Hindistan’ın Assam eyaletinde sel nedeniyle 500 bine yakın kişi yerinden oldu

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Hindistan’ın Assam eyaletinde sel nedeniyle 500 bine yakın kişi yerinden oldu

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Hindistan’ın kuzeydoğusundaki Assam eyaletinde şiddetli yağışların yol açtığı sel nedeniyle yaklaşık 500 bin kişi evini terk etmek zorunda kaldı.
NDTV’nin haberine göre, Tibet’ten doğarak Hindistan ile Bangladeş üzerinden Bengal Körfezi'ne dökülen ve dünyanın en büyük nehirlerinden Brahmaputra’nın şiddetli yağışların ardından taşması, Assam eyaletinde felakete yol açtı.
Eyalet genelinde 1500’den fazla köy selden etkilendi.
Askeri personelin destek verdiği kurtarma çalışmalarında Hojai semtinde mahsur kalan 2 binden fazla kişi kurtarıldı.
Sel nedeniyle 8 kişi hayatını kaybederken, yaklaşık 500 bin kişi yerinden oldu.
Yetkililer, şiddetli yağışların eyalette 2 gün daha etkisini göstereceğini ve Brahmaputra Nehri'nde su seviyesinin yükselmeye devam edeceğini bildirdi.



ABD-İran nükleer müzakereleri: Tahran, uranyum zenginleştirmeyi sınırlayabilir

İran, Buşehr Nükleer Santrali'ne yeni yatırım çekmeyi planlıyor (Reuters)
İran, Buşehr Nükleer Santrali'ne yeni yatırım çekmeyi planlıyor (Reuters)
TT

ABD-İran nükleer müzakereleri: Tahran, uranyum zenginleştirmeyi sınırlayabilir

İran, Buşehr Nükleer Santrali'ne yeni yatırım çekmeyi planlıyor (Reuters)
İran, Buşehr Nükleer Santrali'ne yeni yatırım çekmeyi planlıyor (Reuters)

İran'ın, ABD'nin talebiyle uranyum zenginleştirilmesini sınırlandıracak bir anlaşmayı imzalamayı düşündüğü belirtiliyor. 

İran’ın dini lideri Ali Hamaney’in başdanışmanı Ali Şemhani, NBC News’e yaptığı açıklamada, böyle bir anlaşmayı ABD’nin yaptırımları kaldırması karşılığında kabul edebileceklerini söyledi. 

Şemhani, ABD Başkanı Donald Trump’ın yaptırımları kaldırması halinde İran’ın da nükleer silah üretmemeyi, yüksek düzeyde zenginleştirilmiş uranyum stoklarını imha etmeyi ve sadece sivil kullanım için düşük düzeyde uranyum zenginleştirmeyi kabul edeceğini belirtti. Ayrıca Tahran, uluslararası kuruluşların süreci denetlemesine izin verileceğini bildirdi. 

Hamaney’in başdanışmanı şöyle devam etti: 

Amerikalılar söyledikleri gibi davranırsa, elbette daha iyi ilişkilerimiz olabilir. Yakın gelecekte daha iyi bir duruma gelebiliriz.

Diğer yandan İsrail’in ABD-İran müzakere sürecini bozmaya çalıştığını söyleyen Şemhani, Washington’ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya karşı önlem alması gerektiğini belirtti: 

Amerikalılar Bibi etkisini ortadan kaldırırlarsa anlaşmayı kolayca imzalayabilirler.

Trump’ın Suudi Arabistan ziyareti sırasında İran’ı hedef alan açıklamaları Tahran’dan tepki çekmişti. ABD Başkanı, anlaşma imzalanmasa İran’a azami baskı uygulayacağını ve petrol ihraç etmelerine izin vermeyeceğini söylemişti. İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ise Trump’ı eleştirerek "Hiçbir zorbaya boyun eğmeyiz” demişti.

Uranyum zenginleştirme düzeyleri ve nükleer silah üretme kapasitesi, ABD-İran müzakerelerindeki kilit konulardan biri. 

İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, uranyum zenginleştirme hakkına sahip olduklarını ve bunun müzakere edilemeyeceğini bildirmişti. Ancak zenginleştirme faaliyetlerinin düzeyiyle ilgili değişiklikler yapılabileceğini belirtmişti. Washington ise uranyum zenginleştirme çalışmalarının tamamen durdurulmasını istiyor.

İran'la Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, Birleşik Krallık ve Fransa'yla Almanya arasında Temmuz 2015'te Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) imzalanmıştı. Uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerinin denetim altına alındığı anlaşma Ocak 2016'da yürürlüğe girmiş, İran da uluslararası yaptırımlardan kısmen kurtulmuştu. 

Ancak Trump'ın 2018'de anlaşmadan tek taraflı çekilerek İran'a yeniden yaptırım uygulamaya başlamasıyla Tahran yönetimi, kademeli olarak hem zenginleştirilmiş uranyum stokunu artırmış hem yüksek düzeyde uranyum zenginleştirmeye başlamıştı.

Tahran ve Washington, önce 12 Nisan'da Umman'ın başkenti Muskat'ta, 19 Nisan'da İtalya'nın başkenti Roma'da, 26 Nisan’da da yine Muskat’ta görüşme yapmıştı. Son müzakere 11 Mayıs’ta Muskat’ta gerçekleştirilmişti. Taraflar, görüşmelerde ilerleme kaydedildiğini bildirmişti. 

Independent Türkçe, NBC News, Times of Israel