NASA görüntüledi: Güneş'te en şiddetli seviyede meydana gelen patlama Atlantik Okyanusu'nu vurdu

Kozmik olay, 2022'nin en şiddetli üçüncü Güneş patlaması oldu

Güneş'teki patlamalar, Dünya'daki elektrik şebekelerine zarar veren radyasyon fırtınalarına neden olabiliyor (NASA)
Güneş'teki patlamalar, Dünya'daki elektrik şebekelerine zarar veren radyasyon fırtınalarına neden olabiliyor (NASA)
TT

NASA görüntüledi: Güneş'te en şiddetli seviyede meydana gelen patlama Atlantik Okyanusu'nu vurdu

Güneş'teki patlamalar, Dünya'daki elektrik şebekelerine zarar veren radyasyon fırtınalarına neden olabiliyor (NASA)
Güneş'teki patlamalar, Dünya'daki elektrik şebekelerine zarar veren radyasyon fırtınalarına neden olabiliyor (NASA)

NASA, Güneş yüzeyinde 3 Mayıs'ta meydana gelen şiddetli patlamayı görüntüledi.
Güneş'in sol alt bölgesindeki bir lekede meydana gelen patlama "X1.1" diye sınıflandırıldı ve Atlantik Okyanusu üzerinde radyo sinyallerini kesintiye uğrattı.
Kozmik olay aynı zamanda 2022'nin en şiddetli üçüncü Güneş patlaması oldu. Yıldızda 19 Nisan'da X2.2 ve 30 Mart'ta X1.3 seviyesinde iki patlama meydana gelmişti.
X sınıfı patlamalar, radyo frekanslarını bozabilen ve bazen astronotları normalden daha yüksek radyasyon seviyelerine maruz bırakabilen en şiddetli seviyede patlamaları ifade ediyor.
Yıldızın en dış katmanında oluşan Güneş lekeleri, çeşitli patlamaların meydana geldiği aktif bölgeler diye tanımlanıyor.
Bunların sıcaklığı, çevrelerine kıyasla sıcaklığı daha düşük olduğundan karanlık lekeler olarak görülüyor.

Bu lekelerde meydana gelen patlamalar, uzaya radyoaktif parçacıkların savrulmasına neden oluyor. Güneş rüzgarı adı verilen bu parçacıklar, gezegenlere ve dolayısıyla Dünya'ya da yönelebiliyor.
Patlamayı resmi Twitter hesabından duyuran NASA, "Güneş patlamaları güçlü radyasyon patlamalarıdır" ifadelerini kullandı:
"Bir patlamadan savrulan zararlı radyasyon, Dünya yüzeyindeki insanları fiziksel açıdan etkileyemez çünkü gezegenin tüm atmosferinden geçemez. Ancak yeterince yoğun olduğunda GPS ve iletişim sinyallerinin iletildiği katmanı bozabilir."
Bu tür patlamalar sırasında gezegenin bazı bölgelerindeki radyo sinyallerinde kesintiler meydana gelebiliyor. Bunlar şiddetine göre R1'den R5'e kadar sınıflandırılıyor.
Bu en son patlama, Atlantik Okyanusu üzerinde R3 seviyesinde bir iletişim kesintisine neden oldu.
Nisan sonunda orta şiddetteki M sınıfı patlamalar yüzünden Asya ve Avustralya'nın bazı bölgelerinde de elektrik kesintileri meydana gelmişti.

Güneş'teki hareketlilik giderek artacak
Bilim insanları, Güneş'teki patlamaların birkaç yıl içinde giderek artacağını ve zirve noktasına ulaşacağını belirtiyor. Çünkü Güneş, şu anda hareketli bir evrede.
Yıldız her 11 yılda bir, sakin veya fırtınalı geçen bir döngüsünü tamamlıyor ve yenisini başlatıyor. Güneş'in 2019'da 25. döngüsüne girdiği biliniyor. Bu döngülerden sakin olanına, yani yıldızdaki patlamaların ve lekelerin minimum seviyeye indiği dönemlere "solar minimum" adı veriliyor.
Güneş lekelerinin arttığı ve patlamaların da sıklaştığı evrelerse "solar maksimum" diye adlandırılıyor.
Uzmanlara göre yıldız şu anda hareketli bir dönemden geçiyor. Ancak henüz başında olduğu için 2022'nin çok şiddetli olaylara tanıklık etmeyeceği düşünülüyor.
2025'teyse solar maksimum evresi zirve noktasına ulaşacak. Bu nedenle bilim insanları özellikle 2025 civarında şiddetli patlamaların Dünya'yı etkilemesini bekliyor.
 
Independent Türkçe, Livescience, NASA



Batılı teknoloji devleri, Çin üretimi yapay zekaya yöneliyor

Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
TT

Batılı teknoloji devleri, Çin üretimi yapay zekaya yöneliyor

Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)

Batılı ülkelerdeki büyük firmalar, Çin üretimi yapay zeka modellerini kullanmaya yöneliyor.

Wall Street Journal’ın (WSJ) analizinde, Amazon Web Services, Microsoft ve Google gibi Amerikan devlerinin, müşterilerine DeepSeek’i bir seçenek olarak sunmaya başladığını yazıyor.

Bu durumun, ABD hükümetinin veri güvenliği nedeniyle Çinli DeepSeek firmasının bazı uygulamalarını devlet cihazlarında yasaklamasına rağmen gerçekleştiğine işaret ediliyor.

Analiz firması Sensor Tower’ın verilerine göre, ABD’li OpenAI firmasının ürettiği ChatGPT en popüler yapay zeka destekli sohbet botu olma özelliğini koruyor. Küresel çapta uygulamanın 910 milyon kez indirildiği belirtiliyor. Çinli mühendislerin tasarladığı DeepSeek ise 125 milyon kez indirildi.

Harvard Üniversitesi’nin haziranda yayımladığı bir çalışmada, Çin’in yapay zekada öne çıkmasını sağlayan iki temel unsurun veri zenginliği ve insan sermayesi olduğu belirtilmişti.

WSJ’nin analizine göre de Amerikan şirketleri daha çok “yapay genel zeka” (AGI) gibi devrimsel ilerlemelere yoğunlaşırken, Çinli firmalar pratik uygulamalarla günlük sorunları çözmeye odaklanıyor. Çinli şirketler aynı zamanda modellerini açık kaynak olarak sunuyor. Bu sayede kullanıcılar modelleri kendi ihtiyaçlarına göre uyarlayabiliyor.

Alibaba’nın “Qwen” adlı açık kaynak modelinin dünya genelinde 100 binden fazla türevi geliştirildi. Haberde, Japonya Ekonomi Bakanlığı için özel yazılımlar geliştiren Tokyo merkezli Abeja şirketinin Google ve Meta yerine Qwen’i tercih ettiğine dikkat çekiliyor.

DeepSeek, diğer yapay zeka şirketlerine kıyasla düşük maliyetle ve az sayıda çip kullanarak geliştirdiği açık kaynaklı yeni modeli DeepSeek-R1'i, 20 Ocak'ta piyasaya sürmüştü. ABD’li şirketlerle yarışan modelleri daha ucuza geliştirip sattığını öne süren DeepSeek, Nvidia'dan Microsoft'a kadar teknoloji devlerinin yüzlerce milyar dolar değer kaybetmesine neden olmuştu.

Batılı ülkeler, DeepSeek’in siber güvenliği ihlal ettiğini ve verilerin Pekin yönetimiyle paylaşılmasını sağladığını öne sürmüş, firmaysa iddiaları yalanlamıştı.

Güney Afrika’daki Witwatersrand Üniversitesi, DeepSeek’in diğer yapay zeka modellerine göre daha iyi veri güvenliği sağladığını savunuyor. Üniversite yetkililerinden Tarık Surtee, “Açık kaynaklı olması ve çevrimdışı kullanılabilmesi, verilerimizi koruyor” diyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, RT