İran ‘toplumsal kargaşa yaratma’ suçlamasıyla iki Avrupalıyı tutukladı

İran dini lideri Ali Hamaney dün Tahran’da öğretmenlere hitap etti. (Hamaney’in internet sitesi)
İran dini lideri Ali Hamaney dün Tahran’da öğretmenlere hitap etti. (Hamaney’in internet sitesi)
TT

İran ‘toplumsal kargaşa yaratma’ suçlamasıyla iki Avrupalıyı tutukladı

İran dini lideri Ali Hamaney dün Tahran’da öğretmenlere hitap etti. (Hamaney’in internet sitesi)
İran dini lideri Ali Hamaney dün Tahran’da öğretmenlere hitap etti. (Hamaney’in internet sitesi)

Avrupa Birliği’nin (AB) Viyana görüşmelerindeki durgunluğa son vermek için çabaladığı bir dönemde İran İstihbarat Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada, bir Avrupa ülkesinin vatandaşı olan 2 kişinin ‘ülkedeki güvenlik ve istikrarı tehdit etme’ suçlamasıyla tutukladı alındığını duyurdu.
Bakanlığın açıklamasına göre, tutuklanan iki kişi, yabancı istihbarat servisleriyle işbirliği içinde İran’da toplumsal istikrarı tehdit etmek amacıyla kaos ve sosyal kargaşa planlamakla suçlanıyor. Açıklamada, iki kişinin öğretmenler başta olmak üzere İran’daki sendikalarla iletişim kurmaya çalıştığı belirtildi.
Açıklamada, tutuklama tarihi ve yeri ya da ‘bir Avrupa ülkesinin vatandaşları’ olduğu belirtilen kişilerin kimliği hakkında detay verilmedi. İran International isimli haber kanalının İngilizce servisi, tutuklanan iki Avrupalının Fransa’daki Ulusal Eğitim, Kültür ve Mesleki Eğitim Federasyonu Uluslararası İlişkiler Departmanı Başkanı Cecile Kohler ve eşi olduğunu iddia etti. İran International’a konuşan kaynaklar, Cohler ve Federasyon üyesi eşinin, Federasyonu temsilen değil, turistik seyahat amacıyla İran’da bulunduklarını söyledi.
İran International’ın aktardığı bilgilere göre, Avrupalı çift 29 Nisan’da İmam Humeyni Uluslararası Havalimanı’na giriş yaptı. Çift iki gün Tahran’da konakladıktan sonra İran’ın orta kesimindeki Kaşan ve İsfahan şehirlerini ziyaret etmeye başladı ve 8 Mayıs’ta tutuklandı.
İsveç Dışişleri Bakanlığı Cuma günü yaptığı açıklamada, erkek bir İsveç vatandaşının İran’da tutuklandığını bildirdi. Bu gelişme, İsveç makamlarının vatandaşlarına güvenlik riski sebebiyle zorunlu haller dışında İran’a seyahat etmeme tavsiyesinde bulunmasından birkaç gün sonra yaşandı.
İranlı eski yargı mensubu Hamid Nuri’nin İsveç’te tutuklanması İran-İsveç ilişkilerinin gerilmesine yol açtı. Nuri 1988’de Gohardaşt Hapishanesi'nde savcı yardımcılığı görevinde bulunduğu sırada Birinci Rehber’in (Humeyni) ‘fetvası’ üzerine siyasi tutuklulara yönelik işkence ve toplu infazlar gerçekleştirmekle suçlanıyor.
İran Yargı Erki Sözcüsü Zebihullah Hudaiyan önceki gün yaptığı açıklamada, İsveç-İran çifte vatandaşı Ahmed Celali hakkında verilen idam kararın kesin olduğunu, yürütmenin durdurulmayacağını ve kararın takvime göre uygulanacağını söyledi. Ancak tarih vermedi. Sözcü Hudaiyan, Celali ile Nuri arasında mahkum takası yapılması ihtimalinin olmadığını söyledi.
Nuri’nin davasında son aşamaya geçilirken İran Celali hakkında verilen idam kararının 21 Mayıs’ta infaz etmeyi planlıyor. İran'ın yarı resmi haber ajansı ISNA haberinde Celali ile Nuri arasında mahkum takası yapılması ihtimalini gündeme getirmesi dikkati çekti.
İstihbarat Bakanlığı’nın iki Avrupalının tutuklandığını duyurmasından iki gün önce İran dini lideri Ali Hamaney şirketlerin özelleştirilmesine yönelik işçi protestolarını ‘hak’ olarak nitelendirmesine rağmen işçi protestoları ile ‘düşmanın hareketleri’ arasında bağlantı kurdu. Hamaney, “Bu protestolarda işçilerimiz düşmanla arasına mesafe çekti. Düşmanın protestolarını istismar etmesine izin vermediler” dedi.
Hamaney’in internet sitesinde yer alan açıklamaya göre Hamaney dün de bir öğretmen topluluğuyla bir araya geldi. Öğretmenlerin ekonomik durumlarının iyileştirilmesini ‘daima’ tavsiye ettiğini söyleyen Hamaney, “Hükümet kurumlarındaki sorunlara rağmen geçim, sigorta, emeklilik ve öğretmenlerin sağlık imkanlarıyla ilgili konulara özel ihtimam gösterilmelidir” dedi.
İran’da hayat şartlarının iyileştirilmesini, emeklilik maaşları ve ücretleriyle ilgili reformların hayata geçirilmesini talep eden öğretmenler aylardır gösteriler düzenliyor.



İsrail, ABD’yi dinlemeden İran’ı vurabilir

 İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
TT

İsrail, ABD’yi dinlemeden İran’ı vurabilir

 İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)

İsrail, ABD Başkanı Donald Trump’ın desteği olmasa bile İran’ın nükleer tesislerine saldırı düzenleyebilir.

Adlarının paylaşılmaması şartıyla Reuters’a konuşan kaynaklar, İsrail’in “gelecek aylarda” İran’ın nükleer tesislerine saldırı düzenleme planının hâlâ masada olduğunu söylüyor.

New York Times’ın (NYT) 16 Nisan’da yayımladığı haberde, İsrail’in İran’ın nükleer tesislerini mayısta vurmak için bir plan hazırladığı ve bunu Washington’la paylaştığı yazılmıştı. Ancak Trump’ın İsrail'in saldırı planını desteklememe kararı alarak müzakere yolunu tercih ettiği aktarılmıştı. Cumhuriyetçi liderse planı “ertelemediğini fakat acelesinin olmadığını” belirtmişti.

Reuters’a konuşan İsrailli yetkililer, Tel Aviv’in saldırı için Trump yönetimine birden fazla plan sunduğunu söylüyor. Bahar sonu ve yaz ayları için yapılan bu planlarda komando birlikleriyle düzenlenecek kara operasyonları ve hava saldırılarının yer aldığı ifade ediliyor.

Diğer yandan ABD’nin onaylamayacağı bir operasyonun, İsrail’in planladığından daha sınırlı kalacağı ve Tahran’ın nükleer silah geliştirme sürecini sadece bir yıllığına geciktirebileceği aktarılıyor.

NYT’nin bugün yayımladığı analizde de İsrail ordusunun saldırı için ABD’den istihbarata ihtiyaç duyacağı belirtiliyor. Ayrıca İran’ın misilleme yapması durumunda Amerikan ordusunun İsrail’e koruma sağlaması gerekeceği ifade ediliyor.

Analizde, ABD-İran arasında nükleer anlaşma görüşmeleri sürerken İsrail’in böyle bir saldırı düzenlemesinin Tel Aviv-Washington hattında gerilim yaratacağı belirtiliyor. Trump’ın Gazze savaşında İsrail’e verdiği desteğin tehlikeye girebileceği yorumu da yapılıyor.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, dünkü açıklamasında Tahran'a saldırı tehdidini yineleyerek "neye mal olursa olsun İran'ın nükleer silah elde etmesini engelleyeceklerini" söylemişti.

Öte yandan ABD-İran müzakerelerini yürüten Trump’ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ve Mossad Direktörü David Barnea’yla dün gizli görüşme yaptığı aktarılıyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla Axios’a konuşan İsrailli yetkililer, Dermer ve Barnea’nın İran’ın nükleer programının durdurulmasını istediğini söylüyor. Witkoff’unsa “nükleer krizin diplomatik yoldan çözümüne” ve İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin durdurulmasına odaklanıldığını söylediği belirtiliyor.

ABD ve İran’dan heyetler, Umman’da 12 Nisan’da yapılan görüşmenin ardından müzakerelerin “olumlu ve yapıcı” geçtiğini bildirmişti. Görüşmelerin ikinci turu İtalya’nın başkenti Roma’da bugün gerçekleştirilecek.

Independent Türkçe, Reuters, Axios, New York Times