Sudan - Eritre yakınlaşmasının nedenleri ve boyutları neler?

Asmara, Tigray tehdidinden korktuğu için Hartum’a yaklaşmaya çalışıyor. Sudan yazar: “Etiyopya’nın bölgeyle olası bir uzlaşması, Afewerki’nin sonu anlamına geliyor”

Eritre, Burhan’ın darbesinden bu yana Sudan’daki siyasi krizin çözümüne yardım etmeye çalışıyor (AFP)
Eritre, Burhan’ın darbesinden bu yana Sudan’daki siyasi krizin çözümüne yardım etmeye çalışıyor (AFP)
TT

Sudan - Eritre yakınlaşmasının nedenleri ve boyutları neler?

Eritre, Burhan’ın darbesinden bu yana Sudan’daki siyasi krizin çözümüne yardım etmeye çalışıyor (AFP)
Eritre, Burhan’ın darbesinden bu yana Sudan’daki siyasi krizin çözümüne yardım etmeye çalışıyor (AFP)

İsmail Muhammed Ali
Eritre’nin Nahda (Rönesans) Barajı’na ilişkin anlaşmazlığın yanı sıra el-Fuşka topraklarına ilişkin sınır anlaşmazlığı nedeniyle Sudan ile ilişkileri donmuş olan Etiyopya’ya yakınlaşması sonrasında birkaç gün içerisinde Hartum ve Asmara arasındaki ilişkiler, dikkate değer şekilde hareketlendi.
Eritre, Sudan’la ilişkilerini güçlendirme çabaları çerçevesinde, Sudan ordusu komutanı Abdulfettah el-Burhan’ın 25 Ekim'deki darbesinden bu yana Sudan’ın tanık olduğu siyasi krizi çözmeye çalışıyor. Öyle ki Asmara, Dışişleri Bakanı Osman Salih ve Eritre Devlet Başkanı’nın danışmanından oluşan bir Eritre heyetinin Nisan ayında Hartum ziyareti sırasında ‘krizi ele almak ve çatışmanın tüm taraflarının görüşlerini daha da yakınlaştırmak’ için bir girişim sunmuştu. Eritre’nin Hartum Büyükelçisi İsa Ahmed İsa da Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan’a Eritre Devlet Başkanı Isaias Afewerki’den yazılı bir mesaj iletti. Mesajda ‘Eritre’nin Sudan’daki koşullara ilişkin gelişmelere olan yakın ilgisinden’ ve ‘çabaları birleştirme ve krizden güvenli bir çıkışı garanti eden birleşik bir vizyona ulaşma yolunda çok çalışılması gerekliliğinden’ bahsediliyor.
Peki Hartum - Asmara ilişkilerinde yaşanan gelişmelerin gerçek nedenleri, bu ani yakınlaşmanın sırrı, sonuçları, geleceği ve komşu Etiyopya ile iki ülkenin ilişkilerine etkisi nedir?

Dinamik dönüşümler
Hartum’daki Uluslararası Afrika Üniversitesi’nde Afrika Boynuzu meseleleri konusunda uzmanlaşmış Siyaset Bilimi Profesörü Abdulvahhab et-Tayyib el-Beşir, yaptığı açıklamada “Sudan- Eritre yakınlaşmasının nedenleri, Eritre ve Etiyopya arasındaki bir dizi dönüşümle bağlantılıdır. Eritre Devlet Başkanı Afewerki ile Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed’in temsil ettiği iki ülke liderliği arasındaki ilişkilerin, özellikle 2018 yılında Suudi Arabistan’ın himayesinde Cidde’de Etiyopya- Eritre anlaşmasının imzalanmasından sonra iyi olmadığı açık. İki ülke arasındaki ilişkileri daha da kötüleştiren çeşitli dönüşümler gerçekleşti. Afewerki’nin ‘sınırların açılması konusunda Tigrayanlara Eritre’de daha büyük fırsatlar sunduğu için çıkarlarına hizmet etmediğine’ inandığı Cidde Anlaşması’nı aktifleştirmemesi de bunlardan biri. Zira bu anlaşma, bu fırsatlar dolayısıyla Tigray halkına büyük bir nefes alma alanı sağlamakta ve her bakımdan çıkarlarına hizmet etmektedir” dedi.
“Bu açıdan bakıldığında Eritre Devlet Başkanı, Afrika kıtasındaki en uzun anlaşmazlık sayfasını çeviren, Etiyopya ile Cidde Barış Anlaşması’nın kendisi açısından büyük bir kayıp olduğunu, Addis Ababa’ya ve Eritre’den çok Tigrayanlara hizmet ettiğini düşünüyor” diyen Beşir, sözlerinin devamında ise “Ayrıca Etiyopya hükümeti üzerindeki uluslararası baskılar, Devlet Başkanı’nı savaş sonucunda Tigrayanlarla sorunları çözmeye itti. Bu nedenle Etiyopya ulusal diyaloğunda yaşananlar, Afewerki’nin istemediği bir durum olarak Tigrayanlar ile uzlaşı ihtiyacına dayanmaktadır. Sonuç olarak Afewerki, bu adıma öfkelendi ve iki ülke arasındaki ilişkiler, güvenlik ve askeri adıma ve siyasi sonuçlara yansıyan şekilde kötüleşti. Etiyopya- Eritre ilişkilerinin şu anda en kötü durumunu yaşadığı söylenebilir. Edinilen bilgiler, iki ülke arasındaki sınırlarda çatışmaların olduğunu ve Eritre güçlerinin Etiyopya tarafına hizmet eden bölgelerden çekildiğini gösteriyor. Eritre ve Sudan sınırlarında Etiyopya seferberliği var. Bunların hepsi, güvenlik ve askeri açısından siyasi ilişkilerin doğasını etkileyen kaymalardır” dedi.

“Mayınlı tarla konular”
Siyaset Bilimi Profesörü, “Bütün bu nedenler, özellikle de Etiyopya - Eritre ilişkilerinin kötü olması, Eritre’nin Sudan’a iki çizgi uyarınca yönelmesine yol açtı. İlk olarak, iki ülke arasındaki ilişkiler hususunda müzakere ve ikinci olarak, Sudan-Etiyopya ilişkilerine ilişkin tartışmalar. Tigray konusunda da tartışmalar var. Ama Eritre Dışişleri Bakanı ve Devlet Başkanı’nın danışmanının Hartum’a yaptığı ziyaret, bunu gerçekleştiren tek durum değil. Yaşananları anlatmanın en iyi yolu, Eritre- Sudan anlayışlarıdır” ifadelerini kullandı.
Beşir, “Sudan’ın doğusuyla ilgili bir dizi sorun var gibi görünebilir. Ayrıca Tigray sorununun yanı sıra Sudan ile Etiyopya arasındaki tartışmalı el-Fuşka sınır bölgesindeki sorunların niteliğiyle ilgili ekonomik, güvenlik ve askeri konulara dair Eritre iç bölgesi ile ilgili konular da gündemde. Eritre- Etiyopya ilişkilerinde meydana gelen değişiklikler çerçevesinde tüm bu konuların gerçekten anlaşılması gerekiyor. Ancak ufukta önemli bir soru var; Sudan, Eritre ile yakınlaşmaya hazır mı? Ya da daha doğru ifadeyle Hartum, Asmara ile bu noktalara hizmet eden anlayışlar istiyor mu? Bu soruya, ilerleyen günlerde iki ülke arasındaki karşılıklı ziyaretlerle temsil edilen fiili hareketler, sahadaki gerçek göstergelerin varlığı veya Sudan - Eritre sınırlarındaki bazı koşulların değiştirilmesi yoluyla cevap verilecek” şeklinde konuştu.

Zemin hazırlama
Sudanlı yazar Ammar el-Arki de kaleme aldığı bir makalede, “Eritre Devlet Başkanı Isaias Afewerki, yüksek savaş kabiliyetleri ışığında yeminli ve tarihi düşmanı Tigray Cephesi tarafından kendisine yöneltilen tehlike ve tehdit korkusundan yola çıkıyor. Tigray ile Abiy Ahmed başkanlığındaki Etiyopya hükümeti arasında bir uzlaşma olması durumunda bu, aralarında bir ittifaka yol açabilir. Yani bu, Afewerki ve rejimi için sonun başlangıcı olacaktır” dedi.
Arki, “Ayrıca Afewerki, ABD yaptırımlarının uygulanmasıyla eş zamanlı olarak Tigray’ın savaş esirlerini Birleşmiş Milletler’e (BM) teslim etmesi konusunda baskı altında. Ancak Tigray’ın elinde de iki binden fazla savaş esiri var, bunların çoğu zorunlu hizmet kapsamında savaşmak zorunda kalan Eritreli gençler. Tigray onları BM’ye teslim ederse, tanıklıklarını sunmaya ve Eritre Devlet Başkanı’nın doğrudan emirlerine göre savaş suçları ve ihlalleri işlediklerine dair uluslararası suçlamaları ve itirafları kanıtlamaya hazırlar” dedi.
Ammar el-Arki, “Bu sahne ortasında Afewerki hazırlıklara, savunmasını güçlendirmeye, zemin hazırlamaya ve peş peşe ziyaretler ve mesajlarla öne çıkan Sudan başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası açından destek almaya başladı” ifadelerini kullandı.
Sudanlı yazar, “Etiyopya ve Eritre arasında düşmanlık ve savaşa tanık olan son otuz yılda Sudan, Etiyopya ve Eritre arasındaki üçlü ilişkilere dair siyasi tarihin hafızası, Sudan ile taraflardan biri arasındaki olası bir yakınlaşmanın veya ilişkilerin iyileştirilmesinin ‘üçüncü bir tarafa karşı bir komplo’ olduğunu gösteriyor. Hartum, 2018 Etiyopya- Eritre Barış Anlaşması’nın ilanına kadar bu süre boyunca bu inanca rehin kaldı. Şu an ise anlaşmanın dut yaprağının düşmesi sonrasında yaşananları yeniden canlandırmak için eski inanç yeniden aydınlığa kavuştu” dedi.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Arki ayrıca, “Eritre’nin ilişkilerin gidişatını seçkin bir konuma geri getiren bir yakınlaşma sağlamak için hareket ettiği göz önüne alındığında Sudan, Üçlü İttifak arasındaki bu karmaşık sahnenin ortasında durup düşünmeli, hesap edilmemiş bir tepki göstermemelidir” ifadelerini kullandı.



Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)

Gazze Şeridi'ni 24 saatten kısa bir süre içinde vuran fırtına ve derin alçak basınç sistemi, birçok evin çökmesi ve bölge genelinde çadırların sular altında kalması sonucu 11 Filistinlinin ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) göre yerel kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın Bir el-Naja bölgesinde, yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir evin çökmesi sonucu 5 Filistinlinin öldüğünü ve birçok kişinin de yaralandığını bildirdi.

 Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı kaynaklar, bugün şafak vakti Gazze şehrinin batısındaki el-Rimal mahallesinde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının üzerine büyük bir duvarın çökmesi sonucu 2 vatandaşın öldüğünü, Gazze şehrinde aşırı soğuktan bir çocuğun, el-Şati kampında ise bir bebeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Dün de el-Şati kampında bir duvarın çökmesi sonucu bir kişi hayatını kaybetti.

Dün el-Amadi bölgesindeki Ebu Cebel kampında bir çadırın çökmesi sonucu iki çocuk yaralandı; Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki mülteci çadırında ise bir bebek aşırı soğuktan hayatını kaybetti.

Sivil savunma ekipleri, son birkaç saat içinde en az 10 evin çöktüğünü, son olarak da el-Kerame ve Şeyh Rıdvan mahallelerinde 2 evin yıkıldığını bildirdi.

Bu olumsuz hava koşulları ayrıca Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki kampların tamamının sular altında kalmasına, Deyr el-Belah'taki el-Bassa ve el-Baraka'nın geniş alanlarının, Nuseyrat'taki Merkez Pazarı'nın ve Gazze Şehri'ndeki Yermuk ve liman bölgelerinin hasar görmesine yol açtı.

 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), dün yaptığı açıklamada, şiddetli yağmur ve ıslak çadırların, aşırı kalabalık Gazze Şeridi'ndeki kötüleşen sağlık ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, soğuk hava, yetersiz sanitasyon ve hijyen eksikliğinin salgın hastalık riskini artırdığını vurguladı. UNRWA, insani yardıma erişimin acilen kolaylaştırılması çağrısında bulundu.


Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
TT

Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)

Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Tom Barrack'ın Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesi çağrısıyla ilgili zaman zaman yaptığı tehditleri kabul edilemez bir hata olarak nitelendirerek reddetti. Berri, "Hiç kimse Lübnanlıları tehdit edemez. Özellikle diplomatlar ve hele ki Büyükelçi Tom Barrack gibi bir isim tarafından Lübnanlılara bu şekilde hitap etmek, akıl almaz bir durumdur. Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesiyle ilgili söyledikleri ciddi ve kesinlikle kabul edilemez bir hatadır." dedi.

Öte yandan Berri, Basın Sendikası'ndan bir heyete, ilgili yasa konusunda yaşanan görüş ayrılıklarına rağmen, gelecek mayıs ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerinin iptal edilmeyeceğini ya da ertelenmeyeceğini vurguladı.

Parlamento başkanlığından yapılan açıklamaya göre Berri'nin ABD'nin Beyrut Büyükelçisi Michel Issa'yı 24 saat içinde ikinci kez kabul etmesi dikkat çekiciydi; zira görüşmede "iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin yanı sıra genel durumdaki gelişmeler ve güncel olaylar" ele alındı.


İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
TT

İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)

Aralarında Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi’nden sekiz ismin de bulunduğu 11 İsrailli bakan, dün Savunma Bakanı Yisrael Katz’dan Hanuka Bayramı sırasında Gazze Şeridi’nde bayrak töreni düzenlenmesine izin verilmesini talep etti.

Aşırı sağcı ve yerleşim yanlısı Nahala Hareketi tarafından başlatılan girişim kapsamında yayımlanan mesajda, “Gazze’nin İsrail topraklarının bir parçası olduğunu gururla teyit etmenin zamanı geldi. Bu bölge yalnızca Yahudi halkına aittir ve derhal İsrail devletinin bir parçası hâline gelmelidir” ifadeleri yer aldı.

Mesajda ayrıca, etkinliğin temel amacının ‘İsrail’in 2005’te bölgeden çekilirken boşalttığı, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki eski Nisanit yerleşiminin kalıntıları üzerinde İsrail bayrağını göndere çekmek’ olduğu belirtildi.

dfrtg
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (Reuters)

Mesajın imzacıları arasında, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ile aralarında Ulaştırma Bakanı Miri Regev’in de bulunduğu sekiz Likud’lu bakan yer aldı.

Ayrıca, toplam 120 sandalyeli Knesset’ten 21 milletvekili de metne imza attı. İmzacı vekiller Ben-Gvir liderliğindeki Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi ile Likud’a mensup.

Nahala Hareketi, ‘Nisanit’te bayrak töreni’ olarak duyurduğu etkinliğin, Gazze Şeridi’nde hâlen İsrail ordusunun kontrolündeki bölgede yapılacağını açıkladı.

Etkinliğin 18 Aralık’ta, sekiz gün süren Hanuka’nın beşinci gecesinde düzenlenmesi planlanıyor. Bayram bu yıl pazar günü başlayacak.

İsrail Savunma Bakanlığı, konuya ilişkin AFP’nin yorum talebine henüz yanıt vermedi.

jbhj
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (DPA)

İsrail ordusu çarşamba akşamı yaptığı açıklamada, ‘İsrail topraklarından Gazze Şeridi’ne geçen birkaç İsrailli sivilin gözaltına alındığını’ duyurdu.

Yerleşimciler ve Filistinlilere yönelik saldırılarla suçlanan aşırılık yanlılarına hukuki destek veren Honenu örgütü ise yaptığı açıklamada, ‘Çarşamba günü onlarca sağcı aktivistin, Nisanit’in kalıntıları üzerinde bir yerleşim kurulmasını talep etmek üzere Gazze sınır çitini aştığını’ belirtti.

10 Ekim’de İsrail ile Hamas arasında yürürlüğe giren kırılgan ateşkes kapsamında, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin yarısından fazlasında kontrol sağlamasına imkân veren bir hatta çekilmişti. Savaşın büyük yıkıma uğrattığı bölgede bu hat fiili kontrol sınırı olarak işliyor.

Geçtiğimiz kasım ayında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından da desteklenen ABD’nin Gazze barış planı ise İsrail güçlerinin bölgeden kademeli olarak çekilmesini öngörüyor.