Irak’ta İmtidad Hareketi’nde bölünme yaşandı

İmtidad Hareketi Genel Sekreteri Ala er-Rikabi, yönetime danışmadan tek başına kararlar almakla suçlanıyor. (Şarku’l Avsat arşiv)
İmtidad Hareketi Genel Sekreteri Ala er-Rikabi, yönetime danışmadan tek başına kararlar almakla suçlanıyor. (Şarku’l Avsat arşiv)
TT

Irak’ta İmtidad Hareketi’nde bölünme yaşandı

İmtidad Hareketi Genel Sekreteri Ala er-Rikabi, yönetime danışmadan tek başına kararlar almakla suçlanıyor. (Şarku’l Avsat arşiv)
İmtidad Hareketi Genel Sekreteri Ala er-Rikabi, yönetime danışmadan tek başına kararlar almakla suçlanıyor. (Şarku’l Avsat arşiv)

Irak Parlamentosu’ndaki İmtidad Hareketi’nin 9 üyesinden 6’sı gruptan ayrıldı. 2019 Ekim Hareketi’nin bir uzantısı olarak bilinen İmtidad Hareketi bağımsız ve renkli bir oluşum olarak dikkat çekiyordu. Ekim 2019’da ülkenin orta ve güney kesimlerinde, yolsuzluk yapan politikacıların yargılanması, rejimin ıslah edilmesi ve iş olanakları yaratılması gibi taleplerle kitlesel gösterilere tanık olunmuştu. Göstericiler, etnik-mezhepsel kotaya dayalı sistemin değiştirilmesini, ifade özgürlüğünün sağlanmasını ve köklü bir anayasa değişimi gerçekleşmesini talep etmişti. Güvenlik güçlerinin protesto gösterilerine sert müdahalesi sonucu yaklaşık bin kişi yaşamını yitirmiş, 20 bine yakın gösterici de yaralanmıştı.  
Parlamentodaki İmtidad Hareketi’nden topluca ayrılan beş milletvekili istifa mektuplarında ‘Hareket’in Yüce Ekim’in ilkelerinden uzaklaşması ve Genel Sekreter Ala er-Rikabi’nin hareketin kaderiyle ilgili kararları istişare mekanizmasına başvurmaksızın alması nedeniyle istifa ettiklerini’ kaydettiler. İstifa eden vekiller İmtidad Hareketi içinde yer alan arkadaşlarının, herhangi bir delil olmaksızın ihanet ve yolsuzlukla itham edilmesini de kınadılar. Açıklamada ‘Genel Sekreter’in birçok başarısızlığına ve hareket üyelerinin eleştirilerine rağmen hareketin kurucu ilkelerine ters düştüğü ve kararları tek başına almayı sürdürdüğü’ belirtildi. “Devrimci ve iktidardaki siyasi oluşumlara muhalif olarak ilkelerimizi korumak için, destekçilerimize ve halkımıza verdiğimiz sözlerde durmak adına İmtidad Hareketi’nden toplu olarak çekildiğimizi duyuruyoruz” denildi.
Bu arada ‘İmtidad Hareketinin’ bazı üyeleri genel sekreterin azline dair bir karar alındığını iddia etti. Hareketin Genel Kurul üyesi Diya el-Hindi, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Geçmişteki hatalar ve başarısızlıklar nedeniyle, İmtidad Hareketi Genel Kurulu düzeltici bir adım atarak Genel Sekreter Ala er-Rikabi'yi görevlerinden azletme kararı almıştır” diye yazdı.  
Ancak hareket içindeki diğer kaynaklar, azil kararının gerçeği yansıtmadığını, milletvekillerinin de istifalarını resmi olarak sunmadıklarını öne sürdü. Yakın bir zamanda Genel Kurul ve Siyasi Büro tarafından yaşananlara dair resmi bir açıklama yapılacağı kaydedildi. Eczacı olan İmtidad Hareketi Genel Sekreteri Ala er-Rikabi, Ekim Hareketi’nin merkezlerinden Zikar ilinin Nasıriye kentinden aktif bir aktivist olarak tanınıyor. Protesto eylemleri sırasında yaralıların tedavisini organize ederek ön plana çıkan Rikabi, süreç içinde halk hareketinin liderleri arasında sivrildi. İmtidad Hareketi kurulduktan sonra bağımsız adaylarla parlamento seçimlerine girdi ve büyük bir sürpriz yapıp geleneksel partiler arasından sıyrılarak 9 milletvekili çıkarmayı başardı. Rikabi daha önce de hareket üyeleri tarafından, siyasi deneyimsizliği, kötü yönetimi ve kararları istişarede bulunmaksızın alması nedeniyle eleştiri oklarının hedefinde yer almıştı. Maliye Bakanı’ndan enflasyona karşı memurları koruma kapsamında, maaşların Irak dinarı yerine ABD doları ile verilmesi önerisi de bu deneyimsizliğinin başlıca örneği olarak gösterilmiş ve yaygın eleştirilere neden olmuştu.  
Şarku’l Avsat’a değerlendirmede bulunan İmtidad Hareketi’ndenbir kaynak şunları söyledi:
“Rikabi otokrasiye eğilimi olan bir karakter. Çoğu kararı hareket yönetimindeki arkadaşlarına danışmadan alıyor. Bu tür yaklaşımları hareket içinde bölünme yaşanmasına neden oldu. Ekim Hareketi’ne olumsuz yaklaşımı olmasına rağmen Sadr Hareketi ile iş birliği yaptı. Bu durum yönetimdeki birçok kişiyi ve hareketin üyelerini öfkelendirdi. Yeni nesil Kürtlerle de gerçekçi olmayan ittifaklara girişti. Tüm bunlar eleştirilere neden oldu.”  
Yeni Nesil Hareketi ile İmtidad Hareketi arasında parlamentoda ilk kez Arap ve Kürt milletvekillerinden oluşan bir ittifak kurulmuştu. 18 milletvekili içeren söz konusu ittifak geçen hafta, muhtemel bir hükümette yer almayacaklarını duyurdu.
Irak’ta siyasi oluşumlar içinde bölünmeler yaygın bir olgu. Hemen hemen her parti içinde benzer bölünmeler yaşandı.  



Hızlı Destek Kuvvetleri ile Güney Sudan güçleri arasında gerilim yaşanıyor

Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri ile Güney Sudan güçleri arasında gerilim yaşanıyor

Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)

Juba'daki haberler, Güney Kordofan eyaletinin Heglig petrol bölgesinde Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) ile Güney Sudan Savunma Kuvvetleri arasında gerginlik olduğunu doğrularken, HDK iki taraf arasında herhangi bir silahlı çatışma yaşandığını reddetti.

Juba Post gazetesi, cumartesi gecesi ile pazar sabahı arasında, Juba, Port Sudan ve Nyala arasında yapılan üçlü bir anlaşma uyarınca Heglig petrol sahalarını korumakla görevli Güney Sudan güçleri ile Sudan ordusunun komşu ülkeye çekilmesinin ardından bölgenin kontrolünü ele geçiren HDK arasında keskin bir gerginliğin arttığını bildirdi.

Ancak HDK komutanının danışmanı Paşa Tabik, Facebook'ta yaptığı bir paylaşımda, Sudan yanlısı gazete ve medya kuruluşlarında Heglig'deki çatışmalarla ilgili çıkan haberlerin asılsız olduğunu belirtti. Bu arada, Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre HDK’nin müttefiki Abdulaziz el-Hilu liderliğindeki Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey (SPLM-N) fraksiyonuyla birlikte kuşattığı Güney Kordofan eyaletinin başkenti Kadugli'den insani yardım ve BM çalışanlarının tahliyesi devam etti.


ABD, Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı

Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
TT

ABD, Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı

Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA

Lübnan hükümetinin ordunun Litani Nehri'nin güneyindeki bölgeyi tamamen silahsızlandırma planını uygulamaya yakın olduğunu açıklamasından bir gün sonra, Cumhuriyetçi ABD Senatörü Lindsey Graham dün Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı.

İsrail ziyaretinde, "Hizbullah'ın daha fazla silah üretmeye çalıştığını görüyorum... ve bu kabul edilemez" dedi. Bu arada, savaş ve İsrail'in ateşkes anlaşmasını sürekli ihlal etmesi nedeniyle yerlerinden edilen yaklaşık 90 bin kişi, Lübnan'ın güneyindeki sınır köylerinden iki yıl sonra yeni evlerine yerleşti ve iş yerlerini oraya taşıdı.

Yerlerinden edilenlerden bazıları güneydeki şehir ve köylerde, diğer bir grup ise Beyrut'un güney banliyölerine ve bölgelerine taşınmış, bir kısmı da başkente yakın Lübnan Dağı banliyölerinde yaşamayı tercih etmiştir.


Onuncu kez... Netanyahu hükümeti, yabancı basının Gazze'ye giriş yasağının uzatılmasını talep etti

Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
TT

Onuncu kez... Netanyahu hükümeti, yabancı basının Gazze'ye giriş yasağının uzatılmasını talep etti

Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)

İsrail hükümeti, uluslararası medyanın Gazze Şeridi'ne özgür ve bağımsız erişimine izin verilmesi için Yabancı Basın Birliği tarafından verilen dilekçeye yanıt verme süresinin uzatılması talebini dün Batı Kudüs'teki Yüksek Mahkemeye üst üste onuncu kez resmi olarak iletti.

Gazze savaşının başlangıcından bu yana, İsrail'deki Yabancı Muhabirler Birliği'ni ve yüzlerce uluslararası medya kuruluşunu temsil eden Tel Aviv'deki Yabancı Basın Birliği, saha gazetecilerini Gazze Şeridi'ne ve savaştan etkilenen diğer Filistin ve hatta İsrail bölgelerine getirmeye çalıştı; ancak İsrail yetkilileri, yabancı gazetecilerin yanı sıra İsrailli gazetecilerin de girişinin ordu tarafından düzenlenen ve sıkı askeri refakat ve yayınlanmadan önce gazetecilik materyallerinin askeri sansüre tabi tutulması zorunluluğunu içeren koşullar altında gerçekleştirilen sınırlı turlarla sınırlandırıldığı istisnai durumlar dışında, sürekli olarak reddetti.

Savaşın başlamasından birkaç ay sonra, dernek İsrail mahkemelerine başvurmak zorunda kaldı ve hükümetten gazetecilerin askeri refakat olmadan Gazze'ye bağımsız olarak girmelerine izin vermesini talep etti. Ancak mahkeme, askeri operasyonları gerekçe göstererek bu talebi reddetti.

Geçtiğimiz ağustos ayında Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlenen İsrail baskınında öldürülen beş gazeteciden birinin naaşını taşıyanlar... (AFP)Geçtiğimiz ağustos ayında Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlenen İsrail baskınında öldürülen beş gazeteciden birinin naaşını taşıyanlar... (AFP)

Eylül 2024'te yeni bir dilekçe sunuldu ve bunun üzerine mahkeme hükümete gazetecilerin erişimine izin verecek bir plan sunması kararını verdi. Ancak hükümet, konuyu atlatmanın başka bir yolunu buldu ve mahkemeden kararın ertelenmesini ve daha fazla süre verilmesini defalarca talep etti.Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bunu şimdiye kadar 10 kez yaptı.

Mahkeme, ertelemeyi kabul ederek İsrail'i yatıştırmaya çalışıyor gibi görünüyordu. Bu yaklaşım, İsrail politikasını bağımsız haberciliği engellemeye yönelik sistematik bir girişim olarak gören uluslararası medya çevrelerinde geniş çaplı öfkeye yol açtı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın arabuluculuğuyla sağlanan ateşkesin 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinin ardından eleştiriler yoğunlaştı ve yabancı basının erişim talebi daha da acil hale geldi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, konuyu yakın zamanda iki kez ele aldı. Fox News'e verdiği bir röportajda, orduya bu konuya "hazırlıklı olması" talimatı vereceğini söyledi.

İsrail Yabancı Basın Birliği, özellikle mahkemenin görünüşte "hoşgörülü" tavrından dolayı bu politikadan "derin hayal kırıklığı" duyduğunu ifade etti.

Filistinli Gazeteciler Sendikası bu yasağı "İsrail'in Gazze ve Batı Şeria'daki suçları hakkındaki gerçeği gizleme politikasının ayrılmaz bir parçası" olarak görüyor.

Sendika başkanı Nasır Ebu Bekir'e göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de İsrail'in eliyle yaşananlar "tarihteki en büyük gazeteci katliamı"dır.

Açıklamasında, yaklaşık bin 500 Filistinli gazetecinin şu anda bombalamalar altında çalışmaya devam ettiğini, yüzlercesinin yaralandığını ve yaklaşık 200'ünün İsrail tarafından tutuklandığını, ayrıca birçok medya kuruluşunun da İsrail tarafından tahrip edildiğini belirtti.