Bedavaya aldığı koltukta 36 bin dolar buldu

Şaşıran kadın "Yeni taşındım ve evimde hiçbir şey yoktu" dedi

(Arşiv)
(Arşiv)
TT

Bedavaya aldığı koltukta 36 bin dolar buldu

(Arşiv)
(Arşiv)

ABD'li Vicky Umodu, bir aileden ücretsiz aldığı koltukları incelerken büyük bir sürprizle karşılaştı.
Kaliforniya'da yaşayan kadın, minderlerden birinde yaklaşık 36 bin dolar buldu.
Umodu, olayı ABD'de yayın yapan ABC7 kanalına 2 Haziran'da anlattı.
Yeni evi için internetten mobilya bakmaya başladığını söyleyen Umodu, iki koltuğun ve bir sandalyenin ücretsiz verildiğini gördüğünü belirtti.
Umodu, "'Bu belki de bir numaradır. Bir arayayım' dedim" ifadelerini kullandı.
Şanslı kadın, ulaştığı ailenin yakın zamanda bir yakınını kaybettiğini ve evindeki her şeyi dağıttığını öğrendi.
Umodu, "Yeni taşındım. Evimde hiçbir şey yok. Çok heyecanlandım. Koltukları alıp getirdik" dedi.
Umodu, koltukları yakından incelerken minderlerden birinin içinde bir nesne olduğunu fark etti.
Minderi açıp bakan Umodu, binlerce dolarla karşılaştı:
"Oğluma 'Gel, gel' dedim... 'Adamı aramam gerek' diye bağırıyordum."
Parayı hemen sahiplerine ulaştıran Umodu, "Tanrı bana ve çocuklarıma iyi davrandı. Hepsi hayatta ve iyi. Üç güzel torunum var.  Tanrı'dan daha ne isteyebilirim ki?" diye konuştu.
Bununla birlikte aile, neden bu meblağda bir paranın koltukta olduğunu bilmediklerini, hayatını kaybeden kişinin evinde içi dolar dolu başka zarflar daha bulduklarını bildirdi. Kimliği açıklanmayan aile, buzdolabı satın alabilmesi için Umodu'ya 2 bin 200 dolar hediye etti.



Uzmanlar uyardı: Yaşlanmaya ilgili yaygın bir varsayım yanlış olabilir

Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
TT

Uzmanlar uyardı: Yaşlanmaya ilgili yaygın bir varsayım yanlış olabilir

Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)

Yeni bir çalışma, vücudun yaşlanmaya verdiği doğal tepkiye dair uzun süredir kabul gören bir inanışın yanlış olabileceğini öne sürüyor.

Yaşa bağlı iltihaplanma (inflammaging), ilerleyen yaşla birlikte gelişen kronik, düşük dereceli bir iltihaplanma şeklidir. İltihaplanma vücudu yaralanma veya enfeksiyona karşı korur.

Kronik iltihaplanmanın yaşlanma sürecini hızlandırdığı ve Alzheimer hastalığı, artrit, kanser, kalp hastalığı ve Tip 2 diyabet gibi çeşitli sağlık sorunlarına katkıda bulunduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar çoğu yaşlı kişinin yaşlandıkça iltihaplanmadan muzdarip olacağına uzun zamandır inanıyor.

Ancak bu hafta Nature Aging'de yayımlanan çalışma, sanayileşmemiş bölgelerdeki insanların kentsel bölgelerdekilerden farklı şekilde iltihaplanma deneyimlediğini ve bunun arkasında başka bir neden olabileceğini tespit etti.

Araştırmacılar, Bolivya Amazonları'ndan Tsimane ve Malezya Yarımadası'ndan Orang Asli olmak üzere sanayileşmemiş iki yerli nüfusun yaşantısını İtalya ve Singapur'dan iki grupla karşılaştırdı. 4 gruptan 18 ila 95 yaşındaki yaklaşık 2 bin 800 yetişkinden alınan kan örneklerini karşılaştırdılar.

Kronik enflamasyonun net bir şekilde yaşlanmayla bağlantılı olmayabileceğini, bunun yerine beslenme biçimi, yaşam tarzı ve çevresel faktörlerin önceden  sanılandan daha büyük rol oynadığını buldular.

Çalışma ayrıca sanayileşmemiş gruplardaki iltihaplanmanın, katılımcılar yaşlandıkça artmadığını da gösterdi.

Columbia Üniversitesi'nde çevre sağlığı bilimleri doçenti ve çalışmanın ortak yazarı Alan Cohen bulguların, iltihaplanmanın "şu anda anladığımızdan daha karmaşık" olduğuna işaret ettiğini söylüyor.

The Independent'a konuşan Cohen, "Tsimane ve Orang Asli tüm bu yönlerden bizden farklı" diyor. 

Çalışmamızın anlamı, daha aktif olmamız gerektiğini söylemekten ziyade biyolojiyi iyi anladığımız ve onu hher yönüyle kontrol edebileceğimiz düşüncesine meydan okumak. Yani bu bir uyarıdır: Özellikle iltihaplanmayı azaltmak için belirli gıdaları tüketmekten ve haftalık popüler sağlık trendlerini takip etmekten kaçının.

Öte yandan diğer uzmanlar bu çalışmadan yola çıkarak kesin yargılara varmadan önce bir uyarıda bulunuyor.

Yale Yaşlanma Araştırmaları Merkezi Direktörü Vishwa Deep Dixit, New York Times'a yaptığı açıklamada kirliliğe daha az maruz kalan kişilerde kronik hastalık oranlarının daha düşük çıkmasının şaşırtıcı olmadığını belirtiyor. Virginia Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden farmakoloji alanında öğretim üyesi olan Bimal Desai ise bulguların değerli tartışmalara yol açması gerektiğini ancak "yaşa bağlı iltihaplanma anlatısını baştan yazmadan önce" daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu ekliyor.

Independent Türkçe