Çocukların ilaç tabletlerini yutmalarını kolaylaştıran jel

Çocukların tablet şeklindeki ilaçları yutması kolaylaşıyor. (Bilimsel Gelişmeler)
Çocukların tablet şeklindeki ilaçları yutması kolaylaşıyor. (Bilimsel Gelişmeler)
TT

Çocukların ilaç tabletlerini yutmalarını kolaylaştıran jel

Çocukların tablet şeklindeki ilaçları yutması kolaylaşıyor. (Bilimsel Gelişmeler)
Çocukların tablet şeklindeki ilaçları yutması kolaylaşıyor. (Bilimsel Gelişmeler)

Çocukların çoğu ve yetişkinlerin öönemli bir kısmı tablet şeklindeki ilaçları yutmakta zorlanıyor. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ve ABD’deki Brigham Hastanesi'nden araştırmacılar bu kolaylaştırmak amacıyla jel geliştirdiler. Ürün Science Advances dergisinin son sayısında duyuruldu.
Susam yağı gibi bitkisel yağlardan yapılan jel, içecek veya yoğurt benzeri maddeler gibi çeşitli şekillerde hazırlanabiliyor.
Araştırmacılar, önceki gün MIT’nin internet sitesinde yayınlanan bir raporda, jellerin  soğutmaya ihtiyaç duymadan stabil olduğu (şekillerini koruduğunu) ve gelişmekte olan ülkelerdeki çocuklara erişimi kolaylaştırabileceğini belirtti. Ayrıca yaşlılar veya felç geçirmiş kişiler gibi hapları yutmakta güçlük çeken yetişkinler için de yararlı olabileceği vurgulandı.
Söz konusu araştırma yaklaşık 10 yıl önce başladı. Araştırma ekibi, sindirilebilir ilaçların vücuda nasıl alınacağı üzerinde çalışırken,  çocukların genellikle tablet şeklinde verilen ilaçları almasını kolaylaştıracak yeni yollar düşünmeye başladı.
Halihazırda buna yardımcı olabilecek bazı yöntemler var. Ancak mükemmel değiller. Bazı antibiyotikler ve diğer ilaçlar suda çözülebiliyor ancak bunun için temiz su gerekiyor. İlaçlar karıştırıldıktan sonra buzdolabında saklanması gerekiyor. Ayrıca bu yöntem suda çözünmeyen ilaçlarda işe yaramıyor.
Araştırmacılar, söz konusu sorunları çözmek için ucuz, lezzetli, ısıya dayanıklı ve birçok farklı ilaçla uyumlu yeni bir yöntem geliştirmeye çalıştılar. Ayrıca ilaçların su ile karıştırılmasına gerek kalmadığından da emin olmak istediler. Daha sonra, suda çözünmeyen ilaçlarla çalışmak için yeni bir yaklaşım istedikleri için yağ bazlı jellere odaklanmaya karar verdiler. Oleojel olarak da bilinen bu madde, gıda endüstrisinde yağlı gıdaların dokusunu değiştirmek, çikolata ve dondurmanın erime noktasını yükseltmek için yaygın olarak kullanılıyor.



Suda kalan parmakların hep aynı şekilde buruştuğu bulundu

Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
TT

Suda kalan parmakların hep aynı şekilde buruştuğu bulundu

Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)
Parmakların suda kalınca buruşmasının nedeni damarların sıkışması (Binghamton Üniversitesi)

Suda uzun süre kalınca parmaklarda oluşan buruşmanın hep aynı desene sahip olduğu tespit edildi. 

Banyo yapınca veya bir süre yüzünce el ve ayak parmakları buruşmaya başlıyor. Bunun nedeni ilk başta parmakların suyla dolması gibi gelebilir ancak durum öyle değil.

Koldan ele doğru uzanan medyan sinirinde hasar olan kişilerin parmaklarının buruşmadığını 1935'te fark eden bilim insanları, sürecin sinir sistemiyle alakalı olduğu sonucuna varmıştı. 

Uzmanlar derinin altındaki damarların büzüşmesi sonucu parmaklardaki kırışıklıkların oluştuğunu söylüyor.

Binghamton Üniversitesi'nden Guy German, 2023'te The Conversation'da kaleme aldığı yazıda "El ve ayaklar birkaç dakikadan daha uzun süre suyla temas ettiğinde, ciltteki ter kanalları açılarak suyun cilt dokusuna akmasına izin verir. Eklenen bu su, cildin içindeki tuz oranını azaltır. Sinir lifleri beyne daha düşük tuz seviyeleri hakkında bir mesaj gönderir ve otonom sinir sistemi kan damarlarını daraltarak yanıt verir" diye süreci açıklamıştı.

Yazısının ardından çeşitli yorum ve sorularla karşılaşan German'a bir öğrenci "Peki kırışıklıklar hep aynı şekilde mi oluşuyor" diye sormuş. German ve ekip arkadaşları bunu yanıtlamak adına bir deney yürüttü. 

Bulguları hakemli dergi Journal of the Mechanical Behavior of Biomedical Materials'ta yayımlanan çalışmada bir grup katılımcının elleri 30 dakika boyunca suda tutuldu ve ardından fotoğrafları çekildi.

24 saat sonra aynı işlemi tekrarlayan araştırmacılar görüntüleri karşılaştırınca parmaklarda aynı desenlerin oluştuğunu gördü. 

German "Kan damarları pozisyonlarını çok fazla değiştirmez. Biraz hareket ederler ancak diğer kan damarlarına göre son derece sabittirler" diyerek ekliyor: 

Bu da kırışıklıkların aynı şekilde oluşması gerektiği anlamına geliyor ve biz de öyle olduğunu kanıtladık.

Araştırmacılar yeni çalışmanın adli tıpa katkı sağlayabileceğini ve uzun süre suda kalan cesetlerin kimliğini tespit etmede kullanılabileceğini düşünüyor.

German ayrıca derinin suda kalmasıyla ilgili daha fazla soruya cevap aramayı umduğunu da belirtiyor.

Independent Türkçe, IFLScience, Popular Science, Conversation, Journal of the Mechanical Behavior of Biomedical Materials