Kovid-19’dan kaynaklanan kan pıhtısı tehlikesine karşı uyarı

Kovid-19’dan kaynaklanan kan pıhtısı tehlikesine karşı uyarı
TT

Kovid-19’dan kaynaklanan kan pıhtısı tehlikesine karşı uyarı

Kovid-19’dan kaynaklanan kan pıhtısı tehlikesine karşı uyarı

Hastaların sağlık kayıtlarına istinaden yapılan yeni bir araştırma, Kovid-19 ile enfekte olan 100 kişiden yaklaşık birinin, toplar damar veya atar damarda pıhtılaşma yaşadığını ve bu oranların özellikle hastanelerde tedavi görmüş erkeklerde daha yüksek olduğu sonucuna ulaştı.
Daha önce yapılan değerlendirmeler, Kovid-19 nedeniyle hastaneye yatırılan kişilerde toplar damarda pıhtılaşma riskinin yüzde 9 civarında olduğu, atar damarda pıhtılaşma riskinin ise yüzde 4 olduğu belirtiliyordu. Diğer yandan, hastaneye yatırılmamış hastalarda bu tanılara yönelik çok az veri bulunuyor.
The Lancet Infectious Diseases dergisinin son sayısında yayınlanan yeni araştırmada, Avrupa genelinde rutin olarak toplanan bilgileri kullanarak, yaklaşık bir milyon Kovid-19 hastasının verilerinde toplar damar veya atar damarda pıhtılaşma vakası incelendi.
Çalışma, Kovid-19 hastalarında toplar damarda pıhtılaşma risklerin yüzde 0,2 ila yüzde 0,8 arasında değiştiğini, atar damarda pıhtılaşması yüzde 0,1 ila yüzde 0,8 arasında olduğu belirtildi. Pıhtılaşma görülme oranı Kovid-19 nedeniyle hastaneye kaldırılanlar arasında yüzde 4,5’e ulaştı Bu arada, Kovid-19 vakaları arasında pıhtılaşmaya bağlı olarak 90 gün içindeki ölüm oranı yüzde 1,1 ila 2,0 arasında iken, hastaneye kaldırılanlarda yüzde 14,6 olarak tespit edildi.
Sonuçlar ayrıca çeşitli eştanılar ve önceki ilaçların yanı sıra hastanın cinsiyetinin erkek olmasının, genellikle artan toplar damar veya atar damarda pıhtılaşma ve ölüm riski ile ilişkili olduğunu gösterdi.
Oxford Üniversitesi Epidemiyoloji ve Farmakoloji Profesörü Dani Prieto-Alhambra, dün üniversitenin internet sitesinde yayınlanan bir raporda, “SARS-CoV-2 virüsü ile enfekte olan çok sayıda insan olması göz önüne alındığında, riskler genel olarak biraz düşük olsa da, bu küçük riskler çok sayıda insanın etkilenmesi anlamına geliyor ve ölüm riski de dahil olmak üzere, sağlık açısından sonuçları önemlidir” ifadelerine yer verdi.
Prieto-Alhambra “Şiddetli Kovid-19 enfeksiyonlarının yönetiminde etkili tedavi stratejileri önemli. Hastanede yatmayan Kovid-19 hastaları arasında pıhtılaşma riskini en aza indirmek için olası aşılar ve kan sulandırıcılar da dahil olmak üzere potansiyel stratejiler hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı. 
Oxford Üniversitesi’nde baş araştırmacı olan Ed Burn, “Bulgularımız, Kovid-19 ile bağlantılı yaygın yan etkilere ışık tutuyor” ifadelerini kullandı. Burn araştırmanın, az sayıda insanın tam dozlarla aşılandığı bir zaman diliminde yapıldığını ve aşıların hastalığa karşı pek çok faydasından birinin, muhtemelen gelecekte pıhtılaşma olaylarının sayısını azaltmak olduğunu belirtti.



Ev eşyalarındaki sonsuz kimyasalların diyabet riskini artırdığı bulundu

26 Mayıs 2024'te Fransa'nın Oullins komününde, önlem olarak ulusal ve uluslararası düzeyde per- ve polifloroalkil maddelerin (PFA'lar) kullanımına karşı protesto gösterisi düzenlendi (AFP)
26 Mayıs 2024'te Fransa'nın Oullins komününde, önlem olarak ulusal ve uluslararası düzeyde per- ve polifloroalkil maddelerin (PFA'lar) kullanımına karşı protesto gösterisi düzenlendi (AFP)
TT

Ev eşyalarındaki sonsuz kimyasalların diyabet riskini artırdığı bulundu

26 Mayıs 2024'te Fransa'nın Oullins komününde, önlem olarak ulusal ve uluslararası düzeyde per- ve polifloroalkil maddelerin (PFA'lar) kullanımına karşı protesto gösterisi düzenlendi (AFP)
26 Mayıs 2024'te Fransa'nın Oullins komününde, önlem olarak ulusal ve uluslararası düzeyde per- ve polifloroalkil maddelerin (PFA'lar) kullanımına karşı protesto gösterisi düzenlendi (AFP)

Yeni bir araştırmaya göre, yapışmaz pişirme kapları, gıda ambalajları ve su geçirmez giysiler gibi günlük ürünlerde bulunan yaygın "sonsuz kimyasallar", tip 2 diyabet riskini artırabiliyor.

Bu çalışma, plastikle ilgili "sonsuz kimyasalların" (per- ve polifloroalkil maddeler ya da PFA'lar diye de biliniyor) insan metabolizmasını bozmadaki rolünü gösteren, sayıları giderek artan araştırmalara bir yenisini ekliyor.

360 kişinin sağlık kayıtlarını ve kan örneklerini analiz eden New York'taki araştırmacılar, yakın zamanda tip 2 diyabet teşhisi konan kişileri, bu hastalığa yakalanmayanlarla karşılaştırdı.

Kanlarında daha yüksek PFA seviyeleri olan kişilerin diyabet geliştirme ihtimalinin yüzde 31 daha fazla olduğunu buldular.

PFA'lar, 1940'lardan beri leke tutmaz mobilyalarda, yağ geçirmez gıda ambalajlarında, kozmetik ürünlerinde ve yangın söndürme köpüklerinde kullanılan binlerce insan yapımı kimyasalın oluşturduğu bir sınıf. Çevre ve kan dolaşımında kalıcı olmalarıyla bilinen bu kimyasallar, "sonsuz kimyasallar" diye adlandırılıyor.

Çalışma, bu kimyasalların amino asit biyosentezi ve ilaç metabolizması gibi vücudun kan şekeri düzenlemesinde kritik öneme sahip süreçleri engellediğini ortaya koydu.

Araştırmanın başyazarı ve Mount Sinai'nin Icahn Tıp Fakültesi'nde çevre tıbbı yardımcı doçenti olan Dr. Vishal Midya, "PFA'lar, ısıya, yağa, suya ve lekelere dirençli sentetik kimyasallardır ve sayısız günlük tüketim ürününde bulunurlar" dedi

Kolayca parçalanmadıkları için PFA'lar, çevrede ve insan vücudunda birikir.

Araştırmacılar, bulgularının tip 2 diyabeti önlemeye çalışırken sadece genetik veya yaşam tarzını değil, çevreden maruz kalmayı da hesaba katmanın gerekli olduğunu gösterdiğini söyledi.

Mount Sinai'de halk sağlığı ve çevre tıbbı doçenti olan Dr. Damaskini Valvi, "Artan sayıda araştırma, PFA'ların obezite, karaciğer hastalığı ve diyabet gibi birçok kronik hastalığın risk faktörü olduğunu gösteriyor" dedi.

fghyju
Bir koşucu, ABD'nin Massachusetts eyaletindeki Hopkinton'da düzenlenen 116. Boston Maratonu'nun başlamasından önce atlet köyünde bir şişe su alıyor (AP)

PFA'ların kanser, üreme sistemi hasarı ve bağışıklık sistemi baskılanması gibi çeşitli sağlık sorunlarıyla bağlantılı olduğu biliniyor. Bu maddeler o kadar yaygın ki, ABD yönetiminin uzun vadeli bir araştırmasında Amerikalıların yüzde 98'inin kanında bir miktar PFA bulunduğu tespit edildi.

Harvard Üniversitesi'nin araştırması da dahil daha önceki araştırmalar PFA'ları diyabet riskiyle ilişkilendirmiş olsa da Mount Sinai'den araştırmacılar, çalışmalarının bu kimyasalların çeşitli kent nüfuslarında metabolik yolları nasıl bozabileceğini araştıran ilk araştırmalardan biri olduğunu söylüyor.

Bu bulgular, PFA'ların sınırlandırılmasının Birleşmiş Milletler plastik anlaşmasına dahil edilip edilmeyeceğine dair küresel tartışma sürerken geldi. Avrupa Birliği'nin birçok üyesi dahil giderek artan sayıda ülke, tüketici ürünlerinde PFA'lara yönelik kendi kısıtlamalarını duyurup uyguluyor.

Independent Türkçe