Maymun çiçeği hakkında cevabı en fazla merak edilen 4 soru

‘Şu anki maymun çiçeği salgını nasıl başladı?’, bilim insanlarının cevabını en fazla merak ettiği soruların başında yer alıyor. (AFP)
‘Şu anki maymun çiçeği salgını nasıl başladı?’, bilim insanlarının cevabını en fazla merak ettiği soruların başında yer alıyor. (AFP)
TT

Maymun çiçeği hakkında cevabı en fazla merak edilen 4 soru

‘Şu anki maymun çiçeği salgını nasıl başladı?’, bilim insanlarının cevabını en fazla merak ettiği soruların başında yer alıyor. (AFP)
‘Şu anki maymun çiçeği salgını nasıl başladı?’, bilim insanlarının cevabını en fazla merak ettiği soruların başında yer alıyor. (AFP)

Maymun çiçeği salgının Afrika dışında birden fazla ülkede görülmesinin üzerinden üç haftadan fazla bir süre geçti. Maymun çiçeği virüsünün birçok ülkede farklı popülasyonlarda ortaya çıkması, birçok vaka grubu arasında belirgin bir bağlantı olmaması ve bunun da virüsün tespit edilmemiş yerel enfeksiyon vakası olasılığının atırması sebebiyle bilim insanları alarma geçti. Tüm bunlar, 7 Mayıs’ta Nature dergisinde yayımlanan bir raporda araştırmacıların yanıtlamaya çalıştığı 4 sorunun ilki olan “Mevcut salgın nasıl başladı?” sorusunu gündeme getirdi.
Araştırmacılar son salgın başladığından bu yana Belçika, Fransa, Almanya, Portekiz ve ABD gibi ülkelerde maymun çiçeği ile enfekte olan insanlardan toplanan viral genomları sıraladılar. Şimdiye kadar ulaştıkları en önemli sonuç, her bir genom diziliminin Batı Afrika’da bulunan, en az öldürücü olan maymun çiçeği türüne çok benzediği oldu. Bu türün, Orta Afrika’da keşfedilen ve ölüm oranı yüzde 10 olan başka bir türe kıyasla yüzde 1'den daha az olan bir ölüm oranına sahip olduğu biliniyor.
Bu, Afrika dışındaki son salgının tek bir vakayla ilişkili olabileceğini düşündürüyor. Mevcut sekanslar, 2018 ve 2019’da Afrika dışında ortaya çıkan ve Batı Afrika’ya seyahat ile bağlantılı olan bir dizi maymun çiçeği vakasından elde edilenlerde tespit edilene çok benziyor.
ABD Maryland’deki Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü’nden bir virolog olan Bernie Moss, en basit açıklamanın, bu yıl Afrika dışı ilk vaka olan ve henüz kimliği belirlenemeyen bir kişinin Afrika’nın benzer bir bölgesini ziyaret ettiği sırada virüsü taşıyan bir hayvan veya insanla temas yoluyla enfekte olduğunu söylüyor.

Halen yanıt aranan bir diğer soru ise, “Son salgın, virüste meydana gelen genetik bir değişiklik ile açıklanabilir mi?”
Birmingham’daki Alabama Üniversitesi’nde çiçek virüsü evrimi üzerine çalışan bir virolog olan Elliot Lefkowitz “Virüsün Afrika dışında benzeri görülmemiş bir şekilde yayılmasının genetik bir temeli olup olmadığını anlamak son derecede zor olacak” diyor.
Lefkowitz, bunun başlıca nedeninin çiçek hastalığı virüsü genomlarının birçok gizem içermesi olduğunu söylüyor. Maymun çiçeği genomunun, diğer birçok virüsünkine kıyasla çok büyük olduğu, örneğin SARS-CoV-2 koronavirüsünün genomundan en az 6 kat daha büyük olduğu biliniyor.
North Carolina, Greenville’deki East Carolina Üniversitesi’nde virolog olan Rachel Roper, başka bir neden daha olduğunu belirtti. Bu nedenin, maymun çiçeğinin uzun yıllardır bir halk sağlığı sorunu olan Afrika’da genom dizilimi çabalarına çok az kaynağın ayrılmış olması olduğunu, bu nedenle şu anda virologların çıkmazda kaldığını zira yeni maymun çiçeği dizilerini karşılaştırabilecekleri az sayıda genom dizilimleri olduğunu söyledi.

Birinci ve ikinci soruların neden olduğu zorluğun yanı sıra üçüncü soru “Mevcut salgın kontrol altına alınabilir mi?”
Mevcut salgınlar başladığından beri, bazı ülkeler, virüsler bağlantılı olduğu için maymun hastalığına karşı oldukça etkili olduğu düşünülen, çiçek hastalığı aşılarını tedarik etmek üzere çalışıyor. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine (CDC) göre tam koruma sağlaması iki hafta kadar sürebilen Kovid-19 aşılarının aksine çiçek hastalığı aşılarının, virüsün uzun kuluçka süresi nedeniyle 4 gün içinde verildiğinde maymun çiçeği enfeksiyonuna karşı koruduğuna inanılıyor.
Aşılar dağıtılırsa, dozlar muhtemelen enfekte kişiler ile yakın temas kuran kişilere uygulandığı bir ‘halka aşılama’ (Ring vaccination) stratejisinde kapsamında kullanılacak. CDC’de çiçek virüsü ile mücadele ekibine başkanlık eden bir epidemiyolog olan Andrea McCollum, ajansın halka aşılama strateji uygulamadığını söylüyor.
CNN haber ağı, ABD’de enfekte insanların tedavisinde görev alan bazı sağlık çalışanlarına çiçek hastalığı aşıları sunmayı planladığını bildirdi. Uzmanlara, enfekte kişilerle temas kuran kişilerin yanı sıra daha yüksek enfeksiyon riski taşıyan grupların aşılanması da faydalı olabilir.
Virologlar, halk sağlığı yetkilileri mevcut salgın sırasında insanlar arasında maymun çiçeği bulaşını durdurabilseler bile virüsün bilinen herhangi bir hayvanlar arası salgınının görülmediği ülkede de bulaşabileceğinden endişe ediyor.

Üçüncü soru ise “Virüs önceki salgınlara göre farklı mı yayılıyor?”
Maymun çiçeği virüsünün, enfekte kişilerin veya hayvanların lezyonları, vücut sıvıları ve solunum damlacıkları ile temas yoluyla bulaştığı biliniyor. Ancak AP’ye göre sağlık yetkilileri, İspanya ve Belçika’da maymun çiçeği bulaşma yollarından biri olarak cinsel teması inceliyorlar. Bu durum, virüsün cinsel yolla bulaşmada daha iyi bir hale gelmek için evrim geçirdiğine yönelik spekülasyonların artmasına neden oluyor.
Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde on yıldan fazla bir süredir maymun çiçeği virüsünü araştıran Los Angeles California Üniversitesi’nden epidemiyolog Anne Rimoin, vakaların cinsel aktiviteyle ilişkilendirilmesinin daha bulaşıcı olduğu veya cinsel yolla bulaştığı anlamına gelmediğini, virüsün yakın temas yoluyla kolayca bulaştığı anlamına geldiğini belirtiyor.
East Carolina Üniversitesi’nde virolog olan Rachel Roper’a göre uüzeylerde uzun süre canlı kalmadığı düşünülmeyen SARS-CoV-2’nin aksine çiçek virüsleri vücudun dışında uzun süre yaşayabiliyor. Bu da yatak çarşafları ve kapı kolları gibi yüzeyleri potansiyel bulaşma taşıyıcı haline getirir.
Sağlık yetkilileri, vakaların çoğunun erkek erkeğe cinsel ilişkiye gidenler arasında görüldüğünü belirtse de Rimoin, virüsün bu kişiler arasında yayılmasının en olası açıklamasının, virüsün tesadüfen bu topluluğa girmesi ve yayılmaya devam etmesi olduğunu belirtiyor.



Netflix'in ardından HBO Max de şifre paylaşımını engellemeye hazırlanıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Netflix'in ardından HBO Max de şifre paylaşımını engellemeye hazırlanıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

HBO Max, Netflix gibi diğer yayın platformlarının benzer hamlelerinin ardından şifre paylaşımını engellemeye hazırlandıklarını açıkladı.

Şifrelerin farklı kullanıcılar arasında paylaşılmasına bugüne kadar genellikle müsamaha gösteriliyordu.

Ancak Deadline'ın haberine göre, Warner Bros. Discovery (WBD) Küresel Yayın ve İnteraktif Başkanı ve CEO'su JB Perrette, yakın zamanda yapılan bir kâr toplantısında yatırımcılara, kullanıcılara yönelik mesajların daha "sert" hale geleceğini söyledi.

Yayın platformunun, 2026'ya gelindiğinde finansal getirileri iyileştirmek amacıyla yıl sonuna kadar bu açığı kapatmak istediği düşünülüyor.

Perrette, WBD'nin "kimin meşru bir kullanıcı olduğunu [ve] kimin olmayabileceğini" belirlemek üzere aylar süren testler başlattığını söyledi. Daha sonra şirketin "yapılması gerekenlerle ilgili daha sert bir dil kullanmayı" planladığını, böylece "tabiri caizse ağı doğru yere attıklarını" belirtti.

Mevcut mesaj dilinin "oldukça yumuşak, göz ardı edilebilir" olduğunu söyleyerek devam eden Perrette, bunun "şimdiki gibi gönüllülük esasından çıkarılarak daha net ve kullanıcıların harekete geçmek zorunda kalacağı bir hale geleceğini" ekledi.

Yatırımcılara "gerçek faydasını muhtemelen 4. çeyrekte başlayacağını ve ardından 2026'da etkisini göstereceğini" söyledi.

WBD hiç şüphesiz Netflix'i yakından takip ediyor. Şirket önceki aylarda Wall Street tahminlerini aşarak 2025'in ikinci çeyreğindeki gelirini 11 milyar dolar olarak açıklamıştı.

Bu rekor kazançlar 3,1 milyar dolar net kâra denk geliyor.

Sosyal medyada bazı kullanıcılar şirketin ticari stratejisini överken biri şöyle yazdı:

Şifre paylaşımının engellenmesi belli ki işe yarıyor. Herkesin bunun geri tepeceğini düşündüğünü hatırlıyor musunuz? Netflix uzun vadeli oyunu mükemmel oynadı.

Öte yandan diğerleri Netflix'in artan gelirine rağmen ürün kalitesinin düştüğünden şikayetçi. Bir kullanıcı "Her zamankinden daha fazla [kişi] evde hiçbir şey yapmadan oturuyor. Son zamanlarda Netflix dizilerinin çoğu çöp" sözleriyle fikrini dile getirdi.

Başka biriyse "İnsanlar her şeyi izler" diye ekledi.

2024'te Disney+ şifre paylaşımını engellemek için kendi planlarını açıklamıştı.

Disney'nin CEO'su Bob Iger, Netflix'in kullanıcıların bir şeyler izlemek için kendi aboneliklerini satın almaya zorlamadaki başarısına işaret etmişti.

O yılın nisanında platformun gelirlerini artırmak için bu engellemeyi başlatmaktan söz eden Iger, Disney+'ın haziranda "şifre paylaşımına yönelik ilk gerçek girişimi başlatacaklarını" söylemiş ve bu hamlenin "bu işi gerçekten içlerine sinen bir hale getirmeye" katkı sağlayacağını eklemişti.

Independent Türkçe