Tunuslu hakimler alınan maaş kararına rağmen grevlerini

Tunus Cumhurbaşkanı Said, çoğu finans sektöründen13 vali atadı

Başkent Tunus’ta davalar, hakimlerin grevi nedeniyle görülemiyor. (EPA)
Başkent Tunus’ta davalar, hakimlerin grevi nedeniyle görülemiyor. (EPA)
TT

Tunuslu hakimler alınan maaş kararına rağmen grevlerini

Başkent Tunus’ta davalar, hakimlerin grevi nedeniyle görülemiyor. (EPA)
Başkent Tunus’ta davalar, hakimlerin grevi nedeniyle görülemiyor. (EPA)

Tunuslu hakimler, Cumhurbaşkanı Kays Said'in 57 hakimi görevden almasına tepki olarak başlattıkları genel grevi ikinci gün de sürdürdü. Cumhurbaşkanı Said’in Adalet Bakanı Leyla Ceffal'ai greve giden hakimlerin, çalışmadıkları günlerin maaşlarından kesilmesi yönünde talimat vermesi de hakimleri grev kararından vazgeçirmedi.  
Tunus Hakimler Derneği Genel Sekreteri Yusri el-Sultani şu açıklamada bulundu:
“Hakimler yargı bağımsızlığını korumak için sadece maaşlarını değil daha fazlasını feda etmeye hazırdır. Ücret kesintisine gitmek bir sindirme girişimidir. Mali haklarının ihlal edilmesi hakimlerin meşru taleplerinden vazgeçeceği anlamına gelmez.”
Tunus Hakimler Derneği, Cumhurbaşkanı Said’in kararına tepki olarak bir hafta daha greve gitme kararı almıştı.
Parlamento ve anayasa hukuku araştırmacısı Rabih el-Harayifi, hakimlerin grevinin, Cumhurbaşkanı Said’in ‘yargıçları azletme kararını’ değiştirmesini sağlamayacağını öngördü. Cumhurbaşkanı’nın hakimleri azletmeye devam edeceği öngörüsünde bulunan Harayifi, grev kararının en çok vatandaşları olumsuz etkilediğini ve kamuda ‘yargı sisteminin yozlaşmış’ olduğu algısını artırdığını savunduğu açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Şu an bir grev kararı alınması adeta Cumhurbaşkanı Said’in yargı sisteminin yozlaştığı yönündeki yaklaşımının doğru olduğunu kanıtlıyor. Said’in popülaritesi artacaktır. Halk bu konuda kendisini destekleyecektir.”  
Bu arada Cumhurbaşkanı Kays Said, 26 Temmuz'da yapılması planlanan halk referandumu öncesinde, 13 vilayete vali atadı. Sfaks, Suse, Monastir, Gabes, Sidi Buzeyd, Kabili, Cendube ve Zegvan vilayetlerinde aylardır üst düzey devlet temsilcisi görev almıyordu. Siyasi partiler, söz konusuvilayetlerde vali bulunmaması sebebiyle Cumhurbaşkanı Said’i eleştiriyordu.
Sidi Buzeyd, ‘Tunus halk devriminin’ başladığı kent olarak biliniyor. İşsizliğin yoğun olduğu kentte, Cumhurbaşkanı Said’in tek taraflı kararlarına karşı yoğun protesto hareketleri gerçekleşmişti.
Gözlemciler, ekonomik sorunları çözmeye çalışan Cumhurbaşkanı Said’in yeni vali atamasında, daha çok ekonomi uzmanlıklarıyla ön plana çıkmış isimlerin tercih edildiğini aktardı. Buna örnek olarak, yeni atanan Nabil valisinin ekonomi alanında yüksek lisans yapması, Suse valisinin elektronik ticarette uzman olması ve Sfaks valisinin ekonomi alanında ihtisas yapmış olan bir iş insanı olması gösterildi. Siyasi analist Bessam el-Hamdi şu değerlendirmelerde bulundu:
“Cumhurbaşkanı Said iş insanlarının toplum üzerindeki etkisinin farkında. Mevcut aşamada iş insnalarıyla ilişkisini geliştirmek, mali ve ekonomik istikrarın sağlanmasında iş dünyasının desteğini almak için bazı atamalarında bu sektörlere öncelik vermiş olabilir. Daha önce defalarca iş insanlarının toplumda yozlaşmanın başlıca sorumluları olduğunu ifade etmişti. Şimdi ise ekonomik krizin etkilerini hafifletmek için onlara kucak açmış görünüyor.”  
Bazı gözlemciler, Cumhurbaşkanı Said’in bir süre önce yolsuzluk davalarına karışan iş insanalarına hükümet projelerine yatırım yapmaları karşılığında af teklif ettiği bir kararname çıkardığını hatırlatarak yeni atamaların da bu bağlamda değerlendirebileceğini ifade etti.  
Bu arada Sosyal İşler Bakanı Malik ez-Zahi dün gerçekleştirdiği ‘reform programı’ sunumunda, önceki hükümetlerin yanlış kararları nedeniyle yaşanan ‘kan kaybının’ ancak köklü reform programlarıyla durdurulabileceğini vurguladı. Düşük gelirlilere ve savunmasız sınıflara yönelik kamu desteğinin sürdürüleceğini belirten Zahi, bununla birlikte israfın önüne geçmek için ciddi önlemler alacaklarını kaydetti. Hükümetin, yoksullara tahsis edilen aylık hibe miktarını artırmayı kararlaştırdığını belirten Zahi, Sosyal Güvenlik Programı aracılığıyla ihtiyaç sahibi ailelere sağlanan aylık 180 dinarın 200 dinara yükseltildiğini, ayrıca bu desteklerden yararlanan aile sayısının da 270 binden 310 bine çıkarıldığını söyledi.   



Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
TT

Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)

Gazze Şeridi'ndeki Tarabin kabilesi, dün yaptığı açıklamada, üyelerinin her zaman Filistin halkının ve haklı davasının yanında olduğunu ve kabilenin adının, tarihini veya değerlerini temsil etmeyen konulara karıştırılmasına yönelik her türlü girişimi kesin bir dille reddettiğini belirtti.

İsrail kanalı i24NEWS’te yer alan açıklamada, kabilenin "yeminini bozup işgale bulaştığını" söylediği Yasir Ebu Şebab'ın öldürülmesinin, kendileri için "açık ve net bir duruşla kapatmaya çalıştıkları karanlık bir dönemin sonu" anlamına geldiği belirtildi.

Aşiret, "Filistin direnişinin tüm fraksiyonlarıyla tam bir uyum içinde olduğunu ve işgalin gündemine her ne pahasına olursa olsun hizmet eden herhangi bir grup veya milisi reddettiğini" vurguladı.

Aşiret, Gazze'deki tüm aileleri ve aşiretleri birlik olmaya ve "toplumsal veya ulusal yapıya müdahale etmeye çalışan herkesi reddetmeye" çağırarak, "Gazze'de ihanete veya işbirlikçilere yer olmadığını" vurguladı.

Filistin ve İsrail güvenlik kaynakları, İsrail kanalına, Gazze Şeridi'nin güneyindeki merkezi milislerin lideri Yasir Ebu Şebab'ın, liderliğini yaptığı milis gruplarıyla girdiği şiddetli çatışmada aldığı yaraları sonucu hayatını kaybettiğine dair yeni bilgiler aktardı.

Şarku’l Avsat’ın Kanal’ın internet sitesinden aktardığına göre kaynaklar, kavganın aşiret içindeki liderlik, yetki dağılımı ve nüfuz alanlarının paylaşımı konusundaki iç anlaşmazlıkların yanı sıra Ebu Şebab'ın İsrail ile iddia edilen iş birliğinden kaynaklanan artan gerginlik nedeniyle çıktığını belirtti. Kaynaklar, Ebu Şebab'ın bıçaklanma veya silahlı saldırıdan değil, darptan yaralandığını doğruladı.

Kaynaklar, Ebu Şebab'ın İsrail güvenlik güçlerinin yardımıyla acilen Gazze dışına tedavi için nakledildiğini, ancak Beerşeba'daki Soroka Hastanesi'ne kaldırılırken aldığı yaralar nedeniyle yolda hayatını kaybettiğini belirtti. Yardımcısı Gassan el-Dahini'nin milislerin komutasını otomatik olarak devralması bekleniyor.


Hamas, yurtdışındaki liderlerine yönelik Arap olmayan bir ülkede suikast girişimi bekliyor

İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine yönelik saldırısında hasar gören bina (Reuters)
İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine yönelik saldırısında hasar gören bina (Reuters)
TT

Hamas, yurtdışındaki liderlerine yönelik Arap olmayan bir ülkede suikast girişimi bekliyor

İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine yönelik saldırısında hasar gören bina (Reuters)
İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine yönelik saldırısında hasar gören bina (Reuters)

Hamas içinde, İsrail'in Filistin toprakları dışında bazı Hamas liderlerini hedef alan yeni bir suikast operasyonu düzenleyeceği beklentisi var.

Hareket içindeki üst düzey kaynaklar Şarku'l Avsat'a, özellikle önde gelen Hizbullah yetkilisi Heysem Tabatabai'nin suikastının ardından, liderliğe yönelik olası saldırılar konusunda endişelerin arttığını söyledi.

Bir kaynak, "hareketin liderliğinin Arap olmayan bir ülkede hedef alınacağına dair değerlendirmeler var" dedi, ancak hangi ülkede hedef alınacağını belirtmedi.

Şarku'l Avsat, yurt dışındaki Hamas liderlerine olası suikastları önlemek veya en azından zararlarını en aza indirmek için kişisel güvenlik ve ihtiyati tedbirlerle ilgili bir iç talimat belgesi dağıtıldığını öğrendi.

Belgede, "Belirli bir yerde yapılan toplantıların iptal edilmesi, farklı yerlerde yapılan periyodik olmayan toplantıların benimsenmesi gerektiği" belirtildi.

Talimatta liderlerden, "cep telefonlarını toplantı yerinden en az 70 metre uzakta tamamen izole etmeleri ve saat de dahil olmak üzere tıbbi veya diğer elektronik cihazların toplantı yerlerine girmesini engellemeleri" isteniyor.

Bu arada Gazze'deki kaynaklar, Hamas karşıtı silahlı milis grubunun lideri Yaser Ebu Şebab'ın dün öldürülmesinin, Tarabin aşiretinden iki kişinin arasında çıkan aşiret çatışması sırasında gerçekleştiğini bildirdi.

Şarku'l Avsat'a bilgi veren kaynaklar, Ebu Şebab'ın öldürülmesine katılan iki kişinin el-Dabari ve Ebu Sunayme ailelerine mensup olduğunu, her iki ailenin de Ebu Şebab ile birlikte Tarabin kabilesine mensup olduğunu belirtti.


Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn: İsrail’le görüşmeler olumlu hedef ikinci bir savaşı önlemek

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)
TT

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn: İsrail’le görüşmeler olumlu hedef ikinci bir savaşı önlemek

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, bugün (Perşembe) yaptığı açıklamada, Lübnan ile İsrail arasında yürütülen ateşkes izleme mekanizmasına ilişkin görüşmelerin olumlu geçtiğini ve temel hedefin ikinci bir savaşın önüne geçmek olduğunu söyledi. Avn, mekanizmanın 19 Aralık’ta yeniden toplanacağını açıkladı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Avn, Baabda Sarayı’nda düzenlenen kabine toplantısında, ABD’de eski Beyrut Büyükelçisi olan Simon Karam’ın, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Nevvaf Selam ile yapılan istişareler sonucu sivil bir üyenin katılımı amacıyla heyet başkanlığına getirildiğini belirtti.

İlk doğrudan temas: UNIFIL’de tarihi toplantı

İsrail’in büyük çaplı bir tırmanış başlatabileceğine dair endişeler sürerken, Lübnanlı ve İsrailli iki sivil temsilci Çarşamba günü UNIFIL karargâhında ateşkes mekanizması komitesinin toplantısına katıldı. Bu adım, iki ülke arasında on yıllardır görülmeyen ilk doğrudan görüşme olarak kaydedildi.

dfrgt
İki Lübnan askeri, 28 Kasım 2025'te Güney Lübnan'daki Alma el-Şaab köyündeki bir Lübnan askeri noktasından, İsrail askeri karakolu Hanita'ya (solda) ve geçen yıldan bu yana İsrail güçlerinin işgal ettiği beş tepeden biri olan Labouneh'e (sağda) bakıyor (AP)

Hükümet toplantısı sonrası konuşan Enformasyon Bakanı Paul Morkos, Avn’ın “İlk oturumun çok üretken olması beklenemezdi ancak 19 Aralık’ta başlayacak sürecin yolunu açtı” sözlerini aktardı. Avn, görüşmelerin amacının hiçbir toplumsal grubu hedef almak değil bütün Lübnan’ı korumak olduğunu vurguladı.

fgthy
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (Reuters)

Avn, “Şu ana kadar tepkiler olumlu. Bunu ikinci bir savaşın gölgesini Lübnan’dan uzaklaştırmak için kullanmalıyız” dedi. Müzakerenin tek yol olduğuna işaret eden Avn, “Lübnan’ın egemenliğinden taviz yok” diye konuştu.

Görüşmelerin çerçevesi: Sadece güvenlik

Cumhurbaşkanı Avn, Simon Karam’a verilen talimatların “tamamen güvenlik başlıklarına” odaklandığını belirterek bunları şöyle sıraladı:

İsrail saldırılarının durdurulması

İşgal altındaki noktalardan çekilme

Sınırların belirlenmesi

Esirlerin serbest bırakılması

Avn, yarın Beyrut’a gelecek BM Güvenlik Konseyi temsilcilerine, “müzakerelerin başarısı için İsrail’in olumlu ve ciddi tutum takınması yönünde baskı yapılması” çağrısında bulunacağını söyledi.

vfg5th
4 Aralık 2025'te Güney Lübnan'ın Cbaa kentinde İsrail bombardımanında hasar gören bir bölgedeki enkazın yanında bir sivil savunma kamyonu duruyor (Reuters)

Cumhurbaşkanı, heyetin ayrıca yıl sonuna kadar Hizbullah’a ait askeri tesislerin sökülmesi planının ilk aşamasını tamamlaması beklenen Lübnan ordusunun çalışmalarını yerinde incelemek üzere güneye gideceğini belirtti.

Toplantıya Simon Karam ile İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi’nin dış politika direktörü Yury Resnick katılırken, ABD’li arabulucu Morgan Ortagus da hazır bulundu. ABD ve Fransa gelişmeyi memnuniyetle karşıladı.

Ekonomik iş birliği yok

Enformasyon Bakanı Morkos, görüşmelerin ekonomik iş birliği veya barış anlaşması gibi başlıkları kapsamadığını belirterek şunları söyledi: “Naqura görüşmeleri yalnızca güvenlik odaklıdır.”