Filistin'in Doha Büyükelçiliği'nde Ebu Akile ve Nakba'yı anma etkinliği yapıldı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Filistin'in Doha Büyükelçiliği'nde Ebu Akile ve Nakba'yı anma etkinliği yapıldı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Katar'ın başkenti Doha'da, İsrail askerlerinin görevi başında öldürdüğü Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akile'yi ve 74. yılında Nakba'yı (Büyük Felaket) anma etkinliği gerçekleştirildi.
Filistin'in Doha Büyükelçiliği'nde düzenlenen etkinliğe Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye ve Hamas'ın yurt dışı sorumlusu Halid Meşal'in yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.
Filistin'in Doha Büyükelçisi Munir Abdullah Gannam, yaptığı konuşmada, Ebu Akile'nin öldürülmesinin, İsrail'in suçlarını haber yapan Filistinli basın mensuplarını hedef almasının devamı niteliğinde olduğunu söyledi.
Gannam, "Vefat eden medya şövalyesi Şirin Ebu Akile, tüm azimli Filistin halkımızın ve dünyadaki tüm özgür insanların kalplerinde kalacaktır" dedi.
Hamas lideri Heniyye de Filistin'in ve dünyanın son günlerde sıra dışı bir olayla karşı karşıya olduğunu ifade etti.
Yaşanan tüm olayların, Filistin halkının uygar bir ulus olduğunu ve büyük bir dava taşıdığını ortaya koyduğunu vurgulayan Heniyye, Ebu Akile'nin öldürülmesinin, İsrail ordusunun işlediği cinayetlerin boyutunu ve Filistinlilerin kanını hiçe saydığını da ortaya koyduğunu kaydetti.

Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akile'nin öldürülmesi
Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun deneyimli saha muhabiri Şirin Ebu Akile (51), İsrail güçlerinin 11 Mayıs'ta işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Cenin Mülteci Kampı'na düzenlediği baskını takip ettiği sırada, İsrail askerlerinin açtığı ateşe maruz kalmıştı.
Görevini yaptığı sırada ve üzerinde "basın" yazılı çelik yelek giydiği halde Ebu Akile'nin İsrail askerleri tarafından gerçek mermiyle vurularak öldürülmesi tepkilere neden olmuştu.
Ebu Akile'nin yanında bulunan gazeteci Ali es-Sumudi de sırtından yaralanmıştı.
İsrail polisi 13 Mayıs'ta Ebu Akile'nin cenazesinin hastaneden çıkarılmasını engellemiş ve cenaze törenine müdahale etmişti. Olaylarda cenazeye katılan en az 33 kişi yaralanmıştı.

Nakba Günü
Filistinliler, İsrail'in 14 Mayıs 1948'de işgal ettiği Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan etmesi ve Filistinlileri zorunlu göçe tabi tutması nedeniyle 15 Mayıs'ı "Nakba" (Büyük Felaket) olarak anıyor.
İsrail güçleri, Nakba sırasında yaklaşık 1 milyon Filistinliyi zorla topraklarından çıkararak sürgün etti, Filistinlilere ait 675 köy ve kasaba yok edildi, binlerce Filistinli öldürüldü.
Nakba'dan dolayı halihazırda Filistinlilerin yüzde 80'i mülteci durumunda dünyanın farklı yerlerinde yaşıyor.



Yardım adı altında katliam mı yapılıyor? GHF kapatılsın çağrısı

Çelik tellerle örülü yardım dağıtım noktaları İsrail ordusunun denetiminde (AFP)
Çelik tellerle örülü yardım dağıtım noktaları İsrail ordusunun denetiminde (AFP)
TT

Yardım adı altında katliam mı yapılıyor? GHF kapatılsın çağrısı

Çelik tellerle örülü yardım dağıtım noktaları İsrail ordusunun denetiminde (AFP)
Çelik tellerle örülü yardım dağıtım noktaları İsrail ordusunun denetiminde (AFP)

130'dan fazla yardım ve sivil toplum kuruluşu (STK), faaliyetleri kaosa yol açan ABD ve İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın (GHF) kapatılması için çağrı yaptı.

Oxfam, Save the Children ve Af Örgütü'nün de aralarında bulunduğu kuruluşların bugün yayımladığı ortak açıklamada, GHF'nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs'tan bu yana 500'den fazla Filistinlinin yardım bölgelerinde öldürüldüğüne dikkat çekiliyor.

Kuruluşlar, sivillere yönelik saldırılarda çoğunlukla çocukların öldürüldüğünü vurgulayarak, GHF'nin insani yardım çalışmalarının tüm normlarını ihlal ettiğini belirtiyor:

Gazze'deki Filistinliler imkansız bir seçimle karşı karşıya: Ya açlıktan ölecekler ya da ailelerini doyurmak için çaresizce yiyeceğe ulaşmaya çalışırken vurulacaklar.

İsrail askerlerinin erzak dağıtım bölgelerindeki Filistinli sivillere "rutin olarak" ateş açtığı, Washington ve Tel Aviv destekli vakfın Gazze'deki durumu daha da kötüleştirdiği ve faaliyetlerinin sonlandırılması gerektiği ifade ediliyor.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki GHF'ye ait erzak dağıtım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. İsrail ordusuysa iddiaları reddederek kurallara uymayan kişilere "uyarı ateşi" açıldığını öne sürüyor.

İsrail gazetesi Haaretz'in cuma günkü haberinde, kimliklerinin gizli tutulmasını isteyen İsrailli askerler, erzak dağıtım noktalarında Filistinlilere ateş açma talimatı aldıklarını söylemişti. Askerler, Filistinlilerin orduya ait mevzilerden uzak tutulması için böyle bir emir verildiğini ancak "gereksiz yere ölümcül güç kullanmaktan endişe duyduklarını" belirtmişti.

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) ise iddiaları yalanlayarak "dağıtım merkezlerindekiler de dahil hiçbir sivile kasten ateş etme emri verilmediğini" savunmuştu. Başbakan Binyamin Netanyahu da gazeteyi orduya karşı dezenformasyonla suçlamıştı.

Diğer yandan İsrail ordusu, erzak dağıtım noktalarında Filistinlilerin öldürülmesine dair soruşturma başlatıldığını da duyurmuştu. Ordudan dün yapılan açıklamada, GHF'nin yardım merkezlerine giden yollara yön ve uyarı levhaları yerleştirileceğini, sahalara erişimin iyileştirileceğini bildirmişti.

Independent Türkçe, BBC, Haaretz