ABD'de kürtaj protestoları sürüyor: Yüksek Mahkeme yargıçlarının koruması artırıldı

Ünlü kelime oyunu Wordle da "fetüs" kelimesiyle tepki topladı

Washington'daki Yüksek Mahkeme önünde geçen hafta toplanan ve kürtajı destekleyen yüzlerce gösterici protesto düzenlemişti (Reuters)
Washington'daki Yüksek Mahkeme önünde geçen hafta toplanan ve kürtajı destekleyen yüzlerce gösterici protesto düzenlemişti (Reuters)
TT

ABD'de kürtaj protestoları sürüyor: Yüksek Mahkeme yargıçlarının koruması artırıldı

Washington'daki Yüksek Mahkeme önünde geçen hafta toplanan ve kürtajı destekleyen yüzlerce gösterici protesto düzenlemişti (Reuters)
Washington'daki Yüksek Mahkeme önünde geçen hafta toplanan ve kürtajı destekleyen yüzlerce gösterici protesto düzenlemişti (Reuters)

ABD'de Yüksek Mahkeme'nin kürtajı anayasal hak olarak belirleyen yasayı iptal etmeye hazırlandığı iddiaları gündemden düşmüyor. Bunun üzerine yaşanan protestolara karşıysa güvenlik güçleri yargıçlara ek koruma sağlandığını açıkladı.
Adalet Bakanlığı'na bağlı çalışan federal güvenlik birimi Marshals Service, pazartesi yaptığı açıklamada Yüksek Mahkeme yargıçlarının korunmasından sorumlu ekiplere "artan güvenlik endişeleri nedeniyle" ek destek verdiklerini duyurdu.
Aynı gün ABD Senatosu, Yüksek Mahkeme'deki 9 yargıcın birinci dereceden akrabalarının korunması için gerekli görüldüğü halde Marshals Service tarafından destek sağlanmasına ilişkin bir yasa tasarısını oybirliğiyle onayladı. Fakat tasarının kabul edilebilmesi için Temsilciler Meclisi'nden de geçmesi gerekiyor.
ABD'nin önde gelen Politico gazetesinin geçen hafta sızdırdığı bir Yüksek Mahkeme karar taslağında, ülke genelinde kürtaj hakkını anayasal olarak garanti altına alan 1973 tarihli "Roe-Wade kararını" iptal etmeye hazırlandığı öne sürülmüştü.
Mahkemenin muhafazakar yargıçlarından Samuel Alito tarafından kaleme alındığı ileri sürülen taslak görüşte, 1973'teki kararın yanlış olduğu ve kaldırılması gerektiği savunuluyor.
ABD gündeminde yankıları süren gelişmelerin ardından karara karşı çıkan birçok kişi protesto düzenledi.
Pazartesi gecesi Virginia eyaletindeki Alexandria şehrinde yer alan Alito'nun evinin önünde, solcu Shut Down DC liderliğinde toplanan bir grup, "Mahkemeyi iptal edin!" sloganları atarak gösteri yaptı.
Pazar günüyse kürtaj karşıtı Wisconsin Family Action adlı grubun merkezine kimliği belirsiz kişilerce Molotof kokteyli saldırısı düzenlenmişti.
Merkezin duvarın spreyle yazılan bir mesajda da "Eğer kürtaj güvenli değilse, siz de güvende değilsiniz" ifadeleri yer almıştı.
​​​​Maryland eyaletinin Chevy Chase şehrinde de cumartesi günü yaklaşık 100 kişilik bir grup, Yüksek Mahkeme yargıçları Brett Kavanaugh'nun evinden John Roberts'ın evine kadar yürüyüş düzenlemişti.
Öte yandan ABD Yüksek Mahkemesi, sızdırılan taslağın gerçek olduğunu fakat mahkemenin nihai kararı olmadığını belirterek, konuyla ilgili soruşturma başlatıldığını ifade etmişti.
"Kürtaj temel bir haktır" diyen ABD Başkanı Joe Biden ise protestolarda vandalizme yer olmadığını belirtmişti.
Wordle da tepki topladı
Yasanın iptaline ilişkin tartışmalar gündemdeyken, ünlü kelime oyunu Wordle'da 9 Mayıs'ta doğru yanıt olarak çıkan "fetüs" kelimesi de tepki topladı.
Uygulamanın sahibi olan ABD'nin prestijli gazetelerinden New York Times ise açıklamasında kelime seçiminin "kasten yapılmadığını ve tamamen rastlantı" olduğunu savundu.
Açıklamada oyunun "gündemdeki gelişmelerden uzak tutulduğu" da ileri sürüldü.
Independent Türkçe, BBC, Guardian

 



Netanyahu: Ortadoğu'nun çehresini değiştireceğiz

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
TT

Netanyahu: Ortadoğu'nun çehresini değiştireceğiz

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün akşam yaptığı açıklamada, İsrail'in İran'a yönelik saldırılarıyla ‘Ortadoğu'nun çehresini değiştirdiğini’ söyledi.

Fransız Haber Ajansı AFP’nin aktardığına göre Netanyahu, televizyon ekranlarından yayınlanan bir basın toplantısında, İran'a saldırının başlamasından bu yana elde edilen başarıları anlattı. Bunların başında İranlı üst düzey askeri ve güvenlik yetkililerinin öldürülmesinin geldiğini söyleyen Netanyahu, “Onları tek tek yok edeceğiz” diyerek tehditte bulundu.

İsrail, iki taraf arasında on yıllarca süren gölge savaşlarının ardından geçtiğimiz hafta cuma günü İran'ın çeşitli bölgelerindeki hedeflere sürpriz saldırılar düzenledi. İran ise İsrail'e füze saldırıları ile karşılık verdi. Bu durum daha geniş çaplı bir bölgesel çatışmanın patlak vereceği endişelerini beraberinde getirdi.

Netanyahu, sözlerini şöyle sürdürdü:

Aralarında genelkurmay başkanı, hava kuvvetleri komutanı ve iki istihbarat birimi komutanının da olduğu İran'ın güvenlik liderlerini ortadan kaldırdık. Onları tek tek ortadan kaldırmaya devam ediyoruz.

Üç ana hedefleri olduğunu söyleyen Netanyahu, bunları ‘İran’ın nükleer programını ortadan kaldırmak, balistik füze üretim kapasitesini yok etmek ve (İran'ın Ortadoğu'da desteklediği silahlı gruplara atıfla) terörün merkezini imha etmek’ şeklinde sıraladı. İsrail Başbakanı, “Bu hedefleri gerçekleştirmek için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. ABD ile iyi bir koordinasyon içindeyiz” dedi.

İranlıların yönetimlerine bakış açılarının değiştiğini öne süren Netanyahu, onların, rejimin sandıklarından çok daha zayıf olduğunu fark ettiklerini ve bunun sonuçları olacağını düşündüğünü belirtti. İranlı yetkililere göre İsrail'in saldırılarında şimdiye kadar en az 224 kişi öldü. Ölenler arasında askeri komutanlar, nükleer bilim adamları ve siviller buluyor.

Öte yandan İsrail Başbakanlığı, cuma gününden bu yana İran'ın füze saldırılarında 24 kişinin öldüğünü açıkladı. Bu arada Netanyahu, ABD merkezli televizyon kanalı ABC News’e verdiği demeçte, İran'ın Dini Lideri Ali Hamaney'in öldürülmesinin İran ile çatışmayı sona erdireceğini söyledi.

Netanyahu, İran’ın Dini Lideri Hamaney’in ortadan kaldırılmasının ‘çatışmayı tırmandırmayacağını, aksine sona erdireceğini’ vurgulayarak İran'ı ‘terörizm ve yıkıcılık yaymakla’ suçladı. ABD'nin, İran'ın nükleer programını ortadan kaldırma çabalarında İsrail'i desteklemesinin kendi çıkarlarına olduğunu da sözlerine ekleyen İsrail Başbakanı, çatışmanın gerektiği kadar süreceğini ve İran'ın tehditlerinin bir şekilde ortadan kaldırılacağını belirtti.

Netanyahu, şunları söyledi:

İran sonsuz bir savaş istiyor ve bizi nükleer savaşın eşiğine sürüklüyor... Aslında İsrail'in yaptığı şey bunu engellemek ve bu saldırganlığa son vermek. Bunu ancak kötülüğün güçlerine karşı koyarak başarabiliriz.

İsrail ve İran, cuma gününden bu yana karşılıklı olarak hava ve füze saldırılarını sürdürüyor. Tel Aviv, İran'ın çeşitli askeri ve hayati öneme sahip hedeflerine saldırılar düzenlerken Tahran, İsrail'e yüzlerce balistik füzeyle birkaç dalga saldırı düzenledi. Bu saldırıların sonucunda İsrail’de cuma gününden bu yana en az 24 kişi öldü.