Mona Lisa tablosuna pasta fırlatıldı

Mona Lisa tablosunu koruyan cam saldırı sonrasında temizlendi. (Reuters)
Mona Lisa tablosunu koruyan cam saldırı sonrasında temizlendi. (Reuters)
TT

Mona Lisa tablosuna pasta fırlatıldı

Mona Lisa tablosunu koruyan cam saldırı sonrasında temizlendi. (Reuters)
Mona Lisa tablosunu koruyan cam saldırı sonrasında temizlendi. (Reuters)

Sosyal medyada dün Mona Lisa tablosuna pasta fırlatıldığı haberi paylaşıldı. İtalyan ressam Leonardo da Vinci'nin La Gioconda olarak da bilinen ve Paris'teki Louvre Müzesi’ndeki koleksiyonun en ünlü parçası olan esere yönelik saldırı ile ilgil resmi bir açıklama ise yapılmadı.
Görgü tanıkları, özellikle adamın tekerlekli sandalyede yaşlı bir kadın kılığına girmesi nedeniyle olayın tuhaf ve bir tiyatro gösterisine benzetti. Aktarılanlara göre şahıs eserin önüne gelir gelmez sandalyesinden kalkıp tabloyu koruyan camı kırmaya çalıştı, ardından bir parça pasta çıkardı ve tabloya fırlattı.
Olay yerindeki ziyaretçilerden bazıları yapılan müdahalenenin ardından güvenlik güçlerinden birinin tekerlekli sandalyeyi kaldırdığını ve koruyucu camı yıkadığını gösteren kayıtlar yayınladı. Yapılan açıklamalardan bazılarında saldırganın iklim krizine dikkat çekmek istediği aktarıldı. Daha sonra sosyal medyada paylaşılan kısa bir videoda saldırgan müzenin bir koridorunda birinde konuşurken görüldü. Etrafı, kendisini mekanı terk etmeye çağıran güvenlik güçleriyle çevirliydi. Beyaz bir elbise giyen ve peruk takan saldırgan söz konusu kayıtta şunları söylüyordu:
“Dünyayı düşünün. Onu yok eden insanlar var. Sanatçılar, siz çevreyi koruduğunuzu iddia ediyorsunuz. Ben bu eylemi bunun için gerçekleştirdim. Galaksimizi düşünün.”
Bu Mona Lisa tablosuna yönelik ilk saldırı değildi. En son 2009 yılında Rus bir turist tabloyu koruyan cama bir kupa fırlatmıştı. Kupa paramparça olurken cam ise herhangi bir zarar görmedi. Dünyanın en büyük müzesinin yönetimi söz konusu dönemde saldırgan ziyaretçiye dava açtığını duyurmuştu.
Tablo, her yıl milyonlarca kişi tarafından ziyaret ediliyor. Paha biçilemez tablonun herhangi bir saldırıdan zarar görmesini önlemek adına müze yönetimi önüne nem ve ısıyı kontrol eden özel bir kaplama ile lamine cam bir koruma koymuştu.



Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
TT

Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)

Kevin E. G. Perry Kültür ve Yaşam Haberleri Yazarı 

Stellan Skarsgård, yönetmen Ingmar Bergman hakkında bir iddiada bulunarak "Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum" dedi.

74 yaşındaki Dune yıldızı, çığır açan yönetmenle İsveç tiyatrosu ve televizyonunda defalarca birlikte çalışmıştı.

2007'de 89 yaşında hayatını kaybeden Bergman, 1957 yapımı Yedinci Mühür (Det sjunde inseglet) ve 1966 yapımı Persona gibi klasikler sayesinde tüm zamanların en etkili sinemacılarından biri kabul ediliyor. Yönetmenin 1972 yapımı Çığlıklar ve Fısıltılar'ı (Viskningar och rop), Akademi Ödülleri'nde En İyi Film dalında aday gösterilmişti.

Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen Karlovy Vary Film Festivali'nde konuşan Skarsgård, Bergman'ın çalışmalarının büyüklüğüyle Nazi inançlarını birbirinden ayırmanın mümkün olduğunu savundu.

Variety'nin haberine göre Skarsgård, "Bergman'la aramdaki karmaşık ilişki, onun pek de iyi bir adam olmamasıyla ilgili" dedi.

İyi bir yönetmendi ama yine de bir insanı pislik olduğu için kınayabilirsiniz. Caravaggio da muhtemelen pisliğin tekiydi ama harika resimler yaptı.

Skarsgård, Bergman'ın 1983 yapımı İsveç TV filmi Hustruskolan'da (Eşler Okulu) ve August Strindberg'in Rüya Oyunu (Ett drömspel) adlı eserinin 1986 yapımı sahne prodüksiyonunda rol aldı.

Skarsgård, "Bergman manipülatif biriydi" diye devam etti. 

Savaş döneminde Nazi'ydi ve Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum.

Biz onu mazur görmeye devam ettik ama onun başkalarına karşı çok tuhaf bir bakış açısı olduğunu hissediyorum. Bazı insanların değersiz olduğunu [düşünüyordu]. Başkalarını manipüle ederken bu hissediliyordu. İyi biri değildi.

Bergman geçmişte Nazilerle aynı inançları paylaştığını yaşamının ilerleyen dönemlerinde kabul etmiş ancak Holokost'un gerçeklerini öğrendikten sonra bunları onaylamadığını söylemişti.

Yönetmen, 1936'da Almanya'ya yaptığı bir öğrenci değişim gezisinde Hitler'i konuşurken görmüş. İsveç'in II. Dünya Savaşı'nda iddia ettiği kadar tarafsız olup olmadığını inceleyen bir kitap yazan yazar Maria-Pia Boethius'a konuşan Bergman şöyle demişti:

Hitler inanılmaz derecede karizmatikti. Kalabalığı heyecanlandırdı.

Bergman "Benim gördüğüm Nazizm eğlenceli ve genç duruyordu" diye eklemişti.

En büyük tehdit, nefret edilen Bolşeviklerdi.

Yönetmen, Nazi inançlarından ancak toplama kamplarının görüntülerini gördükten sonra vazgeçtiğini söylemişti. "Toplama kamplarının kapıları açıldığında ilk başta gözlerime inanmak istemedim" demişti. 

Gerçek ortaya çıktığında korkunç bir şok yaşadım. Acımasız ve vahşi bir şekilde aniden masumiyetimden koparıldım.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment