HBO'dan yeni belgesel: Çernobil'deki kayıp görüntüler nükleer facianın ayrıntılarını ortaya çıkaracak

HBO'nun patlamayla ilgili dizisi çok beğenilmişti

Birleşik Krallık merkezli Sky Studios'un hazırladığı belgesel, 22 Haziran'da yayımlanacak (Sky UK)
Birleşik Krallık merkezli Sky Studios'un hazırladığı belgesel, 22 Haziran'da yayımlanacak (Sky UK)
TT

HBO'dan yeni belgesel: Çernobil'deki kayıp görüntüler nükleer facianın ayrıntılarını ortaya çıkaracak

Birleşik Krallık merkezli Sky Studios'un hazırladığı belgesel, 22 Haziran'da yayımlanacak (Sky UK)
Birleşik Krallık merkezli Sky Studios'un hazırladığı belgesel, 22 Haziran'da yayımlanacak (Sky UK)

HBO, Çernobil felaketiyle ilgili yeni belgeselini tanıttı. Chernobyl: The Lost Tapes adlı belgesel, 36 yıl önceki patlamaya ait yeni ortaya çıkarılan arşiv görüntülerini içeriyor.
Çernobil Nükleer Santrali'nin 4. reaktöründeki patlamada çevreye 1945'te Hiroşima'ya atılan atom bombasının 50 katına eşit miktarda radyasyon yayılmıştı.

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, dünyanın en büyük çevre felaketlerinden biri olarak kabul edilen olayda iki işçinin patlamada, 29 itfaiyecinin radyasyon zehirlenmesinden öldüğünü açıklamıştı.
Greenpeace'in 2006'da yayımladığı bir raporda, Rusya, Ukrayna ve Belarus'ta 93 binden fazla kişinin radyasyona maruz kalmayla ilişkili hastalıklardan öldüğünün tahmin edildiği yazılmıştı. 
Ayrıca 270 bin kişinin patlama yüzünden kanser olduğu kaydedilmişti. Kazanın etkileri nedeniyle 8,4 milyon kişi radyasyona maruz kalmıştı.
HBO, 2019'da da Çernobil (Chernobyl) adlı bir mini dizi yayımlamıştı. Dizi, patlama ve sonrasında yaşananları konu ediniyor.
Öte yandan belgeselde, patlamaya tanık olanların ifadelerine de yer verildi. Chernobyl: The Lost Tapes'in yönetmenliğini James Jones yapıyor.
Sovyetler Birliği makamlarının patlamaya ilişkin ayrıntıları gizlediğini öne süren HBO yetkilileri, belgeselle Çernobil'in bilinmeyen detaylarına ışık tuttuklarını söyledi.
Independent Türkçe, Live Science, Collider



Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
TT

Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)

Kevin E. G. Perry Kültür ve Yaşam Haberleri Yazarı 

Stellan Skarsgård, yönetmen Ingmar Bergman hakkında bir iddiada bulunarak "Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum" dedi.

74 yaşındaki Dune yıldızı, çığır açan yönetmenle İsveç tiyatrosu ve televizyonunda defalarca birlikte çalışmıştı.

2007'de 89 yaşında hayatını kaybeden Bergman, 1957 yapımı Yedinci Mühür (Det sjunde inseglet) ve 1966 yapımı Persona gibi klasikler sayesinde tüm zamanların en etkili sinemacılarından biri kabul ediliyor. Yönetmenin 1972 yapımı Çığlıklar ve Fısıltılar'ı (Viskningar och rop), Akademi Ödülleri'nde En İyi Film dalında aday gösterilmişti.

Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen Karlovy Vary Film Festivali'nde konuşan Skarsgård, Bergman'ın çalışmalarının büyüklüğüyle Nazi inançlarını birbirinden ayırmanın mümkün olduğunu savundu.

Variety'nin haberine göre Skarsgård, "Bergman'la aramdaki karmaşık ilişki, onun pek de iyi bir adam olmamasıyla ilgili" dedi.

İyi bir yönetmendi ama yine de bir insanı pislik olduğu için kınayabilirsiniz. Caravaggio da muhtemelen pisliğin tekiydi ama harika resimler yaptı.

Skarsgård, Bergman'ın 1983 yapımı İsveç TV filmi Hustruskolan'da (Eşler Okulu) ve August Strindberg'in Rüya Oyunu (Ett drömspel) adlı eserinin 1986 yapımı sahne prodüksiyonunda rol aldı.

Skarsgård, "Bergman manipülatif biriydi" diye devam etti. 

Savaş döneminde Nazi'ydi ve Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum.

Biz onu mazur görmeye devam ettik ama onun başkalarına karşı çok tuhaf bir bakış açısı olduğunu hissediyorum. Bazı insanların değersiz olduğunu [düşünüyordu]. Başkalarını manipüle ederken bu hissediliyordu. İyi biri değildi.

Bergman geçmişte Nazilerle aynı inançları paylaştığını yaşamının ilerleyen dönemlerinde kabul etmiş ancak Holokost'un gerçeklerini öğrendikten sonra bunları onaylamadığını söylemişti.

Yönetmen, 1936'da Almanya'ya yaptığı bir öğrenci değişim gezisinde Hitler'i konuşurken görmüş. İsveç'in II. Dünya Savaşı'nda iddia ettiği kadar tarafsız olup olmadığını inceleyen bir kitap yazan yazar Maria-Pia Boethius'a konuşan Bergman şöyle demişti:

Hitler inanılmaz derecede karizmatikti. Kalabalığı heyecanlandırdı.

Bergman "Benim gördüğüm Nazizm eğlenceli ve genç duruyordu" diye eklemişti.

En büyük tehdit, nefret edilen Bolşeviklerdi.

Yönetmen, Nazi inançlarından ancak toplama kamplarının görüntülerini gördükten sonra vazgeçtiğini söylemişti. "Toplama kamplarının kapıları açıldığında ilk başta gözlerime inanmak istemedim" demişti. 

Gerçek ortaya çıktığında korkunç bir şok yaşadım. Acımasız ve vahşi bir şekilde aniden masumiyetimden koparıldım.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment