Taiz şehrindeki protestolarda Husilerin kuşatmasına son verilmesi talep edildi

Katılımcıların basına dağıttığı Taiz'deki protestolardan bir görüntü
Katılımcıların basına dağıttığı Taiz'deki protestolardan bir görüntü
TT

Taiz şehrindeki protestolarda Husilerin kuşatmasına son verilmesi talep edildi

Katılımcıların basına dağıttığı Taiz'deki protestolardan bir görüntü
Katılımcıların basına dağıttığı Taiz'deki protestolardan bir görüntü

Yemen’in güneybatısındaki Taiz sakinleri, yaklaşık 7 yıldır şehre uygulanan Husi kuşatmasının etkileri sebebiyle acı çekmeye devam ediyor. Onlarca aktivist dün, özellikle de yürürlükte olan insani ateşkes kapsamında Sanaa Havaalanı’ndan uçuşların yeniden başlamasının ardından, uluslararası topluma halkın yaşadığı drama son vermek üzere milislere baskı yapma çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg’in Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki (BMGK) brifinginden saatler önce, onlarca şehir sakini ve aktivisti, Husi kuşatmasının devam etmesini kınayan bir protestoya katıldı.
BM 2 Nisan’dan bu yana yürürlükte olan ateşkes kapsamında Taiz’deki kuşatmanın kaldırılması ve şehir içi ve şehirler arasınınyanı sıra diğer bölgelerde ana yolların açılması için BM Yemen Özel Temsilciliği Ofisi ile ortak toplantılar başlatılmasını önermişti. Ancak meşru hükümetin kuşatmanın kaldırılmasını görüşmek üzere temsilcilerini belirlemesi, Hudeyde Limanı’na yakıt akışının ve Sana Havaalanı’ndan uçuşların yeniden başlamasına ilişkin taahhüdünü yerine getirmesine rağmen Husi milislerin uzlaşmaya gitmemesi görüşmelerin yapılmasına engel oldu.
Taiz’de yüz binlerce kişi kuşatma altında yaşıyor. Şehir, Aden’e ve kurtarılmış bölgelere sadece oldukça engebeli bir yol ile bağlanıyor. Sakinler, Husi milisler tarafından kontrol edilen şehrin doğu mahallelerine ulaşmak için engebeli ve dolambaçlı yollardan geçmek zorunda kalıyor. Yolculuk süresi önceden 10 dakikayken şimdi 8 saat kadar ulaşıyor.
Yemen Enformasyon Kültür ve Turizm Bakanı Muammer el-İryani, hükümetin BMGK’nın 2216 sayılı kararını içeren üç referansa uygun olarak sakinleşme ve kapsamlı barış sağlama çabalarını destekleme taahhüdü teyit ederek, birbiri ardına tavizler verdiğini, girişimlere olumlu ve sorumlu bir şekilde yaklaştığını söyledi.
Bakan, hükümet tarafından verilen tavizler ile Husi kontrolündeki bölgelerde yaşayanlar da dahil olmak üzere milyonlarca Yemenlinin, darbenin yol açtığı savaşla daha da kötü bir hal alan dramının  sona erdirilmesi kararlılığını vurguladı.
İryani ayrıca Husi milislerinin insani durumu dikkate almaksızın, İran’ın emirleri ile ateşkes çabalarını baltalamaya, ateşkesi ihlal ederek ateşkes hükümlerinin uygulanmasının önünde engel olmaya, Taiz’deki kuşatmayı kaldırma konusundaki sorumluluğundan kaçmak için bahaneler üretmeye ve petrol türevleri gelirlerini memurlarının maaşlarını ödemek için yönlendirmeye devam ettiğini kaydetti.  
Yemenli Bakan, uluslararası topluma, BM’ye ve BM Özel Temsilcisi’ne ‘terörist’ olarak nitelendirdiği Husi milislere ateşkes şartlarını uygulaması, çeşitli savaş cephelerinde ihlallere son vermesi, Taiz’deki kuşatmanın derhal ve koşulsuz olarak kaldırılması, devlet çalışanlarının maaşlarını ödemek için Hudeyde Limanı’ndan petrol türevleri ithalatının gelirlerini kullanmaya son vermesi için baskı yapılması çağrısında bulundu.
Uluslararası ve hükümet tarafından sarf edilen çabalar pazartesi günü, Sanaa Havalimanı’ndan Ürdün’ün başkenti Amman’a ilk ticari uçuşun Husi engellerini aşarak gerçekleştirilmesini sağladı. Bu, altı yılın ardından yapılan ilk uçuş oldu. Ancak ülkede insan hakları talepleri ve kuşatma altındaki Taiz sakinlerinin dramı artmaya devam ediyor.



Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
TT

Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)

İran destekli Husilerin, Kızıldeniz'deki iki ticari gemiyi batırmasının yankıları sürüyor. 

Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri, 7 Temmuz'da yaptığı açıklamada Magic Seas isimli gemiyi, iki insansız deniz aracının yanı sıra üç drone ve 5 balistik füzeyle vurduklarını duyurmuştu. 

Sözcü, 9 Temmuz’daki açıklamasında da Eternity C adlı geminin vurulduğunu söylemişti. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde, Liberya bandıralı iki geminin de Yunan şirketlerine ait olduğu belirtiliyor.

Haberde yardım çağrısı yapılmasına rağmen ABD ya da müttefiklerinin bölgedeki hiçbir gemisinin olaya müdahale etmediği aktarılıyor.

Pazar günü düzenlenen saldırıda Magic Seas mürettebatının gemiyi terk ettiği belirtiliyor. 

Ancak pazartesi gecesi düzenlenen ikinci saldırıda Eternity C mürettebatının Husilerle çatışmaya girdiği, bazı kişilerin Şii örgüt tarafından rehin alındığı aktarılıyor. En az üç kişinin gemide ölü bulunduğu, 15 kişinin kayıp olduğu, 10 kişininse kurtarıldığı yazılıyor. 

Britanyalı denizcilik teknolojisi firması VanguardTech’ten Ellie Shafik, "Bu, Husilerin 48 saat içinde yarattığı en ciddi hasar" diyor. 

Eski Birleşik Krallık Donanması Subayı Christopher Long da Husi militanlarının kontrolündeki bölgelerde askeri varlığın çok zayıf olduğunu, bunun da ticari gemileri savunmasız bıraktığını söylüyor. Long, "Oradaysanız, tamamen yalnızsınız" ifadelerini kullanıyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla Husilere ait hedeflere 15 Mart’ta saldırı başlatılmıştı. 6 Mayıs’ta örgütle ateşkes yapıldığı ve operasyonun sonlandırıldığı duyurulmuştu. 

WSJ’nin aktardığına göre ABD, Husiler Amerikan gemilerine saldırmadıkça ateşkesi geçerli sayıyor. Pentagon’un bölgedeki askeri duruşunu değiştirmediği aktarılıyor. 

Diğer yandan Husilerin saldırıları, Gazze’de yeni bir ateşkes anlaşması için görüşmelerin yoğunlaştığı bir dönemde meydana geldi. 

Katar’ın başkenti Doha’da süren müzakerelerde Tel Aviv yönetimi ve Hamas arasındaki anlaşmazlıkların büyük ölçüde çözüldüğü fakat İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus kentlerini ayıran Morag Koridoru'nda işgali sürdürme ısrarının henüz aşılamadığı kaydedilmişti.

Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı operasyonuna destek olarak başlatmıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, AP