Tarihte bir ilk: Dev Galapagos kaplumbağasının yumurtasından albino yavru çıktı

Tarihte bir ilk: Dev Galapagos kaplumbağasının yumurtasından albino yavru çıktı
TT

Tarihte bir ilk: Dev Galapagos kaplumbağasının yumurtasından albino yavru çıktı

Tarihte bir ilk: Dev Galapagos kaplumbağasının yumurtasından albino yavru çıktı

İsviçre'nin Servion kasabasındaki Tropiquarium adlı hayvanat bahçesinde sıradışı bir hayvanın dünyaya geldiği açıklandı.
İlk defa görülen albino dev Galapagos kaplumbağası, 1 Mayıs'ta yumurtadan çıktı. Bir avuca sığacak kadar küçük yavru dün halkın karşısına çıktı.
Renk pigmentinin deri ve gözde çok az olduğu ya da hiç bulunmadığı genetik hastalığa albinizm deniyor. Bu hayvanların görme ve işitme kaybından mustarip olmaları da sıklıkla görülen bir durum.
Albinoluk bu kaplumbağa türünde şimdiye kadar hiç gözlemlenmemişti.
200 yıl kadar yaşayabilen dev Galapagos kaplumbağalarının nesli tükenme tehlikesi altında. Bu hayvanlar, 19. yüzyılda yaşayan İngiliz doğa bilimci Charles Darwin'in olağanüstü biyoçeşitlilik çalışmalarıyla ünlenen Pasifik Okyanusu'ndaki Galapagos Adaları'nda yaşıyor.
Bölgede yaklaşık 23 bin kaplumbağanın hayatını sürdürdüğü tahmin ediliyor.
Albino kaplumbağanın yaban hayatında ömrünün çok kısa olabileceğini vurgulayan hayvanat bahçesi yetkilileri, 50 gram ağırlığındaki yavrunun uzun yıllar yaşamasını umuyor.
Tropiquarium'un sahibi Philippe Morel, "Tanrılar bizi kutsadı" dedi.
Albino kaplumbağanın 5 Mayıs'ta kardeşi dünyaya geldi. Ancak bu yavru ebeveynleri gibi sıradan renklerde. İki yavrunun da cinsiyeti açıklanmadı.
200 kilograma kadar ulaşabilsen bu kaplumbağalar, büyüklükleri nedeniyle üremekte zorluk çekiyor. Dev Galapagos kaplumbağalarının yumurtadan sağlıklı bir şekilde çıkma oranı sadece yüzde 2 civarında.
 
Independent Türkçe, AFP, Reuters



Bilim insanları arama kurtarma çalışmaları için "siborg" böcekler yarattı

Kara böcekler (resimde) elektronik bir sırt çantasıyla kontrol ediliyor (Queensland Üniversitesi)
Kara böcekler (resimde) elektronik bir sırt çantasıyla kontrol ediliyor (Queensland Üniversitesi)
TT

Bilim insanları arama kurtarma çalışmaları için "siborg" böcekler yarattı

Kara böcekler (resimde) elektronik bir sırt çantasıyla kontrol ediliyor (Queensland Üniversitesi)
Kara böcekler (resimde) elektronik bir sırt çantasıyla kontrol ediliyor (Queensland Üniversitesi)

Uzaktan kumandalı "siborg kın kanatlıların" çöken binalarda ya da madenlerde mahsur kalan kişilerin bulunmasına yardım etmek için kullanılabileceği bir araştırmayla ortaya kondu.

Avustralyalı bilim insanları kara böcekleri, uzaktan kumandalı video oyunu konsoluyla kontrol edilebilen, çıkarılabilir sırt çantalarıyla donattı.

Queensland Üniversitesi'nden çalışmayı yöneten araştırmacı Dr. Thang Vo-Doan, sırt çantalarının elektrotlar aracılığıyla böceğin antenini ve ön kanatlarını kontrol ettiğini söylüyor.

Scimex'e konuşan Dr. Vo-Doan "Kın kanatlılar birçok doğal yeteneği sayesinde robotların gezinmesi zor olan, yoğun moloz içeren alanlar gibi küçük ve karmaşık yerlerde tırmanma ve manevra yapma ustası olabiliyor" diyor.

Çalışmamız bu yeteneklerden yararlanarak böceğin yaşam süresini etkilemeden hassas yönlendirme sağlayan programlanabilir kontroller ekliyor.

Araştırma görevlisi Lachlan Fitzgerald, böceklerin yana ve dikey duvarlarda yukarı doğru hareket edebilecek şekilde yönlendirilebileceğini ekliyor.

Fitzgerald, "Bu ölçekteki robotlar  hareket kabiliyeti açısından önemli adımlar atsa da yatay yüzeylerden duvarlara geçiş onlar için hâlâ zorlu bir görev" diyor.

Böceğin "gelişmiş algılama becerileri" ve sentetik bir böceğin sahip olamayacağı "yumuşak çevresel etkileşimlerinin" afet ortamları için mükemmel olduğunu belirtiyor.

Dr. Vo-Doan, tırmanma testi için bağlantılı bir güç kaynağı kullanılsa da böceklerin, kendi vücut ağırlıklarına eşdeğer bir bataryayla tırmanma yeteneğini de sergilediğini ifade ediyor.

Dr. Vo-Doan, "Birileri çok yüksek miktarda moloz altında kalmışsa görevliler, onları mümkün olduğunca çabuk bulup nasıl çıkaracaklarını planlamaya başlamak ister" diyor.

Kaotik ortamlarda kolayca hareket ederek bir kişinin tam yerini belirleyebilecek, olası bir yaralanmaya dair ipuçları verebilecek ve kurtarma ekiplerine müdahale planı konusunda yol gösterebilecek bir araç geliştirmeyi umuyoruz.

Singapurlu bilim insanları 2016'da benzer bir cihazı böceğin sırtına takarak geyik böceklerini kontrol etmeyi başarmıştı.

Her iki projede de çalışan Profesör Hirotaka Sato o zaman "Bu teknoloji, daha önce erişilemeyen alanlara girebildiği için uzaktan kumandalı drone'lara kıyasla gelişmiş bir alternatif sunabilir" demişti.

Örneğin arama kurtarma görevlerinde kullanılarak yıkılmış bir binadaki küçük kuytu ve yarıklara girebilir ve hayatta kalan yaralıların yerini tespit edebilir.

Independent Türkçe