Tunus Genel İşçi Sendikası ulusal diyaloğu boykot etmeye kararlı

Tunus Genel İşçi Sendikası Sözcüsü Sami et-Tahiri dün başkent Tunus’ta basın toplantısı düzenledi. (EPA)
Tunus Genel İşçi Sendikası Sözcüsü Sami et-Tahiri dün başkent Tunus’ta basın toplantısı düzenledi. (EPA)
TT

Tunus Genel İşçi Sendikası ulusal diyaloğu boykot etmeye kararlı

Tunus Genel İşçi Sendikası Sözcüsü Sami et-Tahiri dün başkent Tunus’ta basın toplantısı düzenledi. (EPA)
Tunus Genel İşçi Sendikası Sözcüsü Sami et-Tahiri dün başkent Tunus’ta basın toplantısı düzenledi. (EPA)

Tunus Genel İşçi Sendikası (TGİS) liderleri, Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından önerilen ulusal diyaloğa katılmayı reddetmelerine olan bağlılıklarını yinelediler.
TGİS Sözcüsü Sami et-Tahiri dün Tunus başkentinde düzenlediği basın toplantısında şu açıklamada bulundu:
“Sendikanın diyaloga katılmama tutumu, diyalog koşulları değiştirilmedikçe nihaidir. Diyalog çemberi siyasi ve sivil tarafları da içerecek şekilde genişletilmeli. Böylece diyaloğun sonuçları olumlu olabilir. Diyalog yeterince ciddi olana kadar önceki sonuçlarla başlatılamaz. Diyalog konusunda ortak bir tutum için sendika liderleri bir dizi sivil toplum örgütü ile istişare etmelidir. Bu örgütler arasında ‘Samud Koalisyonu, Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Derneği, Demokratik Kadınlar Derneği ve Tunus Gazeteciler Sendikası’ yer alıyor.”
Sendika diyaloğa katılmayı reddettiğini açıklamasının ardından kamu sektöründe grev uygulama kararı aldı.
Tahiri konuya dair şunları söyledi:
“Grev başlı başına bir hedef değil ve tarihi henüz belirlenmedi. Ancak hükümetle yapılan müzakerelerin sonuçlarına dayanarak resmi bir kapasitede belirlenebilir. Genel grevin amacı işçilerin ekonomik ve sosyal haklarını savunmak. İşçi Sendikası ile Hükümet Başkanlığı arasında oluşturulan 5+5 Komite’nin anlaşmaya varması halinde grev iptal edilecek.”
Kamu sektörü çalışanlarının birçok talebi bulunuyor. Bunlar arasında ‘hükümet yetkililerinin sendika tarafıyla doğrudan müzakere etmesini engelleyen 20 sayılı genelgenin kaldırılması, kamuda sosyal müzakerelerin yapılması, özellikle emeklilerin Sosyal Güvenlik Fonu'ndaki tazminatlar ile ilgili konu olmak üzere garanti edilen asgari ücretin gözden geçirilmesi gerekliliği ve 22 Ekim 2018 tarihli, federasyon ve hükümet arasında kamu kurumlarının durumunu incelemek üzere ortak bir komite oluşturulmasına ilişkin anlaşmanın uygulanması’ var.
Bu bağlamda, İşçi Sendikası'nın müzakere edeceğini söylediği sivil partilerden biri olan ‘Samud Koalisyonu’, ulusal diyaloğu başarılı kılmak için bir girişim duyurdu. Samud Koalisyonu tarafından duyurulan girişim, 25 Temmuz 2021 tarihinden önce yolsuzluk ve terör sistemine katılmamış Tunuslu örgütler ve siyasi partiler ve siyaset ve hukuk bilimleri fakültelerinin dekanları tarafından bazı eksikliklerin giderilmesi amacıyla 30 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'ne ek bir kararname hazırlanmasına ilişkin anlaşmayı görüşmek üzere bir istişare toplantısı yapılmasını öngörüyor.
Bu girişime göre, diyalogun katılımcıları, Cumhurbaşkanı Said'e 25 Temmuz'da yapılması planlanan referandumu gelecek yıl 23 Ekim'e, yasama seçimlerini 17 Aralık'tan 9 Nisan 2023'e erteleme çağrısında bulunuyor.
Bu bağlamda, Samud Koalisyonu Genel Koordinatörü Hüsam el-Hami, girişimin ‘ek bir cumhurbaşkanlığı kararnamesi aracılığıyla, Tunus örgütlerinin diyalogdaki lider rolünü geri kazanmaya çalışacağını’ söyledi. Hami açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Ek kararname siyasi partilerin katılımını sağlayacak. Doğrudan halk oylamasına sunulacak diyaloğun sonuçlarına açıklayıcı bir nitelik katacak. Nihai metin yayınlanmadan önce Cumhurbaşkanıi diyaloğun sonuçlarını iade etme hakkına sahip olacak.”



Caca: Hizbullah Lübnan’ın en büyük sorunudur

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
TT

Caca: Hizbullah Lübnan’ın en büyük sorunudur

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)

(Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri Partisi (LK) lideri Samir Caca, Hizbullah'ın askeri kanadının Lübnan'ın en büyük sorunu olduğunu söylerken Hizbullah’ın askeri yapısının tasfiyesini geciktirmek için hiçbir neden olmadığını savunuyor.

Caca, LK’nin ilk genel konferansında, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam'a açık bir mesaj göndererek şunları söyledi:

“Hizbullah'ın askeri kanadının, yaşadığımız büyük sorunun merkezinde olduğu artık açıkça ortada. Herkes, bu sorunun çözülmesinin mali durumu hafifletmek için bir ön koşul olduğu konusunda hemfikir.”

Caca ayrıca, önümüzdeki bahar için planlanan parlamento seçim yasası ile ilgili olarak Meclis Başkanı Nabih Berri'ye bir mesaj gönderdi. Ona, iç düzenlemelerin uygulanmak için oluşturulduğunu, partizan amaçlara ulaşmak, parlamentonun işleyişini bozmak ve parlamento seçimlerini sekteye uğratmaya çalışmak için kullanılmak üzere oluşturulmadığını söyledi.


Hamas yetkilisi: Silahların "dondurulması veya depolanması" konusunu görüşmeye hazırız

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan, (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan, (AP)
TT

Hamas yetkilisi: Silahların "dondurulması veya depolanması" konusunu görüşmeye hazırız

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan, (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan, (AP)

Hamas'tan üst düzey bir yetkili dün yaptığı açıklamada, hareketin İsrail ile varılan ateşkes anlaşması kapsamında silah cephaneliğinin "dondurulması veya depolanması" konusunu görüşmeye hazır olduğunu belirtti. Yetkili, böylece ABD arabuluculuğundaki anlaşmanın en karmaşık konularından birini çözmek için olası bir formül önerdiğini söyledi.

Hareketin siyasi büro (karar alma organı) üyesi Basem Naim'in açıklamaları, tarafların anlaşmanın ikinci ve daha karmaşık aşamasına geçmeye hazırlandığı bir zamanda geldi.

Naim, hareket liderlerinin çoğunun bulunduğu Katar'ın Doha kentinde Associated Press'e (AP) verdiği demeçte, "Daha fazla gerilimi veya daha fazla çatışma veya patlamayı önlemek için kapsamlı bir yaklaşım benimsemeye açığız" ifadelerini kullandı.

Naim, Hamas'ın "direnme hakkını" koruduğunu, ancak hareketin Filistin devleti kurma sürecinin bir parçası olarak silah bırakmaya hazır olduğunu ifade etti. Naim, bunun nasıl uygulanacağı konusunda ayrıntı vermese de müzakerelere olanak sağlamak için beş ila on yıllık uzun vadeli bir ateşkes önerdi.

Naim, "bu sürenin ciddi ve kapsamlı bir şekilde kullanılması gerektiğini" vurgulayarak, Hamas'ın silahlarıyla ilgili mevcut seçeneklere "çok açık" olduğunu belirtti. Naim, "Filistin'in ateşkes veya müzakere süresince silahların hiçbir şekilde kullanılmayacağına dair garanti vermesiyle, silahların dondurulması, depolanması veya imha edilmesi hakkında konuşabiliriz" ifadesini kullandı.

Ateşkes, ABD Başkanı Donald Trump'ın ekim ayında sunduğu ve "garantör devletler" olarak hareket eden uluslararası tarafların da katılımıyla hazırlanan 20 maddelik bir plana dayanıyor. Naim, "planın çok fazla açıklığa kavuşturulması gerektiğini" belirtti.

Uluslararası bir istikrar gücünün konuşlandırılması şu anda en acil endişeler arasında.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre en önemli konulardan biri, bu gücün Hamas'ı silahsızlandırmaktan sorumlu olup olmayacağı.

Naim, bunun Hamas için kabul edilemez olduğunu ve hareketin, söz konusu gücün anlaşmanın uygulanmasını izlemesini beklediğini vurguladı. Naim, "Ateşkes anlaşmasını izlemek, ihlalleri bildirmek ve olası bir gerilimi önlemek için sınıra yakın bir BM gücünün bulunmasını memnuniyetle karşılıyoruz" dedi. "Ancak, bu güçlere Filistin topraklarında silahsızlanma veya bu tür eylemlerde bulunma yetkisi verilmesini kabul etmiyoruz" diye ekledi.

Naim, ilerlemenin bir işareti olarak, Hamas ve rakibi Filistin Yönetimi'nin, Gazze'deki günlük işleri yönetecek yeni teknokrat komiteyi kurma konusunda ilerleme kaydettiğini açıkladı.

Yönetim ve Hamas'ın, Batı Şeria'da ikamet eden ancak aslen Gazzeli olan Filistin hükümetinden bir bakanın komiteye başkanlık etmesi konusunda anlaştıklarını söyledi.


Netanyahu, ikinci aşamanın Hamas iktidarının sona ermesine bağlı olduğunu ileri sürüyor

Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'nın el Halil kentinde dün İsrail tarafından öldürülen bir işçinin cenazesini taşıyor (AFP)
Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'nın el Halil kentinde dün İsrail tarafından öldürülen bir işçinin cenazesini taşıyor (AFP)
TT

Netanyahu, ikinci aşamanın Hamas iktidarının sona ermesine bağlı olduğunu ileri sürüyor

Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'nın el Halil kentinde dün İsrail tarafından öldürülen bir işçinin cenazesini taşıyor (AFP)
Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'nın el Halil kentinde dün İsrail tarafından öldürülen bir işçinin cenazesini taşıyor (AFP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze'deki ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasına geçişin yakın olduğunu öngörmesine rağmen, bunu Hamas'ın iktidarının sona ermesine bağladı.

Netanyahu, dün İsrail'de Almanya Başbakanı Friedrich Merz ile düzenlediği basın toplantısında, "Kimse Trump'ın rehineleri serbest bırakması için Hamas'a baskı yapmasını beklemiyordu ama başardık. Şimdi ikinci aşama, Hamas'ı ve Gazze'yi silahsızlandırmak" ifadelerini kullandı.

Merz'in İsrail ziyareti, Netanyahu'nun Gazze Savaşı'nın ardından yaşadığı göreceli Avrupa izolasyonuna son verdi. Merz, Tel Aviv'in yanında durmanın "Almanya politikasının ayrılmaz ve temel bir parçası olduğunu ve öyle kalacağını" belirtti, ancak Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Netanyahu ve eski savunma bakanı Yoav Gallant hakkında Gazze'de işlendiği iddia edilen savaş suçları nedeniyle çıkardığı tutuklama emrine atıfta bulunarak, Netanyahu'ya Berlin'i ziyaret daveti göndermeyi reddetti.