Mukteda es-Sadr Irak'ta muhalefet saflarını güçlendirmeye mi çalışıyor?

Sadr Twitter paylaşımında muhalefet saflarına geçeceğini açıkladı (AFP)
Sadr Twitter paylaşımında muhalefet saflarına geçeceğini açıkladı (AFP)
TT

Mukteda es-Sadr Irak'ta muhalefet saflarını güçlendirmeye mi çalışıyor?

Sadr Twitter paylaşımında muhalefet saflarına geçeceğini açıkladı (AFP)
Sadr Twitter paylaşımında muhalefet saflarına geçeceğini açıkladı (AFP)

Muayyid et-Tarfi
Irak’ta Ekim 2021’de yapılan genel seçimlerin sonuçlarının ilan edilmesinden bu yana ülkede devam eden siyasi krizi çözmek için gösteri düzenleme ve sokağa inme seçeneği, Irak’ta yeni hükümet kurma müzakerelerinde siyasi donukluğun etkili olduğu bir ortamda, Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’ın tercih edeceği seçeneklerden biri olabilir.
Sadr destekçileri, Irak Yüksek Federal Mahkemesi’nin “Gıda Güvenliği ve Kalkınma İçin Acil Destek” isimli kanun tasarısının ‘yasal olmadığı’ kararını vermesinin ardından gösteri düzenleme ve sokağa inme sinyalleri verdi. Ekim’deki genel seçimin ardından görev süresi sona eren hükümet, Irak’taki siyasi taraflar uzlaşıp yeni bir hükümet kurana kadar ülkedeki günlük rutin resmi işlemleri yürütüyor. Ancak ‘günlük işleri yürütme’ statüsünde bu hükümet Meclis’e bütçe teklifi sunma yetkisine sahip değil. Bu nedenle söz konusu tasarı, devlet işlerinin yürütülmesi amacıyla geçici bir çözüm olarak hükümet tarafından Meclis’e sunuldu.

Kota sisteminin ve milis güçlerin nüfuzunun reddedilmesi
Mukteda es-Sadr, Irak yargısını, hükümetin kurulmasını ‘engelleyen üçte bir’e göz yummakla suçladı. Sadr, cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılabilmesi için milletvekillerinin üçte iki çoğunluğunun meclis oturumuna katılmasını engelleyen ve Meclis’teki vekillerin üçte birine sahip olan Şii Koordinasyon Çerçevesi’ni ‘engelleyen üçte bir’ olarak nitelendiriyor. Irak’ın kota sistemi ve yolsuzluk sürecine geri dönmesini reddettiğini vurgulayan Sadr, “Halk yoksulluk çekiyor ve ona faydalı olacak yeni bir çoğunluk hükümeti yok. Şu anki hükümet de ona hizmet edemez ve faydalı olamaz” dedi.
Sadr açıklamasında, Federal Mahkeme’nin gıda güvenliğiyle ilgili kanun tasarısını reddetmesine atıfta bulunarak, “Küstahlığınız halkın yararına olan yasaları işlemez hale getirme noktasına mı ulaştı? Siz halkı hedef alıyorsunuz ve ona boyun eğdirmek istiyorsunuz. Bundan daha garip olanı yargının isteyerek veya istemeyerek engelleyen üçte bire ayak uydurmasıdır. İktidar halkın yaşadığı endişe, parasızlık ve psikolojik bunalıma, milislerin tasallutuna, dış aktörlere bağlılığa, İsrail ile normalleşme ve salgın endişelerine gözlerini kapatıyor. Engelleyen üçte birin çoğunluk hükümetinin kurulmasını engellemesine zerre şaşırmadım” ifadelerini kullandı.

Sadr sokağı işaret etti
Sadr, açıklamasının devamında sokağı harekete geçirme kartını ima ederek, “Mazlumun öyle bir ziyaretçisi olacak ki ona karşı sığınacak yeriniz olmayacak” dedi.
Twitter hesabından paylaştığı mesajda muhalefete geçeceğini duyuran Sadr, “Geriye bir tek en az 30 gün süreliğine ulusal muhalefete geçmek kaldı” dedi.
10 Ekim 2021’de yapılan genel seçim sonuçlarının ilan edilmesinden bu yana Federal Mahkeme ülkedeki siyaset sahnesine etki eden bir dizi kararlar aldı. Bu kararların başında seçimlerden mağlubiyetle ayrılan Şii parti ve grupların seçimin meşruiyetine yönelik yaptığı itirazın reddedilmesiydi. Mahkeme yaklaşık iki ay süren krizden sonra seçim sonuçlarını onayladı ve 9 Ocak’ta Meclis’in ilk oturumunda yeni meclis başkanı ile yardımcılarının seçildiği oylamanın geçerliliğini kabul etti. Bazı milletvekilleri daha sonradan bu oturumda yapılan oylamanın sonuçlarına itiraz etti.
Mahkeme ayrıca Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) cumhurbaşkanı adayı Hoşyar Zebari’yi yarış dışı bırakırken, Sünni Milletvekili Mişan el-Cuburi’nin milletvekilliğini düşürdü. Federal Mahkeme bunlara ek olarak Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) 2007’de çıkardığı Petrol ve Gaz Kanunu’nun Irak Anayasası’na aykırı olduğuna karar vererek, IKBY’yi, ürettiği petrolü Bağdat’taki merkezi hükümete teslim etmekle yükümlü tuttu. 

Bağımsızların girişimi
Siyasi sürecin tamamı üzerindeki yansımalarına rağmen Sadr’ın muhalefet saflarına geçme kararı, bağımsız vekillere ve Koordinasyon Çerçevesi’ne hükümetin kurulması için ciddi istişarelere başlama imkanı sağlayacak. Nitekim bağımsız vekiller ülkedeki siyasi tıkanmışlık krizini çözmek amacıyla 7 maddeden oluşan bir girişim başlattı. Hükümetin kurulması meselesi başta olmak üzere anayasal görevlerin tüm aşamalarıyla birlikte yerine getirilmesi gerektiğine vurgu yapan girişim, diğer parti ve gruplara Meclis’te en büyük koalisyon grubunu oluşturmak için bağımsızlara katılma çağrısı yapıyor.

Siyasi anlaşma
Koordinasyon Çerçevesi üyesi Muhammed el-Beldavi, “Sadr muhalefete geçmek istiyorsa hükümeti kuracak olan tüm bileşenlerin haklarını güvence altına alacak ve muhalefetin nasıl bir yapıya sahip olacağını belirleyecek siyasi bir anlaşma yapmalıdır. Geçen süreçte birçok girişim başlatıldı. Biz, ülkeyi bu krizden kurtaracak çözümler arıyoruz. Bize göre, şu anki kötü koşullara sebep olan eski dönemin izlerinin silineceği yeni bir dönemi inşa edecek güçlü bir hükümet kurabilmek için Irak’ın herkesin birbiriyle dayanışmasına ve elini uzatmasına ihtiyacı var. Bağımsızların girişimi iyi. Seçim kazanımlarını tamamlamaya devam etmek için herkesin bu girişim üzerinde uzlaşmasına ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.
Beldavi, konuşmasının devamında şunları kaydetti:
“Bağımsızlar hükümet kurmak isterse geri kalan ortakları terk edip bağımsızlarla yürümeyeceğiz. Bu nedenle siyasi bir anlaşmaya varmak adına Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) arasındaki buzların erimesi için yakın olan adımı bekliyoruz. Sonra Egemenlik İttifakı’na yöneleceğiz. Vatanı inşa etmeye devam etmek adına ister muhalefet tarafı olsun hükümet tarafı olsun vatanın tüm ortaklarıyla oturacağız. Koordinasyon Çerçevesi’nin grupları hep birlikte hükümette yer alabilir veya her iki tarafın da görevlerini eksiksiz bir şekilde yerine getirmeyi garanti etmesi şartıyla bu gruplardan sadece biri muhalefete geçebilir.”

Üçlü ittifak ve Koordinasyon Çerçevesi’nin anlaşma ihtimali
Irak Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdürü Gazi Faysal, Sadr Hareketi, Sünni Egemenlik İttifakı ve KDP arasında kurulan ve Vatanı Kurtarma İttifakı adıyla da bilinen üçlü ittifak ile Şii Koordinasyon Çerçevesi arasındaki anlaşmazlıklar dikkate alındığında iki tarafın arasında anlaşmaya varma ihtimali görmediğini söyledi. Faysal, “Şu anki çatışma, (İran’ın) Kum kentindeki merciliğe ve sivil devlete, siyasi ve ekonomik çoğulculuğa inanmayan küresel İslami direnişe daha yakın duran muhafazakar Koordinasyon Çerçevesi cephesi ile mali yolsuzluk anlayışını ve silahlı milisleri reddeden Sadr cephesi arasında cereyan ediyor. Koordinasyon Çerçevesi çatısı altındaki gruplarla hedefi tamamen farklı olan üçlü ittifak 2021 seçimlerinden sonra şu anki Meclis’te çoğunluğu oluşturdu. Muhtemelen Sadr muhalefete geçerek geleneksel muhafazakar güçlerle yüzleşmeyi amaçlıyor. Fakat işler silahlı çatışmalara varmayacaktır.”

Kapsamlı muhalefet ve yargıyı zor durumda bırakmak
Siyasi Düşünce Merkezi Başkanı İhsan eş-Şammari, “Sadr’ın muhalefet kararı, ufukta herhangi bir çözüm belirtisi olmazsa, geri dönüşü olmayan bir yola gireceğimize işaret ediyor. Biz artık siyaset sahnesinde yeni bir süreçle karşı karşıyayız. Sadr uzlaşmak için geri dönmeyecek ve kapsamlı muhalefete yönelecek. Yeni muhalefet sadece Meclis’teki faaliyetlerle yetinmeyecek aksine Irak sokağıyla etkileşim halinde olacak ve Sadr, Meclis’in feshedilmesini talep ederek yargıyı zor durumda bırakmaya devam edecek. Sadr, Irak sokağında ağırlığı olan sivil güçlerle ittifak kurak kurabilir veya Birleşmiş Milletlerin başlatacağı girişimlere katılabilir. Koordinasyon Çerçevesi hükümeti kurmazsa Sadr yanlıları ile Koordinasyon Çerçevesi yanlıları arasında çatışmaların yaşanacağını düşünüyorum” diye konuştu.
10 Ekim 2021’de yapılan Irak seçimlerinin sonuçlarına göre Sadr Hareketi Meclis’te 73 sandalye alarak birinci sıraya yerleşti. Sadr Hareketi’ni 37 sandalye ile Muhammed el-Halbusi liderliğindeki Takaddum (İlerleyiş) Partisi, 33 sandalye ile Nuri el-Maliki liderliğindeki Kanun Devleti Koalisyonu, 31 sandalye ile Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve 17’şer sandalye ile Fetih Koalisyonu ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) takip etti. Söz konusu seçimde Azim Koalisyonu 14 sandalye, Yeni Nesil Hareketi ile İmtidad Hareketi 9’ar sandalye elde etti. Seçime giren 16 parti 1’er sandalye kazanırken, bağımsız vekiller Meclis’te 43 sandalye aldı. Bunlara ek olarak İşrakatu Kanun 6 sandalye, Ulusal Sözleşme, Tasmim, Devlet Güçleri ve Babiliyyun Hareketi de 4’er sandalye elde etti.



Hızlı Destek Kuvvetleri, Çad ile olan sınır bölgelerini kontrol ediyor

Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri, Çad ile olan sınır bölgelerini kontrol ediyor

Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Çad ile sınır bölgelerindeki kontrolü tamamladıklarını duyurdu ve oradaki birliklerinin konuşlanmasını gösteren videolar yayınladı; Sudan ordusundan ise resmi bir açıklama yapılmadı.

HDK, operasyonun amacının silahlı grupları ortadan kaldırmak ve Sudan ordusu ile müttefik "ortak güçlerinin" yerel yönetim liderlerine ve sivillere karşı gerçekleştirdiği intikam ve kaos eylemlerini durdurmak olduğunu belirtti. HDK, istikrarı yeniden sağlamak amacıyla bu bölgelerde sivilleri, yolları ve kamu tesislerini güvence altına almak için güçlerin konuşlandırıldığını vurguladı.

Bir diğer gelişmede, Sudan ordusunun Babanusa'daki 22. Piyade Tümeni komutanı Tümgeneral Muaviye Hamad Abdullah'ın ölümü doğrulandı. Aralık ayı başlarında HDK tarafından şehre düzenlenen bir saldırı sırasında öldürüldü. Ordu, komutanının ölümüyle ilgili bir açıklama yapmamış olsa da Kuzey Eyaleti hükümetinin resmi internet sitesinde, askeri vali Abdul Rahman İbrahim'in merhumun ailesine başsağlığı dileklerini ilettiği bildirildi.


Suriye, Uluslararası Terörle Mücadele Koalisyonu ile ortak operasyonda DEAŞ'ın sözde Şam valisini yakaladı

Şam'daki Yermuk Filistinli Mülteci Kampı yakınlarında konuşlanan eski Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed dönemi askerleri, 2018 (Arşiv - Reuters)
Şam'daki Yermuk Filistinli Mülteci Kampı yakınlarında konuşlanan eski Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed dönemi askerleri, 2018 (Arşiv - Reuters)
TT

Suriye, Uluslararası Terörle Mücadele Koalisyonu ile ortak operasyonda DEAŞ'ın sözde Şam valisini yakaladı

Şam'daki Yermuk Filistinli Mülteci Kampı yakınlarında konuşlanan eski Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed dönemi askerleri, 2018 (Arşiv - Reuters)
Şam'daki Yermuk Filistinli Mülteci Kampı yakınlarında konuşlanan eski Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed dönemi askerleri, 2018 (Arşiv - Reuters)

Suriyeli yetkililer, dün gece, ABD öncülüğündeki Uluslararası Terörle Mücadele Koalisyonu ile birlikte Şam'da ‘titiz bir güvenlik operasyonu’ düzenleyerek terör örgütü DEAŞ’ın önde gelen liderlerinden birini yakaladıklarını duyurdu.

Suriye İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamaya göre Şam Kırsalı İç Güvenlik Komutanı Tuğgeneral Ahmed el-Dalati, “Özel birimlerimiz, Genel İstihbarat Servisi ve Uluslararası Terörle Mücadele Koalisyonu ile ortaklaşa titiz bir güvenlik operasyonu gerçekleştirdi” dedi. Operasyon sonucunda örgütün sözde Şam valisi yakalandı.

ABD, geçtiğimiz hafta bir pusuda öldürülen iki Amerikan askerinin intikamını almak için Başkan Donald Trump'ın talimatını yerine getirerek, Suriye’de DEAŞ’a ait olduğu düşünülen yerlere hava saldırıları düzenledi.

Suriye geçtiğimiz ay Uluslararası Terörle Mücadele Koalisyonu’na resmi olarak katıldığını duyurmuş ve Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, DEAŞ’ın kalıntılarını ortadan kaldırma çabalarında ABD ile iş birliği yapma sözü vermişti.

Saraya el-Cevad adlı bir terör hücresine mensup bir grup hedef alındı

Öte yandan Suriye'nin kuzeybatısındaki Lazkiye ilindeki İç Güvenlik Komutanı Abdulaziz Hilal al-Ahmed, komutanlığa bağlı özel kuvvetlerin, terörle mücadele birimi ve bir ordu birimi ile ortaklaşa dün sabah Cable kırsalında, Saraya el-Cevad adlı bir terör hücresine yönelik bir güvenlik operasyonu düzenlediklerini açıkladı.

Ahmed, eski rejimin önde gelen yetkililerinden Suheyl el-Hasan’a bağlı hücrenin ‘suikastlar, sahada infazlar ve bombalı saldırılar gerçekleştirdiği, iç güvenlik ve ordu kontrol noktalarını hedef aldığı ve ayrıca yeni yıl kutlamalarını hedef almaya hazırlandığını’ belirtti.

Çatışmanın yaklaşık bir saat sürdüğünü söyleyen Ahmed, çatışma sonucunda hücrenin bir üyesinin tutuklandığını ve diğer üç üyesinin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

Ahmed açıklamasında, güvenlik güçlerinden dört kişinin hafif yaralandığını ve hücre çökertilene kadar çalışmaların devam ettiğini de sözlerine ekledi.


İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyinde bir Hizbullah militanını hedef aldığını duyurdu

Lübnan askerleri, İsrail'in güney Lübnan'a düzenlediği baskında hedef alınan bir aracın enkazının yanında, (AFP)
Lübnan askerleri, İsrail'in güney Lübnan'a düzenlediği baskında hedef alınan bir aracın enkazının yanında, (AFP)
TT

İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyinde bir Hizbullah militanını hedef aldığını duyurdu

Lübnan askerleri, İsrail'in güney Lübnan'a düzenlediği baskında hedef alınan bir aracın enkazının yanında, (AFP)
Lübnan askerleri, İsrail'in güney Lübnan'a düzenlediği baskında hedef alınan bir aracın enkazının yanında, (AFP)

İsrail ordusu sözcüsü Avichay Adraee dün akşam yaptığı açıklamada, ordunun Lübnan'ın güneyindeki Jannata bölgesinde Hizbullah grubuna mensup bir kişiyi hedef aldığını söyledi.

Lübnan medyası, İsrail'e ait bir insansız hava aracının (İHA) Jannata kasabasında bir aracı hedef aldığını bildirdi. İlk etapta can kaybı bildirilmedi.

Lübnan resmi haber ajansına göre, İsrail savaş uçakları dün erken saatlerde Lübnan'ın güneyindeki el-Numeyriye ve Humin vadilerini hedef alan bir dizi hava saldırısı düzenledi.

İsrail ordusu, Hizbullah'ın "fırlatma noktalarına" saldırdığını duyurdu.

İsrail, 27 Kasım 2014'te yürürlüğe giren Lübnan ile yapılan ateşkes anlaşmasının şartlarına uymadı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre İsrail güçleri, güney Lübnan'da buldozerle yıkım ve tahribat operasyonlarına devam ediyor ve baskınlar düzenliyor. Ayrıca bölgedeki çeşitli noktalarda da varlıklarını sürdürüyorlar.