TRT Ortak Yapımı "Hüzün Üçgeni", "Altın Palmiye"nin sahibi oldu

TRT Ortak Yapımı "Hüzün Üçgeni", "Altın Palmiye"nin sahibi oldu
TT

TRT Ortak Yapımı "Hüzün Üçgeni", "Altın Palmiye"nin sahibi oldu

TRT Ortak Yapımı "Hüzün Üçgeni", "Altın Palmiye"nin sahibi oldu

İsveçli yönetmen Ruben Östlund'un TRT ortak yapımı filmi "Hüzün Üçgeni" (Triangle of Sadness), 75. Cannes Film Festivali'nde "Altın Palmiye"nin sahibi oldu.
TRT'den yapılan açıklamaya göre film endüstrisinin en prestijli etkinliklerinden biri olan festivalde dünya prömiyerini gerçekleştiren film, gösterim sonrasında izleyiciler tarafından dakikalarca ayakta alkışlanmıştı.
- Rollerin ve sınıfların tersine döndüğü bir hiciv filmi
Önceki filmlerinde olduğu gibi bu filminde de insan doğasını hicveden Östlund, filmdeki kara komedi dünyasını üst orta sınıf ve üst sınıfların yaşadığı absürt durumlar üzerine kuruyor.
Türkiye, İsveç, Fransa, ABD, İngiltere, İsviçre, Yunanistan ortak yapımı "Hüzün Üçgeni", modellik yapan genç çift Carl ve Yaya'nın milyarder yolcuların bulunduğu süper lüks bir gemiyle çıktığı gezide başından geçenleri anlatıyor. Bir fırtına sonrasında Carl ve Yaya, bir grup milyarder ve geminin temizlikçilerinden biriyle birlikte ıssız bir adada mahsur kalır. "Hüzün Üçgeni", hiyerarşinin aniden alt üst olduğu, rollerin ve sınıfların tersine döndüğü bir hiciv filmi.



Kronik hastalık riskini azaltan 7 yaşam tarzı değişikliği

Sağlıklı bir beslenme düzeni, sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek için önemli faktörlerden biridir. (AFP)
Sağlıklı bir beslenme düzeni, sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek için önemli faktörlerden biridir. (AFP)
TT

Kronik hastalık riskini azaltan 7 yaşam tarzı değişikliği

Sağlıklı bir beslenme düzeni, sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek için önemli faktörlerden biridir. (AFP)
Sağlıklı bir beslenme düzeni, sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek için önemli faktörlerden biridir. (AFP)

Yeni bir araştırma, bazı yaşam tarzı değişikliklerinin kronik hastalık riskini azaltabileceğini ve vücut sağlığını önemli ölçüde iyileştirebileceğini ortaya koydu.

Şarku’l Avsat’ın CNN’den aktardığına göre, bu değişiklikler arasında sigarayı bırakmak, sağlıklı beslenmek, düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı kiloyu korumak, kan basıncını kontrol etmek, kan şekerini kontrol etmek ve kolesterol seviyesini kontrol etmek yer alıyor.

Araştırmacılar, bu faktörlerin insanların yaşamları boyunca vücudun çeşitli organlarının sağlığı üzerindeki etkilerine ilişkin 483 çalışmayı inceledi.

Sonuçlara göre, bu yedi faktörden en az üçünün ideal seviyelerde tutulması, genetik yatkınlık olsa bile, kalp ve damar hastalıkları riskinin azalmasıyla ilişkiliydi.

Tüm faktörlerin ideal seviyelerde tutulması ise vücudun çeşitli organlarına fayda sağladı ve çeşitli kronik hastalıklardan korudu.

Çalışmanın baş araştırmacısı ve Atlanta'daki Emory Üniversitesi'nin Neil Hodgson Woodruff Hemşirelik Fakültesi ve Uluslararası Diyabet Araştırma Merkezi'nde yardımcı doçent olan Dr. Liliana Aguayo yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu çalışmada, bu yedi basit yaşam tarzı değişikliğinin, en uygun düzeyde uygulandığında, baştan ayağa tüm sağlık yönlerini etkilediğini gördük. Bu değişiklikler, sadece kalp ve damar sağlığını değil, tüm vücut sağlığını kapsıyor.”

Aguayo sözlerini şöyle sürdürdü: “Temel mesaj, küçük ve anlamlı değişiklikler yapmak için hiçbir zaman erken veya geç olmadığıdır. Beslenme, fiziksel aktivite, sigara veya risk faktörlerinin yönetimi (kilo, tansiyon, kolesterol, şeker) alanlarında yapılan küçük iyileştirmeler, sadece kalp sağlığı için değil, vücudun tüm bölümleri için de büyük faydalar sağlayabilir.”

Yeni çalışma, Amerikan Kalp Derneği Dergisi’nde yayınlandı.