Zelenskiy savaşın ‘diplomasiyle’ bitmesini umuyor

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, müttefik ülkelerle ‘saldırgan eylemler planlayan ülkeleri’ cezalandıracak bir anlaşma yapılmasını önerdi

Zelenskiy, Rusya'ya karşı devam eden savaşta ‘Ukrayna'nın kahramanlarından’ birine madalyasını verirken (AFP)
Zelenskiy, Rusya'ya karşı devam eden savaşta ‘Ukrayna'nın kahramanlarından’ birine madalyasını verirken (AFP)
TT

Zelenskiy savaşın ‘diplomasiyle’ bitmesini umuyor

Zelenskiy, Rusya'ya karşı devam eden savaşta ‘Ukrayna'nın kahramanlarından’ birine madalyasını verirken (AFP)
Zelenskiy, Rusya'ya karşı devam eden savaşta ‘Ukrayna'nın kahramanlarından’ birine madalyasını verirken (AFP)

Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’ya başlattığı savaşı sona erdirecek bir yol bulma konusunda hem Moskova hem de Kiev bir birlerini ciddiyetsiz olmakla suçluyorlar. Kremlin, Ukrayna’nın savaşı sona erdirmeye yönelik müzakere ‘iradesinden yoksun’ olduğunu söyledi. Kiev ise buna Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin danışmanlarından biri olan Ukrayna müzakere ekibinin başkanı Mykhailo Podolyak aracılığıyla yanıt verdi. Podolyak, “Rusya'nın dünyada olup bitenleri ve olumsuz rolünü anlamada kilit bir unsuru yok” ifadelerini kullandı.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, dün, Kiev ve Moskova arasındaki müzakerelerin çıkmaza girdiği bir dönemde Ukrayna'daki savaşı yalnızca ‘diplomatik’ araçların sona erdirebileceğini söyledi. Ukrayna’da yayın yapan bir televizyon kanalına açıklamalarda bulunan Zelenskiy, çatışmanın, ancak diplomasi ile sonlandırılabileceğini vurgulayarak, “Savaş kanlı olacak, muharebeleri ve çarpışmaları içerecek ama kesinlikle diplomatik yollarla sona erecek” ifadelerini kullandı. Sadece müzakere masasında başarabilecek noktalar olduğunu ifade eden Ukrayna Devlet Başkanı, “Her şeyin Rusya'nın istemediği eski haline dönmesini istiyoruz” derken daha fazla detay vermekten kaçındı. İki ülkenin müzakere yetkilileri arasında çok sayıda görüşme yapılsa da herhangi bir sonuca ulaşılamadı. Rusya’nın müzakere heyeti başkanı Vladimir Medinsky ve Ukrayna'nın müzakere heyeti başkanı David Arachamia son olarak 22 Nisan'da görüştüler.
Batılı ülkeler, Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek istediklerini vurgulasa da sahada saha savaş devam ederken Kiev'e sağlanan askeri yardımın miktarı ve Moskova'ya uygulanan yaptırımlar, “Batı ile Rusya arasında bir vekalet savaşı mı yürütülüyor?” sorusunu gündeme getiriyor.
İtalya Başbakanı Mario Draghi, savaşı sona erdirmek için ciddi müzakerelerin başlayabilmesi için Perşembe günü Ukrayna'da acil ateşkes çağrısında bulundu. İtalyan Senatosu’nda İtalya'nın Ukrayna'yı desteklemedeki rolü üzerine yapılan bir oturumda güncel gelişmeleri değerlendiren Draghi, ‘bir an önce ateşkese ulaşılması gerektiğini’ söyledi. Ekonomik yaptırımlarla Rusya üzerindeki baskıyı sürdürmenin önemli olduğunun altını çizen İtalyan Bakan, “Moskova'yı müzakere masasına geri getirmek zorundayız” dedi.
Şu ana kadar Ukrayna’daki savaş herkes tarafından doğrudan reddediliyor gibi görünüyor. Öyle ki Batılılar, Rusya'nın gözünde kendilerini çatışmanın tarafı haline getirecek herhangi bir adımdan kaçınmaya çalışıyorlar. Buna karşın Fransız Haber Ajansı'nın (AFP) Moskova'dan Pekin'e Washington'a kadar görüşlerini aldığı analistler, ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin az da olsa savaş katılımları olduğu ve bunun da onları önemli oyuncular yaptığı konusunda hemfikirler. Estonya’da bulunan Tartu Üniversitesi’nden araştırmacı Ivan Klyszcz, bir algı çatışması olduğundan söz etti. Şarku'l Avsat'ın AFP’den aktardığı değerlendirmelerde, Klyszcz, Kiev’in, çatışmayı şiddetli bir direnişle çözmeye karar verdiğini belirterek “Ukraynalılar sadece kendileri için savaşıyorlar, herhangi bir tarafın vekili değiller” şeklinde konuştu.
Klyszcz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Rusya için ise bu, Batı'ya karşı bir vekalet savaşı. Ona (Rusya) göre Ukraynalılar şeytanlar ve ABD ile NATO'nun emirlerine göre hareket ediyorlar.”
Klyszcz, Amerikalıların sadece Moskova’nın kaybetmesini değil, aynı zamanda (Rusya'nın) bir daha asla böyle bir savaşa girememesini istediklerini düşünüyor. Gerçekten de Rusya, Batı'nın Ukrayna’da bir vekalet savaşı yürüttüğünü dillendiriyor. Merkezi Moskova'da olan Siyasi ve Askeri Analizler Enstitüsü, Analiz Bölümü Başkanı Alexander Khramchikhin ise Batı’nın silahları (Ukrayna'ya) teslim ederek bu savaşı en üst düzeye taşıdığını söyledi. Khramchikhin, “Artık yıllardan bahsediyoruz” dedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Nisan ayı sonlarında yaptığı bir açıklamada, “NATO, özünde vekalet savaşı yürütüyor. Savaş, savaştır” ifadelerini kullandı. Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev de Salı günü yaptığı açıklamada, “ABD ve yandaş ülkelerin Rusya karşıtı küresel kampanyasının, Rusya'ya karşı ilan edilmemiş savaş bir başlatmak için Ukrayna'nın bahane olarak kullanıldığını ikna edici bir şekilde doğruluyor” şeklinde konuştu.
Akdeniz Stratejik Araştırmalar Vakfı'ndan (FMES) analistlerinden Pierre Razoux, Ukrayna'daki savaşın ABD’nin güvenlik ve istihbarat servislerinin yeteneklerini kanıtlamalarına izin verdiğine dikkati çekti. Razoux, söz konusu servislerin sadece 48 saat içinde, Taliban Hareketi’nin 11 Eylül saldırılarından ve ABD’nin 2021 yılında Afganistan'dan kaotik bir şekilde çekilmesine kadar son yirmi yılda yaptığı tüm stratejik hatalarını sildiklerini söyledi. Savaşın aynı zamanda Washington'da Rusya gücünü zayıflatmak isteyen muhafazakarlar için de bir fırsat olduğunu düşünen Razoux, “Kremlin'in kazanamayacağını garantilemek ile ne pahasına olursa olsun kaybetmesini sağlamak arasında fark var. Amerikalılar, ne pahasına olursa olsun Rusya’nın savaşı kaybetmesini sağlamak üzerine mantık yürütüyorlar” yorumunda bulundu.
ABD’li üst düzey yetkililerin bir bölümümün ‘Rusya'yı aşağılamak’ ve ‘yüzüne bir tokat atmak’ istediğini belirten Razoux, buna karşın Avrupa Birliği’ AB) ülkelerinin bu konuda daha çekinceli ve bölünmüş halde göründüğünü söyledi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron geçtiğimiz günlerde Rusya ile de barışın tesis edileceğini, ancak bunun ‘birbirine karşı olma ya da dışlama yahut aşağılamakla gerçekleşmeyeceğinin’  altını çizdi. Batılı ülkelerin ağız birliği yapmadıkları ortada.  Araştırmacı Ivan Klyszcz, Batı ülkelerinin tek ağızdan konuşmamalarının çatışma bir şekilde yaklaşırken, NATO ülkelerinin birliği hakkında soru işaretlerini ortaya çıkardığını vurguladı. ABD’nin en aşırı arzulara sahip olduğu ortada. Çin devlet gazetesi Global Times, Washington'ın ‘jeopolitik bir kazanç elde etmek için’ savaşı uzatmak istediğini yazdı. Gazete, ABD’yi ‘kaosu sömürmekle’ suçladı. New York merkezli Soufan Center düşünce kuruluşunun araştırma direktörü Colin Clarke, Washington’ın, çatışmanın merkezinde yer aldığını belirtti. Clarke, Batı ülkeleri durmaksızın Ukrayna’ya silah tedarik ederken Ukraynalıların da yıllarca süren eğitim ve iş birliğini ortaya koyan yeterliliklerine büyük hayranlık duyduklarını, ancak bu savaşı ABD'nin başlatmadığını belirtmenin iyi olacağını vurguladı. Clarke, “NATO ülkeleri ve ABD genel olarak Avrupalı ​​bir dostları ve müttefiklerine toprak bütünlüğünü savunmasında yardım ediyorlar” dedi.
Bu arada Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Cuma günü, savaş sırasında Rusya’nın Ukrayna’nın altyapısını mümkün olduğu kadar yok etmeye çalıştığını ve bu konuda ülkesinin müttefikleriyle bir anlaşma yaparak saldırgan eylemler planlayan ülkelerin bunun bedelini ödemek zorunda kalacağı bir mekanizma kurulmasını önerdi. Telekonferans aracılığıyla açıklamalarda bulunan Zelenskiy, “Müttefik ülkeleri çok taraflı bir anlaşma imzalamaya ve Rusya'nın eylemlerinden zarar gören herkesin uğradığı tüm kayıplar için tazminat almasını sağlayacak bir mekanizma kurmaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı. Böyle bir anlaşma çerçevesinde Rusya’nın imzacı ülkelerdeki parasına ve mülküne el konulacağını, ardından tazminat için özel bir fona yönlendirileceğini söyleyen Ukrayna Devlet Başkanı, “Bu adil olurdu. Rusya bize attığı her füzenin, her bombanın, her merminin ağırlığını hissedecek” diye konuştu. Kanada, geçtiğimiz ay, ceza kanunun, el konulan ve yaptırım uygulanan yabancı varlıkların mağdurlara tazminat olarak yeniden dağıtılmasına ya da yabancı bir ülkenin savaş sonrası yeniden inşasına yardımcı olacak şekilde değiştireceğini açıklamıştı.



Sahnaya'da ‘kanlı bir sınav’ verilirken İsrail, Suriye’de ortalığı karıştırıyor

Başkent Şam'da zafer işareti yapan güvenlik güçleri, 29 Nisan 2025 (AFP)
Başkent Şam'da zafer işareti yapan güvenlik güçleri, 29 Nisan 2025 (AFP)
TT

Sahnaya'da ‘kanlı bir sınav’ verilirken İsrail, Suriye’de ortalığı karıştırıyor

Başkent Şam'da zafer işareti yapan güvenlik güçleri, 29 Nisan 2025 (AFP)
Başkent Şam'da zafer işareti yapan güvenlik güçleri, 29 Nisan 2025 (AFP)

Sobhi Frangieh

Suriye’nin başkenti Şam'ın dış mahalleleri, Genel Güvenlik İdaresi ile Ceramana'dan yerel gruplar arasındaki çatışmaların çatışan tarafların iç içe geçtiği Sahnaya'nın dış mahallelerine sıçramasıyla büyük bir gerilime sahne oluyor. Genel Güvenlik İdaresi tarafından temsil edilen Suriye hükümeti ile Deyrizor ve Dera'dan yerel savaşçıların ve sivillerin yanı sıra Dürzilerden oluşan resmi çerçeve dışında kalan yerel gruplar, Sahnaya'daki durumu daha da karmaşık hale getiriyor.

Şam Kırsalı'ndaki çatışma güneyde de yankı buldu. Suveyda vilayetinde hükümete bağlı tüm güçler, yerel güçler ve gruplar arasında gerginlik ve hareketlilik yaşanmaya başladı. Şam-Suveyda otoyoluna bakan bölgedeki yerel bir grup, Eşrefiye Sahnaya'ya doğru ilerleyen Suveydalı silahlı gruplara ait bir askeri konvoyun önünü kesti. Al Majalla’nın kaynaklardan edindiği bilgilere göre bahsi geçen yerel grup, konvoyun önünü kesmek için ne hükümet güçlerinden emir aldı ne de onlarla koordinasyon kurdu.

Genel Güvenlik İdaresi’nin Dera'daki bir askeri komutanı, Suriye hükümetinin, gerginliğin Dera ve Suveyda bölgelerine yayılmasından endişe ederek güneyde harekete geçtiğini ve aynı zamanda anlaşmazlığı çözmek ve kimliği belirsiz bir ses kaydının neden olduğu gerginliğin büyümesini önlemek için Suveyda’daki dini otorite temsilcileri ve bazı grupların temsilcileriyle el ele çalıştığını söyledi.

Öte yandan İsrail, 29 Nisan Salı günü Ceramana bölgesi üzerinde yaptığı uçuşlar ve 30 Nisan Çarşamba günü gerçekleştirdiği hava saldırılarıyla Dürzileri koruduğu mesajını vermeye çalışırken, İsrail'deki Dürzilerin ruhani lideri Muvaffak Tarif aracılığıyla da mesajlar göndermeye devam ediyor. Tarif yaptığı açıklamada, durumun kontrol altında olduğunu ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Suriye'deki durumla ilgili talimatlar verdiğini belirterek “Yakında bir değişiklik olacak” dedi.

Diğer taraftan Lübnan’daki İlerici Sosyalist Partisi, Dürzilerin önde gelen liderlerinden Velid Canbolat'ın Eşrefiye Sahnaya'da ateşkes çabaları kapsamında Suriye hükümeti, Türkiye, Suudi Arabistan, Katar ve Ürdün ile temasa geçtiğini duyurdu. Partiden yapılan açıklamaya göre Canbolat, meselelerin ‘devlet mantığı ve Suriye'nin tüm kesimleriyle ülkenin birliği temelinde’ ele alınması gerektiğini vurguladı.

Olay Ceramana'da başladı

Ceramana bölgesindeki gerilim, pazartesi günü Dürzi bir din adamına ait olduğu söylenen ve Hz. Muhammed’e hakaret içeren bir ses kaydının yayınlanmasının ardından başladı. Suriye hükümeti ses kaydının kime ait olduğunu tespit edememiş olsa da Dürzi yetkililer kaydın Dürzilerin düşüncelerini temsil etmediğini ve Suriyeliler arasında fitne yaymayı amaçladığını vurguladı. Ancak bu girişim, salı gecesi Ceramana’da, özellikle de Nesim Mahallesi’ndeki kontrol noktasında çatışmaya dönüşen ve bir kişinin ölümü ve dört kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan olay sonrası tansiyonu düşürmeye yetmedi.

Al Majalla’ya konuşan Ceramana’dan bir kaynak, “Olay, Şam kırsalından gelen ve hükümete bağlı olmayan silahlı kişilerin ses kaydına bir tür cevap olarak havaya ateş açmaya çalışması ve Ceramana'daki silahlı kişilerin de buna ateşle karşılık vermesiyle başladı. Bu olaydan sonra ne olduğunu bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.

ıko0p
Dürzilerden silahlı kişiler, Şam'ın dış mahallelerindeki bir kontrol noktasının yakınlarında nöbet tutuyor, 29 Nisan 2025 (AP)

Suriye İçişleri Bakanlığı, Ceramana'ya yapılan saldırının hükümet tarafından gerçekleştirilmediğini ve organize bir saldırı olmadığını söyledi. Bakanlık, ilk etapta yaşananların yerel gruplar tarafından sivil bir protestoyu hedef alan bir saldırı olduğunu da sözlerine ekledi.

Şarku’l Avsat’ın Al Majalla’dan aktardığı habere göre Genel Güvenlik İdaresi’nden bir komutan şunları söyledi:

“Genel Güvenlik İdaresi, Nesim Mahallesi’ndeki yerel gruplar tarafından saldırıya uğradı. Ceramana'daki Genel Güvenlik İdaresi’ne ait kontrol noktalarının neredeyse tamamında Suveyda kökenli savaşçılar konuşlu. Bu yüzden saldırıyı Genel Güvenlik İdaresi’nin başlatmış olması düşünülemez. Suriye devletinin bize çatışmaya girmememiz, durumu kontrol altına almaya çalışmamız ve oradaki durumu karmaşıklaştırabileceği korkusuyla herhangi bir tarafın Ceramana'ya girmesini engellememiz yönündeki talimatları gayet açık.”

Sorunu çözmek için büyük çaba sarf eden Suriye hükümeti ve Dürzi yetkililer, anlaşmazlığı sona erdirmek amacıyla salı günü Ceramana'da bir araya geldiler. Genel Güvenlik İdaresi, çatışmalarda ölenlerin cenazelerini Suriye devletine teslim etti. Cenazeler dün toprağa verildi. Ne yazık ki Ceramana'daki gerginlik 13 kişinin hayatına mal oldu.

Suriye hükümetinin, Suveydalı grupların ve dini otoritelerin anlaşmazlığı çözmek için araya girmesiyle Ceramana'daki çatışmalar şiddetini yitirdi.

Suriye hükümetinin, Suveydalı grupların ve dini otoritelerin anlaşmazlığı çözmek için araya girmesiyle Ceramana'daki çatışmalar şiddetini yitirdi. Al Majalla’da yer alan bir habere göre Suriye hükümeti, Dürzi cemaati, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetim kurumları temsilcileri salı günü Ceramana’da bir araya geldi. Görüşmede ‘ilçede hayatını kaybedenlerin ailelerine haklarının iade edilmesi ve tazminat ödenmesinin sağlanması’ üzerinde mutabık kalındı. Ayrıca saldırıya karışanlardan hesap sorulması ve adalete teslim edilmeleri için çalışılmasının yanında medyada yaşananların açıklığa kavuşturulması ve mezhepsel ve bölgesel hareketliliğin sınırlandırılması taahhüdünde bulunuldu.

Anlaşmadan birkaç saat sonra Suveyda, Deyrizor, Dera ve diğer illerden gelen Suriyelilerin bir arada yaşadığı Eşrefiye Sahnaya beldesinde çatışmalar patlak verdi.

Karmaşık meseleler ve Ceramana'daki gerilimlerin bir uzantısı

Suriye hükümeti tarafından yapılan resmi açıklamaya göre Eşrefiye Sahnaya’daki devlet dışı gruplar salı akşamı Genel Güvenlik İdaresi’ne ait bir kontrol noktasına saldırarak üç polis memurunu yaraladı. Suriye Arap Haber Ajansı SANA’nın Şam'daki bir güvenlik kaynağından aktardığına göre tarım arazilerine yayılan diğer gruplar da yollarda seyir halindeki sivillere ve Genel Güvenlik İdaresi’ne ait araçlara ateş açarak 6 kişinin ölmesine, birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Al Majalla’nın kaynaklarına göre Eşrefiye Sahnaya beldesindeki meselenin birçok boyutu var. Bunların başında bölgenin geçtiğimiz yıllarda Deyrizorlu aşiretlere mensup siviller ile Dürziler arasında çok sayıda gerilime ve iki taraf arasında Genel Güvenlik İdaresi’nin son aylarda yatıştırmak için birkaç kez müdahale ettiği gerginliğe sahne olması geliyor.

Al Majalla’ya konuşan Genel Güvenlik İdaresi’nden bir komutan, Eşrefiye Sahnaya'daki durumun Ceramana'dakinden daha karmaşık olduğunu söyledi. Gerginliğin Ceramana'dan Eşrefiye Sahnaya’ya sıçramış gibi görünse de gerçek nedenlerinin tamamen yerel olduğunu ve Ceramana'daki gerginliğin taraflar arasında hesaplaşmak için kullanıldığını belirten komutan, “Edindiğimiz bilgilere göre anlaşmazlık Eşrefiye Sahnayalılar arasında Genel Güvenlik İdaresi’nin herhangi bir müdahalesi olmadan başladı. Genel Güvenlik İdaresi güçleri sabah saatlerinden itibaren durumu kontrol altına almak ve çatışmayla ilgisi olan tüm sivilleri tutuklamak için Eşrefiye Sahnaya’ya intikal ediyor” ifadelerini kullandı.

Eşrefiye Sahnaya’ya giren Genel Güvenlik İdaresi güçleri, olayların arkasında kimlerin olduğunu tespit edemediği saldırılara maruz kaldı. Bu durum, özellikle çatışan tarafların halihazırda silahları olduğundan ve Eşrefiye Sahnaya’da  ikamet ettiklerinden dolayı bölgede yaşanan bir güç çatışmasının sonucu. Genel Güvenlik İdaresi tarafından dün sabah saatlerinde yapılan açıklamada, Eşrefiye Sahnaya'daki çatışmaların Genel Güvenlik İdaresi’nden 16 unsurun ölümüyle sonuçlandığı ve Suriye devletini durumu izlemek ve bilgi toplamak için Şahin Taburları tarafından geliştirilen insansız hava araçlarını (İHA) kullanmak zorunda bıraktığı belirtildi.

Al Majalla’ya konuşan Genel Güvenlik İdaresi’nden komutan, Eşrefiye Sahnaya'daki durumun Ceramana'dakinden daha karmaşık olduğunu söyledi. Gerginliğin Ceramana'dan Eşrefiye Sahnaya’ya sıçramış gibi görünse de gerçek nedenlerinin tamamen yerel olduğunu söyledi.

Suveyda'daki dini yetkililer ve Suriye hükümetinin yoğun çabalarıyla Eşrefiye Sahnaya’daki durum, iç barışa yönelik gelecekteki tüm tehditler ortadan kaldırılana kadar geçici de olsa çözülmeye başladı. Al Majalla, Suriye hükümeti ile Dürzi din adamları arasında dün sabah saatlerinden itibaren Şam'da, Deraya ilçesi yakınlarındaki bir bölgede ve Sahnaya'da birkaç toplantı yapıldığı ve Suveyda’dan gelen heyetin güvenliğinin Genel Güvenlik İdaresi tarafından sağlandığı bilgisine ulaştı.

Al Majalla’nın edindiği bilgilere göre Suriye hükümeti, Dürzi dini otoriteleri ve Suveyda'daki başlıca gruplarla ortak bir talep olarak, çatışmanın daha da yayılmasını ve kıyı bölgelerinde yaşananlara benzer çatışmalara yol açacak bir mezhep sarmalına dönüşmesini istemiyor. Suveyda'daki silah miktarının ve Suveyda ile Bedevi gruplar arasında uzun süredir devam eden gerginliğin farkında olan Şam, bu yüzden meseleyi tırmandırmaktansa barışçıl yollarla çözmenin daha etkili olacağına inanıyor. Zira özellikle İsrail'in doğrudan müdahalesi ve kendisini Dürzilerin koruyucusu olarak göstermeye çalışması, Suveyda'daki bazı güçlerin Suriye hükümetine karşı askeri olarak harekete geçmesi için psikolojik bir destek sağlayabilir.

Al Majalla’ya konuşan Genel Güvenlik İdaresi’nin Dera'daki komutanı, şunları söyledi:

“Suveyda'da Suriye hükümetini destekleyen ve desteklemeyen gruplar var. Bugün nedenleri, sonuçları ve güçleri karmaşık bir çatışmanın başlamasından korkuluyor. Aramızda sadece düşmanımıza hizmet edecek bir savaşın içine çekilmemek hepimizin çıkarına olur. Suriye hükümeti, Suriye'nin güneyinde güvenlik operasyonları ya da tutuklamalar gerçekleştirmesi için Genel Güvenlik İdaresi’ne ve orduya herhangi bir talimat vermedi.”

gthyju
Suriye'nin başkenti Şam'ın güneyindeki Ceramana beldesinde yaşanan çatışmalardan bir gün sonra silahlı adamların yanında dini cemaatlerinin bayraklarını sallayan Dürzi gençler, 29 Nisan 2025 (AP)

SANA'nın aktardığına göre Şam Kırsalı Emniyet Müdürü Yarbay Hüsam et-Tahan, Genel Güvenlik İdaresi’nin Eşrefiye Sahnaya'nın tüm mahallelerine girebildiğini söyledi.  Genel Güvenlik İdaresi güçlerinin güvenliği ve istikrarı yeniden sağlamak üzere bölgedeki mahallelerde konuşlandırıldığını belirten Yarbay Tahan, “Bölgede güvenlik ve istikrarı yeniden tesis etmek için önlemlere başlayacağız” diye konuştu.

Al Majalla'nın edindiği bilgilere göre ‘geçici ateşkesin’ ardından hükümet ile Dürzi dini ve askeri yetkililer ‘kanun kaçaklarının’ Suriye'yi istikrarsızlaştırmaya yönelik yeni girişimlerini önlemek için aktif bir çaba gösterecek ve her iki taraf da ‘sadece Suriye'yi yıkmaya yönelik olan’ her türlü dış müdahaleye karşı koymak için çalışacak.

İsrail sahneye çıkıyor

Ceramana'daki gerginlikle eş zamanlı olarak salı gününden bu yana Şam semalarında dolaşan İsrail İHA’ları dün Eşrefiye Sahnaya beldesine birkaç hava saldırısı düzenledi. Ardından İsrail, Dürzileri korumak istediğini açıklarken Şam hükümetini Dürzileri korumaya çağırdı.

İsrail savaş uçakları çarşamba günü Eşrefiye Sahnaya bölgesini hedef alan hava saldırıları gerçekleştirdi. İlk saldırı Eşrefiye Sahnaya'ya gitmekte Genel Güvenlik İdaresi’ne ait bir askeri konvoyu hedef aldı. Saldırı bir Genel Güvenlik İdaresi görevlisinin ölümüne neden oldu. İkinci saldırıda ise hedef alınan bölgede sivil kayıplar olduğuna dair teyit edilememiş haberler geldi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisinden dün yapılan açıklamaya göre İsrail ordusu, ‘Suriye'nin başkenti Şam yakınlarındaki Sahnaya beldesinde Dürzilere yönelik bir saldırı hazırlığında olan radikal bir grubu hedef alan bir uyarı operasyonu’ gerçekleştirdi. Saldırının ‘Suriye yönetimine güçlü bir mesaj verdiği’ belirtilen açıklamada, İsrail'in Suriye hükümetinden Dürzilere zarar gelmesini önlemek için harekete geçmesini ‘beklediği’ ifade edildi.

İsrail daha önce de bu tür saldırılarda bulunmuş ve ardından açıklamalar yapmıştı. Netanyahu defalarca kez, ‘İsrail ordusunun Dürzileri korumaya kararlı olduğunu’ söylemişti.

İsrail daha önce de bu tür saldırılarda bulunmuş ve ardından açıklamalar yapmıştı. Netanyahu defalarca kez, ‘İsrail ordusunun Dürzileri korumaya kararlı olduğunu’ söylemişti. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz mart ayı başlarında yaptığı bir açıklamada, Şam'ın güneydoğusundaki Ceramana banliyösünde Suriye yönetiminin Dürzilere zarar vermesi halinde İsrail'in Suriye'ye askeri müdahalede bulunacağını söyledi. Bu açıklama Genel Güvenlik İdaresi ile Dürzi silahlı gruplar arasında yaşanan ve iki tarafın anlaşmasıyla sonuçlanan gerginlikle aynı döneme denk geldi. Buna karşın Suriye'deki Dürzi dini otoriteler ve Suveyda’daki gruplar, Suriye'deki Dürzilerin Suriye kimliğinin bir parçası olduğunu ve dış korumaya ihtiyaç duymadıklarını defalarca kez vurguladılar.

09pmk
Şam kırsalındaki Ceramana'da bir kontrol noktasında bekleyen silahlı Dürzi unsurlar, 29 Nisan 2025 (AFP)

Suriye hükümeti ve Suriye'deki Dürzi yetkililer Suriye saflarını birleştirmek için her türlü çabayı gösterse de bazı bölücü faktörler yok değil. Bir yandan Dürzilerin bir kısmı İsrail'den koruma talep ederken diğer yandan Suriye devleti, ülkeyi istikrarsızlaştırmak amacıyla disiplinsiz güçler tarafından Dürzilere ya da diğerlerine yönelik saldırılarda kullanılabilecek kontrolsüz silahları kontrol altına alabileceği imkanlarını geliştirmeye devam ediyor. Genel Güvenlik İdaresi’nin komutanlarından birine göre bugün yaşananlar tekrarlanabilir ve şiddeti artabilir. Bu yüzden hangi taraftan olurlarsa olsunlar Suriyeliler olarak iş birliği yapmaları gerekiyor ve Genel Güvenlik İdaresi de bunun çok iyi biliyor.