BM, Safer tankerindeki ham petrolü Temmuz’da boşaltmayı planlıyor

Hudeyde'nin kuzeyindeki Ras İsa Limanı'nda demirleyen Safer tankeri (AFP)
Hudeyde'nin kuzeyindeki Ras İsa Limanı'nda demirleyen Safer tankeri (AFP)
TT

BM, Safer tankerindeki ham petrolü Temmuz’da boşaltmayı planlıyor

Hudeyde'nin kuzeyindeki Ras İsa Limanı'nda demirleyen Safer tankeri (AFP)
Hudeyde'nin kuzeyindeki Ras İsa Limanı'nda demirleyen Safer tankeri (AFP)

Birleşmiş Milletler,  (BM) Hudeyde'deki Ras İsa Limanı kıyılarında demirlemiş olan “Safer” tankerinden ham petrolün alternatif bir tankere aktarılması sürecinin Temmuz ortasında başlamasını bekliyor. Yağ alma ve temizleme işlemi ise 2022 Eylül ortasına kadar ertelenebilir.
BM’nin petrol tankeri "Safer" için hazırladığı ve Şarku'l Avsat’ın bir kopyasını elde ettiği harekat planına göre, yeni geminin 17 Mayıs'ta belirlenmesi ve bu ayın ortasına kadar prosedürlerin tamamlanması bekleniyor. Gemi sözleşmesi önümüzdeki Haziran ayının ilk günü hazırlanacak. BM iki gün önce uluslararası bir konferansta Safer petrol tankeri krizinin çözümü için 41,5 milyon dolar toplamıştı, ancak 144 milyon dolara ihtiyaç olduğu tahmin ediliyor. Bunun 80 milyon dolarına, ani tehdidi ortadan kaldırmak ve petrolü yaz aylarında Safer'den güvenli bir geçici gemiye aktarmak üzere yapılacak acil durum operasyonunu uygulamak için acilen ihtiyaç duyulmaktadır.
 Safer Production and Exploration Company'den isminin açıklanmasını istemeyen bir yetkili, Birleşmiş Milletler operasyonel planının başarısını sorgulayarak daha önce birkaç kez olduğu gibi Husilerin yükümlülüklerini yerine getirememesi nedeniyle ortaya çıkacak büyük zorluklarla karşı karşıya kalacaklarını ifade etti.
Yüzen tanker boşaltılması için ayrılan miktarların abartıldığını ifade eden yetkili Şarku'l-Avsat'a şunları söyledi: “Bu meblağlar, karada stratejik rezervuarların inşasının yeniden başlatılması da dahil olmak üzere büyük projelerde kullanılabilir. Husilerin başlattığı savaş olmasaydı 6 ayı bulacak bir proje. Tamamlamak üzere olduğumuz bu projede, yüklenici firmanın mevcut borçları 50 milyon dolar civarında. 80 milyon dolarlık projenin yeniden canlandırılması gerekiyor. Bu sayede rezervuarı boşaltabilir ve stratejik Ras İsa Limanı projesini yürüten şirkete olan borçları ödeyebiliriz.”
Safer Production Company'deki yetkili, Birleşmiş Milletler'in başka bir gemi kiralamasına şaşırdığını belirterek, “Şu anda istasyonda üretim ve ihracat askıya alınmış durumda. Neden sıfır boyutlu çok büyük bir yüzer tank kiralayalım, alternatif bir tank kiralamak veya satın almak kolay değil. Şirket, savaştan önce ve derin teknik istişarelerden sonra, çözümün tanklar ve karada bir istasyon kurmak olduğu sonucuna vardı. Şimdi, dev bir tanker kiraladığınızı, büyük ve pahalı değişiklikler yaptığınız istasyonun durdurulduğunu ve tek bir varil bile ihraç etmediğini hayal edin” dedi.
Birleşmiş Milletler harekat planına ilişkin olarak, tahsis edilen miktarları “mantıksız” olarak nitelendiren yetkili, “Kurtarma şirketi 35 milyon dolar, dev bir petrol tankerini 18 aylığına kiralama bedeli 13 milyon dolar, mürettebatın maaşı 13 milyon dolar ve tankerdeki yağın çıkarılması 5 milyon dolar... Bunlar mantıksız rakamlar” dedi.
BM operasyonel planını hedefi, alternatif bir yüzer petrol tankeri kalıcı bir yerde demirli kalan bir depolama ve boşaltma gemisi sağlamaktır. Bununla birlikte, yüzer petrol depolama ve boşaltma gemileri, normal petrol tankerlerinin aksine, yaygın olarak bulunmaz ve genellikle sıradan bir petrol tankerine uyarlanarak özel olarak yapılır.
 Birleşmiş Milletler, paralel olarak uygulanacak iki operasyonu içeren bir plan hazırlıyor: İlki, kalıcı bir çözüm için Smit Salvage’nin (gemi kurtarma) rol alması planı, ikincisi, ham petrol sevkiyatının alternatif bir tankere geçici olarak aktarılması planı.
 Birleşmiş Milletler, hazırladığı planının birçok değişken faktöre bağlı olduğunu ve bu nedenle oluşturulan zaman çizelgelerinin sadece bir rehber olduğunu açıkladı. BM, "Safer" tankerindeki petrol sevkiyatının bir dizi farklı kuruluşa ait olduğuna dikkati çekti.
Plan ayrıca, acil durum operasyonu için acil düzenlemelerin yanı sıra, sevkiyatın kurtarılması ve depolanması ile ilgili sorumlulukları da içermektedir.
 BM planı, Smit Salvage çalışanlarının devam eden çatışma nedeniyle kolayca gerilimlerin ortaya çıkabileceği bir ortamda çalışacaklarını belirtiyor. 
Yetkililerle her zaman iyi bir iletişim halinde olmak ve plandaki yeni gelişmeleri veya değişiklikleri bildirmek önemli. Operasyon planına göre, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, acil durum operasyonunun tüm süresi boyunca (petrol sevkiyatı, yağ çıkarma ve temizleme) "Smit Salvage" şirketi ile çalışacak.



Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)

Gazze Şeridi'ni 24 saatten kısa bir süre içinde vuran fırtına ve derin alçak basınç sistemi, birçok evin çökmesi ve bölge genelinde çadırların sular altında kalması sonucu 11 Filistinlinin ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) göre yerel kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın Bir el-Naja bölgesinde, yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir evin çökmesi sonucu 5 Filistinlinin öldüğünü ve birçok kişinin de yaralandığını bildirdi.

 Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı kaynaklar, bugün şafak vakti Gazze şehrinin batısındaki el-Rimal mahallesinde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının üzerine büyük bir duvarın çökmesi sonucu 2 vatandaşın öldüğünü, Gazze şehrinde aşırı soğuktan bir çocuğun, el-Şati kampında ise bir bebeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Dün de el-Şati kampında bir duvarın çökmesi sonucu bir kişi hayatını kaybetti.

Dün el-Amadi bölgesindeki Ebu Cebel kampında bir çadırın çökmesi sonucu iki çocuk yaralandı; Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki mülteci çadırında ise bir bebek aşırı soğuktan hayatını kaybetti.

Sivil savunma ekipleri, son birkaç saat içinde en az 10 evin çöktüğünü, son olarak da el-Kerame ve Şeyh Rıdvan mahallelerinde 2 evin yıkıldığını bildirdi.

Bu olumsuz hava koşulları ayrıca Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki kampların tamamının sular altında kalmasına, Deyr el-Belah'taki el-Bassa ve el-Baraka'nın geniş alanlarının, Nuseyrat'taki Merkez Pazarı'nın ve Gazze Şehri'ndeki Yermuk ve liman bölgelerinin hasar görmesine yol açtı.

 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), dün yaptığı açıklamada, şiddetli yağmur ve ıslak çadırların, aşırı kalabalık Gazze Şeridi'ndeki kötüleşen sağlık ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, soğuk hava, yetersiz sanitasyon ve hijyen eksikliğinin salgın hastalık riskini artırdığını vurguladı. UNRWA, insani yardıma erişimin acilen kolaylaştırılması çağrısında bulundu.


Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
TT

Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)

Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Tom Barrack'ın Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesi çağrısıyla ilgili zaman zaman yaptığı tehditleri kabul edilemez bir hata olarak nitelendirerek reddetti. Berri, "Hiç kimse Lübnanlıları tehdit edemez. Özellikle diplomatlar ve hele ki Büyükelçi Tom Barrack gibi bir isim tarafından Lübnanlılara bu şekilde hitap etmek, akıl almaz bir durumdur. Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesiyle ilgili söyledikleri ciddi ve kesinlikle kabul edilemez bir hatadır." dedi.

Öte yandan Berri, Basın Sendikası'ndan bir heyete, ilgili yasa konusunda yaşanan görüş ayrılıklarına rağmen, gelecek mayıs ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerinin iptal edilmeyeceğini ya da ertelenmeyeceğini vurguladı.

Parlamento başkanlığından yapılan açıklamaya göre Berri'nin ABD'nin Beyrut Büyükelçisi Michel Issa'yı 24 saat içinde ikinci kez kabul etmesi dikkat çekiciydi; zira görüşmede "iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin yanı sıra genel durumdaki gelişmeler ve güncel olaylar" ele alındı.


İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
TT

İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)

Aralarında Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi’nden sekiz ismin de bulunduğu 11 İsrailli bakan, dün Savunma Bakanı Yisrael Katz’dan Hanuka Bayramı sırasında Gazze Şeridi’nde bayrak töreni düzenlenmesine izin verilmesini talep etti.

Aşırı sağcı ve yerleşim yanlısı Nahala Hareketi tarafından başlatılan girişim kapsamında yayımlanan mesajda, “Gazze’nin İsrail topraklarının bir parçası olduğunu gururla teyit etmenin zamanı geldi. Bu bölge yalnızca Yahudi halkına aittir ve derhal İsrail devletinin bir parçası hâline gelmelidir” ifadeleri yer aldı.

Mesajda ayrıca, etkinliğin temel amacının ‘İsrail’in 2005’te bölgeden çekilirken boşalttığı, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki eski Nisanit yerleşiminin kalıntıları üzerinde İsrail bayrağını göndere çekmek’ olduğu belirtildi.

dfrtg
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (Reuters)

Mesajın imzacıları arasında, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ile aralarında Ulaştırma Bakanı Miri Regev’in de bulunduğu sekiz Likud’lu bakan yer aldı.

Ayrıca, toplam 120 sandalyeli Knesset’ten 21 milletvekili de metne imza attı. İmzacı vekiller Ben-Gvir liderliğindeki Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi ile Likud’a mensup.

Nahala Hareketi, ‘Nisanit’te bayrak töreni’ olarak duyurduğu etkinliğin, Gazze Şeridi’nde hâlen İsrail ordusunun kontrolündeki bölgede yapılacağını açıkladı.

Etkinliğin 18 Aralık’ta, sekiz gün süren Hanuka’nın beşinci gecesinde düzenlenmesi planlanıyor. Bayram bu yıl pazar günü başlayacak.

İsrail Savunma Bakanlığı, konuya ilişkin AFP’nin yorum talebine henüz yanıt vermedi.

jbhj
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (DPA)

İsrail ordusu çarşamba akşamı yaptığı açıklamada, ‘İsrail topraklarından Gazze Şeridi’ne geçen birkaç İsrailli sivilin gözaltına alındığını’ duyurdu.

Yerleşimciler ve Filistinlilere yönelik saldırılarla suçlanan aşırılık yanlılarına hukuki destek veren Honenu örgütü ise yaptığı açıklamada, ‘Çarşamba günü onlarca sağcı aktivistin, Nisanit’in kalıntıları üzerinde bir yerleşim kurulmasını talep etmek üzere Gazze sınır çitini aştığını’ belirtti.

10 Ekim’de İsrail ile Hamas arasında yürürlüğe giren kırılgan ateşkes kapsamında, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin yarısından fazlasında kontrol sağlamasına imkân veren bir hatta çekilmişti. Savaşın büyük yıkıma uğrattığı bölgede bu hat fiili kontrol sınırı olarak işliyor.

Geçtiğimiz kasım ayında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından da desteklenen ABD’nin Gazze barış planı ise İsrail güçlerinin bölgeden kademeli olarak çekilmesini öngörüyor.