldı. Bu çerçevede Tunus Genel İşçi Sendikası Başkanı Nureddin et-Tabbubi, düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı Said’in seçim komisyonu üyelerini değiştirmekte özgür olduğunu söyledi. Tabbubi, “Ancak adımlarının sonuçlarına katlanacak” dedi.
Aynı şekilde Toplumsal Hareketlerin Ulusal Koordinasyonu (bağımsız), 10 Mayıs’ta ‘Ateşkes bitti’ sloganıyla bir oturma eylemi düzenledi. Eylemde ayrıca “İş istiyoruz”, “Devletin prestiji, vatandaşlarının prestijinden gelir” ve “Toplumsal sorunları ve yanmış konuları çözmeden diyalog olmaz” sloganları atıldı. Eylemciler, Cumhurbaşkanı’na ‘yıllardır bekleyen sorunlara acil bir çözüm bulma, bir sonraki aşama için net bir strateji sunma, toplumsal sorunlara en yüksek önceliği verme, çevreyi koruyan yasalar hayata geçirme, halk ve dezavantajlı gruplar için alternatif bir kalkınma yol üretme’ çağrısında bulundu.
Koordinasyon ayrıca, toplumsal hareket aktivistlerine yönelik yargısal takibin durdurulması çağrısının ve hala adalet bekleyen devrim şehitlerinin ve yaralıları konusunun yanı sıra, 45 yaş üstü işçiler, doktorlar, iş arayanlar, 38 sayılı yasa uyarınca iş arayanlar ve Tunuslu Öğrenciler Genel Birliği meseleleri başta olmak üzere yıllardır askıda kalmış konulara çözüm bulma çağrısı yaptı.



Sudani: Şara'nın Bağdat zirvesine katılımı herkes için önemli

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
TT

Sudani: Şara'nın Bağdat zirvesine katılımı herkes için önemli

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta

Bağdat'ta yapılacak Arap zirvesi için geri sayım başlarken Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Suriye Devlet Başkanı'nın zirvede bulunmasının Suriye'nin yeni vizyonunu netleştirmek açısından çok önemli olduğunu söyledi.

17 Mayıs 2025'te Bağdat'ın ev sahipliği yapacağı Arap Birliği Konseyi'nin zirve düzeyindeki 34. toplantısına Cumhurbaşkanı Ahmed el- Şara'nın katılımı konusunda görüş ayrılıkları yaşanıyor.

ABD'li gazeteci Tim Constantine verdiği bir röportajda Sudani, Arap zirvesine Bağdat'ta ev sahipliği yapmanın Irak'ın bölgedeki rolünü ve dengeli ilişkilerini vurgulamak açısından önemli olduğunu söyledi. Sudani, “Biz sadece ev sahibi ülke değil, aynı zamanda Ortadoğu'daki çeşitli krizlere yönelik çözümlerin başlatıcısı olacağız” dedi.

Suriye Cumhurbaşkanı'na yaptığı davetin Arap Birliği sisteminin bilinen protokolü çerçevesinde gerçekleştiğini belirten Sudani, “Suriye'deki siyasi süreç ve değişimin niteliği ne olursa olsun Suriye devletini temsil eden kişi Cumhurbaşkanı Şara'dır ve onun varlığı yeni Suriye'nin geleceğine ilişkin vizyonunu herkesin önünde netleştirmek açısından önemlidir. Suriye bizim ve tüm Araplar için güvenlik ve istikrar konusunda çok önemli bir meseleyi temsil ediyor ve biz Suriye'nin istikrarı, geleceği ve yeniden inşası konusunda istekliyiz" dedi.

gthyju
Katar Emiri Temim bin Hamad (sağda), Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara (Wa'i).

Irak Başbakanı ülkesinin Irak'ın ulusal güvenliğinin bir parçası olduğu için Suriye'nin güvenlik ve istikrarına olan bağlılığını yineleyerek tüm vatandaşların haklarının garanti altına alınmasına, insan haklarına saygı gösterilmesine, aşırılık ve terörizmin reddedilmesine ve devlet kurumlarının nasıl inşa edileceğine dair net pozisyonlara sahip olunmasına dayanan kapsamlı bir siyasi süreç olmasını umduğunu ifade etti.

Koordinasyon Çerçevesi koalisyonunun önde gelen güçleri Şara'nın Arap zirvesine davet edilmesine karşı çıkmıştı ve bu tutum Sudani'nin Katar'ın başkenti Doha'ya yaptığı ve Katar Emiri Temim bin Hamad'ın huzurunda Şara ile bir araya geldiği ziyaretin ardından daha da şiddetlendi.

Koordinasyon Çerçevesi, Arap Zirvesi'nin başarısını desteklediğini ve liderlerin zirveye katılımının bir “hükümet meselesi” olduğunu açıkladı.

Irak bir savaş bölgesi değil

Arap zirvesinin başlamasına yaklaşık iki hafta kala ülkesinin algılandığı gibi bir savaş bölgesi olmadığını ifade eden Sudani, “Sahadaki göstergeler farklı, başkent halkı gece geç saatlere kadar dolaşıyor ve ülke, sonuncusu Kerkük petrol sahalarında BP'den alınan sözleşme olmak üzere 88 milyar doları aşan yatırımlara girdi. Dünyanın farklı yerlerinden gelen turistler var ve onları Irak-Suriye sınırı yakınlarındaki Hatra'da ve Hıristiyanların hac ziyareti yaptığı Ur bölgesinde gördüm, yani olumsuz olarak tasvir edilenden farklı bir yaşam var” şeklinde konuştu. Sudani hükümetin önündeki zorluğun, son yirmi yılda yaşanan pek çok engel ve yaygın yolsuzluk nedeniyle vatandaşların devlet kurumlarına olan güvenini yeniden tesis etmek olduğunu belirtti.

ABD ile ilişkiler konusunda ise Sudani, “Irak'ı ABD'ye bağlayan tek şeyin güvenlik dosyası olmadığını” vurgulayarak şunları söyledi: “Önemli ekonomik ilişkilerimiz var ve büyük ABD şirketleriyle çeşitli alanlarda büyük sözleşmelerimiz var ve ABD arabalarından ithal ettiklerimizin değeri 4 milyar dolara ulaşıyor ve Başkan Trump tarafından uygulanan yeni tarifeler bize üçüncü bir ülke üzerinden yansıyor.”