Güney Afrika'da kıyıya vuran dev kalamar görenleri şaşırttı

Bu kafadanbacaklılar gözlemlenmesi en zor yaratıklardan biri

Dev kalamarların Latince adı Architeuthis dux (Alison Paulus)
Dev kalamarların Latince adı Architeuthis dux (Alison Paulus)
TT

Güney Afrika'da kıyıya vuran dev kalamar görenleri şaşırttı

Dev kalamarların Latince adı Architeuthis dux (Alison Paulus)
Dev kalamarların Latince adı Architeuthis dux (Alison Paulus)

Güney Afrika'nın Kommetjie bölgesinde 30 Nisan'da sahile gidenler, ilginç bir görüntüyle karşılaştı. Kıyıya vuran dev kalamar, görenleri şaşırttı.
Bu hayvanlar, gözlemlenmesi en zor yaratıklardan biri. Okyanusun 300 ila bin metre derinliklerinde yaşayan dev kalamarlar, nadiren yüzeye çıkıyor.
Bilim insanlarının bu canlılar hakkında sahip oldukları bilgiler, yüzyıllar boyunca sadece karaya vuran veya ispermeçet balinalarının karnında bulunan kalıntılardan elde edildi.
Canlı bir dev kalamarın ilk fotoğrafı 2004'te çekildi.
5 yıl kadar yaşayabilen bu kafadanbacaklılar, 13 metre uzunluğa erişebiliyor.
Güney Afrika'da faaliyet gösteren yaban hayatı koruma kuruluşu Volunteer and Explore'un kurucusu Alison Paulus, Kommetjie'de bulunan hayvanın yaklaşık 2,2 metre uzunluğunda olduğunu söyledi. Paulus, hayvanın kollarıyla ölçülmesi halinde 3,5 metreye ulaşabileceğini söyledi.
Talihsiz yaratığın, bir teknenin çarpası sonucunda karaya vurduğu düşünülüyor. Zira Paulus da "Dokunaçlarının üzerinde uzun bir yarık görebiliyorduk. Bunun, bir teknenin pervanesi yüzünden oluştuğunu düşünüyoruz" dedi.
Hayvan koruma örgütü Cape of Good Hope Society for the Prevention of Cruelty to Animals'tan (SPCA) Jon Friedman, dev kalamarın dişi ve iki yaşında olduğunu söyledi.
Öte yandan SPCA yetkilileri bölgeye varana kadar balıkçılar, hayvanın gözlerini ve dokunaçlarını çoktan çıkarmıştı. DNA analiz için örnek toplayan yetkililer, leşin geri kalanını parçalayıp denize attı.
 
Independent Türkçe, Live Science, IOL



Uzmanlar uyardı: Yaşlanmaya ilgili yaygın bir varsayım yanlış olabilir

Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
TT

Uzmanlar uyardı: Yaşlanmaya ilgili yaygın bir varsayım yanlış olabilir

Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)

Yeni bir çalışma, vücudun yaşlanmaya verdiği doğal tepkiye dair uzun süredir kabul gören bir inanışın yanlış olabileceğini öne sürüyor.

Yaşa bağlı iltihaplanma (inflammaging), ilerleyen yaşla birlikte gelişen kronik, düşük dereceli bir iltihaplanma şeklidir. İltihaplanma vücudu yaralanma veya enfeksiyona karşı korur.

Kronik iltihaplanmanın yaşlanma sürecini hızlandırdığı ve Alzheimer hastalığı, artrit, kanser, kalp hastalığı ve Tip 2 diyabet gibi çeşitli sağlık sorunlarına katkıda bulunduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar çoğu yaşlı kişinin yaşlandıkça iltihaplanmadan muzdarip olacağına uzun zamandır inanıyor.

Ancak bu hafta Nature Aging'de yayımlanan çalışma, sanayileşmemiş bölgelerdeki insanların kentsel bölgelerdekilerden farklı şekilde iltihaplanma deneyimlediğini ve bunun arkasında başka bir neden olabileceğini tespit etti.

Araştırmacılar, Bolivya Amazonları'ndan Tsimane ve Malezya Yarımadası'ndan Orang Asli olmak üzere sanayileşmemiş iki yerli nüfusun yaşantısını İtalya ve Singapur'dan iki grupla karşılaştırdı. 4 gruptan 18 ila 95 yaşındaki yaklaşık 2 bin 800 yetişkinden alınan kan örneklerini karşılaştırdılar.

Kronik enflamasyonun net bir şekilde yaşlanmayla bağlantılı olmayabileceğini, bunun yerine beslenme biçimi, yaşam tarzı ve çevresel faktörlerin önceden  sanılandan daha büyük rol oynadığını buldular.

Çalışma ayrıca sanayileşmemiş gruplardaki iltihaplanmanın, katılımcılar yaşlandıkça artmadığını da gösterdi.

Columbia Üniversitesi'nde çevre sağlığı bilimleri doçenti ve çalışmanın ortak yazarı Alan Cohen bulguların, iltihaplanmanın "şu anda anladığımızdan daha karmaşık" olduğuna işaret ettiğini söylüyor.

The Independent'a konuşan Cohen, "Tsimane ve Orang Asli tüm bu yönlerden bizden farklı" diyor. 

Çalışmamızın anlamı, daha aktif olmamız gerektiğini söylemekten ziyade biyolojiyi iyi anladığımız ve onu hher yönüyle kontrol edebileceğimiz düşüncesine meydan okumak. Yani bu bir uyarıdır: Özellikle iltihaplanmayı azaltmak için belirli gıdaları tüketmekten ve haftalık popüler sağlık trendlerini takip etmekten kaçının.

Öte yandan diğer uzmanlar bu çalışmadan yola çıkarak kesin yargılara varmadan önce bir uyarıda bulunuyor.

Yale Yaşlanma Araştırmaları Merkezi Direktörü Vishwa Deep Dixit, New York Times'a yaptığı açıklamada kirliliğe daha az maruz kalan kişilerde kronik hastalık oranlarının daha düşük çıkmasının şaşırtıcı olmadığını belirtiyor. Virginia Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden farmakoloji alanında öğretim üyesi olan Bimal Desai ise bulguların değerli tartışmalara yol açması gerektiğini ancak "yaşa bağlı iltihaplanma anlatısını baştan yazmadan önce" daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu ekliyor.

Independent Türkçe