ABD'de bir çevre aktivisti bir günlük atığını kıyafet olarak giyiyor

Amaç tüketim çılgınlığı hakkında farkındalık yaratmak

ABD’de ortalama bir kişinin günde çıkardığı çöp yaklaşık 2,3 kilogram (AFP)
ABD’de ortalama bir kişinin günde çıkardığı çöp yaklaşık 2,3 kilogram (AFP)
TT

ABD'de bir çevre aktivisti bir günlük atığını kıyafet olarak giyiyor

ABD’de ortalama bir kişinin günde çıkardığı çöp yaklaşık 2,3 kilogram (AFP)
ABD’de ortalama bir kişinin günde çıkardığı çöp yaklaşık 2,3 kilogram (AFP)

İnsanların ne kadar çöp ortaya çıkardığına dikkat çekmek isteyen ABD'li, ilginç bir meydan okuma gerçekleştiriyor.
Rob Greenfield, ortalama bir ABD'linin her gün oluşturduğu bir günlük çöpü üzerine giymeye karar verdi. Kaliforniya'nın meşhur Beverly Hills bölgesinde çöpten kıyafetiyle dolaşan Greenfield, pek çok kişiyi bilgilendirdiğini söyledi.
Çevre aktivisti, gıda israfına karşı olduğunu ve 2019'da bir yıl boyunca kendi yetiştirdiği yiyeceklerle karnını doyurduğunu açıkladı.
"Sıfır atıklı bir hayat yaşamaya çalışıyorum. Mümkün olduğu kadar az çöp çıkarmak için ekstrem önlemler alıyorum" diyen Greenfield, çöpten kıyafet için bir aylığına ortalama bir ABD'li gibi yaşadığını söyledi.

Rob Greenfield isteyenlere konu hakkında bilgi verdiğini de açıkladı (AFP)
Eylemi için Kuzey Karolina'dan Kaliforniya'ya gelen aktivist, "Sıradan bir insan gibi yaşıyorum. Yemek yiyorum, alışveriş yapıyorum ve çoğumuzun alışık olduğu gibi tüketiyorum" dedi.
Greenfield, bunun ardından çıkan çöpleri şeffaf plastik elbisenin içine sıkıştırarak giyiyor. Kıyafette içecek, abur cubur ve yemekler var. Elbisenin ağırlığı 27 günün sonunda yaklaşık 30 kilograma ulaştı.
Eylemini birkaç gün içinde bitirmeye hazırlanan Greenfield, şöyle konuştu:
"Çöpler gidiyor ve bir daha düşünmüyoruz. İnsanların ne kadar çöp oluşturduğunu görmelerini sağlayacak bir görsel oluşturmak istedim."
Aktivist, kendisini gören bazı kişilerin tepki gösterdiğini ancak çoğu insanın bilgi almak istediğini belirtti:
"Evsiz olduğumu veya akıl sağlığı sorunu yaşadığımı düşünen bazı kişiler var. Ancak çoğunlukla insanlar olumlu yaklaştı."
Greenfield'in eylemiyle yaratmak istediği farkındalık bazı yurttaşlarında beklenen etkiyi yaratmış görünüyor. Örneğin NBC Los Angeles'a konuşan Trelawny Dios adlı bir Amerikalı alışkanlıklarını değiştirmeyi "kesinlikle" gözden geçireceğini belirtti.
Independent Türkçe, AFP, NBC Los Angeles, ABC7



Suda kalan parmakların hep aynı şekilde buruştuğu bulundu

Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
TT

Suda kalan parmakların hep aynı şekilde buruştuğu bulundu

Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)

Suda uzun süre kalınca parmaklarda oluşan buruşmanın hep aynı desene sahip olduğu tespit edildi. 

Banyo yapınca veya bir süre yüzünce el ve ayak parmakları buruşmaya başlıyor. Bunun nedeni ilk başta parmakların suyla dolması gibi gelebilir ancak durum öyle değil.

Koldan ele doğru uzanan medyan sinirinde hasar olan kişilerin parmaklarının buruşmadığını 1935'te fark eden bilim insanları, sürecin sinir sistemiyle alakalı olduğu sonucuna varmıştı. 

Uzmanlar derinin altındaki damarların büzüşmesi sonucu parmaklardaki kırışıklıkların oluştuğunu söylüyor.

Binghamton Üniversitesi'nden Guy German, 2023'te The Conversation'da kaleme aldığı yazıda "El ve ayaklar birkaç dakikadan daha uzun süre suyla temas ettiğinde, ciltteki ter kanalları açılarak suyun cilt dokusuna akmasına izin verir. Eklenen bu su, cildin içindeki tuz oranını azaltır. Sinir lifleri beyne daha düşük tuz seviyeleri hakkında bir mesaj gönderir ve otonom sinir sistemi kan damarlarını daraltarak yanıt verir" diye süreci açıklamıştı.

Yazısının ardından çeşitli yorum ve sorularla karşılaşan German'a bir öğrenci "Peki kırışıklıklar hep aynı şekilde mi oluşuyor" diye sormuş. German ve ekip arkadaşları bunu yanıtlamak adına bir deney yürüttü. 

Bulguları hakemli dergi Journal of the Mechanical Behavior of Biomedical Materials'ta yayımlanan çalışmada bir grup katılımcının elleri 30 dakika boyunca suda tutuldu ve ardından fotoğrafları çekildi.

24 saat sonra aynı işlemi tekrarlayan araştırmacılar görüntüleri karşılaştırınca parmaklarda aynı desenlerin oluştuğunu gördü. 

German "Kan damarları pozisyonlarını çok fazla değiştirmez. Biraz hareket ederler ancak diğer kan damarlarına göre son derece sabittirler" diyerek ekliyor: 

Bu da kırışıklıkların aynı şekilde oluşması gerektiği anlamına geliyor ve biz de öyle olduğunu kanıtladık.

Araştırmacılar yeni çalışmanın adli tıpa katkı sağlayabileceğini ve uzun süre suda kalan cesetlerin kimliğini tespit etmede kullanılabileceğini düşünüyor.

German ayrıca derinin suda kalmasıyla ilgili daha fazla soruya cevap aramayı umduğunu da belirtiyor.

Independent Türkçe, IFLScience, Popular Science, Conversation, Journal of the Mechanical Behavior of Biomedical Materials