Umman: İsrail’le normalleşme Filistin sorununu çözmeyecek

Umman Dışişleri Bakanı: İbrahim Anlaşmaları’nı meselenin çözümü olarak görmüyoruz

Umman Dışişleri Bakanı, Ukrayna krizine Avrupalı ​​bir çözüm bulunması taraftarı (Bakan el-Busaidi’nin Twitter hesabı)
Umman Dışişleri Bakanı, Ukrayna krizine Avrupalı ​​bir çözüm bulunması taraftarı (Bakan el-Busaidi’nin Twitter hesabı)
TT

Umman: İsrail’le normalleşme Filistin sorununu çözmeyecek

Umman Dışişleri Bakanı, Ukrayna krizine Avrupalı ​​bir çözüm bulunması taraftarı (Bakan el-Busaidi’nin Twitter hesabı)
Umman Dışişleri Bakanı, Ukrayna krizine Avrupalı ​​bir çözüm bulunması taraftarı (Bakan el-Busaidi’nin Twitter hesabı)

Muna Almanjoomi
Umman Dışişleri Bakanı Bedr bin Hamad bin Hammud el-Busaidi, ülkesinin İsrail ile normalleşmeye karşı olduğunu, Rusya-Ukrayna savaşında da tarafsız kaldığını açıkladı. 
Bazı ülkeler, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş konusunda tarafsız bir yaklaşım benimsiyor. Bu ülkelerden biri de Umman. Umman Dışişleri Bakanı Bedr bin Hamad bin Hammud el-Busaidi, ülkesinin Avrupa'daki mevcut krize dair tutumunun tarafsız olduğunu vurguladı. Bakan aynı zamanda Tel Aviv ile İbrahim Anlaşmaları imzalayan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Fas gibi diğer Arap ülkelerinin adımlarını memnuniyetle karşılasa da Umman’ın İsrail ile ilişkilerin normalleşmesine karşı olduğunu bildirdi.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Fransız gazetesi Le Figaro'ya konuşan Bakan Busaidi, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun savaşı kınayan, diplomatik bir çözüm ve Ukrayna savaşından önceki statükoya geri dönüş çağrısında bulunan kararına oy vermiş olsak da tarafsız bir tutum sergiliyoruz” ifadelerine başvurdu.
Umman’ın Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’u ağırlaması hususunda Lavrov’un Umman’dan Batı ile arasında arabuculuk yapmasını isteyip istemediği sorusunu yanıtlayan Busaidi, Umman tarafının Lavrov’dan Rusya'nın bakış açısını ve analizlerini dinlediğini ifade etti. Aynı zamanda “Bu savaş Avrupa'da kaydediliyor; bu da muhtemelen Avrupalı bir çözüm bulunması gerektiği anlamına geliyor. Hakiki bir çözüm bulmaları yönünde liderlerin yeteneklerine güveniyoruz, zirâ ‘bizimle beraber yahut bize karşı’ yaklaşımı Ukrayna'daki krizi çözmeyecektir. Diyalog ve diplomatik katılım için alan bırakılmalıdır” açıklamalarında bulundu.
Ruslar hata mı etti?
Rusların Kiev’i işgal etme girişiminde bulunarak hata yapıp yapmadıkları konusunda ise “Böyle söylemiyoruz. Bu savaşı sona erdirme yönünde hareket edilmesine izin vermeyen bir ‘suç atma’ oyununa takılıp kaldık. Her iki tarafta da hatalar yapıldı. Yönetimde hatalar, kesintiler, iletişim eksiklikleri ve yanlış anlaşılmalar kaydedildi. Tüm bunlar mevcut duruma yol açtı” dedi.
Ülkesinin savaş konusundaki tutumu hususunda ise “Biz küçük bir ülkeyiz ve bu tür bir sürece sürüklenmek istemiyoruz. Zaten durumdan genel olarak etkilendik. İşleri daha karmaşık hale getirmekten çok, zamanımızı ve çabamızı bir çözüm bulmaya harcamakla ilgileniyoruz” vurgusunda bulundu. Rusya'ya yönelik sert yaptırımların uygulanmasının olasılığı konusunda ise “Bana yaptırımların işe yaradığı bir ülke gösterin?” dedi.
Ülkesinin bilhassa nükleer dosyayla ilgili müzakerelerde ABD ile İran arasında oynadığı arabuluculuğa değinen Busaidi, İranlılar ile Amerikalılar arasında 2013'te Umman’da kaydedildiği gibi gizli müzakerelerin yapılıp yapılmadığına ise değinmedi. Umman’dan talep edildiği taktirde bu konuda yardımcı olacaklarının altını çizen Busaidi, Viyana’daki görüşmeler hakkında ise “Umarım bu anlaşmayı tamamlama yönünde yeni bir gelişme yaşanır. Bu sadece bölgemiz için değil, dünya için de güvenlik ve istikrarın çıkarına. Mevcut müzakerelerde çözülmesi gereken çekişme noktaları hala var. Mevcut ABD yönetiminin İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi yönetimiyle bir anlaşmaya varabileceğini gerçekten umuyorum” dedi.
ABD’nin Orta Doğu’dan çekilmesi beklentileri konusunda ise “ABD’nin bölgeden çekildiğini şahsen düşünmüyorum. Ancak varlığını yeniden düzenlediği kesin. Zirâ her yerde acil öncelikler var. Belli sayıda ülkenin yetenek ve yapı konusunda kendisini geliştirdiği açık. Asıl soru şu: Birbirimize nasıl entegre oluruz?” ifadelerini kullandı.
İbrahim anlaşmaları
Kardeş ülkeler BAE ve Bahreyn gibi Umman’ın da İsrail ile barış anlaşmasında bulunup bulunmayacağı konusunda ise Maskat’ın barış çabalarını her zaman desteklediğine dikkat çeken Busaidi, şöyle söyledi:
“Umman'ın bölgede barışa verdiği destek tarihi bir hakikat. Umman'da Rabin, Peres ve Netanyahu olmak üzere İsrailli üç başbakanı ağırladık. Ev sahipliği yapan ilk Körfez ülkelerindendik. Barış çabalarını Camp David Anlaşmaları’ndan bu yana her zaman destekledik. Bu yönde bölgedeki birkaç ülkeden biriydik. İsrail ile Abraham Anlaşmaları imzalayan komşularımız Abu Dabi ve Manama'nın seçimini her zaman destekledik. Ancak Filistin sesinin yükseltildiği girişimleri de destekliyoruz. Filistin sorununun nihai, kalıcı ve adil çözümünün ancak iki devletli çözüm temelinde sağlanabileceğine inanmaya devam ediyoruz”.
Bu çözümün Filistinliler ile İsrailliler arasında olması gerektiğine, bunun da İbrahim Anlaşmaları ile uymadığına dikkat çeken Busaidi, “Filistinliler adına bir çözümün yokluğunda başarının tarifi yok. Ekonomi açısından barış tek başına işe yaramaz” ifadelerini kullandı. Nitekim Mısır ve Ürdün ile yapılan anlaşmalara değinerek “Geçmişte İsraillilerin bunu denediğine, ancak işe yaramadığına şahit olduk” vurgusunda bulundu.



Suudi Arabistan, yabancılar için güncellenmiş mülk sahipliği sistemini onayladı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman dün Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman dün Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
TT

Suudi Arabistan, yabancılar için güncellenmiş mülk sahipliği sistemini onayladı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman dün Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman dün Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu dün Cidde'de Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın başkanlık ettiği toplantıda, yabancılar için 2026 yılı başında yürürlüğe girecek olan güncellenmiş mülk sahipliği sistemini onayladı.

Suudi Arabistan Belediye, Köy İşleri ve İskân Bakanı Macid el-Hakil, Bakanlar Kurulu’nun bu sistemi şu anda onaylamasının, sektörü geliştirmeyi ve doğrudan yabancı yatırımı teşvik etmeyi amaçlayan gayrimenkul mevzuatının bir uzantısı olduğunu; yatırımcıları ve gayrimenkul geliştirme şirketlerini Suudi pazarına çekerek arzın artırılmasına katkıda bulunacağını açıkladı.

Hakil, güncellenen sistemin, piyasa kontrolünü ve gayrimenkul dengesini sağlamak için belirli prosedürlere uyumu sağlayan mekanizmaların varlığının yanı sıra tüm ekonomik ve yatırım yönlerini dikkate alarak Suudi vatandaşlarının çıkarlarını göz önünde bulundurduğunu vurguladı.

Hakil, Suudi olmayanların gayrimenkul sahibi olmasına başta Riyad ve Cidde şehirleri olmak üzere belirli coğrafi bölgelerde izin verileceğini ve Mekke ve Medine'de bunun için özel şartlar olduğunu ifade etti.

yu7
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman’ın dün Cidde'de başkanlık ettiği Bakanlar Kurulu toplantısından (SPA)

Güncellenen sisteme göre, Suudi olmayanların gayrimenkul sahibi olabileceği veya gayrimenkul üzerinde diğer ayni hakları edinebileceği coğrafi alanı önermek Gayrimenkul Genel Otoritesi’nin sorumluluğunda.

Kurum, Ocak 2026'da yürürlüğe girecek olan güncellenmiş sistemin idari düzenlemelerini Resmî Gazete'de yayınlandığı tarihten itibaren 180 gün içinde ‘İstilaa’ platformunda yayınlayacak.

Yönetmelik, Suudi olmayanların gayrimenkul üzerinde ayni hak edinme prosedürlerini, sistemin hükümlerinin uygulanmasına ilişkin gereklilikleri ve tüm ekonomik ve sosyal yönleri dikkate alarak uygulamanın ayrıntılarını belirleyecek.

Sistemin, Körfez vatandaşlarının Körfez İşbirliği Konseyi’ne (KİK) üye ülkelerde konut ve yatırım amacıyla gayrimenkul sahibi olmalarını düzenleyen imtiyazlı ikamet sistemi hükümleri veya Suudi olmayanlara gayrimenkul sahibi olma ve gayrimenkul üzerinde diğer ayni hakları edinme imtiyazı tanıyan diğer ilgili kanunlarla uyum içinde olması dikkat çekiyor.