Yeni çalışmaya göre esrar yasallaşınca alkol ve tütün tüketiminde azalma meydana geliyor

Bilim insanları bulguların esrar özelindeki önlem ve tedavi çabalarının önemine işaret ettiğini söyledi

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Yeni çalışmaya göre esrar yasallaşınca alkol ve tütün tüketiminde azalma meydana geliyor

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Yeni çalışmaya göre esrarın yasallaştırılması, alkol ve sigara tüketiminin azalmasına ek olarak genç yetişkinler arasındaki hatalı ağrı kesici kullanımının azalmasıyla da bağlantılı.
Journal of Adolescent Health adlı bilimsel dergide geçen hafta yayımlanan araştırma, Washington Eyaleti'nde eğlence amaçlı esrar kullanımının 2012'de yasallaştırılmasının ardından alkol, nikotin ve reçetesiz ağrı kesici kullanımındaki eğilimleri inceledi.
Aralarında Washington Üniversitesi'nden olanların da bulunduğu bilim insanları, 2014'ten 2019'a kadar yapılan ve 18-25 yaş arası 12 bin 500 genç yetişkini kapsayan yıllık anket dalgalarının 6'sından elde edilen verileri analiz etti.
The Independent'ta yer alan habere göre önceki çalışmalar esrarın potansiyel olarak daha tehlikeli olabilecek, kontrole tabi başka maddelerin tüketimine yol açtığı söylenilen bir "geçiş uyuşturucusu" olduğu fikrini çürütürken, yeni araştırma esrarın yasallaştırılmasının alkol ve sigara tüketiminde ya da reçetesiz opioidlerin hatalı kullanımında çarpıcı artışlara yol açmadığını ortaya koydu.
Çalışma, katılımcılar arasında önceki ay alkol kullanımı, ağır epizodik içme (HED), sigara kullanımı ve önceki yıldan kalma ağrı kesicileri yanlış şekillerde alma yaygınlığının azaldığını saptadı.
Bilim insanları, "Yıllar ve yaş grupları arasında, esrar kullanmayanların esrar dışındaki madde kullanımı yaygınlığı, ara sıra ve sık sık esrar kullananlara kıyasla daha yüksekti. Yayılma etkilerine dair endişelerin aksine tıbbi olmayan esrarı yasallaştırma uygulaması, alkol ve sigara kullanımında ve ağrı kesicilerin hatalı alımında düşüşlerle birlikte geldi" diye yazdı.
Bununla birlikte çalışma, incelenen zaman diliminde katılımcılar arasında e-sigara kullanımının yaygınlığının arttığını tespit etti. Bunun muhtemelen ABD'de bu dönemde elektronik sigara tüketimindeki genel artıştan kaynaklanıyor ve ille de esrarın yasallaştırılmasıyla bağlantılı değil.
Önceki araştırmalar da esrarın yasallaştırılmasının, insanların alkol ve kontrole tabi diğer maddelere daha az bağımlı olmasına katkı sunabileceğini göstermişti.
Bu yıl yayımlanan bir araştırma, esrarın yasallaştırılmasıyla anksiyete, ağrı, uyku ve felç tedavisindeki reçeteli ilaçların kullanımının azalması arasında bağlantı olduğunu ortaya koymuştu.
2019'da yapılan başka bir çalışma da eğlence ve tıbbi amaçla kullanılacak esrara erişim yasalarının morfin kullanımını azalttığını tespit etmişti.
Esrar kullanımı ve kontrole tabi diğer maddelerin tüketimi arasındaki bağlantı için daha fazla çalışma gerekse de bilim insanları, yeni bulguların esrar sayesinde önleme ve tedavi çabalarının artan önemine işaret ettiğini dile getiriyor.
 



Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
TT

Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Florida’dan Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti’nin faaliyetlerine son verdi.  

New York Times (NYT), Trump yönetiminin cumartesi günü gönderdiği bir e-postayla 40 yıllık Radyo Marti’nin faaliyetlerinin sonlandırılacağını duyurduğunu aktarıyor.

ABD’de yaşayan ve 2021’de Küba’da patlak veren protestoları destekleyen Ramon Saul Sanchez, bu haberin radyo çalışanlarının kendisiyle söyleşi yapmayı planladığı sırada geldiğini belirtiyor:

Kafaları çok karışmıştı. Bana ‘İşimize son verildiğini öğrendik. Gitmemiz gerekiyor’ dediler.

Trump, başta Amerika’nın Sesi (VOA) olmak üzere federal hükümet tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe ve personel sayısının azaltılması kararını vermişti.

Kararda, VOA, Özgür Avrupa ve Asya Radyosu’yla Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti'ye ev sahipliği yapan ABD Küresel Medya Ajansı'nın fonksiyonlarının minimum seviyeye çekilmesi yönünde talimatlar yer almıştı.

VOA çalışanları ve bazı medya örgütleri, “hukuka aykırı” olduğu gerekçesiyle kararı mahkemeye taşımıştı.

ABD Kongresi’ndeki Küba kökenli üç siyasetçiden biri olan Mario Diaz-Balart, Trump’la görüşerek radyonun faaliyetlerinin yeniden başlamasını talep edeceğini belirtiyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise “durumun karmaşık ve değişken olduğunu” bildiriyor. Trump’ın atadığı Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Küba kökenli. Cumhuriyetçi liderin Latin Amerika Özel Temsilcisi Mauricio Claver-Carone sınırlı da olsa radyonun faaliyetlerini sürdüreceğini düşündüğünü ifade ediyor.

Radyo, 1983’te dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan tarafından kurulmuştu. Fidel Castro ve Küba Komünist Partisi karşıtı lobicilik faaliyetleriyle tanınan Küba kökenli iş insanı Jorge Mas Canosa’nın talebiyle hayata geçirilen radyo, Soğuk Savaş’ta adaya sansürsüz yayın yapmayı hedefliyordu.

NYT, Trump’ın bu kararla “Castro kardeşlerin 40 yıldır yapamadığını tek hamlede gerçekleştirdiğini” yazıyor.

Diğer yandan Radyo Marti, Soğuk Savaş'tan kalma modası geçmiş bir yayın kuruluşu olarak da görülüyordu. Radyoyu eleştirenler, Küba’daki komünist yönetim hakkında tek taraflı yayınlar yapıldığına dikkat çekiyor. Radyo, defalarca Kongre raporlarına konu olan yolsuzluk skandallarına da karışmıştı. Kuruluşa bağlı televizyon kanalı TV Marti ise Küba’da o kadar sık engellendi ki adada “Görünmeyen TV” diye adlandırılıyor.

ABD'nin Küba'ya yönelik ambargoları ilk kez 1960'da başlatıldı ve ilerleyen yıllarda kapsamı daha da genişletildi. Öte yandan ABD'nin Küba'ya yönelik ambargosunu kaldırmasına dair karar tasarısı 2012'den bu yana her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda (BMGK) kabul ediliyor. Fakat bağlayıcılığı bulunmayan BMGK kararı sadece tavsiye niteliği taşıyor ve uluslararası toplumun tutumunu gösteriyor.

Independent Türkçe, New York Times, El Pais