Suudi Arabistan’ın ağaçlandırılmasına hız verildi

Yeşil Suudi Arabistan Girişimi’nin uygulama planı Kasım ayında duyurulacak. Suudi Arabistan’ın bitki örtüsünü genişletmek için ağaçlandırma girişimlerini destekleme çağrıları yapılıyor

Suudi Arabistan Çevre, Su ve Tarım Bakanı, dün Riyad'daki Uluslararası Ağaçlandırma Teknolojileri Fuarı ve Forumu’nun açılışı sırasında (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Çevre, Su ve Tarım Bakanı, dün Riyad'daki Uluslararası Ağaçlandırma Teknolojileri Fuarı ve Forumu’nun açılışı sırasında (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan’ın ağaçlandırılmasına hız verildi

Suudi Arabistan Çevre, Su ve Tarım Bakanı, dün Riyad'daki Uluslararası Ağaçlandırma Teknolojileri Fuarı ve Forumu’nun açılışı sırasında (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Çevre, Su ve Tarım Bakanı, dün Riyad'daki Uluslararası Ağaçlandırma Teknolojileri Fuarı ve Forumu’nun açılışı sırasında (Şarku’l Avsat)

Çevre uzmanları, çölleşmenin neden olduğu zorluklara karşı mücadele kapsamında, sürdürülebilir ağaçlandırma projelerini ve bitki örtüsünün geliştirilmesini benimseyen çevre koruma ve geliştirme girişimlerinin desteklenmesi gerektiğini belirtiyor.
Yeşil Suudi Arabistan Araştırmaları Projesi İttifakı yönetimi, toprak, su, iklim değişikliği ve çölleşme alanlarında, dünya genelinde 60’dan fazla şirket ile bilimsel araştırma kuruluşunun ittifakına dayanan girişim için Kasım ayında, kapsamlı strateji ve uygulama planını duyurulacağını açıkladı.
Bu kapsamda Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın himayesinde Uluslararası Ağaçlandırma Teknolojileri Fuarı ve Forumu başlatıldı. Formun açılışı, Çevre, Su ve Tarım Bakanı aynı zamanda Ulusal Bitki Örtüsünü Geliştirme ve Çölleşmeyle Mücadele Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı olan Abdurrahman bin Abdulmuhsin el-Fadli tarafından yapıldı. 20 diyalog oturumdan oluşan foruma, 80 fuar katılımcısı ve 90 konuşmacı katıldı. Fuar ve foruma katılanlar, çabaların dağılmasının yanı sıra bitki alanında gelişme ve kapsamlı çevresel bakım çalışmalarında farklı deneyimlerin çatışmasına engel olmak için bölge ülkeleri arasındaki iş birliği seviyesinin artırılması, bu projelerden istenen etkinin sağlanması ve uygun bir çerçeveye oturtulması çağrısında bulundu.

İddialı girişim
Bakan Fadli “Suudi Arabistan, yerel ve bölgesel kapsamdaki bu tür iddialı girişimlerle, çevre koruma ve bitki örtüsünün geliştirilmesi konusunda Orta Doğu’da benzeri görülmemiş niteliksel bir gelişim gösteriyor. Bunun, çölleşmenin azaltılması, biyolojik çeşitliliğin artırılması, daha temiz ve sürdürülebilir bir gelecek sağlanması, insanların yaşam kalitesinin ve refahı arttılması açısından küresel olarak yansımaları da olacaktır” ifadelerini kullandı. 

Bu aşamanın zorlukları
Ulusal Bitki Örtüsünü Geliştirme ve Çölleşmeyle Mücadele Merkezi CEO’su Dr. Halid Abdulkadir ise yaptığı konuşmada, arazi müdahalesi ve biyoçeşitlilik kaybının büyük zorlukların yanı sıra ekonomi ve çevre üzerinde önemli bir yük oluşturduğunu vurguladı. Abdulkadir 10 milyar ağaç dikilmesinin çevresel, sosyal ve ekonomik düzeyde birçok fayda sağlayacağını, bunlardan en önemlisinin, Krallık’ın arazi bozulmasının ve çölleşmenin durdurulması olduğunu söyledi.
Çevre, Su ve Tarım Bakanlığı Yardımcısı Dr. Usame Fakiha, Suudi Arabistan’ın, ağaçlandırma programlarını Krallığın tüm bölgelerinde uygulamak için çok büyük bir çaba sarf ettiğini söyledi. Fakiha bu bağlamda, yaklaşık 7,5 milyon ağaçla başlayan Yeşil Riyad Programı, Kral Selman Parkı ve ülkenin tüm şehirlerindeki bahçelerde ve parklarda 30 milyondan fazla ağaç dikilmesini hedefleyen, bölgeye insancıl bir karakter kazandırmayı amaçlayan Suudi Yeşil Şehirler Girişimi de dahil olmak şu anda uygulanmakta olan çeşitli program ve girişimlerin başlatıldığını belirtti.

Çevreci hareket
Yeşil Suudi Araştırmaları Projesi İttifakı Başkanı Mühendis Halid el-Osman, çevre konularının ele alınmasının coğrafi sınırları olmadığını zira zorlukları ele alma sürecinin, aynı bölgedeki karşılıklı çevresel etkiler sebebiyle ayrı tutulamayacağını söyledi. Osman, geniş bir bölgede yer alan Suudi Arabistan’ın, Yeşil Suudi Girişimi’nin çevresel ve iklimsel zorluklarla mücadelede bölgesel iş birliğini teşvik etme yaklaşımlarının bir parçası olarak, geniş kapsamlı ve entegrasyon adayalı çevre hareketini benimsemesi gerektiğini belirtti.
Osman, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Yeşil Suudi Girişimi’nin Yeşil Orta Doğu Girişimi’nin temel taşı olduğunu bunun da Suudi Arabistan’ı bu alandaki çalışmalarda bir öncü olduğunu, aynı zamanda ağaçlandırma ve yeşil alanların bölgesel olarak genişletilmesinde sahip olduğu bilgi birikimini aktarması ve katkıda bulunması sebebiyle bir lider haline getirdiğini belirtti.

Uygulama stratejisi
Osman “Şirketlerden, bilim ve araştırma kuruluşlarından oluşan bir ittifak, Bitki Örtüsü Geliştirme Ulusal Merkezi ile iş birliği içinde, bilimsel temelleri, çevresel durumu, zorlukları, kaynakları ve imkanları anlamaya dayalı bir plan oluşturma ve bunları stratejik bir uygulama stratejisi çerçevesine yerleştirme görevini üstlendi. Bu, 60’tan fazla bilim insanının emeğiyle, iş ve yatırım fırsatlarının yanı sıra toprak, su, iklim değişikliği ve çölleşme seviyeleri konusunda, çevresel, sosyal ve ekonomik düzeylerde, durumu anlamak veri toplamak ve gerekli anketleri yapmak için yapıldı” ifadelerini kullandı.
Osman kapsamlı bir stratejik planların ve bu iddialı projeyi gerçekleştirmeye yönelik uygulama planı çalışmalarının, gerekli finansman programlarının, tüm devlet ve kar amacı gütmeyen kuruluşlara verilen rollerin, projede kullanılabilecek bilimsel araştırma, yenilik ve yeni teknoloji alanlarının belirlenmesi ile sonuçlanacağını belirtti. Ayrıca gerekli uygulama araçlarıyla birlikte bir yol haritasını oluşturulacağını ve kapsamlı plan çerçevesinde, bitki yetiştirme ve kapsamlı çevre bakımı imkanları konusunda çabaların ve çelişkili deneyimlerin dağıtılması yerine, uluslararası deneyimlerle karşılaştırmalı araştırmalar yapıldıktan sonra tamamlanması için çaba gösterileceğini belirtti.
Osman “Son aylarda çalışmalara başladık, planı bundan bir yıl sonra uygulamayı umuyoruz, araştırma projesinin ön sonuçları Kasım ayında açıklanacak. Uygulama araçları belirlenecek aynı zamanda su kaynakları, mahsullerin kalitesi, zamanlamaları ve yerlerine ilişkin tüm sorular cevaplanacak” ifadelerini sözlerine ekledi.

Bölgenin durumu
Suudi Arabistan Yerbilimleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Abdullah el-Umeri, bölgenin kuraklık, çölleşme ve çeşitli çevre sorunlarından mustarip olduğunu ve bunun kurak ve yarı kurak bölgelerde, karbon salınımını ve küresel ısınmayı azaltmak için ağaçlandırma girişimlerini daha da önemli bir çalışma haline getirdiğini söyledi.
Prof. Dr. Abdullah el-Umeri Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Suudi Arabistan’ın ve bölgedeki diğer ülkelerin, geniş alanları ve düşük yağış oranları göz önüne alındığında, bunlarla iddialı girişimler ve projelerle yüzleşeceğini, su kaynaklarının kıtlığı başta olmak üzere çeşitli sıkıntılara karşı mücadele edeceğini belirtti. Ayrıca Suudi Arabistan’ın, çeşitli girişimleri aracılığıyla Krallığın ihtiyaçlarını karşılamaya, zorluklarla mücadele etmeye, çabaları birleştirmeye ve çözümler üretmeye çalıştığını söyledi.
Prof. Dr. Umeri, Krallığın bitki örtüsünü geliştirmeye yönelik uzun vadeli planının, ağaçlandırma projelerinin rastgele olmadığı doğruladığını belirtti. Ayrıca, bölgesel tutumun önemli olduğunu ve Uluslararası Ağaçlandırma Teknolojileri Fuarı ve Forumu’na farklı ülkelerden yetkililerin katılımının, bu girişimlerin hedeflerine ulaşması, teşvik edilmesi, deneyim alışverişinde bulunulması ve işbirliklerinin güçlendirilmesi için gerekli olduğunu vurguladı.

Su kaynaklarının artırılması
El-Umeri, bu planların ana hedefinin su kaynaklarının arttırılması olduğuna ve başarı hedeflerinin büyük bir kısmının su kıtlığı sorununun çözülmesine dayandığına dikkat çekti. Yetkili Suudi Arabistan’ın bu konuda çaba sarf ettiğini ve suyu tuzdan arındırma teknolojilerine ilk yatırım yapan ülkelerden biri olduğunu, 30 yıldır suni göller ve bulut tohumlama konusunda çeşitli çalışmalar ve deneyler gerçekleştirdiğini belirtti. Ülkesinin ayrıca, açık alanlarda depolanan suyun yüksek sıcaklıklar ve artan buharlaşma seviyeleri sorunları ile karşılaşmasına rağmen, Suudi Arabistan’da 230’dan fazla barajın inşa edildiğini belirtti. Yetkili, Suudi Arabistan’ın suyun tükenmemesi, gelecek nesiller için su kaynaklarının güvence altına alınması, artan nüfus yoğunluğunun ihtiyaçlarının karşılanması ve kamu menfaatinin korunması için, su israfı sorunuyla mücadele etmeye devam ettiğini, zorlukların üstesinden gelmek için çalışmalar ve yenilikler benimsediğini, kanun koyma sürecini sıkılaştırdığını ve yenilenemeyen sular konusunda ödün vermediğini belirtti.

Anlaşmalar ve sözleşmeler
Bitki Örtüsü Geliştirme ve Çölleşmeyle Mücadele Ulusal Merkezi dün Kral Abdülaziz Kraliyet Koruma Alanı Geliştirme Kurumu ile koruma alanına bir milyon ağaç dikmek için bir anlaşma imzaladı. Uluslararası Ağaçlandırma Teknolojileri Fuarı ve Forumu oturumunda imzalanan anlaşma, bir milyon ağaç dikme projesi de dahil olmak üzere belirli ağaçlandırma projelerinin başlatılması yoluyla, koruma alanındaki doğal bitki örtüsü alanlarını geliştirmek, genişletmek ve çeşitliliğini korumak için iş birliği ve entegrasyon sağlanmasını amaçlıyor.
İki taraf arasındaki iş birliği alanları, Kuzey ve Güney Hafas Bahçesi ile Nur Bahçesi’ni içeren koruma alanları içerisinde ağaçlandırma hedef noktalarının belirlenmesini, ayrıca arıtılmış su ile sulama kaynaklarının ve ağaçların ve çalıların yerel bitki türlerinin belirlenmesini kapsıyor.
Ulusal Bitki Örtüsünü Geliştirme ve Çölleşmeyle Mücadele Merkezi, Fuar ve Formun oturum aralarında, Suudi Arabistan Temel Endüstriler Kurumu (SABIC), Drone Teknoloji Ticaret Şirketi, Suudi Arabistan madencilik şirketi Maaden ve Sürdürülebilir Kırsal Tarım Kalkınma Programı ile çölleşme ile mücadele amacıyla üçer mutabakat zaptı imzaladı.
İş birliği alanları, bitki örtüsünün korunması, geliştirilmesi ve sürdürülebilirliği, ile ilgili bir dizi konuyu içeriyor. Bunlar arasında, çevreyi korumanın önemi konusunda farkındalığın arttırılması, Ulusal Bitki Örtüsünü Geliştirme ve Çölleşmeyle Mücadele Merkezi ile Maaden arasında 2040 yılına kadar 20 milyon ağaç dikme projesi gibi ağaçlandırma girişimlerinin ve projelerinin başlatılması yer alıyor. Aynı zamanda, Krallık ve çevresinde hedeflenen ağaçlandırma sahalarının, yerel bitki türlerinin ve sayılarının, her saha için uygun ekim dönemlerinin ve yenilenebilir su kaynaklarının  belirlenmesi, ağaçlandırmada dikkate alınacak teknik hususlar ve bilimsel tavsiyelerin hazırlanması, ağaçlandırma çalışmalarının teknik denetimine katkıda bulunulması,  bilimsel ve teknik araştırma ve çalışmalar yapılması, karşılıklı olarak bilimsel uzmanlık ve yetkinliklerin aktarılması ve Suudi Arabistan’daki bitki örtüsünün geliştirilmesinde ve çölleşmeye karşı mücadelede modern bilimsel tekniklerin ve araçların kullanılmasını da kapsıyor.

NEOM hedefi
NEOM projesinin CEO’su Mühendis Nazmi en-Nasr, projenin Krallık içinde 10 milyar ağaç dikmeyi hedefleyen Yeşil Suudi Girişimi kapsamında 100 milyon ağaç dikme taahhüdünü açıkladı. NEOM projesinin dünyada tamamen yenilenebilir enerji kaynakları olarak güneş ve rüzgar enerjisine dayanarak çalışan ilk bölge olacağını vurguladı. Nasr, Riyad’daki Uluslararası Ağaçlandırma Teknolojileri Fuarı ve Forumu açılış programına katıldığı sırada, NEOM’un Çevre, Su ve Tarım Bakanlığı ile ortaklığının çok yol kat ettiğini, çok daha ileri gideceğini vurgularken, NEOM’un geleceği yaratma, gelişimini sürdürme ve geleceğe yönelik hedeflere ayak uydurma taahhüdüne dikkat çekti. Projenin fiili olarak 100 milyon ağaç dikimine başlayacağını belirtti.
Nasr, Belçika büyüklüğünde bir alanı kaplayan NEOM’un, birçok girişim ve bilimsel araştırma ışığında Çevre, Su ve Tarım Bakanlığı ile daimi çalışma ve koordinasyon sonucunda, doğayla tam uyum taahhüdü içerisinde yüzde 95 oranında doğal alana sahip olacağını, ayrıca 1,5 milyon hektar arazi ve doğal rezervin ve vahşi yaşam habitatlarının da bakımının yapılacağını belirtti.



Bitcoin, kripto para birimlerinin düşüşüyle 85 bin doların altına geriledi

Hong Kong'daki bir kripto para borsasının dışındaki Bitcoin logosu (AFP)
Hong Kong'daki bir kripto para borsasının dışındaki Bitcoin logosu (AFP)
TT

Bitcoin, kripto para birimlerinin düşüşüyle 85 bin doların altına geriledi

Hong Kong'daki bir kripto para borsasının dışındaki Bitcoin logosu (AFP)
Hong Kong'daki bir kripto para borsasının dışındaki Bitcoin logosu (AFP)

Bitcoin, kripto para piyasasında yaklaşık iki aydır süren düşüş eğiliminin derinleşmesiyle, kısa süreliğine 85 bin doların altına indi. Teknoloji şirketlerinin aşırı değerli olduğu yönündeki görüşlerin yayılmasıyla dün kripto varlıklarda geniş kapsamlı bir satış dalgası yaşandı.

Bitcoin, gün içinde yüzde 12’ye varan kayıp yaşadıktan sonra yüzde 5,6 düşüşle 86 bin doların biraz üzerinde dengelendi. Bu sabah erken saatlerde ise fiyatın 86 bin 650 dolar civarında seyrettiği bildirildi.

Coinbase platformuna göre bu kayıplar, 6 Ekim’de kaydedilen 126 bin 210 dolar seviyesinden bu yana yaklaşık yüzde 33’lük bir değer kaybına işaret ediyor. Nisan ayından itibaren hisse senedi piyasalarıyla paralel bir şekilde yükseliş gösteren Bitcoin, kısmen Washington’daki daha destekleyici söylemlerden güç almıştı. Ancak dünkü sert satış dalgası, kripto para alım satım hizmeti veren şirketleri ve iş modelini Bitcoin yatırımına dayandıran firmaları ciddi biçimde etkiledi.

Coinbase Global hisseleri yüzde 4,8 gerilerken, Robinhood Markets yüzde 4,1 değer kaybetti. Bitcoin madencisi Riot Platforms’un hisseleri yüzde 4 düştü. Yalnızca Bitcoin satın almak için fon toplayan en büyük ‘kripto hazine’ şirketi olarak bilinen Strategy’nin hisselerinde de yüzde 3,3’lük bir gerileme yaşandı. Şirketin elinde 649 bin 870 adet Bitcoin bulunduğu ve bu varlıkların pazartesi günü ABD doğu saatiyle saat 16.00 itibarıyla yaklaşık 55,7 milyar dolar değerinde olduğu belirtildi.

Strategy’nin önceki tahminleri, Bitcoin’in yılı 85 bin ile 110 bin dolar arasında kapatacağı yönündeydi. Bu beklenti, 30 Ekim’de açıklanan 150 bin dolarlık öngörünün altında kaldı.

ABD Başkanı Donald Trump’ın oğulları Eric ve Donald Trump Jr.’ın da pay sahibi olduğu Amerikan Bitcoin’inin değeri yüzde 15,6 gerileyerek, 30 Eylül’den bu yana yaklaşık yüzde 47’lik bir düşüş kaydetti. Trump ile bağlantılı diğer kripto projelerinde de benzer kayıplar yaşandı. World Liberty Financial adlı tokenin piyasa değeri, eylül ortasında 6 milyar doları aşmasının ardından yaklaşık 4,14 milyar dolara indi. Trump’ın adıyla çıkarılan TRUMP tokeninin fiyatı ise 5,70 dolar seviyesine gerileyerek, göreve başlama öncesi 45 dolarlık talep fiyatının oldukça altında kaldı.

Bitcoin’e yatırım yapmanın yaygın yollarından biri olan spot Bitcoin borsa yatırım fonları (ETF), yatırımcılara kripto paraya doğrudan sahip olmadan pay edinme imkânı sunuyor. Morningstar Direct verilerine göre yatırımcılar, kasım ayında Bitcoin ETF’lerinden 3,6 milyar dolar çekti. Bu rakam, ocak 2024’te işlem görmeye başlamalarından bu yana görülen en büyük aylık çıkış oldu.

Bitcoin vadeli işlemleri de son bir ayda yaklaşık yüzde 24 değer kaybederken, altın vadeli işlemleri yüzde 7 artış gösterdi. Analistler, yoğun satış dalgasını sonbaharda artan riskten kaçınma eğilimine bağlıyor. Bu durum, yatırımcıları tahvil ve altın gibi güvenli limanlara yönlendirirken, kurumsal satışlar, uzun vadeli yatırımcıların kâr realizasyonu, ABD Merkez Bankası’nın (FED) daha sıkı duruşu ve kripto para düzenlemelerindeki yavaşlamanın yarattığı belirsizliğin etkili olduğu ifade ediliyor.

Deutsche Bank analistleri, mevcut koşulların Bitcoin portföylerinin dayanıklılığını test ettiğini ve yaşananların geçici bir düzeltme mi yoksa uzun vadeli bir uyarlama mı olduğu konusunda soru işaretleri yarattığını belirtiyor.

Düzenleyici açıdan bakıldığında, temmuz ayında Trump’ın imzaladığı yasa, kripto sektörüne destek sağlamıştı. Yasa, stabil kripto paraları (dolar gibi varlıklara bağlı olanları) koruma altına alarak fiyat dalgalanmalarını diğer kripto paralara göre sınırlamayı amaçlıyordu. Ancak, kripto piyasası için yeni bir piyasa yapısı oluşturmayı hedefleyen yasa tasarısı Senato’da hâlâ ilerleyemedi. Bu tasarı, sektörde Trump’ın seçim sürecini destekleyen ve Washington’daki müttefiklerinin göreve gelmesini sağlayan yatırımcılar için öncelikli bir konu olarak görülüyor.


Moody's, güçlü petrol dışı büyümenin desteğiyle Suudi Arabistan'ın Aa3 notunu teyit etti

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad (SPA)
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad (SPA)
TT

Moody's, güçlü petrol dışı büyümenin desteğiyle Suudi Arabistan'ın Aa3 notunu teyit etti

Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad (SPA)
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad (SPA)

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Suudi Arabistan’ın kredi notunu ‘Aa3’ olarak teyit etti ve görünümünü ‘durağan’ olarak belirledi. Kuruluş, Suudi ekonomisinin önümüzdeki yıl güçlü ekonomik büyüme göstermesine olumlu bakıyor; özellikle ekonomik çeşitlendirme çabaları sayesinde petrol dışı sektörlerdeki güçlü büyümeyi destekliyor.

Moody’s, Suudi Arabistan’a yönelik düzenli not gözden geçirmesinde, ülke ekonomisinin gücüne ve mali politikalarının istikrarına dikkat çekerek, Aa3 notunun büyük ekonomik hacim, yüksek gelir düzeyi ve güçlü kamu bütçesi ile desteklendiğini vurguladı. Kuruluş ayrıca, ülkenin ekonomik çeşitlendirme programlarında kaydettiği ilerlemeyi de öne çıkardı.

Moody’s’in Aa3 notunu teyit etmesi ve durağan görünümü, Suudi Arabistan’ın kredi değerliliğinin istikrarlı olduğunu gösteriyor. Bu durum, kuruluşun Kasım 2024’te ülke notunu A1’den Aa3’e yükseltmesinin ardından geldi; yükseltme, ekonomik reformlarda sağlanan ilerlemeye dayanıyordu. Diğer büyük uluslararası derecelendirme kuruluşları da Suudi Arabistan’ın güçlü kredi profilini onaylıyor. Standard & Poor’s ve Fitch, ülkeye A+ notu ve durağan görünüm verirken, bu yüksek dereceler ülkenin mali ve dış pozisyonunun gücünü ve artan ekonomik esnekliğini teyit ediyor.

Ekonomik ivme ve beklenen büyüme

Ekonomik momentum güçlü seyrini sürdürüyor; özellikle petrol dışı sektörler güçlü büyüme oranları yakalamaya devam ediyor. Moody’s, Suudi Arabistan’ın gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) 2025’te yaklaşık yüzde 4 oranında büyümesini bekliyor; bu oran, 2024’teki yüzde 2’lik büyümenin üzerine çıkıyor. 2026 yılında ise büyümenin yüzde 4,5’e ulaşması öngörülüyor. Bu dönemde petrol sektörü, OPEC+ ittifakının üretimi artırmaya başlamasıyla birlikte yeniden büyüme eğilimine girecek.

frg
Riyad'da açık havada futbol maçı izleyen insanlar (Reuters)

Suudi Arabistan hükümeti, gelecek yıl için ekonomik büyüme tahminini önceki yüzde 3,5 seviyesinden yüzde 4,6’ya yükseltmişti. Bu artış, büyük ölçüde petrol dışı sektörlerin beklenen büyümesine dayanıyor. Moody’s de açıklamasında, petrol dışı faaliyetlerin büyük projelerin kesintisiz şekilde yürütülmesini desteklediğine dikkat çekti.

Uluslararası Para Fonu (IMF) ise Suudi ekonomisinin 2025 ve 2026 büyüme tahminlerini yüzde 4’e yükseltti. IMF, bu büyümenin arkasında petrol dışı sektörlerdeki önemli genişleme ve OPEC+ çerçevesinde kademeli petrol üretim kesintilerinin bulunduğunu belirtti. Kuruluş, Suudi Arabistan ekonomisinin şoklara karşı güçlü bir dayanıklılık gösterdiğini vurguladı ve enflasyonun yaklaşık yüzde 2 seviyesinde istikrarlı kalacağını öngördü.

Kredi derecelendirme gücü

Suudi Arabistan’ın ekonomik gücü, büyük ekonomik hacmi, yüksek kişi başı gelir seviyesi ve düşük üretim maliyetleriyle birlikte bol hidrokarbon kaynaklarına dayandırılıyor. Moody’s’in açıklamasına göre, ülkenin güçlü kurumları ve iyi yönetim yapısı, 2016’dan bu yana uygulanan kapsamlı reform ajandasındaki önemli ilerlemeyi destekliyor. Mali gücü ise nispeten düşük kamu borç yükü, borçlanma maliyetlerini karşılayabilme kapasitesi ve güçlü devlet mali varlıklarına dayanıyor.

frg
Kral Abdullah Finans Bölgesi'ndeki (KAFD) Riyad tren istasyonu dışında yürüyen insanlar (Reuters)

Buna karşın, Suudi Arabistan’ın risklere maruz kalabilirliği, daha çok siyasi risklerden kaynaklanıyor; bu riskler, bölgesel jeopolitik dinamiklerin zorluklarını yansıtıyor.

Moody’s, petrol fiyatlarının yüksek harcamaları destekleme kapasitesinin azaldığını belirtmesine rağmen, hükümetin ekonomik dönüşüm sürecini desteklemek amacıyla ekonomik dalgalanmalara karşı mali politika uyguladığını vurguladı.

Durağan görünüm

Moody’s, durağan görünümün, ülkenin kredi notunu etkileyen risklerin dengede olduğunu gösterdiğini belirtti. Kuruluş, büyük ölçekli çeşitlendirme projelerinin daha fazla ilerlemesinin, özel sektörü çekebileceğini ve petrol dışı ekonominin mevcut tahminlerden daha hızlı şekilde gelişmesini teşvik edebileceğini kaydetti.

Suudi Arabistan Ekonomi ve Planlama Bakanı Faysal el-İbrahim geçen ay yaptığı açıklamada, ülkenin doğrudan ve dolaylı olarak petrol bağımlılığının yüzde 90’dan yüzde 68’e gerilediğini, bugün petrol dışı faaliyetlerin ise GSYİH’nin yüzde 56’sını oluşturduğunu duyurmuştu.


Kuraklık İran’ı vurdu: Ülkenin en önemli barajlarından biri elektrik üretimini durdurdu

İran'ın kuzeyindeki Elburz sıradağlarındaki Karkheh Nehri kıyısındaki barajın düşük su seviyelerini gösteren fotoğraf (AFP)
İran'ın kuzeyindeki Elburz sıradağlarındaki Karkheh Nehri kıyısındaki barajın düşük su seviyelerini gösteren fotoğraf (AFP)
TT

Kuraklık İran’ı vurdu: Ülkenin en önemli barajlarından biri elektrik üretimini durdurdu

İran'ın kuzeyindeki Elburz sıradağlarındaki Karkheh Nehri kıyısındaki barajın düşük su seviyelerini gösteren fotoğraf (AFP)
İran'ın kuzeyindeki Elburz sıradağlarındaki Karkheh Nehri kıyısındaki barajın düşük su seviyelerini gösteren fotoğraf (AFP)

İranlı yetkililer, ülkenin en büyük barajlarından birinde su seviyesinin önemli ölçüde düşmesi nedeniyle dün elektrik üretimini durdurdu.

İran'ın resmi haber ajansı IRNA'ya göre Karkheh Barajı ve ilgili santralinin müdürü Emir Mahmudi, "Karkheh Barajı rezervuarındaki düşük su seviyesi nedeniyle santralin üniteleri devre dışı bırakıldı" dedi.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Mahmudi, halkın ihtiyaçlarını karşılamak için barajın alt vanalarından su verildiğini belirtti.

Mahmudi, barajın rezervuarında şu anda yaklaşık bir milyar metreküp su depolandığını belirterek, "Şu an su seviyesi 180 metre olup, elektrik üretimi için normal işletme seviyesinden 40 metre daha düşüktür" dedi.

IRNA'ya göre Karkheh Barajı, dünyanın en büyük toprak barajlarından biri ve İran ile Ortadoğu'nun en büyüğü. Baraj, İran'ın güneybatısındaki Huzistan eyaletinin Andimeşk şehrinin 22 kilometre kuzeybatısındaki Karkheh Nehri üzerine inşa edilmiş olup, suları İran ve Irak sınırında bulunan Hawizeh (El-Azim) bataklıklarına akmaktadır.

Baraj, ülkenin batısındaki nehirleri merkeze yönlendirmeyi amaçlayan birkaç projeden biri.

Bu gelişme, İran'ın altmış yıl önce kayıtları tutmaya başlamasından bu yana en kötü kuraklıklarından biriyle karşı karşıya olduğu bir dönemde yaşanıyor.

İran medyası son haftalarda, yağış seviyelerinin bu yıl uzun vadeli ortalamaya kıyasla yaklaşık yüzde 90 oranında düştüğünü bildirdi.

Birçok ile su sağlayan barajlardaki su seviyeleri rekor seviyelerde düştü ve son birkaç haftadır birçok şehirde yağmur duası yapılıyor.

İranlı yetkililer ayrıca yağış sağlamak için bulut tohumlama operasyonları başlattı ve tüketimi azaltmak için periyodik su kesintilerine başvurdu. Büyük ölçüde kurak bir ülke olan İran, yıllardır kronik kuraklık ve sıcak hava dalgalarından muzdarip ve bu durumun iklim değişikliği nedeniyle daha da kötüleşmesi bekleniyor.